musannef

Abdurrezzak

Namaz

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Saflar

 

2423- İbn Cüreyc der ki: Bana söylendiğine göre, "Saf saf dizilenler biziz. Allah'ı zikredip O'nu tenzih edenler biziz"[Saffat, 65, 166] ayeti nazil oluncaya kadar, (Namazda) saf tutmazlardı.

 

 

 

2424- Ebu Hureyre, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Safları düzgün tutunuz, safları düzgün tutmak namazın güzelliğindendir. "

 

 

 

2425- Cabir b. Abdillah Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Namazın tamamlayıcılarından biri de saf'ı düzgün tutmaktır" buyurduğunu nakletmiştir. 

 

Tahric: Ahmed (3/322), Abdürrezzak kanalıyla rivayet etti.

 

 

 

2426- Başka bir kanalla Enes'ten bu hadisin aynısı rivayet edilmiştir.

 

Tahric: Buhari ve Müslim rivayet ettiler.

 

 

 

2427- Enes'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şu safların düzgün olmasına dikkat ediniz. Şüphesiz ki ben sizi arkamdan görmekteyim" buyurdu.

 

 

 

2428- İbn Ömer: "Safın düzgün olması, namazın tamamlayıcı unsurlarındandıril derdi.

 

 

 

2429- Nu'man b. Beşır der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazda, sanki akları düzeltir gibi safları düzeltirdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu defalarca yaptı. Bunu biz anlayıp layıkıyla öğreninceye kadar yaptı durdu. Bir gün, göğsü safdan dışarıya çıkmış birini gördü ve: "Ey Allah'ın müslüman kullan! Ya saflarınızı düzgün tutarsmız, veya Allah (nefret ve kalblerinize anlaşmazlık koyar da) birbirinizden yüz çevirirsiniz'' dedi. 

 

Tahric: Tirmizi (1/193) rivayet ettiler.

 

 

 

2430- Ebu Mes' ud el-Ensarı şöyle dedi: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazda(n önce) omuzlarımıza dokunarak şöyle derdi: "Ayrl ayrl hizalarda durmayınız ki. kalbleriniz birbirine muhalefet etmesin. Akıl ve görüş sahibleri hemen arkamda dursunlar. Onlardan sonra gelenler daha arkada, daha sonra gelenler daha arkada dursunlar." Ebu Mes'ud: "Siz ise bugün son derece ihtilaf üzeresiniz" dedi.

 

Tahric: Farklı kanalla Müslim (1/181) rivayet etti.

 

 

 

2431- Bera der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazda göğüslerimize şurdan şuraya dokunur ve şöyle derdi: "Saflarınızı düzgün tutunuz. Ayn ayn hizalarda durmayınız ki, kalbleriniz birbirine muhalefet etmesin. Allah ve melekleri ilk safa -veya ilk saflara- satat ederler. Birine para veya sütünden istifade etmesi için bir hayvan ödünç veren veya birine yol gösteren: köle azad etmiş gibi sevap kazanır."

 

Tahric: başka bir lafızla Tirmizi (3/133), Ebu İshak kanalıyla Abdurrahman b. Avsece'den; Ahmed (4/294), Abdürrezzak kanalıyla tam metin olarak ve İbn Mace (71) rivayet ettiler.

 

 

 

2432- Cabir b. Semure'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Meleklerin: Rablerinin huzurunda saf durdukları gibi siz de saf durmayacak mısmız?" buyurunca, sahabe: "Melekler Rablerinin huzurunda nasıl saf tutarlar?" diye sordular. Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ön saflan tamamlarlar ve saflan sık tutarlar" buyurdu.

 

Tahric: Müslim (1/181) rivayet etti.

 

 

 

2433- Alkame der ki: Hz. Ömer'le namaz kılardık, Ömer: "Saflardaki boşlukları doldurunuz ki, omuzlarınız birbirine değsin. (Safın boş kalan aralıklarından) şeytan tıknaz koyunların yavruları gibi aranıza girmesin" derdi.

 

 

 

2434- Ömer b. el-Hattab şöyle dedi: "Ya safları sık yaparsınız veya tıknaz koyun yavruları gibi olan şeytan aranıza girer. Allah ve melekleri safları düzgün yapanlara salat ederler.''

 

 

 

2435- Süveyd b. Gafele der ki: "Bilal namazda ayaklarımıza vurur ve omuzlarımızı düzeltirdi. ''

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 235), "İbn Numeyr-Süveyd" kanalıyla başka bir lafızla rivayet etti.

 

 

 

2436- Ebu Osman der ki: "Hz. Ömer'in, namaza (kıldırmak için) yaklaşınca omuzlara ve ayaklara (düzgün olup olmadıklarına) baktığını gördüm."

 

 

 

2437- İbn Ömer'in azatlısı Nafi bildiriyor: "Hz. Ömer, safları düzeltmesi için bir adam gönderir, adam gelip safların düzgün olduğunu haber verene kadar namaza başlamazdı."

 

 

 

2438- Nafi der ki: "Ömer b. el-Hattab safların düzeltilmesini emreder, gelip safların düzeltildiği haber verilince ise namaza başlardı."

 

Tahric: Malik ve Buharl rivayet etti.

 

 

 

2439- İbn Ömer bildiriyor: "Hz. Ömer, saflar düzeltilmeden namaza başlamazdı ve bu konuda bir adam görevlendirirdi."

 

 

 

2440- Osman b. Affan şöyle derdi: "Saflarınızı düzgün tutunuz ve omuzlarınızı bir hizaya getiriniz. Cariyelerinize yardımcı olunuz ve nefıslerinizi kötülüklerden sakındırınız. Mümin nefsini kötülüklerden sakındırır ve cariyelerine yardımcı olur. Münafık ise cariyelerine yardımcı olmaz ve nefsini kötülükten sakındırmaz. Kölenizden sanatkar olmayanlara haraç (para kazanmayı) yüklemeyiniz. Çünkü eğer bu köle ödeyeceği haracı bulamazsa hırsızlık yapar. Cariyeye de eğer sanatkar değilse haraç yüklemeyiniz. Çünkü o da eğer ödeyeceği haracı bulamazsa hırsızlık yapar."

 

 

 

2441- Musa b. Ukbe'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle derdi: "Saflan düzgün tutunuz. omuzlarınızı bir hizaya getiriniz ve susunuz. (Konuşulan!) duymadığı halde susanın ecri. duyduğu halde susanın ecri gibidir. .. 

 

Tahric: Osman b. Affan kanalıyla mevkuf olarak. Osman hadisinden Malik (1/104) rivayet etti.

 

 

 

Başka Saflarla ilgili Rivayetler

 

2442- Malik b. Ebi Amir bildiriyor: Osman b. Affan hutbe verirken çoğu zaman şöyle derdi: "imam (namaz için) kalktığı zaman dinleyiniz ve susunuz. Duymadığı halde susanın sevabı, duyduğu için susanın sevabı gibidir. Namaz için kamet getirilince safları düzgün tutunuz ve omuzlarınızı bir hizaya getiriniz. Safların düzgün olması namazın tamamlayıcı unsurlarındandır." Sonra Hz. Osman, bu iş için görevlendirdiği kişiler gelip safların düzgün olduğunu haber vermeden namaza başlamazdı. Adamlar gelip safların düzgün olduğunu söyleyince ise tekbir getirirdi. 

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 235), Salim Ebu'n-Nadr kanalıyla Malik b. Ebi Amir'den "kısa bir metinle" ve başka bir lafızla rivayet etti.

 

 

 

2443- Hz. Osman şöyle derdi: "Safları düzgün tutunuz ve ayaklarınızı (aynı hizada) düzeltiniz ve omuzlarınızı aynı hizaya getiriniz. Dinleyiniz ve susunuz. Duymadığı halde susanın sevabı, duyduğu için susanın sevabı gibidir."

 

 

 

2444- İbn Cüreyc bildiriyor: Mekke valilerinden bazılarının korumalarının safların düzgün tutulmasını emrettiklerini ve insanlarla namaz kılmadıklarını gördüm. Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Şu korumaların yaptığını beğendin mi?" dediğimde: "Hayır Vallahi! insanlarla birlikte namaz kılmaları gerekir. Sübhanallah!" karşılığını verdi.

 

 

 

2445- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Son Tahiyyat'a oturdukları zaman kişi saftan ayrılabilir mi?" diye sorduğumda: "Selam verilmeden ayrılmasını sevmem. Onun yerinde durmasını, eğer izdihamdan dolayı saftan ayrılacaksa, selamdan sonra ayrılmasını daha çok severim" cevabını verdi.

 

 

 

2446- ibnu'I-Münkedir bildiriyor: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) saflardan ayrı duran hakkında: "Bu. şeytanın meclisidir (Şeytana oturacak yer bırakmış olur)" buyurdu. Başını imamdan önce kaldırıp indiren kişi hakkında ise: "Başı şeytanın elindedir (şeytan) onu kaldırıp indirir" buyurmuştur.

 

Tahric: İkinci bölümü Ebu Hureyre hadisinden Malik (1/92) ve Bezzar (Keşf 1/233) rivayet etti.

 

 

 

2447- İbn Cüreyc bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "imam tekbir getirdikten sonra cemaat saflar konusunda sıkışıp itişebilirler mi?" diye sorduğumda: "Kişi birinin çekmesiyle olmadıktan sonra imamın tekbirinden sonra artık ön tarafa geçemez" dedi. Ona: "Kişi sıkışıklık anında bulunduğu saftan bir arka safa yürüyerek geçebilir mi?" diye sorduğumda: "Geçmesinde bir sakınca olmaz" dedi. Ona: "Arka safa geçerken arkasını kıbleye, yüzünü geçeceği safa mı vermelidir?" diye sorduğumda: "Bu şekilde geçmesini istemem" dedi. Ona: "Tekbirden sonra saf değiştirdiği için sehiv secdesi yapması gerekirmi?" diye sorduğumda da: "Hayır, gerekmez. Zira başka birine çarpmamak için bulunduğu safı değiştiriyor" dedi.

 

 

 

2448- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "imam tekbir getirdikten sonra kişinin safları yararak ilerlemesi mekruh mudur?" diye sorduğumda şöyle cevap verdi: "Hayır, ancak birinin önünde yürürse mekruhtur" dedikten sonra şöyle devam etti: "Eğer (saftaki) bir boşluğu doldurmak için safı yarmışsa iyi yapmış demektir. insanların, aralarında boşluk olmaması için safları doldurması gerekir." Sonra ise şu ayeti okudu: "Doğrusu Allah, kendi uğrunda, kenetlenmiş bir duvar gibi, saf halinde çarpışanları sever"[Saf, 4] ve: "Namazda ise bu şekilde olunması daha önemlidir" dedi.

 

 

 

Birinci Safın Fazileti

 

2449- Bera b. Azib'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah ve melekleri ilk safa salat ederler" buyurmuştur.

 

 

 

2450- Ebu Salih ve Ali b. Rabia'nın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yatsı namazını kıldıktan sonra: "Allah ve melekleri ön safa salat ederler" buyurmuştur.

 

Tahric: Bera hadisinden Ebü Davud (664), İbn Mace (997), Tayalisi (741) ve Ahmed (4/285) rivayet ettiler.

 

 

 

2451- Yahya b. Ca'de der ki: "Tamamlanması gereken ilk safbirinci saftır.

Allah ve melekleri ilk safa salat ederler."

 

 

 

2452- irbad b. Sariye' nin bildirdiğine göre Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ilk saf için üç defa, ikinci saf içinse bir defa bağışlanma dilerdi bulunurdu.

 

Tahric: Tayalisi, Müsned'inde; bu kanalla Beynaki (3/102); İbn Mace (s. 71); Nesai ve Ahmed rivayet ettiler.

 

 

 

2453- Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bir kavim birinci saftan geri durmaya devam ederse. Allah da onları ateşte(n çıkarmayı) geciktirir" buyurmuştur.

 

Tahric: Ebu Davud, Abdürrezzak kanalıyla rivayet ettiler.

 

 

 

2454- İbn Mes'üd der ki: "Allah ve melekleri, namazlarında ön saflara yani ilk safa geçenlere salat ederler."

 

Tahric: Taberanı rivayet etti; bak: Mecma (2/92).

 

 

 

2455- Ubeydullah b. Ebi Yezid: "Misver b. Mahreme'nin safları yarıp birinci ve ikinci saflara geçtiğini gördüm" dedi.

 

 

 

İlk Safta Kimin Durması Gerekenler

 

2456- İbn Mes'ud'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Akıl ve görüş sahipleri hemen arkamda dursunlar, sonra onlardan sonra gelenler dursunlar" buyurdu.

 

 

 

2457- Enes bildiriyor: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazda arkasında Muhacir ve Ensar'ın durmasından hoşlanırdı,"

 

 

 

2458- Osman der ki: Hz. Ömer safların düzgün tutulmasını emreder, sonra: "Yaklaş ey falan, yaklaş ey falan, sen geri çekil ey falan" derdi. Süfyan: "Salihleri öne geçirir, diğerlerini arka safa alırdı" demiştir.

 

 

 

2459- Ebü Osman el-Nehdi der ki: Hz. Ömer safların düzgün tutulmasını emreder ve: "Yaklaş ey falan" derdi. Zannedersem: "Bir kavim birinci saftan geri durmaya devam ederse, Allah da onları (ateşten çıkarmayı) geciktirir" derdi. 

 

 

 

2460- Kays b. ubad der ki: Medine'ye gelince ikindi namazını kılmak için Mescid'e girdim ve ilk safa geçtim. imam tekbir getirip ben de tekbir getirince (namaza başlayınca) bir adam gelip omuzumdan tutarak beni geri çekti ve namazı bitirince bana dönüp şöyle dedi: Seni geri çekmemin sebebi, Resülullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ilk safta Muhacir ve Ensar'ın namaz kılmasını emretmesidir. Ben senin onlardan olmadığını bilip geri çektim. Ben: "Bu kimdir?" diye sorunca, "Ubey b. Ka'b" dediler.

 

Tahric: Tanavi (1/133), İyas b. Katade kanalıyla Kays b. Ubild'dan kısa bir metinle rivayet etti.

 

 

 

2461- İbn Uyeyne, kendilerinden olan bir adamın şöyle dediğini bildirir:

Huzeyfe, birinci safta gördüğü bir adamı geri çekti ve: "Sen onlardan (Muhacir ve Ensar) değilsin" dedi.

 

 

 

İmam Tekbir Getireceği Zaman Ne Der?

 

2462- Enes der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz için kamet getirilince, namaz kılacağı yerde durur, sonra halka dönüp: "Saflarınızı düzgün tutunuz. Şüphesiz ki ben sizi arkamdan görmekteyim" derdi.

 

Tahric: Farklı kanallarla Buhari rivayet etti.

 

 

 

2463- Enes'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz için kalkınca: "Saflarınızı düzgün tutunuz. Şüphesiz ki ben sizi arkamdan görmekteyim" derdi.

 

 

 

2464- Hasan b. Ubeydillah der ki: Abdurrahman b. Yezid bize imamlık yapardı. imamlık yapmak için kalkınca: "Safları düzgün tutunuz. Safları düzgün tutmak namazın tamamlayıcı unsurlarındandır" derdi.

 

 

 

2465- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi' Rebah)'a: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) safları kendisi mi düzeltirdi?" diye sordum. Ata: "Böyle yaptığını duydum" cevabını verdi. Ben: "Liderler, muhafızlarına insanların güzel saf tutmalarını sağlamaları için emir verebilir mi?" diye sorunca, Ata: "Evet" dedikten sonra şöyle devam etti: "insanlara safları düzgün tutmaları emredilir. O zaman (Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında) insanlar yeni müslüman olmuşlardı ve kendilerine nasıl saf tutacakları öğretiliyordu."

 

 

 

2466- İbn Cüreyc bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah): "ibnu'z-Zübeyr, arkasında namaz kılan insanlar az olunca (Kabe'de) Makam'ın arkasında saf tuttururdu. Ancak böyle yapması bazıları tarafından hoş görülmedi" dedi. Adamın biri Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Makam'ın arkasında saf tutturduğu bu kişiler Kabe'nin çevresinde bir saf oluşturacak sayıda olsalar, ancak bu şekilde saf tutmaları tavaf edecekler için sıkıntı yaratacak olsa, bu durumda senin için Makam'ın arkasında durmaları mı, yoksa Kabe'nin çevresinde saf tutmaları mı daha iyidir?" diye sorunca, Ata şu karşılığı verdi: '''Yüce Allah:

"Melekleri, Arş'ın etrafını çevirmiş oldukları halde, Rablerini hamd ile överken görÜrsÜn''[Zümer, 75] buyurur."

ibn Cüreyc der ki: "Ata, böylesi bir durumda Kabe'nin çevresinde saf tutmalarının kendisi için daha uygun olduğunu ifade etmiştir."

 

 

 

Birinci Saf Dolmadan ikinci Safta Durulmaması ve imamın Bunu Emretmesi

 

2467- Amr b. Kays ve Hammad veya ikisinden birisinin bildirdiğine göre ibrahım(-i NehaI), kişinin birinci saf dolmadan ikinci safta, ikinci saf dolmadan üçüncü safta durmasını kerih görürdü ve imamın bunu emretmesi gerektiğini söylerdi.

 

 

 

Safı Bitiştirmenin (Doldurmanın) ve Safa Girene Yer Açmanın Fazileti

 

2468- Yahya b. Ebi Kesır'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim bir Müslümanın ikdlesini (yani alımsatım akdini feshetmesini) kabul ederse. Allah da kıyamet günü onun hatalarını affeder. Kim bir saft birleştirirse. Allah ta kıyamet günü onun adımlarını birleştirir. "

 

Tahric: İlk bölümünü Ebü Davud (3460), İbn Mace (2199) ve Hakim (2/45), Ebü Hureyre hadisinden rivayet etti.

 

 

 

2469- Harun b. Ebi Aişe'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim Allah yolunda veya namaz için bir safı birleştirirse, Allah ta kıyamet günü onun adımlarını birleştirir. Kim alışverişte pişman olup cayan birinin feshetme isteğini kabul ederse, Allah da kıyamet günü onun hatalarını affeder. "ı

 

 

 

2470- Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah ve melekleri ilk saf ta olanlara salat ederler" buyurdu.

 

 

 

2471- İbn Ömer: "Hiçbir kişi, saftaki bir boşluğu doldurmak için attığı adımdan daha büyük sevabı olan bir adım atmamıştır" dedi.

 

 

 

2472- İbn Ömer der ki: "Benim için azı dişlerimden ikisinin düşmesi, önümdeki safta boş bir yer görüp onu doldurmak için yetişememden daha iyidir." 

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 254), Veki'-İbn Ömer" kanalıyla rivayet ettiler.

 

 

 

2473- İbn Ömer der ki: "Benim için ön dişlerimin düşmesi, önümdeki safta boş bir yer görüp onu doldurmak için yetişememden daha yeğdir."

 

 

 

2474- Ata (b. Ebi Rebah)' ın bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle derdi: "Saflarda boşluk bırakmaktan sakının." Ata (b. Ebi Rebah) der ki: "Bize ulaştığına göre Şeytan saf ta bir boşluk görünce hemen girermiş."

 

Tahric: Taberani (11452), İbn Abbas'tan rivayet etti. Enes hadisinden şahidi Ebü Davud'da (667) yer almıştır.

 

 

 

2475- İbn Cüreyc der ki: "ibn Ömer, saflar arasında boşluk olmamasını emrederdi."

 

 

 

2476- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "iki adamın arasında durup, ikisiyle de aramda boşluk olduğunda birisine mi yapışayım, yoksa aralarında mı durayım?" diye sorduğumda: "Aralarında durursun. Ancak ayaklarını açman halinde ikisi birleşecek yakınlıktaysa ikisini birleştirecek şekilde ayaklarını açıp öyle durursun" cevabını verdi. Ben: "Kopuk saflar gördüğümde bana en yakın olana katılmam daha doğru olmaz mı?" diye sorduğumda ise: "Evet, olur" karşılığını verdi.

 

 

 

Safların Sağ Tarafının Fazileti

 

2477- İbn Abbas şöyle dedi: "Safların sağ tarafında durmaya bakınız.

Sütunların arasında durmaktan sakınınız ve ilk safta bulunmaya çalışınız. "

 

 

 

2478- Bera b. Azib der ki: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sağ tarafında namaz kılmaktan hoşlanırım. Çünkü selam verdiği zaman yüzüyle bize dönerdi -veya- ilk olarak bize selam verirdi."

 

Tahric: İbn Mace (72), "Mis'ar-Bera" kanalıyla başka bir lafızla rivayet etti.

 

 

 

2479- Ma'mer bildiriyor: Hasan(-ı Basri) ve İbn Sirin'i gören bir kişinin bildirdiğine göre o ikisi mescidin sağ tarafında namaz kılarlardı. Çünkü ikisinin de evleri o yöndeydi. (Abdürrezzak) der ki: Ma'mer'in de mescidin sağ tarafında namaz kıldığını gördüm.

 

 

 

2480- Zeyd b. Eslem'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "En hayırlılarınız, namaz esnasında omuzlan en yumuşak olanlarınızdır'' buyurmuştur. 

 

Tahric: İbn Abbas hadisinden Ebü Davud (672) rivayet etti.

 

 

 

Safta Tek Başına Durmak

 

2481- İbn Cüreyc bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Kişinin safın arkasında tek başına durması mekruh mu?" diye sorduğumda şöyle cevap verdi:

"Evet, mekruhtur. Hatta öndeki saf ta boşluk varken iki ve üç kişinin de arkada tek başına durması mekruhtur." Ben: "Eğer saf dolmuşsa ve aralarında duracak yer bulamazsam, arkalarında durabilir miyim?" diye sorduğumda ise Ata: "Allab kişiye ancak gücünün yeteceği kadar yükler ..... [Bakara, 286] ayetini okuyup: "Vallahi benim için safa girmek daha iyidir" dedi. ibrahim(-i Nehai) der ki: "Saf dolup girecek yer bulunmazsa, o saftan bir kişiyi çıkarır ve bu kişi onunla beraber durur. Eğer böyle yapmazsan, kıldığın namazı cemaatle değil, tek başına kılmış olursun" denir.

 

 

 

2482- Vabisa b. Ma'bed der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) safın gerisinde tek başına namaz kılan bir adamı görünce, namazı iade etmesini emretti. 

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe'yi, Ebu Davud'u ve Tirmizi'yi kaynak göstermiştir); Tirmizi (1/194); Ebu Davud ve Nesai rivayet ettiler.

 

 

 

2483- Ebü Ma'şer bildiriyor: ibrahım(-i NehaI), safın dolu olduğunu gören kişi hakkında: "Bir adamı geri çeker, eğer böyle yapmazsa namazı caiz olmaz" dedi.

 

 

 

2484- Şu'be b. el-Haccac der ki: Hakem b. Uteybe ve Hammad (b. Ebi Süleyman)'a bu meseleyi sorduğumda, Hakem: "Namazı iade eder", Hammad ise: "iade etmez" demiştir.

 

 

 

2485- İbn Uyeyne bildiriyor: Bazıların, ibrahım(-i Nehai)'in: "imamın hizasında duranın namazı iade etmesine gerek yoktur" dediğini söylemiştir.

 

 

 

2486- İbn Cüreyc'in bildirdiğine göre Ata (b. Ebi Rebah), bu durumdaki birinin namazı iade etmesine gerek omadığını söylemiştir.

 

 

 

Direklerin Arasında, Konuşanların ve Uyuyanların Arkasında Saf Tutmak

 

2487- İbn Mes'ud der ki: "Direkler arasında saf tutmayınız ve konuşan bir topluluğa uymayınız."

 

 

 

2488- İbn Mes'ud: "Direkler arasında saf tutma ve önünde tartışan -veya boş konuşan- bir topluluk varken namaz kılma" demiştir. 

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 411), Veki' kanalıyla Sevri'den bu isnadla ve başka bir lafızla rivayet etti.

 

 

 

2489- Abdulhamid b. Mahmud bildiriyor: Enes b. Malik ile beraberken, geç kalmamız sebebiyle iki direk arasında durup namaz kılmıştık. Namaz bitince, Enes: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında böyle yapmaktan sakınırdık" dedi. 

 

Tahric: Ebu Davudı Tirmizi, Nesai ve Müslim rivayet ettiler.

 

 

 

2490- Hişam b. Hassan bildiriyor: Hasan(-ı Basrı), direkler arasında saf tutmayı mekruh görürdü. Hişam der ki: Bunu İbn Sırin'e sorduğumda, böyle yapmakta bir sakınca görmedi.

 

 

 

2491- Mücahid'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Uyuyanların ve konuşanların arkasında namaz kılmam yasaklandı" buyurmuştur. 

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 411) Leys kanalıyla Mücahid'den rivayet etti. İbn Abbas hadisinden Ebü Davud (694) rivayet etti.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

(Namazda) Tekbir