musannef Abdurrezzak |
Namaz |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
İftitah Tekbiri ve (Bu
Esnada) Elleri Kaldırmak
2515- Abdurrahman b.
Sabıt der ki: "Kişi namaza başlarken elleriyle, yüzüyle ve ağzıyla tekbir getirir,
namaza başlarken (iftitah tekbirini getirirken), rüküya varırken ve (rükudan)
kalkarken başını biraz kaldırır."
2516- İbn Cüreyc
bildiriyor: Nafi'ye: Abdullah b. Ömer'in, namazda tekbir getirirken başını ve
yüzünü semaya doğru kaldırdığını görür müydün?" diye sorduğumda:
"Evet, biraz (kaldırırdı)" cevabını verdi.
2517- İbn Ömer der ki:
"Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tekbir getirirken ellerini
omuzlarının hizasına kadar veya buna yakın bir yüksekliğe kadar kaldırırdı.
Rükudan kalkınca da ellerini kaldırırdı. Secdeye varınca ise ellerini
kaldırmazdı."
Tahric: Darakutni (s.
108) Abdürrezzak kanalıyla "kısa bir metinle" rivayet etti.
2518- İbn Ömer şöyle
derdi: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaza kalktığı zaman
elerini omuzlarının hizasına kaldırır, sonra tekbir getirirdi, rükuya varacağı
zaman ve rükudan kalkınca aynı şeyi yapardı. Başını secdeden kaldırınca ise
böyle bir şey yapmazdı."
Tahric: Müslim (1/168),
"Tekbir getirirken elleri omuz hizasına kadar kaldırmak" başlığı
altında ve Beyhakı (3/136) her ikisi de Abdürrezzak kanalıyla rivayet ettiler.
2519- Salim bildiriyor:
İbn Ömer namaza kalkınca ellerini omuzlarının hizasına kadar kaldırır, rükua
varınca, rükudan kalkınca ve birinci Tahiyyat'tan kalkınca aynı şeyi yapardı.
Secdede ise böyle bir şey yapmazdı. Sonra Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) böyle yaptığını söylerdi. Abdullah der ki:
Nafı'nin, İbn Ömer'den
aynı şeyi aktardığını duydum; ancak onda farklı olarak: "Ellerini, omuz
hizasına gelinceye kadar kaldırırdı" ibaresi vardır.
2520- Nafi bildiriyor:
İbn Ömer namaza başlayacağı zaman, rükua varırken ve: "Semiallahu limen
hamideh" derken ve başını rükudan kaldırırken, birinci Tahiyat'tan
kalkarken elleriyle tekbir getirirdi. Secdelerden kalkarken ise elleriyle
tekbir getirmezdi. (ibn Cüreyc der ki) Nafi’ye: "ibn Ömer ellerini ilk
tekbirde, diğerlerinden daha yükseğe mi kaldırırdı?" diye sorduğumda:
"Hayır. Aynı hizada kaldırırdı" cevabını verdi. Ben: "Ellerini
kulaklarının arkasına götürür müydü?" diye sorduğumda ise: "Hayır,
elleri yüzüne bile yetişmezdi" deyip göğsüne veya daha aşağıda bir yere
işaret etti.
2521- Katade'nin
bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rükua varınca ve
rükudan kalkınca ellerini kulaklarının hizasına kadar kaldırırdı.
2522- vail b. Hucr der
ki: Allah'ın Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) baktım, namazda
(başlarken) tekbir getirirken ellerini kaldırdı. Sonra (rükuya varmak için)
tekbir getirince ellerini kaldırdı. Sonra, "Semiallahu limen hamideh"
derken ellerini kaldırdı. Sonra sol ayağını yayarak oturdu ve sol elini sol
dizine, sağ elini sağ dizinin üzerine koydu. Sonra işaret parmağı ile işaret
etti, başparmağını orta parmağının üzerine koyarak diğer parmaklarıyla halka
yaptı. Sonra secde etti. (Tekbir getirirken) elleri kulakları hizasındaydı.
Tahric: Ebu Davud,
Nesai, İbn Mace ve Beyhaki rivayet ettiler.
2523- Beni Esed'in
azatlısı Ebu Hamza bildiriyor: İbn Abbas'ı gördüm, namaza başlarken, rükua
varırken ve başını rükudan kaldırırken ellerini kaldırıyordu.
Tahric: İbn Ebi Şeybe
(s. 159)
2524- Davud b. ibrahim
der ki: Vehb b. Münebbih'in, namazda tekbir getirirken, rükua varırken ve rükudan
kalkınca ellerini kulaklarının hizasına kadar kaldırdığını gördüm.
2525- Hasan b. Müslim
bildiriyor: Tavus'a, namazda elleri kaldırmak sorulunca şöyle dedi:
"Abdulah'ın, Abdullah'ın ve Abdullah'ın, yani, Abdullah b. Ömer, Abdullah
b. Abbas ve Abdullah b. ez-Zübeyr'in namazda tekbir getirirken ellerini
kaldırdığını gördüm."
2526- Tavus der ki:
"iftitah tekbiri olan birinci tekbirde, diğer tekbirlere göre eller daha
yükseğe kaldırılır. Hatta baştan daha yükseğe kaldırılır." İbn Cüreyc:
"Tavus'un, ellerini başından daha yukarıya kaldırdığını gördüm"
demiştir.
2527- İbn Cüreyc der ki:
Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Namaza başlarken, rükua varırken, başını birinci ve
ikinci secdeden kaldırırken ve birinci Tahiyat'tan kalkarken tekbir
getirdiğinde ellerini kaldırdığını gördüm" dediğimde:
"Evet"
karşılığını verdi. Ben: "Ellerini, iftitah tekbirinde diğer tekbirlere
göre daha fazla kaldırman konusunda sana bir bilgi geldi mi?" diye
sorduğumda ise: "Hayır" cevabını verdi. Ben: "Eller kulaklardan
daha yukarıya kaldırılır mı?" diye sorunca ise Ata: "Hayır. Hz.
Osman'ın, iftitah tekbirinde ellerini kulaklarından daha yukarıya kaldırdığını
duydum" cevabını verdi.
2528- İbn Cüreyc der ki:
Abdullah b. Ubeyd b. Umeyr'in Hz. Osman'dan aynı şeyi naklettiğini duydum.
2529- İbn Cüreyc der ki:
Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Nafile namazlarda, farz namazlarda olduğu gibi
eller kaldırılır mı?" diye sorduğumda: "Evet, her namazda
kaldırılır" cevabını verdi.
2530- Bera b. Azib
bildiriyor: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tekbir getirince
ellerini kaldırırdı ve büyük parmağının kulaklarına yaklaştığı görülürdü."
2531- Abdurrahman b. Ebi
Leyla, Bera b. Azib'den aynı rivayette bulunmuştur; ancak ondaki nakilde:
"Sadece bir defa kaldırır ve artık o namazda bir daha kaldırmazdı"
ibaresi vardır.
Tahric: Ebu Davud,
Darakutni, Beyhaki ve Tirmizi rivayet ettiler.
2532- Esved (b. Yezid)
der ki: "Ömer b. el-Hattab ellerini omuzlarına kadar kaldırırdı."
2533- ibrahım(-i NehaI)
der ki: "ibn Mes'ud, namaza başlarken ellerini kaldırır, sonra
kaldırmazdı."
2534- Başka bir kanalla
bu hadisin aynısı rivayet edilmiştir.
2535- Hammad (b. Ebi
Süleyman) der ki: Bu konuyu ibrahım(-i Nehai)'ye sorduğumda: "Sadece ilk
başta (namaza başlarken) ellerini kaldırır" cevabını verdi.
2536- İbn Cüreyc der ki:
Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Namazdaki tekbirlerin birinde ellerimi kaldırmayı
unutursam, namazı tekrar edeyim mi?" diye sorduğumda: "Hayır"
cevabını verdi.
İftitah lekbirini Unutmak
2537- Ma'mer der ki:
Hammad (b. Ebi Süleyman)'a, iftitah tekbirini unutan kişinin durumunu
sorduğumda: "Namazını iade eder" cevabını verdi.
2538- Hammad (b. Ebi
Süleyman) der ki: "Kişi iftitah tekbirini unutursa namazını iade
eder." Sevri de bu görüşle am el etmiştir.
2539- Hz. Ali'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Namazın
anahtarı temizlik(abdest) tir. Namaza giriş tekbirle, namazdan çıkış da
selamladır" buyurmuştur.
Tahric: Farklı
kanallarla Tirmizi (1/12); EbÜ Davud, Buhari ve Müslim rivayet ettiler.
2540- Hz. Aişe der ki:
"Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaza tekbirle başlar ve
selamla bitirirdi.''
Tahric: Müslim, İsa b.
Yunus kanalıyla Hüseyn el-Muallim'den daha uzun bir metinle rivayet etti.
2541- Ma'mer bildiriyor:
ibrahım(-i Nehai) ve Katade, iftitah tekbirini unutan kişi için: "Namazı
iade etmesine gerek yoktur. Rükuya ve secdeye varırken zaten (onun yerine)
tekbir getirdi" demişlerdir.
2542- Sevri'nin
bildirdiğine göre Hakem ve Ata (b. Ebi Rebah), bu kişi için: "Rukua
varırken getirdiği tekbir yeterlidir (iftitah tekbirinin yerine geçer)"
demişlerdir.
2543- İbn Cüreyc der ki:
Bir adam Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Tekbir getirmeyi (iftitah tekbirini) unuttum,
namazı iade edeyim mi?" diye sorunca, Ata:
"Hayır, oturduğun
zaman ve bu arada (rükünden başka rükne intikal ederken) tekbir getiriyorsun.
Bir rüküyu veya secdeyi unutunca iade etmen gerekir" cevabını verdi.
2544- İbn Cüreyc der ki:
Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Bazı tekbirleri ağzımla söylemeyi unutursam namazı
iade etmem gerekir mi?" diye sorduğumda şöyle cevap verdi: "iade etme
ve sehiv secdesi yapma. (Nasıl olsa rükünden rüküne geçerken) tekbir
getireceksin."
2545- Ubeydullah b.
Abdirrahman b. es-Saib b. Umeyr bildiriyor: ibnu'lMüseyyeb'e: "Cuma günü
secdeye vardığımda, Şeytan bana: "iftitah tekbirini getirmedin" diyor
(vesvese veriyor)" dediğimde: "Önce de, sonra da tekbir
getirdin" karşılığını verdi.
2546- İbn Cüreyc
bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah) der ki: "Namaz için safta durduğun zaman
imam rükua varıp kalkıncaya kadar tekbir getirmemişsen, rükua var ve bu sırada
getirdiğin tekbiri iftitah tekbiri say. Eğer safta durmamışsan bu tekbiri
iftitah tekbiri sayamazsın."
2547- Hakem (b. Uteybe)
der ki: "Kişi namazda tekbir getirmeyi unutunca: "Sübhanallah"
demesi iftitah tekbiri yerine geçer."
İmamdan Önce Tekbir
Getiren
2548- Sevri der ki:
"imamdan önce tekbir getiren, tekrar tekbir getirsin.
Eğer namaz bitene kadar
tekrar tekbir getirmezse namazı tekrar kılsın."
2549- İbn Cüreyc der ki:
Ata (b. Ebi Rebah)la: "imamın iftitah tekbirini getirdiğini zannedip
tekbir getirirsem, sonra bir daha tekbir getirirsem ne yapmalıyım?" diye
sorduğumda: "imamla (tekrar) tekbir getirirsin" cevabını verdi.
imam Ne Zaman Tekbir
Getirir?
2550- Hammad (b. Ebi
Süleyman) der ki: ibrahım(-i Nehai)'ye: "imam ne zaman tekbir getirir,
müezzin kameti bitirince mi yoksa daha önce mi?" diye sorduğumda:
"Hangisini yapsan bir sakıncası yoktur" cevabını verdi.
2551- A'meş der ki:
"ibrahım(-i NehaI), müezzin "Kad kameti's-salat" deyince tekbir
getirirdi."
2552- Muğ'ire'nin
bildirdiğine göre ibrahim(-i NehaI) bir defasında, müezzin "Kad
kameti's-salat" deyince tekbir getirdi.
2553- Muğ'ire der ki:
ibrah'im(-i Nehai)'ye: "Müezzin "Kad kameti's-salat" deyince mi,
yoksa kamet bitince mi tekbir getireyim?" diye sorduğumda: "Dilediğin
gibi yap" cevabını verdi. Yine Muğ'ire'nin bildirdiğine göre ibrahim:
"Tekbir meczumdur" demiştir. Yani uzatılmaz.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: