musannef

Abdurrezzak

Cuma Namazı

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Hutbe  Sırasında Cemaat Oturur, Susar, Başka Şeyle İlgilenmez!

 

İmam Geldiği Zaman insanların Oturması

 

5351- ibnu'I-Müseyyeb der ki: "imamın gelmesi namazı, hutbeye başlaması da (cemaat için) konuşmayı bitirir."

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 338, 346), İbn Uleyye kanalıyla Ma'mer'den bu isnadla rivayet etti.

 

 

 

5352- Sa'lebe b. Ebi Malik el-Kurazi der ki: "Hz. Ömer gelip minbere oturduğu zaman müezzin ezan okurdu. Biz de bu sırada konuşurduk. Müezzin ezanı bitirdiği zaman da konuşmayı keserdik.''

 

Tahric: Değişik bir lafızla İbn Ebi Şeybe (s. 338, 346), "Abbad b. el-Avvam-Sa'lebe b. Ebi Malik el-Kurazı" kanalıyla rivayet etmiştir.

 

 

 

5353- Ma'mer der ki: Zühri'ye, imamın minberden inme ve namaz arasındaki vakitte cemaatin konuşması hakkında sorunca: "Bunda bir sorun yoktur" dedi. Yanındaki bir kişi bunu kabul etmeyince, Zühri: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hutbeden inerken kendisiyle konuşulurdu" dedi. 

 

Tahric: Zühri'den EbU Davud, Merasil'de (63) rivayet etti.

 

 

 

5354- İbn Cüreyc der ki: "imamın minberden inme ve namaz arasındaki vakitte Ata (b. Ebi Rebah)'ın konuştuğunu gördüm."

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe'nin (s. 347), Huşeym ve Haccac kanalıyla bildirdiğine göre Ata, hutbe başlayana kadar ve hutbe bittikten sonra namaza başlayana kadar konuşmakta bir sakınca görmezdi.

 

 

 

5355- ibrahım(-i NehaI) der ki: Alkame'ye: "Cuma günü konuşmak ne zaman mekruhtur?" diye sorduğumda: "imam hutbe verirken" veya: "imam minbere çıktığı zamandır" dedi ve bu ikisi arasında şüpheye düştü. Bunun üzerine ona: "Kişinin içinden okuması hakkında ne dersin?" diye sorduğumda: "Belki bunun ona bir zararı yoktur" cevabını verdi. 

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe, Cerir kanalıyla Mansur' dan yakın metinle bu isnadla rivayet etti.

 

 

 

5356- İbn Tavus'un bildirdiğine göre babası (Tavus) imamın minberden inme ve namaz arasındaki vakitte insanların konuşmasını yasaklardı.

ibrahım b. Meysere'nin bana naklettiğine göre kendisi, imamın minberden inme ve namaz arasındaki vakitte Tavus'u konuşturmuş ve Tavus ona cevap vermiştir.

 

Tahric: Yakın metinle İbn Ebi Şeybe rivayet etti.

 

 

 

5357- İbn Uyeyne der ki: "ibrahım b. Meysere'nin bildirdiğine göre Süleyman b. Abdilmelik Cuma günü minberden indikten sonra Tavus kendilerini konuşturmuştur. ''

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (2/126), İbn Uyeyne kanalıyla rivayet etti.

 

 

 

5358- Ubeydullah b. Abdillah b. ukbe der ki: "ibn Abbas ve Said b. Zeyd Cuma günü imam minbere çıktıktan sonra ve hutbeye başlanmadan önce birbiriyle konuşmuştur. ikisi de minberin yanında, Hz. Ömer de minberde idi."

 

 

 

5359- Ma'mer'in bildirdiğine göre Katade: "Cuma günü imam minberde iken ve müezzin ezan okurken kişinin konuşmasında bir sakınca yoktur" demiştir. işiten bir kişinin bana naklettiğine göre Hasan( -I BasrI): "Bu vakitte kişinin susması müstehaptır" demiştir.

 

Tahric: Yakın metinle İbn Ebi Şeybe (2/127) rivayet etti.

 

 

 

5360- İbn Cüreyc bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah): "Cuma günü sen namaz kılıyorken imam geldiğinde o oturmadan sen de oturma" dedi. Ona: "Ben kıyamda iken imam gelir de oturmazsa ve imam daha yürür iken benim ayakta durmamda bir sakınca var mıdır?" diye sorduğumda: "Hayır, yoktur" karşılığını verdi.

 

 

 

5361- Ata (b. Ebi Rebah) der ki: "imam minberde otururken ve müezzin ezan okurken konuşmakta bir sakınca yoktur. Çünkü imam hutbeye başlamadan susmak vacip değildir. ''

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe: "İmam hutbeyi bitirdikten sonra namaza başlayana kadar kişinin konuşmasında bir sakınca yoktur" ziyadesiyle başka bir kanaldan rivayet etti.

 

 

 

5362- Zühri'nin bildirdiğine göre Katade, Cuma günü imam hutbe verirken mescide giren iki kişi hakkında: "Oturmadıkları müddetçe mescidde konuşabilirler" demiştir.

 

 

 

5363- Abdürrezzak başka bir kanalla yukarıdakinin aynısını bildirir.

 

 

 

5364- Nafi' der ki: "ibn Ömer Cuma günü namaz kılarken imamın Mescid'e gireceği zaman geldiğinde, imam Mescid'e girmeden önce otururdu."

 

 

 

5365- Hz. Ali der ki: "Cuma günü insanlar üç kısma ayrılır. Biri sakin, vakarlı ve sessiz bir şekilde Cuma namazında bulunandır. Allah bu kişinin iki Cuma arasındaki - Ravi der ki: Sanırım Ali: "Ve üç gün sonraki" lafzını da ekledi - günahlarını bağışlar. Biri onda boş konuşarak hazır bulunandır ki, o namazdan payı da o konuşmasıdır. Biri de imamın mescide gelmesinden sonra sünnet olmayan bir namaz kılandır. Allah bu kişiye bu namazin sevabını dilerse verir, dilerse de vermez."

 

Tahric: Ebu Davud, Abdullah b. Amr kanalıyla mana olarak yakın metinle farklı bir lafızla merfu olarak rivayet etti.

 

 

 

5366- Rabia b. Ebi Abdirrahman der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Cuma günü minbere çıktı ve cemaate: "Oturun!" buyurdu. Daha yolda olan ve mescide girmemiş bulunan Ensar' dan bir kişi Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu buyruğunu işitince Ganm oğullarının avlusunda oturdu. Namaz için kamet getirildiği zaman da içeri girdi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Daha gitmedin mi?" diye sorunca adam durumu izah etti. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona hayırlı şeyler söyledi. Söylendiğine göre bu kişi, Abdullah b. Revahaidi.

 

Tahric: Cabir hadisinden şahidini Ebü Davud (1091) rivayet etti.

 

 

 

5367- Eyyub der ki: Bana bildirildiğine göre İbn Revaha yolda iken Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Oturun!" buyurduğunu işitti ve yolda oturdu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gelip: "Sana ne oluyor?" diye sorunca İbn Revaha: "Senin: "Oturunı" buyurduğunu işittim ve oturdum" cevabını verdi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah itaatini arttırsın" buyurdu.

 

 

 

5368- Ata (b. Ebi Rebah) der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hutbe verirken: "Oturun'" buyurdu. Bunu işiten İbn Mes'ud Mescid'in içinde hemen kapının yanında oturdu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Abdullah! içeri gir" buyurdu.

 

Tahric: Farklı kanallarla İbn Ebi Şeybe (s, 341) rivayet etmiştir. 2 A' raf Sur, 204

 

 

 

Cuma Vaktinde Susmayı Gerektiren Şey

 

5369- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Cuma vaktinde susmayı gerektiren şey nedir?" diye sorduğumda Allah'ın: "Kur'an okunduğu zaman ona kulak verip dinleyin ve susun'' buyruğudur" karşılığını verdi. Bunun namazda ve Cuma hutbesinde de geçerli olduğunu söylediler. Ona: "Hutbeyi dinleyen kişinin Kur'an'ı dinleyen kişi gibi susması gerekir mi?" diye sorduğumda: "Evet, gerekir" cevabını verdi.

 

 

 

5370- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Hutbeyi dinlerken tesbıh ve tehlıl edebilir miyim?" diye sorduğumda: "Hayır edemezsin. Ancak içinden olmak üzere az bir şeyedebilirsin" karşılığını verdi. Ona: "imam Arefe günü veya Ramazan bayramında hutbe verirken kişi hem hutbeyi dinleyip hem de Allah'ı zikredebilir mi?" denildiğinde: "Hayır, bütün bunlar bayramdır (Allah'ı zikirdir). imam Allah'ı zikretmekten başka bir şey konuşmazsa siz de konuşmayın" dedi.

 

 

 

5371- İbn Cüreyc'in bildirdiğine göre Ata (b. Ebi Rebah): "imam yağmur duası ettiği zaman siz de dua edin. Çünkü o zaman bunu size o emretmektedir" demiştir.

 

 

 

5372- Katade bildiriyor: Hz. Osman: "Hutbeyi işitmediği halde susan kişinin ecri, hutbeyi işitip de susan kişinin ecri gibidir" dedi.

 

 

 

5373- Malik b. Ebi Amir der ki: Osman b. Affan hutbesinde: "Hutbeyi dinleyip de onu anlayan kişi azdır. imam hutbeye kalktığı zaman susun ve onu dinleyin. Hutbeyi işitmediği halde susan kişinin ecri, hutbeyi işitip de susan kişinin ecri gibidir. Namaz için kamet getirildiği zaman saflarınızı düzeltin. Omuzlarınız da birbirine değsin. Safların düzgün olması, namazın tamamlayıcı unsurudur" derdi. Sonra safları düzeltmekle görevlendirdiği kişiler gelmedikçe tekbir getirmezdi. Bu kişiler safların düzeldiğini haber verdiği zaman tekbir getirirdi.

 

 

 

5374- ibrahım(-i NehaI): "Ben Cuma günü hutbeyi işitmediğim zaman (hutbe bitene kadar) günlük okuduğum (vird) kadar Kur'an okurum" demiştir. 

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe'nin (s. 344) bildirdiğine göre İbrahım der ki: "Ata'ya: "(İmam hutbe verirken) İçimden bir şeyler okuyabilir miyim?" dediğimde: "Sanırım bunda bir sakınca yoktur" karşılığını verdi. Yine yakın metinle Hasan ve Tavus'tan rivayet edip Müslim b. Yesar'ın: "İmam hutbe verirken kişi ne tesbih, ne de dua edebilir" dediğini söyledi.

 

 

 

5375- Ma'mer der ki: Zühri'ye imam hutbe verirken kişinin tesbih ve tehlil etmesi sorulunca: "Önceleri imam hutbe verirken cemaat susmakla emrolunurdu" dedi. Ona: "imam, Allah zikrinden başka bir şey konuşursa?" diye sorduğumda: "O zaman dilersen konuşursun" karşılığını verdi. Katade ise: "Onlar konuşsa bile sen konuşma" dedi.

 

 

 

5376- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Eğer imamı işitmiyorsam tehlil, tesbih ve tekbir getirerek Allah'a dua edebilir miyim? Ailemi ve düşmanımı isim olarak zikredip aile me dua, düşmanıma beddua edebilir miyim?" diye sorduğumda: "Evet, edebilirsin" karşılığını verdi. "imam dua etmiyor olsa bile mi?" diye sorduğumda ise, yine: "Evet, edebilirsin" cevabını verdi.

 

 

 

5377 - Ata (b. Ebi Rebah) der ki: "imam minberde iken konuşmak haramdır. Ancak imam, Allah zikrinden başka bir şey konuşuyarsa Allah zikredilebilir. "

 

 

 

5378- ibrahım b. Meysere der ki: Tavus'un: "Cuma günü imam minberde hutbe verirken hiç kimse bir şey için dua etmesin. Ancak imam Allah'ı zikrettiği zaman, siz de Allah'ı zikredin" dediğini işittim.

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 341), "Humeyd-Tavus" kanalıyla değişik bir lafızla ve Beyhakı (3/221), Hasan kanalıyla değişik bir lafızla rivayet ettiler.

 

 

 

imam Hutbe Verirken Boş işlerle Uğraşmak

 

5379- İbn Cüreyc der ki: "Ata, Cuma günü imam minberde iken boş işlerle meşgul olmayı, gereksiz hareketlerde bulunmayı ve esnemeyi sevmezdi. Ancak cemaat hutbenin uzunluğundan dolayı böylesi bir hutbeye zor dayanırlardı."

 

 

 

5380- Ma'mer der ki: "Bir kişinin bana bildirdiğine göre Cuma namazında imam hutbe verirken ikrime çakıl taşlarını karıştırmayı ve parmakları çıtlatmayı yasaklardı."

 

 

 

5381- Zeyd b. Savhan der ki: "Cuma namazına geldiğin zaman sus ve çakıl taşlarıyla oynama. Sana yakın bir kişi konuşacak olursa onu dürterek, eğer uzak ise elinle işaret ederek susmasını bildir. ''

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe başka bir lafızla ve bu isnadla Veki' kanalıya Sevri'den rivayet etti.

 

 

 

Cuma Günü imamın Minberde iken Allah'ın Zikri Dışında Konuşması

 

5382- Ka'b b. Malik der ki: Abdullah b. Atık el-Ensarı ve arkadaşları Yahudilerden tek gözü kör olan Selam b. Ebi'I-Hukayk'l öldürdükleri zaman gelip Mescid'e girdiler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) O sırada hutbe vermekteydi. Onları görünce: "Yüzler kurtuluşa erdi" buyurdu.

 

Tahric: Beyhaki (3/221) rivayet etti.

 

 

 

5383- Hişam b. Urve, babasından bildirir: Hz. Ömer hutbede iken:

"Hamuru iyice yoğurun ki ekmeği daha fazla" -veya- "daha güzel çıksın" dedi. Hz. Ömer, kendi ailesine emrettiği bir hususu cemaate de emretmeyi hak olarak gördü.

 

 

 

5384- Musa b. Talha der ki: "Cuma günü müezzinler ezan okurken Hz. Osman'ın minberde oturup cemaate fiyatları ve haberleri sorduğunu gördüm."

 

Tahric: Hadisi Ahmed rivayet etti. Ahmed'in-ravileri Sahih'in ravileridir. Bak: Heysemi (2/177).

 

 

 

5385- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Önceleri hutbeye Allah'ın zikri dışında bir şey karıştırmamaya dikkat ederler miydi?" diye sorduğumda: "Evet ederlerdi" karşılığını verdi. "Cuma günü hutbe anında şehadet getirirler miydi?" diye sorduğumda ise: "Evet getirirlerdi" dedi. "Peki, niçin hamd edenler diye adlandırıldık?" diye sorduğumda ise: "Çünkü biz: ''Hamd alemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur'' deriz" dedi. Ona:

"Hutbe anında yağmur veya şifa için dua edebilir miyiz?" diye sorduğumda: "Bunda bir sakınca yoktur" karşılığını verdi.

 

 

 

5386- Ata (b. Ebi' Rebah) der ki: "imamın hutbeyi bitirdikten sonra alışveriş, ölçü ve tartı hakkında iyi şeyleri emredip kötü şeylerden yasaklanması zikir sayılır."

 

 

 

5387- İbn Şihab (ez-Zühri) der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Cuma günü minberde dua eder ve cemaat: "Amin" derdi. Fakat Ata bu konuda: "Bu, bidattir ve güzel bir şeydir" dedi.

 

 

 

5388- Ebu's-Sa'be bildiriyor: Ömer b. el-Hattab Cuma günü minberde hutbe verirken parmaklarıyla taneye işaret ederek bir kişiye: "Bize bir şey aldın mı? Bize filan şeyi getirdin mi?" dedi.

 

 

 

5389- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Vali hutbe verirken kişinin özel bir şey veya zikirden (dini bir konudan) bir şey sorması hakkında ne dersin?" diye sorduğumda: "Ben bundan hoşlanmam" dedi. "imam minberde iken onu methedenler hakkında ne dersin?" diye sorduğumda ise: "Ben bundan da hoşlanmam. Zira Cuma zikirdir (methetme yeri değildir)" karşılığını verdi.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Cemaatin imama Doğru Dönmesi