musannef Abdurrezzak |
Namaz |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Seferdeyken Namaz
Kılmak
4267- Hz. Aişe der ki:
"Namaz ilk olarak ikişer rekat olarak farz kılındı.
Sonra Allah, mukim olan için
namazı (dört rekata) tamamladı, seferdeyken de olduğu gibi iki rekat olarak
kaldı." İbn Şihab der ki: Urve'ye: "Allah, seferi olana namazı iki
rekat olarak farz kılmasına rağmen Aişe neden dört rekat olarak
kılıyordu?" diye sorunca, Urve: "Hz. Osman'ın, Mina'da kıldığı namazı
tamamlanmasıyla ilgili teville aynı tevili yaptı" cevabını vedi.
Tahric: Buhari (1/376),
Sevri kanalıyla Zühri'den ve İbn Ebi Şeybe (s. 515), İbn Uyeyne kanalıyla
Zühri' den rivayet ettiler.
4268- İbn Ömer der ki:
"Mina'da Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber (dört
rekatlı namazları) iki rekat, Hz. Ebu Bekr ile iki rekat, Hz. Ömer ile iki
rekat ve Hz. Osman'ın hilafetinin ilk yıllarında iki rekat kıldım. Daha sonra
Osman bu namazı dört rekat olarak kıldı.''
Zühri der ki: "Bana
bildirildiğine göre Hz. Osman'ın bu namazı dört rekat olarak kılmasının sebebi,
hac dan sonra ikamet etmeye niyet etmesidir."
Tahric: Müslim rivayet
etti.
4269- Katade der ki: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hz. Ebu Bekr, Ömer ve Osman hilafetinin ilk
yıllarında dört rekatlı namazları Mina'da iki rekat olarak kılarlardı. Daha
sonra Osman bu namazları dört rekat olarak kıldı. İbn Mes'ud, Osman'ın böyle
yaptığını öğrenince: "İnna lillah ve inna ileyhi raciun" deyip
kalkarak dört rekat kıldı(rdı). Kendisine: "istirca yaptıktan sonra neden
dört rekat kıldırdın?" diye sorulunca: "Muhalefet etmek kötü bir
şeydir" cevabını verdi.
Tahric: Farklı
kanallarla Beyhakı (3/122) rivayet etti.
4270- İbn Abbas der ki:
"Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Medine' den Mekke'ye sefere
çıkardı ve bu yolculuğu sırasında Allah'tan başka kimseden korkmamasına rağmen
dört rekatlı namazları iki rekat olarak kılardı.''
Tahric: Tirmizi (1/383),
Mansur b. Zazan kanalıyla İbn Sirin'den rivayet etti.
4271- Başka bir kanalla
bu hadisin aynısı rivayet edilmiştir.
4272- İbn Cüreyc der ki:
Ata (b. Ebi Rebah)'a: "insanlar emniyet içinde olduğu halde neden korku
anında olduğu gibi namazı kısaltarak kılıyorlar?" diye sorunca:
"Sünnet olduğu için" cevabını verdi. Ben: "Bu bir ruhsat
mı?" diye sorunca ise: "Evet" cevabını vedi.
4273- Ata (b. Ebi Rebah)
der ki: "Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hz. Ebu Bekr, Ömer
ve Osman hilafetinin ilk yıllarında Mekke'de kaldıkları müddetçe dört rekatlı
namazları kısaltarak kılarlardı."
Tahric: Enes'ten Müslim
(693) ve İbn Ömer'den yine Müslim (1/282-3) rivayet etti. 2 Nisa Sur. 102
4274- Amr b. Dinar:
"Kafirlerin size bir fenalık yapmasından korkarsanız, namazı kısaltmanızda
size bir sorumluluk yoktur ... ''[Nisa, 102] ayetini açıklarken şöyle dedi:
"Bu, kafirlerden yana korku içinde olunduğu zamanlar için geçerlidir ve
Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tarafından daha sonra sünnet
kılınmıştır. Bu namazı iki rekat kılmak, namazı kısaltmak değildir. (Bu
durumda) iki rekat kılmak namazın tamamlanması için yeterlidir. "
4275- Ya'la b. Ümeyye
der ki: Ömer b. el-Hattab'a: "Yüce Allah:
"Kafirlerin size bir
fenalık yapmasından korkarsanız, namazı kısaltmanızda size bir sorumluluk
yoktur''3 buyurmaktadır. Bu gün ise insanlar emniyet içerisindedir"
deyince, Hz. Ömer şöyle karşılık verdi: Senin hayret ettiğin şeye ben de hayret
ettim ve Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sordum. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bu, Allah'm size tasadduk
ettiği bir sadakadır. Onun sadakasını kabul ediniz. "
Tahric: İbn Ebi Şeybe
(s. 513), "İbn İdris-İbn Ebi Amir" kanalıyla ve Tahavi (1/231), Revh
b. Ubade kanalıyla İbn Cüreyc'ten rivayet ettiler.
4276- Ümeyye b.
Abdillah'ın bildirdiğine göre kendisi, İbn Ömer'e: "Kur'an'da korku
namazını, mukim kimsenin namazını buluyoruz; fakat yolcu namazının nasıl
kılınacağını belirten bir ayete rastlamadık" deyince, İbn Ömer: "Biz
insanların en kabasıyken Allah peygamberini gönderdi. Biz Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yaptığı gibi yaparız" karşılığını
verdi.
Tahric: Nesai (1/161),
"Leysi-Abdullah b. Ebi Bekr" kanalıyla; Beyhaki (2/140),
"Yunus-Abdulmelik b. Ebi Bekr" kanalıyla ve Muvatta (1/162),
"Malik-İbn Ömer" kanalıyla rivayet ettiler.
4277- İbn Cüreyc
bildiriyor: Humeyd el-Himyerı, İbn Abbas'a: "Sefere çıktığımda namazı
kısaltayım mı, yoksa tam mı kılayım?" diye sorunca, İbn Abbas şöyle cevap
verdi: "Namazı (seferdeyken iki rekat kılmak) onu kısaltmak demek değil,
tam olarak kılmaktır. Bu, Resülullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
sünnetidir. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emniyet içinde ve
Allah'tan başka kimseden korkmadan yolculuğa çıkınca, dönünceye kadar dört
rekatlı namazları iki rekat olarak kıldı. Sonra Ebü Bekr Allah'tan başka
kimseden korkmadan yolculuğa çıkınca, dönünceye kadar dört rekatlı namazları
iki rekat olarak kıldı. Sonra Hz. Ömer, Allah'tan başka kimseden korkmadan
yolculuğa çıkınca, dönünceye kadar dört rekatlı namazları iki rekat olarak
kıldı. Sonra Hz. Osman, hilafetinin üçte birlik kısmı veya yarısına kadar aynı
şekilde hareket etti, sonra dörder rekat olarak kılmaya başladı. Sonra Ümeyye oğulları
Hz. Osman'ın bu hareketine uydu." İbn Cüreyc der ki: Bana bildirildiğine
göre Hz. Osman'ın Mina'da dört rekat kılmasının sebebi, Hayf mescidinde bir
bedevinin kendisine seslenerek: "Ey müminlerin emıri! Senin ilk yıl bu
namazı iki rekat kıldığını gördükten sonra, ben de şimdiye kadar iki rekat
olarak kılıyorum" demesidir. Hz. Osman'ın seferdeyken namazı dört rekat
kılmasının sebebi, insanların cahillerinin namazın iki rekat olduğunu
zannetmesinden korkmasıdır. Mina'da dört rekatlık namazı iki rekat kılmak o
namazın tamam olması için yeterlidir.
4278- Ömer b. el-Hattab
der ki: "Kurban bayramı namazı iki rekattır. Ramazan bayramı namazı iki
rekattır. Misafırin namazı iki rekattır. Namazı bu şekilde kılmak Resülullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) diliyle tamamdır ve kısaltma söz konusu
değildir.''
Tahric: İbn Ebi Şeybe
(s. 513), Şer!k kanalıyla Zeyd'den son kısmını; Nesai (1/162), Şu'be kanalıyla
babasından tam metin olarak ve farklı kanallarla Tahavi (1/245) rivayet
ettiler.
4279- Davud b. Ebi Asım
der ki: İbn Ömer'le karşılaşınca, seferdeyken namazın nasıl kılınacağını
sordum: "iki rekat olarak kılınır" cevabını verdi. Ben: "Mina'da
nasıl kılınması gerekir?" diye sorunca ise: "Yazık sana! Resulullah'ı
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) duymadın mı?" karşılığını verdi. Ben:
"Evet duydum ve Allah'a iman ettim" cevabını verince, İbn Ömer:
"Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki rekat olarak kılardı. Sen
dilersen (böyle) kıl, dilersen bırak" dedi.
Tahric: İbn Ebi Şeybe
(s. 513), Vekı' kanalıyla Said b. es-Saib et-Taifi'den "kısa bir
metinle" ve başka bir lafızla rivayet etti.
4280- Hz. Ali:
"Misafırin namazı iki rekattır" demiştir.
4281- Muvarrik el-İcli
bildiriyor: "ibn Ömer'e seferdeyken kılınacak namaz sorulunca: "iki rekat
olarak kılınır. Sünnete ters hareket eden küfre girer" cevabını
verdi.
4282- Katade der ki:
"Misafır, (memleketine) dönünceye kadar (dört rekatlı namazları) iki rekat
olarak kılar. Ancak müslümanların şehirlerinden birine girince tam olarak kılar."
Tahric: İbn Ebi Şey be
(s. 515), "Huşeym-Hasan" kanalıyla sonunda: "Onlar gibi namaz
kılar" ziyadesiyle rivayet etti.
4283- Ebu Leyla el-Kindı
bildiriyor: Selman, sahabeden on iki veya on üç binekliyle geldi. Namaz vakti
gelince: "imamlık yap ey Ebu Abdillah!" dediler. Selman:
"Sizlere ne imamlık yaparız, ne de kadınlarınızla evleniriz. Allah sizin
sayenizde bize hidayet verdi" karşılığını verince, oradakilerden bir kişi
imam olup namazı dört rekat olarak kıldırdı. Selam verince Selman:
"Neden dört rekat
kıldık ki. Bize dört rekatın yarısı yeterliydi. Bugün biz ruhsat kullanmaya her
zamankinden daha çok muhtacız" dedi.
Tahric: Farklı
kanallarla İbn Ebi Şeybe (s. 513); Tahavi (1/244), "Yusuf İbn Adiy-EbU
Leyla el-Kindi" kanalıyla ve Beyhaki (2/144), Abdürrezzak kanalıyla
rivayet ettiler.
4284- Katade der ki: Hz.
Osman, görevlendirdiği bazı idarecilere: "Mukım olan, (sahrada) yaylada
olan ve tacir iki rekat kılamaz. Yanında azığı ve su kabını taşıyan kişi iki
rekat kılar" diye yazmıştır.
Tahric: İbn Ebi Şeybe,
İbn Sirin kanalıyla ve Tahavi (1/247), "İbn Ebi Urube--İyaş b.
Abdillah" kanalıyla başka bir lafızla rivayet ettiler.
4285- Ebü Kılabe
bildiriyor: Hz. Osman'ın mektubunu okuyan veya mektubu kendisine okunan kişinin
bildirdiğine göre Hz. Osman Basra halkına şöyle yazdı: "Derim ki!
Öğrendiğime göre bazılarınız hayvanlarını otlatırken veya ticaret, ya da mal
toplamak için çıkmışken namazı kısaltıyorlar. Namazı, sefere çıkanlar veya
düşman karşısında olanlar kısaltırlar. "
4286- İbn Mes'üd:
"Namaz, sadece hacda veya cihadda kısaltılabilir" demiştir.
Tahric: Farklı
kanallarla İbn Ebi Şeybe (s. 513) ve Tahavi (1/248), "Şu'be-İbn
Mes'ud" kanalıyla rivayet ettiler.
4287- İbn Mes'üd der ki:
"Ticaretiniz ve otlattığınız hayvanlarınızın peşinden arazilerin öbür
tarafına gitmeniz sizi aldatıp: "Biz seferiyiz" demeyiniz. Seferi
olanlar, bir ufuktan diğer ufuka yolculuk yapanlardır.''
Tahric: Farklı
kanallarla İbn Ebi Şeybe (s. 513) rivayet etti.
4288- İbn Mes'üd ve
Huzeyfe şöyle derlerdi: "Hayvan otlatmak ve tarım arazileriniz sizi
aldatmasın. Tarım arazilerinize gittiğinizde namazı kısaltmayınız." Ravi
der ki: "onlarla tarım arazileri arasında otuz fersah vardır. "
4289- Ata (b. Ebi Rebah)
der ki: "Namazın, ancak Allah yolunda çıktığınız yolculuklarda
kısaltabileceğinizi düşünüyorum." Ata daha önce böyle demiyor: "Her
türlü yolculukta namaz kısaltılabilir" diyordu. Tavus'a bir kişi:
"Bazı ihtiyaçlarım için sefere çıkınca namazı kısaltayım mı?" diye
sorunca, Tavus cevap vermiyor ve: "Hac veya umre için yola çıkınca dört
rekatlık namazları iki rekat kılarız" derdi .
4290- İbn Cüreyc der ki:
Ata (b. Ebi Rebah)'a: "sadece Allah yolunda yapılan yolculukta namaz
kısaltılır" sözünü sorduğumda: "Bunun böyle olduğunu zannediyorum"
cevabını verdi. Ben: "Neden?" diye sorunca: "Çünkü takva
sahiplerinin önderi (Allah'ın Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sadece Allah
yolunda yaptığı, hac, umre veya gazve gibi yolculuklarda namazı kısaltmıştır.
Ondan sonra gelen önderlerin hangisi dünya için yolculuğa çıktı ki?"
karşılığını verdi. Ben: "ibn Abbas'ın, hac veya umre dışında bir şey için
yolculuğa çıktığını gördün mü?" diye sorunca, Ata: "Taif'e yaptığı
yolculuk dışında hayır" cevabını verdi. Ben: "Peki, Cabir, İbn Ömer
ve Ebu Said elHudrP" diye sorunca ise: "Bunlardan da hiç kimse böyle
bir yolculuğa çıkmadı" cevabını verdi. Ben: "Senin görüşün
nedir?" diye sorunca, Ata:
"Sadece Allah
yolunda, hayır maksadıyla çıktığın yolculukta namazı kısaltman
görüşündeyim" cevabını verdi. Ata, daha önce böyle demez, bütün
yolculuklarda namazı kısaltırdı.
4291- Nafi' der ki:
"ibn Ömer, hac veya umre veya gazve dışında sırf Hayber'deki malına bakmak
için gittiğinde bile namazı kısaltarak kılardı."
4292- Ata (b. Ebi Rebah)
der ki: "ibn Abbas Taife gidince namazı kısalttı.
4293- Salim b. Abdillah
der ki: "ibn Ömer, bir adamdan bir şey zannedersem bir deve- satın aldı ve
onu görmek için gidince namazı kısaittı. Satın aldığı şey bir günlük veya dört
berid mesafedeydi."
Tahric: Muvatta (1/163)
ve Beyhaki, Remadi kanalıyla Abdürrezzak'tan bu isnadla rivayet ettiler.
4294- Nafi der ki:
"ibn Ömer Hayber'e gittiği zaman namazı kısalttı."
4295- Malik, Nafi’den
bildirir: "NMi, İbn Ömer'le el-Berid'e gidince namazı kısaltmazdı."
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Ne Kadarlık
Mesafede Namaz Kısaltılır?