musannef

Abdurrezzak

Namaz

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Abdestsiz Yada Cünüb Olarak Namaz

 

Cünüpken Namaz Kılmak

 

3642- Ubeydullah b. Abdillah b. Utbe der ki: Kamet getirilince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çıkıp namaz kılacağı yere geldi ve o anda gusletmediğini hatırlayıp insanlara: "Yerinizde durunuz" dedi. Sonra (evine) girip gusletti, sonra başından su damlayarak saflarda bekleyen halkın yanına çıktı. 

 

Tahric: Buhari ile Müslim, "Zühri-Ebu Hureyre" kanalıyla başka bir lafızla rivayet ettiler.

 

 

 

3643- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Bir topluluğun en bilgilisi su bulamazsa onlara namaz kıldırabilir mi?" diye sorunca: "Ömrüme yemin olsun ki; onların valisi olsa bile kendilerine namaz kıldıramaz" cevabını verdi.

 

 

 

3644- Zubeyd b. es-Salt der ki: Ömer b. el-Hattab ile Curuf'a çıktık. Hz.

Ömer cünüp olduğunu ve gusletmeden namaz kıdığını farkedince: "Vallahi, farkında olmadan ihtilam olmuşum ve gusletmeden namaz kıldım" deyip gusletti, elbisesindeki meniyi de yıkadı. Göremediği yerine de su serpti. Sonra ezan okuyup kamet getirdi, Güneş yükseldikten sonra da namazını kıldı. 

 

Tahric: Muvatta (1/69).

 

 

 

3645- Yukarıdaki hadisin aynısı başka bir kanalla nakledilmiştir, ancak onda: "Namazını iade etti, ancak cemaatin de namazını iade ettiğine dair bir şey duymadık" ibaresi vardır.

 

 

 

3646- Şerıd der ki: Ömer b. el-Hattab ile oturmuştuk ve aramızda bir su kanalı vardı. Hz. Ömer elbisesinde cünüplük izleri görünce: "Şu yağları yedikten sonra ihtilam bize galip gelmeye başladı" deyip, elbisesinde gördüğü meniyi yıkadı ve gusledip namazını iade etti. 

 

Tahric: Farklı kanallarla Malik rivayet etti.

 

 

 

3647- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Farkında olmadan cünüp veya abdestsiz olarak namaz kıldım ve vakit geçince farkına vardım" deyince: "Abdest al (veya cünüplükten guslet), sonra namazına dön (tekrar kıl) karşılığını verdi.

 

 

 

Abdestsiz veya Cünüp Olarak imamlik Yapmak

 

3648- Hişam b. Urve babasından bildiriyor: "Ömer b. el-Hattab, halka cünüp olarak namaz kıldırınca, kendisi namazını iade etti. Cemaatin namazını iade ettiğini ise duymadık."

 

 

 

3649- Kasım b. Abdirrahman bildiriyor: "Ömer b. el-Hattab, cünüp veya abdestsiz olarak imamlık yapınca namazını iade etti, ama ona uyanlar namazlarını iade etmediler."

 

 

 

3650- Salim bildiriyor: "ibn Ömer, abdestsiz olarak arkadaşlarına ikindi namazını kıldırınca, kendisi namazını iade etti, ama arkadaşları tekrar kılmadılar."

 

 

 

3651- ibrahım(-i Nehai), bu durumda imamın namazını iade edeceğini, cemaatin ise iade etmesine gerek olmadığını söylemiştir.

 

 

 

3652- Hasan(-ı Basrı), bu durumda imamın namazını iade edeceğini, cemaatin ise iade etmesine gerek olmadığını söylemiştir.

 

 

 

3653- Ata (b. Ebi Rebah) der ki: "Bir topluluğun imamı onlara abdestsiz namaz kıldırıp namaz bitince hatırlarsa, hem kendisi, hem cemaat namazını iade eder. O namaz vakti geçtikten sonra hatırlayacak olursa, imam namazını iade eder, ama cemaatin iade etmesine gerek yoktur."

 

 

 

3654- İbn Cüreyc bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Onlara cünüp olarak namaz kıldırmış olsa, vakit geçinceye kadar hem imam, hem cemaat farkında olmasa durum ne olur?" diye sorunca: "Cemaat te namazını iade eder. Çünkü cünüplük abdestsizlik gibi değildir" cevabını verdi.

 

 

 

3655- Said b. Cübeyr, bu durumda imamın namazını iade edeceğini, cemaatin ise iade etmesine gerek olmadığını söylemiştir.

 

 

 

3656- İbn Cüreyc der ki: Medine halkından birisinin bildirdiğine göre Ömer b. el-Hattab her Cuma iki defa yolculuğa çıkardı. Birisi yetimlerin malları ve muhacirlerin çocuklarına bakmak için, diğeri de insanların zayıf olanlarının ne durumda olduğunu görmek için. Bir gün bu yolculuklarından birinde Curuf'tayken elini elbisesinin altına soktu ve (cünüp olduğuna işaret eden) bir şey gördü. Bunun üzerine: "Zannedersem cünüp olarak namaz kıldım. iç yağını yediğimiz zaman, damarlarımız gevşiyor" deyip, guslederek sabah namazını kıldı. insanlara ise namaz kılmalarını emretmedi.

 

Tahric: Malik (1/69), Yahya b. Said kanalıyla Süleyman b. Yesar'dan yakın metinle rivayet etti.

 

 

 

3657- Şa'bi, bu durumda hem imamın, hem cemaatin namazını iade edeceğini söylemiştir.

 

 

 

3658- said der ki: Şa'bi'ye, insanlara namaz kıldırırken birinci veya ikinci rekatta (cünüp olduğunu gösteren) bir şey görüp korkarak namazını kesen kişi hakkında: "namazlarını yeniden kılarlar" demiştir.

 

 

 

3659- Hammad (b. Ebi Süleyman): "imamın namazı bozulunca cemaatin de namazı bozulur" demiştir.

 

 

 

3660- ibnu'I-Müseyyeb der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir defasında sahabeye cünüp olarak namaz kıldırınca namazlarını iade ettiler.''

 

Tahric: Beyhaki (2/400), İbn Ebi Zi'b kanalıyla Ebu Cabir'den rivayet etti ve: "Bu, mürsel hadistir. Beyadı ise metrlik biridir" dedi. Aynı raviden Beyhaki (2/400); EbU Hureyre'den şahidini Buhari (1/329) ile Müslim (605) rivayet etti.

 

 

 

3661- Asım b. Ebi Damra der ki: Hz. Ali cünüp olarak halka namaz kıldırdı, sonra ibnu'n-Nebbah'a: "Sabah namazını müminlerin emiriyle kılanlar namazlarını iade etsinler. Çünkü insanlara cünüp olarak namaz kıldırdı" diye seslenmesini emretti. Bu hadis başka bir kanalla da nakledilmiştir.

 

 

 

3662- Ebü Umame der ki: Hz. Ömer, insanlara cünüp olarak namaz kıldırdı, kendisi namazını iade etti, ama cemaat iade etmedi. Hz. Ali: "Seninle namaz kılanların namazını iade etmesi gerekirdi" deyince, Hz. Ali'nin sözüyle amel ettiler. Kasım der ki: "ibn Mes'üd da Hz. Ali'nin söylediği gibi söylemiştir."

 

 

 

3663- Ebü cafer der ki: "Hz. Ali insanlara cünüp veya abdestsiz olarak namaz kıldırınca, hem namazını iade etti, hem cemaata namazlarını iade etmelerini emreti.''

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe'nin (2/398).

 

 

 

Cünüp Olan imamın Su Bulamaması

 

3664- Ma'mer der ki: Zühri'ye, cünüp olan imamın abdest alacak (gusledecek) su bulamaması durumunda ne yapması gerektiğini sorduğumda: "Teyemmüm edip namaz kıldırır. Allah onu temiz kılmıştır" cevabını verdi.

 

 

 

3665- Hasan(-ı BasrI) ve ibnu'I-Müseyyeb: "Teyemmüm su gibidir" dediler.

 

 

 

3666- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Bir topluluğun en bilgilisi cünüp olunca veya abdest bozunca teyemmüm ederse onlara imamlık yapabilir mi?" diye sorunca: "Hayır. Valileri olsa bile onlara imamlık yapamaz" cevabını verdi.

 

 

 

3667- ibrahım(-i NehaI), cünüp olup su bulamayan imam için: "Başkasının imamlık yapmasını söyler" demiştir.

 

 

 

3668- Hz. Ali: "Teyemmüm eden, abdest alanlara imamlık yapamaz" demiştir. Yine Hz. Ali: "Mukayyed olan, mutlak olanlara imam olamaz" demiştir.

 

Tahric: Farklı kanallarla Beyhakı (2/434) rivayet etti.

 

 

 

Namazda imamın Abdestinin Bozulması

 

3669- ibrahım(-i NehaI) der ki: "Aikame bir topluluğa namaz kıldırırken burnundan kan gelince bir adama öne geçmesini işaret etti, sonra (abdest alarak) gelip namazını tamamladı. ''

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 374), Vekı' kanalıyla Sevri'den bu isnadla rivayet etti.

 

 

 

3670- Ebu Rezın der ki: "Hz. Ali bize namaz kıldırırken burnu kanayınca bir adamı tuttu ve onu (imam olarak) ileriye alarak kendisi geri çekildi. ''

 

Tahric: Beyhaki (2/114), Abdulvahid b. Ziyad kanalıyla İsmail b. Sumey'den rivayet etti.

 

 

 

3671- Hasan( -ı BasrI) ve Katade, namaz kıldırırken abdesti bozulan kişi hakkında: "Kalan namazlarını kıldırması için bir adamı ileriye geçirir" dediler.

 

 

 

3672- Ata (b. Ebi Rebah): "imamın burnu kanarsd geri çekilip, namaz kıldırması için birini ileriye geçirir" demiştir.

 

 

 

3673- Abdullah b. Amr'ın bildirdiğine göre Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Namazın sonunda otururken imamın abdesti bozulursa, namaz tamamlanmış olur. Arkasındakilerin namazı da onun gibi tam olur. "

 

Tahric: Farklı kanallarla Beyhaki: (4/137) ve İbn Ebi Şeybe (s. 537), "Ebu Muaviye-Abdurrahman b. RiHi" kanalıyla rivayet ettiler.

 

 

 

3674- Ata (b. Ebi Rebah), namaz kılarken (otururken) teşehhüdü okumadan önce abdesti bozulan kişi hakkında: "Namazı tamamlanmıştır. Yeniden namaz kılmasına gerek yoktur" demiştir.

 

 

 

3675- Ata (b. Ebi Rebah): "imam namazın son rekatında başını secdeden kaldırınca artık abdesti bozulsa da namaz tamamlanmış olur" demiştir.

 

 

 

3676- ibnu'I-Müseyyeb, namazın sonunda abdesti bozulan kişi hakkında:

"Rükü ve secdeleri yapmışsa namazı tamam olmuştur" dedi. 

 

Tahric: Farklı kanallarla ve başka bir lafızla İbn Ebi Şeybe (s. 537) rivayet etti.

 

 

 

3677- Mansur der ki: ibrahım (en-NehaI)'e: "Dördüncü rekatta secdeden kalkarken ve teşehhüdü okumadan önce abdesti bozulan kişinin durumu ne olur?" diye sorunca: "Namazı tamamlanmıştır" cevabını verdi. 

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 537), "Huşeym-İbrahim" kanalıyla başka bir lafızla rivayet etti.

 

 

 

3678- Hasan( -I Basri), namazın sonunda teşehhüdden önce abdesti bozulan kişi hakkında: "Namazı iade etmez" demiştir. Arkadaşları ise: "Namazı iade eder" demişlerdir.

 

 

 

3679- ibnu'l-Müseyyeb ve ibrahım en-Nehai: "Bu durumda namazı iade etmez" derken, İbn Sırin: "Selam verene kadar namazı tamam olmaz" demiştir.

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 537), "Huşeym-İbn Sirin" kanalıyla başka bir lafızla; Ata, Hakem, Hammad ve MekhUl fetvanın benzerini ifade ettiler.

 

 

 

3680- Mücahid: "Selam verene kadar namazı tam olmaz. Namaza tekbirle başlanır, selamla biter -veya son bulur- demiştir."

 

 

 

3681- Abdullah b. Ömer veya İbn Amr -Şüphe eden benim- şöyle der:

"Namazdan ayrılmak selamla olur." Zühri ise: "Bu durumda namazı iade eder" demiştir.

 

 

 

3682- Ata b. Ebi Rabah, namazın son secdesinin sonunda abdesti bozulan kişi hakkında: "Konuşmadıkça, gidip abdest alır ve gelip teşehhüdü okur. Eğer konuşursa namazı iade eder" demiştir.

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (s. 537), "Huşeym-Ata" kanalıyla rivayet etti.

 

 

 

3683- Sevri, dördüncü rekatın kadesinde abdesti bozulan kişi hakkında:

"Gidip abdest alır ve dönüp teşehhüdü okur" demiştir.

 

 

 

3684- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Namazda söylenmesi mekruh olan şeyin, birinci teşehhüdden sonra söylenmesi mekruh mudur?" diye sorunca: "Evet" cevabını verdi.

 

 

 

3685- Ömer b. el-Hattab: "Teşehhüdsüz namaz tamam olmaz" demiştir.

 

 

 

3686- Hz. Ali der ki: "Teşehhüdü okuyup, imam selam vermeden abdestinin bozulmasından korkan kişi selam versin. Onun namazı tamam olmuştur. Eğer tekbir getirip secdeden kalkarsa teşehhüdü okusun."

 

Tahric: Farklı kanallarla ve başka bir lafızla İbn Ebi Şeybe (s. 537) rivayet etti.

 

 

 

3687- Zühri bildiriyor: Muaviye halka namaz kıldırırken rükuya varınca veya secdede hançerlendi. Bunun üzerine selam verip: "Namazınızı tamamlayınız" deyince, kimseyi öne geçirmediği için herkes tek başına namazı tamamladı. 

 

Tahric: Beyhaki (2/114), "Abdurrahman b. Ebi Numeyr-Halid b. Abdillah b. Rebah esSülemi" kanalıyla rivayet etti.

 

 

 

3688- Sevri, imamın bir veya iki rekat kıldıktan sonra abdestinin bozulması ve bu sebeple namaza sonradan yetişen birini yerine geçirmesiyle ilgili şöyle dedi: "Öne geçen onlara imamın kıldırdığı namazı kıldım, sonra oturup bekler ve başka birini öne geçirir, bu kişi cemaata selam verdirir, o da kalkıp namazını tamamlar."

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Temiz Olmayan Elbiseyle Namaz Kılan