Sahih İbn Hibban |
SAHABE’NİN MENKIBELERİ |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Ebu Musa
el-Eş'ari, Cerir b. Abdillah
el-Beceli, Eşec Abdulkays, Vail b. Hucr
Ebu Musa el-Eş'ari
7192- Enes b. Malik
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yanınıza yufka
yürekli bir topluluk gelecektir" dedi. Yanımıza içlerinde Ebu Musa'nın da
olduğu halde Eş'ari'ler geldiler ve şu beyti söylediler: "Yarın
sevdiklerimizle Muhammed ve taraftarlarıyla karşılaşacağız."
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 527);
Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/182, 3/262;
Bak hadis no: 7193.
Zikredilen Hususun
Doğruluğunu Bildiren ikinci Haber
7193- Enes b. Malik
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Size sizden daha
yumuşak kaipH bir kavim gelecektir" buyurdu. Bunun üzerine Eş'ariler
geldi. Aralarında Ebu Musa da vardı. Bunlar musafahayı ilk yapan kişilerdi.
Medine'ye yaklaştıklarında:
"Buluşuruz yarın
sevdiklerimizle
Muhammed ve taraftarları
ile" şeklinde şiirler okumaya başlamışlardı.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed
3/155,3/223,3/251; Bak hadis no: 7192.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Eş'arilerin iki Hicret Yaptıklarına Tanıklık Etmesi
7194- Ebu Burde b. Ebı
Musa, babasından naklediyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile
beraber Mekke'ye ulaşana kadar denizde yolculuk ettik. Beraberimde kardeşlerim
vardı. Eş'ari'lerden beş, Akk kabilesinden ise altı kişi vardı. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bizlere şöyle buyururdu: "Diğer Müslümanlara
bir hicret sevabı varken, sizlere iki hicret sevabı verilecektir."
[Tahric:] Elbani: Hasen sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in
şartınca sahih. Ahmed 4/395, 4/412; Buhari3136, 3876; Müslim 2502,2503.
Yüce Allah'ın Ebu
Musa'ya Hz. Davud Ailesinin Nağmelerinden Vermesi
7195- Hz. Aişe der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Musa'nın kıraatini işitti ve:
"Bu kişiye Davud oğullarının nağmelerinden verilmiştir" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 6/37; Nesai 2/180; Darimi 1/349.
Zühri'nin Bu Hadisi
Amre'den işitmediğini iddia Edenin Kavlini çürüten Haber
7196- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Musa'nın kıraatini işitti ve:
"Bu kişiye Davud oğullarının nağmelerinden (güzel seslerinden)
verilmiştir" buyurdu.
Ebu Seleme der ki: Ömer
b. el-Hattab mecliste otururken Ebu Musa'ya: "Ey Ebu Musa! Bize Rabbimizi
hatırlat" derdi ve Ebu Musa oturduğu mecliste nağmeler yaparak Kur'an
okurdu.
[Tahric:] Elbani: İsnadı sahihtir; Şuayb: İsnadı
Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 2/369, 2/450; Nesai 2/180; İbn Mace 1341;
Darimi: 2/473.
Ebu Musa'nın Mustafa'nın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Dinlediğini Bilmiş Olsaydı Daha Güzel Kıraat
Yapacağını Söylemesi
7197- Ebu Musa el-Eş'ari
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), geceleyin benim kıraatimi
dinlemiş. Sabah olunca bana: "Ey Ebu Musa! Dün gece beni senin kıraatını
dinledim. Sana, Hz. Davud'un ailesinin sahip olduğu gibi güzel bir nağme
verilmiş" buyurdu. Bunun üzerine: "Ey Allah'ın Resulü! Eğer gelmiş
olduğunu bilseydim daha güzel okurdum" dedim.
[Tahric:] Elbani: Hasen sahih (Sahih Ebu Davud 1341);
Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 5048; Müslim 793/236; Tirmizi
3855.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Ebu Musa'ya Günahlarının Bağışlanması için Dua Etmesi
7198- Ebu Musa
anlatıyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Huneyn'de işlerini
bitirdiği zaman Ebu Amir'i Evtas'a gidecek orduya komutan tayin etti. Ebu Amir,
Evtas'ta Dureyd b. es-Sımme ile karşılaşınca onu öldürdü ve Allah'ın da
yardımıyla ibnu's-Sımme'nin askerleri de hezimete uğradı.
Ebu Amir, Cuşem
kabilesinden bir adam tarafından okla dizinden vuruldu. Onun yanına gittim ve:
"Amcacığım! Seni kim vurdu?" diye sordum. Ebu Amir: "işte beni
vuran odur!" dedi ve kendisini vuran adamı bana gösterdi. Bunun üzerine
işaret ettiği adama doğru gittim. Adam beni görünce kaçmaya başladı. Ben de
peşine düştüm. Ardından giderken de ona: "Kaçmaktan utanmıyor musun? Neden
durmuyorsun7 Utanmıyor musun7 Sen Arap değil misin?" diye sesleniyordum.
Bunun üzerine adam durdu ve karşı karşıya geldik. Kılıçlarla birbirimize
vurmaya başladık ve onu kılıcımla öldürdüm. Sonra Ebu Amir'e dönüp:
"Allah, düşmanını öldürdü" dedim. Ebu Amir bana: "Şu oku
çıkar!" dedi. Oku çıkarınca dizinin suyu aktı. Bunun üzerine bana:
"Yeğenim! Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) git, selamımı söyle
ve ona: ‘‘Ebu Amir kendisi için senden mağfiret dilemeni istiyor’‘ de"
dedi. Sonrasında Ebu Amir beni oradaki askerlere komutan tayin etti. Çok bir
zaman geçmeden de vefat etti.
Geri döndüğümde Allah
Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına girdim. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) evinde bir karyalanın üzerinde idi. Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) sırtına ve yan taraflarına karyoladaki dalların izi çıkmıştı.
Resulullah'a (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) durumu bildirdim ve Ebu Amir'in de vefat haberini verip,
kendisi için bağışlanma dilemesi isteğini de ilettim. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) su istedi, abdest alıp ellerini kaldırdı ve: "Allahım!
Ubeyd Ebu Amir'i bağışla! Allahım! Kıyamet gününde onu yaratıklarının çoğundan
üstün kıl" diye dua etti. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Bana da istiğfar
et" dediğimde, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allahım!
Abdullah b. Kays'ın günahını bağışla. Kıyamet gününde güzel! makbul bir mekana
yerleştir" diye dua etti.
Ebu Burde der ki: Bu
dualardan biri Ebu Amir'e diğeri de Ebu Musa'yadır.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu'd-daife 6489
allında); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Buhari
2884; Müslim 2498; Bak hadis no: 7191.
Cerir b. Abdillah
el-Beceli
7199- Cerir b. Abdillah
der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şehri olan Medine'ye
geldiğimde devemi çöktürdüm, heybemi indirdim, cübbemi giyip Mescid'e gittim. Gittiğimde
Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hutbe veriyordu. Allah'ın Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) beni görünce selam verdi. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) bana selam verince cemaat dikkatle bana bakmaya başladı.
Yanımda oturan adama: "Ey Allah'ın kulu! Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) benimle ilgili bir şey dedi mi?" diye sorduğumda, adam:
"Evet, seni en güzel şekilde zikretti" dedi ve şöyle devam etti:
"Hutbe verirken bir ara: ‘‘Birazdan şu kapıdan (veya şu yoldan) biri
yanınıza gelecek ki Yemenlilerin en hayırlılarından biridir ve yüzünde melek
güzelliği vardır’‘ buyurdu." Yaşadığım bu olay yüzünden de Allah'a hamd
ettim.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 3193);
Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 4/359, 4/360, 4/364.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Cerir'i Her Gördüğünde Yüzüne Gülümsemesi
7200- Cerir (b.
Abdillah) der ki: "Müslüman olduğumdan beri Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) beni kapıdan hiç geri çevirmedi ve ne zaman beni görse yüzüme
tebessüm ederdi."
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Hadis sahihtir. Ahmed
4/358, 4/362; Buhari 3035; Müslim 2475/135; Tirmizi 3821.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Cerir b. Abdillah'a Hidayeti için Dua Etmesi
7201- Cerir der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: "Beni Zu'I-Halasa'dan
kurtaramaz mısın?" dedi. Zu'I-Halasa, Yemen'de bulunan ve Yemen'in Kabe'si
olarak adlandırılan Has'am kabilesine ait bir evdi (mabeddi). Ben: ''Ya
Resulallah! Ben ata binememil deyince Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) göğsümü sıvazladı; hatta elinin serinliğini hissettim. Sonra Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allahım! Bunu hadi ve mehdi kıl"
buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Buhari 3036; Müslim 2475/135; İbn Mace 159.
Cerir b. Abdillah
Sebebiyle Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ahmes Kabilesine ve
Atlarına Bereket Duası Etmesi
7202- Cerir (b.
Abdillah) dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: "Ey
Cerir! Büyük Cahiliye putlarından Zu'I-Halasa evi dışında bir şey kalmadı. Bu
konuyu benim için halleder misin?" diye sordu. Kavmimden yüz yetmiş
kişiyle oraya gittim. O binayı yaktık ve Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Ebu Artaa künyeli bir müjdeciyi gönderdim. Elçi: "Allah'a yemin
ederim ki, ben senin huzuruna ancak Zu'I-Halasa'yl uyuzlu bir deve gibi harap
bir halde bıraktım da geldim" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Allahım! Ahmes kabilesinin atları ve süvarilerine
bereket ihsan et!" diye dua etti.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 2477); Şuayb:
İsnadı sahihtir. Ahmed 4/360, 4/362; Buhari 3020; Müslim 2476/137; Ebu Davud
2772.
Eşec Abdulkays
7203- Eşecc el-AsarT anlatıyor:
Kendisi, ziyaret etmek maksadıyla Abdulkays kabilesinden bir grup insanla
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına vardı. (Medine'ye)
vardıklarında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara ilgi gösterdi.
Onlar da develerini çöktürdüler. Heyet (develerinden) iner inmez üzerlerindeki
yolculuk elbiselerini giymiş oldukları halde (Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e doğru yöneldiler). Asarı ise arkadaşlarının ve kendisinin devesini
bağladı, sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in gözünün önünde
giysilerini (deriden yapılma) heybesinden çıkardı (ve giyindi). Sonra Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e doğru yöneldi ve O'na selam verdi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), ona: "Kuşkusuz sende, Allah'ın ve Resulü'nün
sevdiği iki özellik vardır!" buyurdu. Asar!: "O iki özellik
nelerdir?" diye sordu. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Haysiyet/vakar ve ağırbaşlılık!" buyurdu. Asarı: "Bu
(dediklerin), yaratılışımda olan bir şey mi yoksa benim çabamla oluşmuş bir huy
mu?" diye sordu. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır,
bilakis yaratılışında olan bir şey!" buyurdu. AsarT: "Elhamdulillah
(Allah'a hamd olsun)!" dedi. Sonra Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Ey Abdulkays topluluğu! Yüzlerinizin (renginin) değiştiğini
görüyorum. Neden?" buyurdu. Onlar da: "Ey Allah'ın Peygamberi! Biz,
kirli bir çevrede oturmaktayız. İç organlarımızı adeta paramparça eden şıralar
kullanmaktayız. Sen bize (kullanmakta olduğumuz) kapları yasaklayınca, yüzlerimizde
işte gördüğün bu durum oluştu!" dediler.
Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "(Şıranın içerisine konulduğu) kaplar, bir şeyi helal
ya da haram kılmaz. Fakat sarhoşluk veren her şey haramdır. Oturup
damarlar(ınız içkiyle) dolup taşacak şekilde sarhoş olmanız ve birbirinizi
boğazlamaya çalışmanız, öyle ki kişi amcasının oğlunun üzerine atlayıp ona
kılıcıyla vurup topal bir vaziyette onu bırakması uygun bir davranış şekli
değildir!" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Mişkat 2/625/5054). Ebu Davud
5225.
Bu Hadisi Rivayette
Ebu'I-Menazil el-Abdi'nin Tek Kaldığını iddia Edenin Kavlini çürüten Haber
7204- ibn Abbas'ın
bildirdiğine göre, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Eşec
Abdulkays'a: "Sende iki haslet vardır ki Yüce Allah bunları sever. Bunlar
ağırbaşlılık ve temkinli olmaktır" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Mişkat 2/625/5054;
Zilalu'l-cenne 1/84/190); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Müslim 17/25;
Tirmizi 2011; İbn Mace 4188.
Vail b. Hucr
7205- Alkame b. Vail,
babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana bir
araziyi verince, araziyi bana teslim etmesi için Muaviye'yi benimle gönderdi.
Muaviye bana: "Beni bineğinin terkisine bindir" deyince, ben:
"Sen kralların arkasına binecek biri değilsin" karşılığını verdim.
Muaviye: "O zaman bana ayakkabılarını ver de giyeyim" deyince, ben:
"Devenin gölgesinde yürü'' karşılığını verdim. Muaviye idareyi eline
alınca yanına gittim, beni koltuğuna yanına oturttu ve bu olayı hatırlattı.
Simak der ki: Vail: "O zaman, Muaviye'yi önümde bindirmiş olmayı
isterdim" dedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in
şartınca sahih. Ahmed 6/399; Ebu Davud 3058; Tirmizi 1381.
Sonraki
sayfa için aşağıdaki link’i kullan:
Adiy b.
Hatim, Avf b. Malik, Ebu Kuhafe Osman b. Amir