Sahih

İbn Hibban

 

SAHABE’NİN MENKIBELERİ

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Abdullah b. Selam,  Sabit b. Kays b. eş-Şemmas,  Ebu Zeyd Amr b. Ahtab

 

Abdullah b. Selam

 

7161- Enes anlatıyor: Abdullah b. Selam Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (Medine'ye) geldiği haberini alınca yanına geldi ve: "Sana sadece bir Peygamberin bilebileceği üç şey soracağım" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sor!" deyince: "Kıyametin ilk olayı ya da alameti nedir? Cennet ahalisinin yiyeceği ilk şey nedir? Bir çocuk neye göre babasına veya annesine çekmektedir?" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunların cevabını biraz önce Cebrail bana bildirdi" buyurunca, Abdullah: "Cebrail mi?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet!" karşılığını verince, Abdullah: "O, melekler içinde Yahudilerin düşmanıdır" dedi.

 

Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kıyametin ilk olayı ya da alameti, insanları doğudan batıya doğru sürecek olan bir ateştir. Cennet ahalisinin ilk yiyeceği şey, balık ciğerindeki fazlalıktır. çocuğun anneye ya da babaya çekmesine gelince; erkeğin suyu kadının suyuna baskın çıkarca çocuk babaya, kadının suyu erkeğin suyuna baskın çıkarsa da çocuk anneye çeker."

 

Bunun üzerine Abdullah: "Allah'tan başka ilah olmadığına, senin de Allah'ın Resulü olduğuna şahadet ederim" dedi ve: "Ey Allah'ın Resulü! Yahudiler iftiracı bir millettir. Beni onlara sormadan önce benim müslüman olduğumu öğrenirlerse iftira ederler" diye ekledi. Yahudilerden bir grup gelince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara: "Abdullah b. Selam'ı nasıl bilirsiniz?" diye sordu. Yahudiler: "Hayırlılarımızdan biridir ve hayırlılarımızdan olanın birinin oğludur. Efendimizdir ve efendimiz olan birinin oğludur. En bilginimizdir ve en bilgin olanımızın oğludur" dediler.

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Abdullah b. Selam'ın müslüman olmasına ne dersiniz?" diye sorunca, Yahudiler: "Allah onu böyle bir şeyden korusun" dediler. O esnada Abdullah b. Selam çıktı ve: "Allah'tan başka ilah olmadığına şahadet ederim" dedi. Bunun üzerine Yahudiler: "En kötümüzdür ve en kötülerimizden olan birinin oğludur" diyerek onu karalamaya başladılar. Abdullah: "Ey Allah'ın Resulü! Ben de bundan çekiniyordum" dedi.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari'nin şartınca sahihtir. Ahmed 3/108, 3/211; Buhari 3329; Bak hadis no: 7423.

 

 

 

7162- Avf b. Malik el-Eşcai anlatıyor: Ben ve Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Yahudilerin bayram gününde gittik ve onların Medine'deki mabetlerine girdik. Onlar havralarına girmemizden rahatsız olmuşlardı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara: "Ey Yahudiler topluluğu! Bana, Allah'tan başka ilah olmadığına ve benim Allah'ın Resulü olduğuma şehadet edecek oniki adam gösterin. Bununla Yüce Allah gökyüzü altında bulunan bütün Yahudilerin üzerinden gazabını kaldıracaktır" dedi. Herkes sustu ve kimse cevap vermedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sözlerini bir daha tekrarladı ve yine kimse cevap vermedi. Üçüncü defada ise kimse cevap vermeyince: "Vallahi kabul etmediniz. Siz inansanız da inkar etseniz de ben Haşir'im (insanların önünde haşr edildiği kişiyim)! Akib'im (peşinden gidilen)! Ben Mukaffi'im (son peygamberim)!'' buyurdu ve tam çıkıp gideceğimiz sırada arkamızdan bir adam: "Yerinde kal ey Muhammedı" dedi ve şöyle devam etti: "Ey Yahudiler topluluğu! Beni nasıl bilirsiniz?" Yahudiler: "Allah'ın Kitab'ında senden, senden önce olan babandan ve babandan önce olan dedenden dahabilgili ve daha kavrayış sahibi kimseyi bilmiyoruz" cevabını verdiler. Bunun üzerine adam: "Ben de Allah'a şehadet ederim ki bu, Tevrat'ta bulduğunuz Allah'ın Peygamberidir" dedi. Yahudiler: ''Yalan söyledin" dediler ve onun hakkında kötü şeyler söylediler.

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Siz yalan söylüyorsunuz. Sizin söyledikleriniz kabul edilemez. Az önce onun hakkında güzel şeyler söylediniz. Ancak o iman etikten sonra onu yalanlayıp bunları söylüyorsunuz. Sizin söyledikleriniz kabul edilemez" buyurdu. (Mabetlerinden) Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ben ve Abdullah b. Selam olmak üzere üç kişi çıktık. Bunun üzerine Yüce Allah: "De ki: Hiç düşündünüz mü; şayet bu, Allah katından ise ve siz onu inkar etmişseniz, İsrail oğullarından bir şahit de bunun benzerini görüp inandığı halde siz yine de büyüklük taslamışsanız (haksızlık etmiş olmaz mısınız)? Şüphesiz Allah, zalimler topluluğunu doğru yola iletmez" (Ahkaf 10) ayetini indirdi.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 6/25.

 

 

 

Abdullah b. Selam'ın Cennetlik Olduğunun Tesbiti

 

7163- Amir b. Sa'd, babasından naklediyor: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Abdullah b. Selam dışında yeryüzünde yürüyen (hayatta olan) hiç kimse için cennetliktir dediğini duymadım.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 1/169; -Buhari 3812; Müslim 2483.

 

 

 

Zikredilen Hususun Doğruluğunu Bildiren ikinci Haber

 

7164- Mus'ab b. SaId, babasından naklediyor: Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir çanak yemek getirildi. Biz de o yemekten yedikten sonra birazı arttı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu taraftan Cennetlik bir adam gelecek ve bu artan yemeği yiyecektir" buyurdu. Ben de kardeşim Umeyr'i abdest bozması için o tarafta bırakmıştım. Bu sözü üzerine: "Bu kişi kardeşim olsa gerek!'' dedim; ancak o taraftan Abdullah b. Selam geldi ve yemeği yedi.

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen (es-Silsiletu's-sahiha 3317); Şuayb: İsnadı hasendir. Ahmed 1/169, 1/183.

 

 

 

Abdullah b. Selam'ın Cennete Gireceklerin Onuncusu Sayılması

 

7165- Yezıd b. Amira der ki: Muaz b. Cebel'in ölüm anı geldiğinde: "Ey Ebu Abdirrahman! Bizlere tavsiyede bulun" dediler. Bunun üzerine bize: "Beni oturtun" dedi ve şöyle devam etti: "ilim ve iman yerindedir. Onları arayan bulur. ilmi Uveymir Ebu'd-Derda, Selman el-Farisı, Abdullah b. Mes'ud ve önceden Yahudi olup da sonra Müslüman olan Abdullah b. Selam olmak üzere dört kişinin yanında arayınız. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ibn Selam hakkında: ’‘Bu Cennete girecek on kişinin onuncusudur’‘ buyurduğunu işittim.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Mişkat 6231); Şuayb: İsnadı kavidir. Ahmed 5/242; Tirmİzi 3804.

 

 

 

Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Abdullah b. Selam için Ölene Dek islam'ın Kulpunu Bırakmayacağına Tanıklık Etmesi

 

7166- Hareşe b. el-Hurr anlatıyor: Ben Medine Mescid'indeki bir halkada oturuyordum. Halkada güzel kıyafetli bir ihtiyar vardı ki o, Abdullah b. Selam idi. Oradakilerle güzel sözler söylemeye başladı. O kalktığı vakit "Cennet ahalisinden birine bakması her kimi sevindirecekse işte şu adama baksın" dediler. Ben kendi kendime: "Vallahi bunun peşine takılacağım ve mutlaka evinin yerını öğreneceğim" dedim. Daha sonra onun peşinden gittim. O da yoluna devam etti, hatta neredeyse Medine'den dışarı çıkıyordu. Sonra evine girdi. Ben de yanına girmek üzere izin istedim. Bana izin verdi ve: "ihtiyacın nedir, yeğenim?" diye sorunca ben: "Sen oradan kalktığın zaman onlar senin hakkında: ‘‘Cennet ahalisinden birisine bakması her kimi sevindirecekse işte şu adama baksın’‘ diyorlardı. Benim de seninle beraber olmak hoşuma gitti'' dedim. Abdullah b. Selam: "Cennetlik olanları ancak Allah bilir. Onların niçin bunu söylemiş olduklarını sana anlatayım. Ben uyuduğum bir sırada rüyamda aniden benim yanıma bir adam geldi ve bana: ‘‘Kalk" dedikten sonra elimden tutarak beni yanında götürdü. Giderken sol tarafımda bir takım caddeler gördüm ve onlara gitmek için davrandım. Adam bana: ‘‘O yolları tutma. Çünkü onlar solcuların yollarıdır’‘ dedi. Bu kez sağ tarafımda dümdüz bir takım caddeler gördüm. O adam bana: ‘‘işte bu sağ tarafı tut’‘ dedi. Sonunda beni bir dağa getirip: ‘‘Üzerine çık!’‘ dedi. Ben çıkmak istedikçe kalçamın üzerine düşmeye başladım ve bunu defalarca yaptım. Sonra o adam beni bir direğin yanına götürdü. Bu direğin başı gökte, alt kısmı da yerde bulunuyordu. Tepesinde ise bir halka vardı. O adam bana: ‘‘Bunun üstüne çık!’‘ dedi. Ben: ‘‘Başı gökte iken ben bu direğin üstüne nasıl çıkarım?’‘ dedim. O adamden elirrtutup beni yukarıya doğru attı. Bir de baktım halkada asılıyım. Sonra adam direğe vurdu. Direk yıkıldı. Ben de sabaha kadar halkaya asılı vaziyette kaldım. Sonra Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelip bu ona anlattım. Hz. Peygaber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle tabir etti: "Sol tarafında gördüğün yollar, solcuların yollarıdır. Sağında gördüğün yollara gelince onlar sağcıların yollarıdır. Dağa gelince o, şehitlerin menzilleridir. Sen ona asla çıkamayacaksın. Direğe gelince o, islam'ın direğidir. Kulpa gelince o, islam'ın kulpudur. Sen ölünceye kadar ona tutunmuş olarak kalacaksın."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 5/452; Buhari 3813; Müslim 2484/150; İbn Mace 3920.

 

 

 

Sabit b. Kays b. eş-Şemmas

 

7167- ismail b. Sabit der ki: Sabit b. Kays el-Ensari: "Ey Allah'ın Resulü! Vallahi helak olmuş olmaktan korktum" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Neden?" diye sordu. Sabit b. Kays el-Ensari: "Yüce Allah bizlere yapmadığımız şeylerle methedilmeyi yasakladığı halde ben bunu (övülmeyi) seviyorum. Yüce Allah kibirlenmeyi yasakladığı halde ben süslenip güzel görünmeyi seviyorum. Yüce Allah, sesimizi senin sesinden daha fazla yükseltmemizi yasakladı. Ancak ben gür sesli biriyim" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Sabit! Övülerek yaşayıp şehit olarak ölmeyi ve Cennete girmeyi istemez misin?" diye sorunca: ''Ey Allah'ın Resulü! isterim" diye karşılık verdi.

 

Ravi der ki: Sabit şükrederek yaşadı ve Museylimetü'I-Kezzab'a karşı yapılan savaşta şehit olarak ruhunu teslim etti.

 

[Tahric:]  Elbani: Zayıf (es-Silsileru'd-daife 6398).

 

 

 

Zikredilen Hususun DoğrUluğunu Bildiren Haber

 

7168- Enes b. Malik der ki: "Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi Peygamber'e yüksek sesle bağırmayın. Yoksa siz farkına varmadan amelleriniz boşa gidiverir" (Hucurat 2) ayeti nazil olduğu zaman Sabit b. Kays b. Şemmas evinde oturup: "Resulullah'a karşı sesini yükseltip söz söyleyen kişi bendim! Cehennemliklerden biri oldum" dedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir süre onu göremeyip sorunca Müslümanlardan durumunu ona haber verdiler. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bilakis! O, Cennetliklerden biridir'' buyurdu.

 

Enes der ki: Sabit aramızda dolaşırken biz onun cennetlik olduğunu bilirdik. "Yemame günü olduğunda bizde bir dağılma (çözülme) olmuştu. Sabit geldi. Koku sürünüp kıyafetini (kefenini) giydi, ileri atılıp öldürülünceye kadar onlarla savaştı.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 3/137; Buhari 3613; Müslim 119/188; Bak hadis no: 7169.

 

 

 

Sabit b. Kays'ın Bu Ayetin inişiyle Üzülmesi

 

7169- Enes der ki: "Ey inananlar! Seslerinizi, Peygamberin sesini bastıracak şekilde YÜkseltmeyin. Farkına varmadan, işlediklerinizin boşa gitmemesi için, Peygambere birbirinize bağırdığınız gibi yüksek sesle bağırmayınil (Hucurat 2) ayeti nazil olduğu zaman Sabit b. Kays: ''Vallahi! Ben Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında sesimi yükseltiyordum ve Allah'ın bana gazaplanmasından korkarım" deyip üzüntüden rengi sarardı. Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu göremeyip sorunca: "Ey Allah'ın Resulü! Sabit: ‘‘Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) huzurunda sesimi yükselttiğim için Cehennem ehlinden olmaktan korkuyorum’‘ diyor" dendi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bilakis o Cennet ehlindendir" buyurdu. Biz, Sabit aramızda yürürken onun cennetlik olduğunu varsayardık.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Müslim 119/188; Bak hadis no: 7168.

 

 

 

Ebu Zeyd Amr b. Ahtab

 

7170- Ebu Zeyd b. Ahtab bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona yüzünü mesh ederek güzellik duası yaptı."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 5/340; Bak hadis no: 7171, 7172.

 

 

 

Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Anlatıldığı Gibi Dua Ederken Ebu Zeyd'in Yüzünü Sıvazlaması

 

7171- Ebu Zeyd (b. Ahtab) der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Amr b. Ahtab'ın yüzünü mesh ederek ona güzellik duası yaptı.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 5/341; Tirmizi 3629; Bak hadis no: 7170.

 

 

 

Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ebu Zeyd'in Güzelliği için Dua Etmesinin Nedeni

 

7172- Ebu NehTk, Amr b. Ahtab'dan nakleder: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) su istedi ve kendisine içinde kıl bulunan bir kabla su verdim. Ancak kabın içindeki kılı çektim. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana baktı ve: "Allahım! Onu güzelleştir!" diye dua etti.

 

Ravi der ki: Amr b. Ahtab'ı doksan üç yaşında gördüğümde başında ve sakalında ağaran tek bir saç bile yoktu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı kavıdir. Ahmed 5/340; Bak hadis no: 7170.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Seleme b. el-Ekva,  Bera b. Azib,  Enes b. Malik