musannef Abdurrezzak |
TAHARE |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Yaş veya Kuru Bir
Pisliğe Basmak
83- İbn Cüreyc
bildiriyor: Ata (b. Ebi Rabah)'a: "Abdest alan kişinin (çıplak ayakla)
insan dışkısına basması halinde bir daha abdest alması gerekir mi?" diye
sorduğumda: "Alması gerekmez. Ancak dışkı bulaşan yeri iyice yıkayıp
temizlesin" karşılığını verdi. Ben de bu konuda aynı görüşteyim. Hayvan
dışkısına basan abdestli biri ise ayaklarını yere (veya toprağa) sürterek
temizlemelidir.
84- Avvam b. Havşeb,
ibrahim'den bu konuda Şa’bi'nin görüşünün aynısını bildirir.
85- Katade der ki:
"(Abdestli biri) topuklarına kadar insan dışkısına basması halinde yeniden
abdest almadan sadece ayaklarını yıkar."
86- Ma'mer (b. Raşid)
bildiriyor: Katade, bedenine sidik veya kan bulaşan abdestli kişi hakkında:
"Yeniden abdest almasına gerek yoktur. Sadece sidik veya kan değen yeri
yıkar" demiştir.
87- Cabir'in
bildirdiğine göre Ata, Tavus ve başkaları: "(Abdestli iken) yaş olan bir pisliğe
bastığın zaman değen yerleri yıkarsın. Bu pislik kuru ise de bir sakıncası
olmaz" demişlerdir.
88- İbn Cüreyc
bildiriyor: Ata (b. Ebi Rabah)'a: "(Abdestli iken) kurumuş insan dışkısına
bastığım zaman ayaklarımın altını yıkamam gerekir mi?" diye sorduğumda:
"Hayır, gerekmez" dedi. "O kuru dışkıdan avuçlarıma ve yüzüme
bir şey bulaşırsa yıkamam gerekir mi?" diye sorduğumda ise şöyle dedi:
"Hayır, gerekmez. Ömrüme yemin olsun ki bazen bir cenazeye çıktığımız
zaman rüzgar yüzümüze kuru insan dışkısı atardı. Ancak ne yüzümüzü yıkar, ne
yeniden abdest alır ne de başka bir şey yapardık."
89- Asım b. Süleyman
bildiriyor: Evimizden abdestli olarak çıkıp da Ebu'l-Aliye er-Riyahı'nin evine
geldiğimizde namaz için orada da abdest alırdık. Bir defasında bize:
"Evlerinizde abdest almıyor musunuz?" diye sorunca: "Alıyoruz,
ancak yolda kurumuş pisliğe basıyoruz" karşılığını verdik. Bunun üzerine
Ebu'I-Aliye: "Üzerine basmanızdan dolayı abdest tazelemeniz gerekmez. Ben
size üzerine basmaktan daha kötüsünü de söyleyeyim mi? Basmaya çekindiğiniz o
kuru pisliği rüzgar başlarınız ile sakallarınıza savuruyor" dedi.
90- Hammad der ki:
"Abdestli kişi kuru insan dışkısına bastığı zaman yeniden abdest alması
gerekmez. Aynı şekilde bir köpeğe dokunması halinde de yeniden abdest alması
gerekmez."
91- İbn Cüreyc
bildiriyor: Ata (b. Ebi Rabah)'a: "Kuru pislikten giysime değen yere su
serpeyim mi?" diye sorduğumda: "Hayır" dedi.
92- Katade bildiriyor:
Bir gün İbnu'I-Müseyyeb ile birlikte bir mescide gittik. Yağan yağmurdan dolayı
da yerler çamurluydu. Mescidin kapısına vardığımızda bizimle birlikte
gelenlerden biri gidip ayaklarını yıkadı. İbnu'l-Müseyyeb adama:
"Evindeyken abdest almamış mıydın?" diye sorunca, adam:
"Almıştım, ama çamurun içinde yürüdük" karşılığını verdi. Bunun
üzerine İbnu'I-Müseyyeb: "Bundan dolayı abdest almanız gerekmez"
dedi.
93- Ma'mer (b. Raşid)
bildiriyor: Hasan(-ı Basrl)'ı çamurda yürürken gören biri bana şöyle anlattı:
"Yerdeki çamur ayakların üst kısmına ulaşmıyor, ancak alt tarafını
dolduruyordu. Hasan, mescidin kapısına ulaştığı zaman ayaklarını yıkamadı.
Sadece alt taraflarını yerde sildi ve o şekilde içeriye girdi."
94- Ma'mer (b. Raşid)
bildiriyor: Katade, bedenine sidik veya kan bulaşan abdestli kişi hakkında:
"Yeniden abdest almasına gerek yoktur. Sadece sidik veya kan değen yeri
yıkar" demiştir.
95- Bekr b. Abdillah
el-Müzeni bildiriyor: "İbn Ömer'i Mina'da gördüm.
Abdest alıp çıplak
ayakla çıkıyordu. Yürürken yolu üzerinde ne varsa üzerine basıyordu. Mescid(-i
Haram)'a varınca da yeni bir abdest almadan girip namazını kılıyordu. ''
96- Abdurrahman b.
el-Esved bildiriyor: "Aikame ile Esved, yağmurlu günlerde suyun çamurun
içinde yürür ve mescide girip (yeniden abdest almadan) namaz kılarlardı.''
Tahric: İbn Ebi Şeybe
(1/130)
97- A'meş bildiriyor:
"Abdullah'ın öğrencilerinden Yahya b. vessab, Abdullah b. Ayyaş ve daha
başkalarının bazen içine hayvan gübresi ve sidiği de karışmış olan çamurlu su
içinde yürüdüklerini, mescidin kapısına vardıkları zaman da ayaklarını
silkelemekten başka bir şey yapmadan namaz için içeri girdiklerini
görürdüm."
Tahric: İbn Ebi
Şeybe'nin (s. 128)
98- Kasım b. Ebi
Bezze'den bildirir: Adamın biri Abdullah b. ez-Zubeyr'e yağmurdan oluşan
çamurun durumunu sorunca, Abdullah şöyle karşılık verdi: "Toprağı da, suyu
da temiz olan bir şeyi bana soruyorsun. Yüce Allah yağmur konusunda:
"Gökten bereketli bir su indirdik .. .''[Kaf, 9] buyurur. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) de toprak konusunda: "Yer (toprak) bana mescit
ve temizlenme aracı kılındı" buyurur.''
Tahric: Cabir hadisinden
Buhari ve Ebü Hureyre ile Huzeyfe hadisinden Müslim rivayet ettiler.
99- Abdurrahman b.
Yezid'in bildirdiğine göre Alkame b. Kays: "Abdest kişinin içinden çıkan
pislikten dolayı alınır, pisliğin üzerine basmaktan değil" demiştir.
100- Yahya b. Vessab'ın
bildirdiğine göre İbn Abbas: "Abdest kişinin içine giren pislikten dolayı
değil, içinden çıkan pislikten dolayı alınır. Pisliğin üzerine basmaktan dolayı
da yeniden abdest alınması gerekmez" demiştir.
Tahric: Beyhaki (1/116)
101- Ebu Vail'in
bildirdiğine göre İbn Mes'ud: "Pisliğin üzerine basmaktan dolayı yeniden
abdest almazdık" demiştir.
102- Müslim b. Ebi
imran, İbn Mes'ud'dan bildirir: "Pisliğe basmaktan dolayı yeniden abdest
almazdık. Ayrıca secdedeyken giysimizle kapanan elimizin üzerini açmaz,
saçımızın yere değmesine engel olmaya çalışmazdık."
103- Bişr b. Rafi',
Yahya b. Ebi Kesır vasıtasıyla Ebu Ubeyde b. Abdillah b. Mes'ud'dan, o da
babasından bildirir: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) örtülen
yeri açmamamızı, secdede yere değen saçımıza engel olmamamızı ve yeniden abdest
almamamızı istedi." Bişr der ki: Yahya'ya: "Yeniden abdest
almamalarından kasıt nedir?" diye sorduğumda: "Abdestli olan kişinin
pisliğe basması durumunda yeniden abdest almamasıdır" dedi. Ona:
"Örtülen yerin açılmamasından kasıt nedir?" diye sorduğumda da:
"Secdede iken giysiyle örtülen elin açılmamasıdır" dedi.
104- Hz. Aişe
bildiriyor: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ayakkabısıyla pisliğe
basan kişinin durumunu sorduğumda: "Toprak onları tekrar temizler"
buyurdu.
Tahric: Ebu Davud
(1/40),
105- salim b. Abdillah,
Abduleşhel oğullarından bir kadından bildirir: "Ya Resulallah! Yağmur yağdığı
zaman pisliğe bulaşan bir yolumuz var" dediğimde, Allah Resulü (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Ondan sonra temiz bir yol gelmiyor mu?" diye
sordu. "Geliyor" dediğimde, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "O zaman onun pisliğini öteki temizler" buyurdu.
106- Said b. EN Said
bildiriyor: Hz. Aişe'ye mescide giderken eteğini yerde sürüyen ve bu eteği
temiz olmayan yerlere değen kadının durumunu sorduğumda: "Kadın temiz olan
yerlerden geçerken pislenen kısmı temizlenir" dedi.
107- Ebu Reca el-Utaridı
bildiriyor: Yağmurlu bir Cuma gününde minber üzerinde İbn Abbas'ın:
"Böylesi havalarda namazı evlerinizde kılın ve ayaklarınızla pisliği
mescide taşımayın. Çünkü bu mescidin toprağı hepinizin taşıdığı pisliği
temizlemeye yetmez" dediğini işittim.
108- Ata (b. Ebi Rabah)
der ki: "Yağmurlu günlerde mescide kadar gelene kadar ayaklarımda çamurlu
suyla birlikte pislikler de taşırım. Ancak kapıya ulaştığımda ayaklarımı
yıkarım."
109- Abdürrezzak der ki:
Abdest aldıktan sonra ayağı pisliğe bulaşan, ancak yıkamak için su bulamayan
kişi hakkında Sevr!: "Teyemmüm eder; zira önceki abdesti eksik hükmünde
olur" dedi ve şöyle devam etti: "Sonrasında abdest ile teyemmüm
yerlerine pislikten bir şey bulaşırsa orayı toprakla silip temizler. Zira bu
durumda toprak suyun yerine geçer."
110- İbn Cüreyc
bildiriyor: Adamın biri Ata (b. Ebi Rabah)'a: "Namazda iken ayakkabıma
dokunduğumda elim üzerindeki bir pisliğe değ di. Bu durumda namazımı iade etmem
gerekir mi?" diye sorunca, Ata: "Hayır, gerekmez" dedi.
111- Cabir bildiriyor:
Üzerinde pislik olan mestlerle namaz kılan kişinin durumu konusunda Amir
eş-Şa'bi: "Namazı iade eder" dedi.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Abdestte Bazı
Uzuvları Yıkamamak