musannef

Abdurrezzak

Meğazi

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Evs ve Hazrec Kabilelerine Dair Hadis

 

9747- Ka'b b. Malik der ki: Yüce Allah'ın, Peygamberine (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir ihsanı da Evs ve Hazrec kabileleri arasındaki rekabetti. Her ikisi de Ensar'dan olan Evs ve Hazrec kabileleri damızlık develerin rekabeti gibi birbirleriyle yarışırlardı. Evs kabilesi bir şey yaptığı zaman Hazrediler:

 

"Vallahi sizin bunu yaparak islam'da bizden üstün kalmanıza fırsat vermeyiz" der ve karşılığında bir şey yaparlardı. Hazrediler de bir şey yaptığı zaman Evsliler aynı şekilde karşılık verir, onlar da başka bir şey yaparlardı. Evs kabilesi Ka'b b. el-Eşref'i öldürünce Hazrediler: "Bu adamı öldürerek onlar nasıl Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ondan yana rahatlattılarsa Vallahi biz de onun gibi birini öldürüp Resulullah'l (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rahat ettirmeden durmayız" dediler. Kimi öldüreceklerine dair aralarında müzakare edip sonunda Hayber yahudileri içinde değerli bir konumda olan Sellam b. Ebi'l-Hukayk el-A'var Ebu Rafi'yi öldürme üzerinde karar kıldılar. Bu konuda Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) izin isteyince Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu öldürmeleri konusunda izin verdi, ancak: "Sakın çocuk veya kadın öldürmeyin!" buyurdu.

 

Ebu Rafı'yi öldürmek üzere Seleme oğullarından Abdullah b. Atik, Abdullah b. Uneys, Mes'ud b. Sinan, Ebu Katade, Hazredilerin müttefıklerinden biri olan Eslem kabilesinden Huzai b. Esved ve Fülan b. Seleme adında başka bir adam olmak üzere bir grup oluşturuldu ve grubun lideri Abdullah b. Atık oldu. Grup yola çıkıp Hayber'e geldi. Şehre girdiklerinde diğer bütün evlerin kapılarını dışardan kapattılar. Bu şekilde yardım için başkalarının gelmesini engellemiş oldular. Sonra Ebu Rafı'nin evine geldiler. Hurma kütüğünden merdiven yapıp eve çıktılar ve kapıyı çaldılar. Ebu Rafı'nin karısı çıktı ve: "Kimlerdensiniz?" diye sordu. Grup: "Biz Araplardan bir topluluğuz. Satmak için yiyecek getirdik" karşılığını verdi. Bunun üzerine karısı: "Kocam içeride, yanına girin" dedi. Müslümanlar girince içerden kapıyı kapattılar ve kılıçlarını çekip üzerine saldırdılar.

içlerinden biri olayı anlatırken şöyle demiştir: "Ebu Rafı'yi gecenin karanlığında beyaz giysiyi andıran parlaklığı ele verdi. Karısı durumu görünce bağrışmaya başladı. içimizden biri kılıcını kaldırıp kadına vurmak istiyor, ancak Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kadınları öldürmeme emrini hatırlayıp bundan vazgeçiyordu. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu emri olmasaydı gecenin karanlığında kadının da işini bitirmiştik. Abdullah b. Uneys kılıcını Ebu Rafı'nin karnına dayadı. Bastırınca da karnını delip kılıcı öbür taraftan çıkardı. Abdullah'ın gözleri zayıf olduğu için de o aceleyle (kaçarken) ayağı feci bir şekilde burkuldu.

 

Daha sonra Abdullah b. Uneys'i yüklendik ve oradan ayrıldık. Yakınlarda nehir suyunun açtığı bir çukurda saklandık. Hayber yahudileri hurma dallarından yaktıkları meşalelerle telaş içinde bizi aramaya çıktılar. Ancak Yüce Allah bizleri onların gözlerinden sakladı. Bizi bulamayınca geri döndüler. içimizden biri: "Allah düşmanının ölüp ölmediğini öğrenmeden mi gideceğiz!" deyince hemen kalktım ve (karanlıkta) Ebu Rafı'nin evinden toplanan kalabalığın içine farkettirmeden karıştım. Ebu Rafı'nin karısı elinde lambayla kocasının üzerine kapanmıştı ve etrafında Yahudiler toplanmıştı. içlerinden biri: "Vallahi İbn Atık'in sesini duyar gibi oldum. Ancak: "ibn Atik'in buralarda ne işi olabilir?, diyerek bu düşüncemden vazgeçtim" dedi. Ebu Rafı'nin karısı da bir şeyler konuştu, sonra başını kaldırıp: "Yahudilerin ilahına andolsun ki kocam son nefesini verdi" dedi. Kadın böyle deyince içim hiç olmadığı kadar rahatlamıştı. Geri döndüm ve arkadaşlarıma Ebu Rafı'nin öldüğü haberini verdim.

 

Sonrasında ayağı burkulan Abdullah'ı da yüklenip geri döndük. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gelip olanları anlattık. Döndüğümüzde günlerden Cuma'ydı ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) minberin üzerinde hutbe veriyordu. Bizleri görünce: "Yüzümüz şenlendi" buyurdu.

 

Tahric: İçerik olarak yakın mana ile Bera hadisinden Buhari (3813, 3814) rivayet etti.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

İfk (Hz. Aişe'ye iftira) Olayı