musannef Abdurrezzak |
Talak |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Hastanın Boşaması
12191- ibnu'I-Müseyyeb
bildiriyor: "Osman b. Affan, Abdurrahman b.
Avf'ın hasta iken
boşadığı karısını iddeti bittikten sonra mirasçı kıldı."
12192- İbn Ebi Muleyke bildiriyor:
ibnu'z-Zübeyr'e, kişinin karısını dönüşsüz bir şekilde boşaması ve kadın henüz
iddeti içindeyken erkeğin ölmesi konusunu sorduğumda şöyle dedi:
"Abdurrahman b. Avf, Asbağ el-Kelbi'nin kızı olan karısını dönüşsüz bir
şekilde boşadıktan sonra kadın henüz iddeti içindeyken öldü. Hz. Osman da
kadını Abdurrahman'a mirasçı kıldı. Ben de dönüşsüz bir şekilde boşanan kadının
kocasına mirasçı olacağını düşünüyorum."
İbn Ebi Muleyke der ki:
"Bu kadın Abdurrahman'ın hasta iken kendisini boşadığını söylemiştir."
Tahric: Beyhaki (7/362),
farklı kanallardan rivayet etti.
12193- İbn Cüreyc
bildiriyor: İbn Şihab'a, hasta olan kocası tarafından üç talakla boşanan
kadının, kocası ölünce iddeti nasıl olacağı ve kocasına mirasçı olup
olmayacağını sorduğumda şöyle dedi: "Hz. Osman, Abdurrahman b. Avf'ın
boşadığı karısının iddet tutmasına, Abdurrahman'a mirasçı olacağına hükmetti.
Kadının iddeti bittikten sonra Abdurrahman da ona mirasçı olmuştu, zira
Abdurrrahman'ın hastalığı uzun sürmüştü."
Abdürrezzak der ki:
"Asbağ'ın bu kızının adı Tumadur binti'I-Asbağ b.
Ziyad b. el-Husayn'dır
ve (meşhur ravi) Ebu Seleme'nin de annesidir."
12194- İbn Cüreyc der
ki: Hişam b. Urve'nin bana bildirdiğine göre Abdurrahman b. Avf hasta iken
karısını boşadıktan sonra ölmüş, Hz. Osman da kadını Abdurrahman'a mirasçı
kılmıştır.
12195- Ebu Seleme b.
Abdirrahman bildiriyor: "Hz. Osman, Abdurrahman b. Avf'ın hasta iken
boşadığı karısını iddeti içindeyken Abdurrahman'a mirasçı kıldı."
Tahric: Said b. Mansur
(1966), Abbad b. Abbad kanalıyla Amr b. Alkame'den rivayet etti.
12196- Abdurrahman b.
Hürmüz bildiriyor: Abdurrahman b. Mukemmil'in üç tane karısı vardı. Bunlardan
biri de Karız'ın kızıydı ki Osman b. Ebi Süleyman'ın bana bildirdiğine göre adı
da Cuveyriye idi. Abdurrahman'ın çok malı vardı ve ticari amaçlı bir yolculuğa
çıkmıştı. Ancak yolculuğu sırasında felç oldu. içlerinden Nafi' b. Tarif'in de
bulunduğu Kureyşli bir grup bineklerine binip bulunduğu yere gittiler.
Abdurrahman felce maruz kaldığı yerde karılarından ikisini boşamıştı. Onları
boşadıktan sonra iki yıl daha yaşadı. Boşadığı bu kadınlar da ona mirasçı
oldular. Abdurrahman, Hz. Osman zamanında vefat etti ki boşadığı karılarını ona
mirasçı kılan da oydu. Bildiğim kadarıyla mirasçı olduklarında henüz
başkalarıyla evlenmemişlerdi.
12197- İbn Cüreyc der
ki: "İbn Şihab'ın bana bildirdiğine göre Hz. Osman, İbn Mükemmil'in
karısını iddeti bittikten sonra ona mirasçı kılmıştır."
12198- İbn Cüreyc der
ki: "İbn Şihab'ın bana bildirdiğine Yezid b. Abdillah'ın ölüm emri
verilince karısını üç talakla boşamış, karısı daha sonra ona mirasçı
olmuştur."
12199- İbn Cüreyc
bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Kişinin hasta iken karısını boşaması ve
o hastalığında ölmesi konusunda ne dersin?" diye sorduğumda: "Şayet o
hastalığında ölmüşse ve kadın henüz evlenmemişse iddeti bitmiş olsa dahi
kocasına mirasçı olur" dedi.
12200- Ma'mer
bildiriyor: işiten birinin bildirdiğine göre Hasan(-ı BasrI) şöyle demiştir:
"Böylesi bir durumda erkek o hastalığı sırasında ölse iddeti bitmiş olsa
dahi kadın ona mirasçı olur. Erkek o hastalığında ölse dahi birbirlerine
mirasçı olurlar." Hasan'dan başkası ise: "Erkek o hastalığında öldüğü
zaman kadın ona mirasçı olur, ancak (kadının ölmesi durumunda) kendisi kadına
mirasçı olamaz" demiştir.
12201- Ömer b. el-Hattab
der ki: "Erkek hasta iken karısını boşadığı zaman (ölmesi durumunda)
kadının iddeti bitmemişse ona mirasçı olur. Ancak (kadının ölmesi durumunda)
erkek ona mirasçı olmaz."
Tahric: Said b. Mansur
(1956, 1957), Şerık ile Ebu Avane kanalıyla Muğıre' den rivayet etti.
12202- Ma'mer
bildiriyor: işiten birinin bildirdiğine göre Hasan(-ı BasrI) şöyle demiştir:
"Erkek o hastalığı sırasında ölürse boşadığı karısıyla birbirlerine
mirasçı olurlar" demiştir. Ancak başkasının: "Böylesi bir durumda
kadın ona mirasçı olur, ancak erkek kadına mirasçı olamaz" dediğini
işittim.
12203- Hişam b. Urve,
babasından (Urve'den) bildirir: "Erkek hasta iken karısını dönüşsüz bir
şekilde boşadığında iddet bittikten sonra artık birbirlerine mirasçı
olamazlar.''
Tahric: Said b. Mansur,
Hammad b. Zeyd kanalıyla Hişam' dan ve İbn Ebi Şeybe, İbn Arube kanalıyla
Hişam'dan rivayet ettiler. bak: Said, Sünen (1962).
12204- İbn Sirin der ki:
"Böylesi bir durumda iddet bittikten sonra birbirlerine mirasçı
olamazlar."
12205- (Kadı) Şureyh der
ki: "Böylesi bir durumda iddet bittikten sonra birbirlerine mirasçı
olamazlar."
12206- İbn Cüreyc
bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Erkek kadını hasta iken boşasa, kadın
iddeti bitmeden iyileşse, ancak iddeti henüz bitmeden ölse miras durumu nasıl
olur?" diye sorduğumda şöyle dedi: "Böylesi bir durumda kadın ona
mirasçı olamaz. Erkek de iddeti içindeyken kadını döndüremez. Kadının ölmesi
durumunda dönüşsüz olan boşama geçerli sayılacaksa kadına mirasçı olamaz.
Hastalığı sırasında erkeğin ölmesi durumunda da (dönüşsüz bir şekilde boşanan)
kadın ona mirasçı olmaz."
12207- Sevri der ki:
"Erkek hasta iken kadını boşadığı zaman kadın iki iddet içinde en uzun
olanı bekler. Şayet dört ay on gün iddet beklemesi hayızlık dönemlerine göre
iddet beklemesinden daha uzun ise iddeti dört ay on gün olarak bekler. Ancak
hayızlı dönemlerine göre bekleyeceği iddet daha fazla ise buna göre iddetini bekler."
12208- ibrahım(-i NehaI)
ile Şa’bi: "Hasta olan kocası tarafından boşanan kadın, dört ay on gün
iddet bekler" demişlerdir.
12209- Abdürrezzak
bildiriyor: Sevri, kişinin hasta iken karısını iki talakla boşaması, kadın iki
hayız dönemi geçirdikten sonra iyileşip kalan üçüncü boşamasını da yapması
konusunda şöyle demiştir: "Kadın ona mirasçı olamaz, zira üçüncü
boşamasını sağlıklıyken yapmıştır. Şayet erkek sağlıklı iken onu iki talakla
boşamış olsaydı, hasta düştükten sonra da üçüncü boşamasını yapsaydı bu durumda
kadın ona mirasçı olurdu."
12210- Abdürrezzak
bildiriyor: süfyan es-Sevri, ölüm döşeğinde olan erkeğin: "Ben karımı on
sene önce boşamıştım ve benden bin dirhem alacağı var" demesi, kadının da
bunu doğrulaması konusunda şöyle dedi:
"Şayet kadının
alması gereken bu miktar kocasından kendisine kalacak olan mirastan daha fazla
ise sadece mirasını alır. Ancak bu miktar kendisine düşen mirastan daha az ise
bu miktar dışında mirastan bir şeyalamaz, zira erkeğin dile getirdiği meblağı
onaylamış ve ona razı olmuştur."
Kadının Hasta olan
Kocasından Hul' Yoluyla Ayrılması veya Kocasından Mehrini istememesi
12211 - Sevr! der ki:
"Erkek hasta iken karısını muhayyer bıkraktığında kadının boşanmayı
seçmesi veya bir bedel karşılığında boşanması veya erkekten kendisini
boşamasını istemesi durumunda teklif kadından geldiği için erkeğe mirasçı
olamaz."
12212- Sevr! der ki:
Hasta olan kadın onbin dirhem vererek kocasından ayrılmaya anlaşır sonra da
ölürse kocanın miras payı bu aldığı dirhemlere oranla hesaplanır. Şayet
kadından kendisine düşen miras aldığı onbin dirhemden az ise onbin dirhem
yerine kendisine düşen miras verilir. Kendisine düşen miras aldığı dirhemlerden
daha çok ise sadece kendisine verilen dirhemleri alır, zira baştan bu meblağı
kabul etmiştir. Ancak kadın, ölmeyip iyileşirse anlaşma bedeli olan meblağı
alır."
12213- Abdürrezzak
bildiriyor: Hasta olan kadının: "Kocamdan mehir istemiyorum" demesi
ve o hastalığında ölmesi konusunda Sevr! şöyle demiştir: Bu konuda Şa'bi kadına
yine de mehrinin verileceğini söylerken, ibrahim(-i Nehai) ile Hakem: "Bu
durumda kadına mehri verilmez" demişlerdir.
12214- Şa'bi der ki:
"Kadın hasta iken kocasından mehir istemediğini söylerse geçerli
olmaz."
Sevri der ki:
"Muhammed b. Yahya da aynısını Şa'bi'den bize bildirdi."
Kadının Hasta Kocasma:
"Beni Boşa" Demesi, Mirasçıların ise: "Sağlıklı iken
Boşadı" Demesi
12215- Abdürrezzak
bildiriyor: Sevri, kadının hasta olan kocasından kendisini boşamasını istemesi,
kocasının da onu üç talakla boşadıktan sonra ölmesi, daha sonra kocanın
mirasçılarının kadına: "Kocan sağlıklı iken seni boşadı" demesi
durumunda kanıt getirmenin kime düştüğü konusunda şöyle demiştir: "Kocanın
mirasçıları kadını sağlıklı iken boşadığına dair kanıt getirmedikleri sürece
kadının söylediğine itibar edilir."
12216- İbn Ömer
bildiriyor: Hz. Ömer'in hilafeti döneminde Gaylan b.
Seleme es-Sekarı
karılarını boşadı ve malını oğulları arasında paylaştırdı. Hz. Ömer bunu
duyunca: "Karılarını boşayıp malını oğulların arasında mı
paylaştırdın?" diye sordu. Gaylan: "Evet!" karşılığını verince,
Hz. Ömer şöyle dedi: "Vallahi kulak hırsızlığı yapan şeytan sanırım senin
öleceğini de duymuş ve bunu sana fısıldamış. Bundan dolayı çok da yaşamazsın.
Allah'a yemin olsun ki şayet karılarını döndürmez ve dağıttığın malları geri
almazsan ölmen halinde karılarını sana mirasçı yapacağım. Sonra da Ebu Riğal'in
mezarının taşlanması gibi senin de mezarını taşlatacağım." Bunun üzerine
Gaylan karılarını ve dağıttığı malları geri aldı.
Zühri: "Eba Riğal,
Eba Sakiftir" demiştir. Nafi der ki: "Gaylan bu olaydan sonra çok
yaşamadı, yedi gün sonrasında öldü."
Tahric: İbn Hacer,
İsabe'de (3/191) geçtiği üzere bir bölümünü İbn Rahuye, MÜsned, farklı
kanallardan rivayet etti.
Hasta Erkeğin Bakire
Olan Karısını Boşaması
12217- Ma'mer
bildiriyor: Erkeğin henüz gerdeğe girmediği bakire karısını hasta iken boşaması
konusunda Zühri: "Kadın kendisi için belirlenen mehrin yarısını alır.
Kocasına mirasçı olmaz ve iddet de beklemez" dedi.
12218- Katade'nin
bildirdiğine göre ibrahım en-Nehai ile Ömer b.
Abdilazız: "Böylesi
bir durumda kadın kendisi için belirlenen mehrin yarısını alır. Kocasına
mirasçı olmaz ve iddet de beklemez" demişlerdir.
12219- İbn Cüreyc
bildiriyor: Sözüne güvendiğim birinin bana bildirdiğine göre Ömer b. Abdilazız,
erkeğin, mehri belirlenen karısıyla gerdeğe girmeden onu boşaması konusunda
Adiy'e: "Böylesi bir durumda kadın belirlenen mehrin yarısını alır"
şeklinde bir mektup yazdı. Ömer de bunu Süleyman b. Yesar'dan naklen
söylemiştir.
12220- Şa’bi der ki:
"Kendisiyle gerdeğe girilmeden hasta kocası tarafından boşanan kadın,
kocasının mirasçısı olmaz, ancak belirlenen mehrin yarısını alır." Sevri
der ki: "Bana bildirilene göre ibrahım en-Nehai de aynı şeyi söylemiştir."
Abdürrezzak der ki: "Bu konuda müslümanların geneli bu görüştedir ve bizim
de görüşümüz böyledir."
12221- Hasan(-ı BasrI)
der ki: "Böylesi bir kadın mehrinin tümünü alır, kocasına mirasçı olur ve
diğer kadınlar gibi iddet bekler."
12222- Ata (b. Ebi
Rebah) der ki: "Böylesi bir durumda kadın kendisi için belirlenen mehrin
sadece yarısını alır. Şayet kocası o hastalığı sırasında ölürse kadın
başkasıyla evlenmediği müddetçe ona mirasçı olur."
12223- Ebu'ş-Şa'sa der
ki: "Böylesi bir durumda kadın kendisi için belirlenen mehrin tamamını
alır. Şayet kocası o hastalığı sırasında ölürse kocasına mirasçı olmaz ve iddet
beklemesi de gerekmez."
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Boşanmış Kadına
Mut'a (Hediye) Vermek