musannef

Abdurrezzak

Namaz

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Korku Namazı

 

4235- Mücahid der ki: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabına sadece iki defa korku namazı kıldırdı. Birincisi, Beni Süleym yurdunda Zu'r-Rika' gazvesinde, ikincisi ise müşrikler, kıble tarafında Dacnan dağındayken. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Usfan'da bütün ashabına arkasında saf tutturdu ve öne geçip namaza başladı. Hepsiyle beraber rükuya vardıktan sonra hemen arkasındakilerle secdeye vardı. Diğerleri (rükudan) doğrulup onları korumak üzere kıyamda kaldılar. Bunlar iki secdeyi tamamlayıp kalkınca arkalarında bulunanlar secdeye gittiler. Sonra Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) arkasındaki saftakiler diğerlerinin yerlerine gittiler, arkadaki saftakiler de öndekilerin yerine ilerlediler. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rükuya gitti, hepsi O' nunla birlikte rükü yaptı. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) secde yaptı ve hemen arkasındaki safdakiler de secde yaptılar. Bu sırada arkadakiler bunları korumak üzere kıyamda kaldılar. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ve arkasındakiler oturunca, en arkadakiler secdeye gittiler. Sonra hep beraber oturup hep beraber selam verdiler ve namazı tamamladılar."

 

 

 

4236- Mücahid: "'Yolculuk ettiğinizde, kafirlerin size bir fenalık yapmasından korkarsanız, namazı kısaltmanızda size bir sorumluluk yoktur"[Nisa, 101] ayetini açıklarken şöyle demiştir: Ayet, Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Usfan'da, müşrikler ise Dacnan'da bulunduğu sırada nazil oldu. iki ordu karşılaştığında Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kalkıp ashabına öğle namazını dört rekat olarak kıldırdı. Rüku, secde ve kıyamları hepsi aynı anda yaptı. Ancak Müslümanların hepsi bu şekilde namaza durunca müşrikler eşyalarına ve yüklerine saldırmaya yeltendiler. Bunun üzerine Yüce Allah: " ... Bir kısmı seninle beraber namaza dursun ve silahlarını da yanlarına alsınlar ... "[Nisa, 102] ayetini indirdi. Bu ayetin nazil olmasından sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ikindi namazını kıldırmak üzere ashabını iki saf yaptı. Sonra hepsi için iftitah tekbirini getirdi. ilk rekatın secdesine ise sadece ön safta olanlar katıldılar diğerleri ayakta kaldı. ilk rekatın secdesinden kalktıktan sonra hepsi için yine bir tekbir getirdi. ikinci rekatta hepsi rükuya gidip kalktıktan sonra öndeki saf arkaya geçti. Arkadaki saf ise öne geçti ve Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile secdeye gittiler. Arkadaki safta olanlar ise secdeye gitmedi. Bu şekilde ikindi namazını kısaltıp iki rekat olarak kıldırdı. 

 

Tahric: Farklı kanallarla İbn Cerir (5/144) rivayet ettiler.

 

 

 

4237- Ebu Ayyaş ez-Zurakı der ki: Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) birlikte Usfan'da idik. Halid b. el-Velid'in komutasında olan müşriklerle karşılaştık. Kıble ile aramızda duruyorlardı. Orada Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize öğle namazını kıldırdı. Müşrikler: "Onlar bu şekilde namazda iken haklarından gelseydik!" dediler. Ancak daha sonra: "Onlar için şimdi oğullarından ve kendi canlarından daha değerli olan bir namaz gelecek" dediler. Bunun üzerine öğle ile ikindi namazı arasında Cibrıl: "Sen içlerinde olup da namazlarını kıldırdığın zaman, bir kısmı seninle beraber namaza dursun ve silahlarını da yanlarına alsınlar"[Nisa, 101, 102] ayetiyle geldi.

İkindi namazı vakti gelince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) silahlarımızı almamızı söyledi ve bu şekilde arkasında iki saf olarak durduk. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rüku'ya gittiğinde hep birlikte rüku'ya gittik. Secdeye ise sadece hemen arkasında duran safla birlikte gitti. Diğerleri ise aytakta kalıp onları düşmana karşı korudu. ilk saftakiler secdelerini bitirip kalktıklarında diğer grup da secdeye gitti. Onlar da kalktıklarında arkadakiler öne, öndekiler de arkaya geçti. Bu şekilde hep birlikte ikinci rekatın rüku'suna gittiler. Rüku'dan sonra Resulullah' ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hemen arkasındaki saf secdeye giderken diğerleri kıyamda kalıp onları korudular. Öndeki saf secdeyi bitirip oturunca arkadakiler de secdeye gidip oturdular. Sonrasında Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) selam verip namazı bitirdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) biri Usfan'da, biri de Süleym oğulları topraklarında olmak üzere bu şekilde namazı iki defa kıldırdı. 

 

Tahric: Farklı kanallarla İbn Cerir (5/145) rivayet etti.

 

 

 

4238- Cabir b. Abdillah, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yukarıdaki hadiste geçtiği gibi bir namaz kıldırdığını zikretmiş, ancak Cibril'in inişini zikretmemiştir ve: "Şu idarecilerinizin (valilerinizin) yaptığı gibi" demiştir.

 

Tahric: Nesai (1/176), Abdürrezzak kanalıyla Sevri'den rivayet etti. Ve Farklı kanallarla İbn Ebi Şeybe (523,524) ve Müslim (1/279), Zühri kanalıyla Ebu'z-Zübeyr'den rivayet ettiler.

 

 

 

4239- Aynı hadis başka bir kanalla nakledilmiştir, ancak bu hadiste:

"Öndeki saftakiler başlarını secdeden kaldırınca geriye çekildiler, arka saftakiler ileri geçip ilk saftakilerin secde ettikleri yerde secde ettiler" ibaresi vardır.

 

Tahric: İbn Abbas hadisinden Buhari (2/13) ve Müslim (1/574) rivayet etti.

 

 

 

4240- Tavus der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) düşmanla aynı sahradayken öğle namazını dört rekat kıldırınca, düşman: "Bunların, kıldıkları bu namazdan başka bir namazları vardır ve bu namaz onlar için dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır" dediler. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ikindi namazını kılmak için kalkınca, müslümanlar arkasında iki saf oluşturdular. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) birinci saftakilere bir rekat kıldırdıktan sonra birinci saftakiler geriye çekilip ikinci safta bulunanların yerine geçtiler, ikinci saftakiler birinci saftakilerin yerine geçtiler. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir rekat daha kıldı ve sonradan gelenler de onunla birlikte bir rekat kıldılar. Böylece Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki rekat, her saf ta bir rekat kılmış oldu. Sonra onlar da oldukları yerde birer rekat kıldılar.

 

Tahric: Cabir hadisinden Müslim (1/575) rivayet etti.

 

 

 

4241- İbn Ömer der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) korku namazını kılarken birinci grupla bir rekat kılarken diğer grup düşmana doğru döndü. Sonra namaz kılanlar diğerlerinin yerine geçip, düşmana dönük olanlar geldiler ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara da bir rekat kıldırdı. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) selam verdi, sonra bu iki grup kılmadıkları birer rekatı kaza yaptılar." 

 

Tahric: Ahmed (2/148) ve Tirmizi (1/394) Yezid b. Zurey' kanalıyla Ma'mer' den rivayet ettiler.

 

 

 

4242- Abdullah b. Ömer der ki: "Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber korku namazı kıldım. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tekbir getirince bir saf arkasında durdu, bir saf ise düşmana doğru döndü. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlarla sabah namazının yarısı uzunluğunda bir rüku ve secde yaptıktan sonra, namaz kılanlar gidip düşmanın karşısına geçti ve diğer grup gelip saf durarak öncekiler gibi namaz kıldılar. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) selam verdikten sonra da iki grup ta kalkıp herkes tek başına bir rüku ve iki secde yaparak bir rekat daha kıldılar. ''

 

Tahric: Ahmed (2/150), Abdürrezzak kanalıyla; ve Buhari, Şu'be kanalıyla Zühri' den rivayet ettiler.

 

 

 

4243- İbn Tavus der ki: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashaba korku namazı kıldırırken, sahabeden her biri Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile bir rekat, sonra da tek başına bir rekat kıldılar."

 

 

 

4244- Hz. Ali der ki: "Bir grup imamla namaz kılarkan, diğer grup düşmana karşı durur. imam onlarla bir rüku ve iki secde yapınca, imamla namaz kılanlar gidip diğerlerinin yerinde dururlar ve düşmana karşı duranlar gelip imamla namaza başlarlar. imam onlara bir rekat kıldırdıktan sonra selam verir. imamın arkasındakiler ise bir rekat daha kılarlar ve düşmana karşı duranların yerine geçerler. Onlar da gelip bir rekat daha kılarlar."

 

 

 

4245- Abdullah (b. Mes'ud) der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraberken, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) arkasında bir saf, düşmanın karşısında bir saf oluşturdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tekbir getirince, hepsi de tekbir getirerek namaza başladılar. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) arkasındaki saf bir rekat kılarken diğer saf düşmanın karşısında durdu. Sonra bir rekat kılanlar diğerlerinin yerine geçti, düşmanın karşısında duranlar ise geldiler ve Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara da bir rekat kıldırdı. Sonra bunlar bir rekat daha kılıp, düşmanın karşısında duranların yerine geçtiler ve düşmanın karşısında duranlar (ilk olarak bir rekatı kılanlar) gelip bir rekat daha kıldılar."

 

Tahric: Ebu Davud ve Tahavi (1/184) rivayet ettiler.

 

 

 

4246- ibrahım(-i NehaI) der ki: "imamın arkasında bir saf, düşmanın karşısında bir saf durur ve namaz kılmaz. imam arkasında duranlarla bir rekat kılar, bir rekat kılanlar, düşmanın karşısında duranların yerine geçip diğerleri imamın arkasında dururlar ve imam onlara da bir rekat kıldırıp selam verir. Bunun üzerine imamın arkasında duranlar diğerlerinin yerine geçer, onlar da gelip bir rekat kılarlar. Sonra bunlar da diğerlerinin yerine geçerler ve onlar da gelip bir rekat daha kılarlar. Böylece imam iki rekat kılmış, her grup ta imamın arkasında bir rekat, tek başlarına da bir rekat kılmış olurlar, ancak imamın arkasında ilk duranlar, ikinci rekatı diğerlerinden önce kaza ederler, Çünkü namaza ilk başlayanlar onlardır. Bu sırada iki grup ta namazda oldukları için namazı tamamlayıncaya kadar konuşmazlar.''

 

Tahric: Muhammed (b, el-Hasan), el-Asar'da, Ebu Hanife kanalıyla Hammad'dan "kısa bir metinle" ve farklı kanallarla İbn Cerir (5/150) rivayet ettiler.

 

 

 

4247- Resülullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından olan Sehl b. Ebi Hasme der ki: "Korku namazında imamın arkasında bir saf, düşmanın karşısında bir saf durur ve imam arkasındakilerle bir rekat kıldıktan sonra, arkasındakiler diğerlerinin yerine geçerler ve düşmanın karşısındakiler gelirler. imam onlara da bir rekat kıldırdıktan sonra herkes yerinde bir rekat daha kılar."

 

 

 

4248- Ebü ishak der ki: Said b. el-As ve Huzeyfe ile Zatu'I-Haşeb gazvesinde bulunan bir kişi der ki: Said: "Hanginiz Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber korku namazı kıldı?" diye sorunca, Huzeyfe: "Ben kıldım" deyip silahlanmalarını emretti, sonra: "Üzerinize saldırıldığı zaman savaşmanız helaldır" dedi ve bir gruba bir rekat kıldırdı, diğer grup düşmana karşı durdu. Sonra bir rekat kılanlar düşmanın karşısında duranların yerine geçip onlar geldiler ve Huzeyfe onlara da bir rekat kıldırdı ve selam verdi. 

 

 

 

4249- Sa'lebe b. Zehdem el-Hanzalı der ki: Taberistan'da Said b. el-As ile beraberdik. Bize: "Hanginiz Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile korku namazı kıldı?" diye sorunca, Huzeyfe: "Ben kıldım" dedi. Sonra (Huzeyfe) oradakilerin bir kısmını arkasında saf haline soktu. Kalan kısmını da düşmanın önünde durdurdu. Arkasındakilere bir rekat kıldırdıktan sonra, düşmanın önünde duranlarla yer değiştirdiler. Onlara da bir rekat kıldırdı ve namazı bitirdi. 

 

Tahric: Ebu Davud (1/177), Yahya kanalıyla Süfyan'dan ve aynı kanalla Nesai (173) rivayet ettiler.

 

 

 

4250- Kasım b. Hassan der ki: Zeyd b. sabit'e, korku namazını sorduğumda şöyle cevap verdi: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kalkıp bize namaz kıldırdı, bir saf arkasında dururken başka bir saf düşmanın karşısında durdu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) arkasındakilere bir rekat kıldırınca, düşmanın önünde duranlarla yer değiştirdiler. Onlara da bir rekat kıldırdı ve namazı bitirdi."

 

Tahric: Nesai (173), Yahya kanalıyla Sevri'den ve İbn Cerir, Yahya ile İbn Mehdi kanalıyla Sevri' den rivayet ettiler.

 

 

 

4251- İbn Abbas der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Zu Karade'de korku namazı kıldırırken, arkasında bir saf, düşmanın karşısında bir saf oluşturdu. Arkasında duranlara bir rekat kıldırınca, onlar düşmanın önünde duranlarla yer değiştirdiler. Onlara da bir rekat kıldırdı ve hepsine birden selam verdi. Böylece Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki rekat, iki grubun hepsi de birer rekat kılmış oldular. ''

 

Tahric: Nesai (1/173), Yahya İbn Said kanalıyla Sevri' den ve bundan başka bir vecihle rivayet ettiler.

 

 

 

4252- Said b. Cübeyr der ki: "iki gruptan her biri birer rekat kılmışken (korku namazı) nasıl kısaltılmış olur!''

 

Tahric: İbn Cerir, Yahya kanalıyla SevI'I' den başka bir lafızla rivayet etti.

 

 

 

4253- Said b. Cübeyr der ki: "iki gruptan her biri birer rekat kılmışken (korku namazı) nasıl kısaltılmış olur! Korku namazı kısaltılmış namaz değildir."

 

 

 

4254- Sevri der ki: "Korku namazı şöyle kılınır: imamın arkasında bir saf durur, düşmanın karşısında bir saf durur ve bu saf namaza durmaz. imam arkasındaki saf]a bir rekat kıldıktan sonra, namaz kılanlar geri geri giderek düşmanın karşısına geçerler ve diğerleri gelip imam la beraber bir rekat kılarlar. Sonra kalkıp yerlerine geçerler ve imam oturmuş beklerken öncekiler gelip okumadan rüku ve secde ederek imamla beraber otururlar. Sonra imam kalkıp onlara bir rekat daha kıldırır ve imam selam verince bunlar kalkıp saflarına giderler. Sonra diğerleri gelip kıraat yaparak bir rekat kılarlar, sonra oturup teşehhüdü okurlar. Sonra oldukları yerde kalkıp bir rekat daha kılarlar ve bu rekatta isterlerse sadece Fatiha Süresini okurlar. Sonra teşehüdü okuyup selam verirler."

 

 

 

Çarpışma Anında Namaz Kılmak

 

4255- İbn Tavus'un bildirdiğine göre babası: "Kafirlerin size bir fenalık yapmasından korkarsanız, namazı kısaltmanızda size bir sorumluluk yoktur"[Nisa, 102] ayetini açıklarken şöyle dedi: "Namaz, korku ve savaş anında kısaltılabilir. (Bu durumda) Bineğe binmişken olsun yürüyerek olsun her halde namaz kılınabilir. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) korku namazını iki rekat kılması ve insanların seferdeyken namazı iki rekat kılmaları namazı kısaltmak değildir. iki rekat kılmak namazın tamamlanması için yeterlidir." Tavus böyle demiştir.

 

 

 

4256- İbn Cüreyc der ki: Süleyman, Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Müslüman, düşmanın peşinden giderken, sırtı Kabe'ye dönük bir şekilde bineğinin üzerine namaz kılabilir mi?" diye sorunca, Ata: "Hayır. Ama eğer düşman müslümanın peşine düşmüşse, o zaman bu şekilde kılabilir" cevabını verdi.

 

 

 

4257- İbn Ömer der ki: "Eğer müslüman düşmanla çarpışıyorsa, ayaktayken veya bineğe binmişken, kıbleye yüzünü veya sırtını dönmüş olarak namazını kılabilir." Nafi der ki: "Bildiğim kadarıyla İbn Ömer bu hadisi Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dayandırmıştır.

 

 

 

4258- İbn Ömer der ki: "Eğer müslümanlar, bundan daha şiddetli bir korku içindeyse, ayakta olsun binekte olsun bulundukları yöne doğru namazlarını kılabilirler."

 

Tahric: Müslim, "Süfyan-Nafi'" kanalıyla ve Buhari, "İbn Cüreyc-İbn Ömer" kanalıyla rivayet ettiler.

 

 

 

4259- Zühri der ki: "Eğer düşman kendilerine yaklaşmışsa, ayakta olsun bineğe binmiş olsun bulundukları yöne doğru işaretle iki rekat olarak namazlarını kılarlar." Zühri bunu Salim'den, İbn Ömer'den nakletmiştir.

 

 

 

4260- ibrahim(-i Nehai): "Eğer korkarsanız, yaya yahut binekte iken kılın ... "[Bakara, 239] ayetini açıklarken şöyle dedi: "Hangi yöne dönmüşse o yöne doğru imayla iki rekat kılar.'' Süfyan: "Bineğe binmiş veya yaya olsun bu şekilde kılarlı demiştir.

 

Tahric: Farklı kanallarla ve başka bir lafızla İbn Ebi Şeybe (s. 521) rivayet etti.

 

 

 

4261- Hasan(-ı Basri): "Bir rekatı imayla kılar" demiştir.

 

Tahric: Farklı kanallarla ve başka bir lafızla İbn Ebi Şeybe rivayet etti.

 

 

 

4262- Katade: "Eğer korkarsanız, yaya yahut binekte iken kılın"[Bakara, 239] ayetini açıklarken şöyle dedi: "Bu hüküm çarpışma anında geçerlidir. Bu durumda, binekte olsun yürürken olsun veya koşarken olsun hangi yöne dönmüşsen o yöne doğru imayla bir rekat kılarsın."

 

 

 

4263- Dahhak: "Eğer korkarsanız, yaya yahut binekte iken kılın"[Bakara, 239] ayetini açıklarken şöyle dedi: "Hangi yöne dönmüş olursa olsun iki tekbir getirmek yeterlidir. ''

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 521), "Veki'-Dahhak" kanalıyla başka bir lafızla rivayet etti.

 

 

 

4264- Mücahid der ki: "Çarpışma anında zikretmek ve baş ile işaret etmek yeterlidir."

 

 

 

4265- Mücahid der ki: "Çarpışma anında zikir ve baş ile işaret etmek yeterlidir. "

 

 

 

4266- ibrahim(-i Nehai): "Savaş anında, hangi yöne dönmüş olursa olsun imayla iki rekat kılar" demiştir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Seferdeyken Namaz Kılmak