Sahih

İbn Hibban

 

SAHABE’NİN MENKIBELERİ

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Mus'ab b. Umeyr, Abdullah b. Amr, Enes b. en-Nadr,

Amr b. el-Cemuh, Hanzala b. Ebi Amir

 

Abduddar b. Kusayy Oğullarından Mus'ab b. Umeyr

 

7019- Ebu Vail der ki: Hasta olan Habbab'ı ziyarete gittiğimizde bize şöyle dedi: "Allah rızasını umarak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile hicret ettik. Bunun mükafatını da Allah verecektir. Arkadaşlarımız arasında bunun karşılığını dünyadayken almadan ölüp gidenler oldu. Mus'ab b. Umeyr bunlardan biridir. Uhud savaşında öldürüldüğünde geriye çizgili bir giysiden başka bir şey bırakmamıştı. Bu giysiyle ayaklarını örttüğümüzde başı, başını örttüğümüzde ayakları açıkta kalıyordu. Kimimizin ise (hicretle) ektikleri (elde ettikleri) olgunlaşmış, şimdi onları toplamaktadır. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) başını giysiyle örtmemizi, ayaklarına da bir miktar ızhır otu koymamızı söyledi."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 5/109, 5/111, 6/395; Buhari 3897; Müslim 940; Ebu Davud 3155; Tirmizi 3853; Nesai 4/38.

 

 

 

Cabir'in Babası Abdullah b. Amr b. Haram

 

7020- Cabir b. Abdillah der ki: Babam hazira (yağlı çorbal yapılmasını emretti. Hazırlanınca da bana onu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) götürmemi emretti. Ben de onu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) götürdüm. Hz. Peygamber'i (Sallallahu aleyhi ve Sellem) evinde buldum. Beni görünce: "Ey Cabir! Bu da nedir? Yoksa et midir?" buyurdu. Ben: "Hayır ey Allah'ın Resulü! Bu babamın emri üzerine yapılan haziradır. Babam bunu sana getirmemi söyledi. Ben de getirdim" dedim. Babama geri döndüğümde: "Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gördün mü?" dedi. "Evet" dediğimde: "Sana ne dedi?" diye sordu. Kendisine: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), bana: ‘‘Bu et midir?’‘ diye sordu" dediğimde: "Sanırım Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) canı et çekmiştir" dedi ve kalkıp bir evcil hayvan kesti. Sonra pişirilmesini emretti. Sonra da bana onu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) götürmemi emretti. Onu Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) götürdüğümde Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aynı mecliste oturmaktaydı. Bana: ''Ey Cabir! Bu nedir?" diye sorunca: "Babama geri döndüğümde bana sizin ne dediğinizi sordu. Kendisine: ‘‘Bu et midir?’‘ diye sorduğunuzu söylediğimde: ''Sanırım Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) canı et çekmiştir’‘ dedi ve kalkıp bir evcil hayvan kesti. Sonra pişirilmesini emretti ve bana onu sana getirmemi söyledi. Ben de getirdim" cevabını verdim. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah, Ensar'ı, bilhassa da Abdullah b. Amr b. Haram'ı ve Said b. Ubade'yi ödüllendirsin" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 461); Şuayb: İsnadı sahihtir.

 

 

 

Meleklerin Defnedilene Kadar Abdullah b. Amr b. Haram'ı Kanatlarıyla Gölgelemeleri

 

7021- Cabir der ki: Babam öldürüldüğü zaman giysisini açıp yüzüne bakmaya başladım. Oradakiler beni bundan alıkoymak istedi, ancak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana engel olmadı. Halam Fatıma binti Amr babama ağlayınca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ağlama! Zira göğe yükseltene kadar melekler kanatlarıyla ona gölge ettiler" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 31); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/298; Buhari 1244; Müslim 2471/130; Nesai 4/13.

 

 

 

Yüce Allah'ın Öldükten Sonra Abdullah b. Amr b. Haram'ı Diriltip Onunla Yüzyüze Konuşması

 

7022- Cabir anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) benimle karşılaşınca: ''Ey Cabir! Neden seni bitkin görüyorum?" diye sordu. Ona: "Ey Allah'ın Resulü! Babam Uhud savaşında şehit oldu ve geride çoluk çocuk ile borç bıraktı'' dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yüce Allah'ın, baban. nasıl karşıladIğını sana haber vereyim mi?" buyurunca, ben: "Tabii ki ey Allah'ın Resulü!" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Yüce Allah kiminle konuştuysa ancak bir perde arkasından konuşmuştur. Ancak babanı diriltip onunla yüz yüze konuşmuştur. Yüce Allah ona: ‘‘Ey kulum! Dile benden, sana dilediğini vereyim!’‘ buyurunca, baban: ‘‘Rabbim! Beni dirilt de yolunda bir daha öldürüleyim’‘ dedi. Yüce Allah da şöyle buyurdu: ‘‘Ölenlerin bir daha dünyaya dönemeyeceklerinin hükmünü daha önce vermiştim.’‘"

 

Sonra şu ayet nazil oldu: "Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar diridirleri Rableri katında rızıklara mazhar olmaktadırlar.''(AI-i imran 169) 

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (et-Ta'liku'r-rağib 2/190; Zilalu'l-cenne 602); Şuayb: İsnadı ceyyiddir. Ahmed 3/361; Tirmizi 3010; İbn Mace 2800,

 

 

 

Enes b. en-Nadr el-Ensari

 

7023- Enes der ki: Amcam Enes b. Nadr -ki ben onun ismini taşıyorum Bedir savaşına katılamayınca bu durum çok ağırına gitti ve: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ilk hazır bulunduğu gazada ben (nasıl oldu da) bulunamadım. Allah'a yemin ederim, eğer bundan sonra Allah, Allah'ın Resulü ile birlikte bir savaşta benim de hazır bulunmamı takdir ederse. şüphesiz Allah neler yapacağımı görecektir" dedi. Başka türlü konuşmaktan çekindi. Enes b, en-Nadr, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber Uhud savaşında bulundu. O sırada Sa'd b. Muaz ile karşılaştı ve: "Ey Ebu Amr nereye?" deyip şöyle devam etti: "Cennet kokusu ne hoş! Ben bunu Uhud taraflarından alıyorum." Sonra savaştı ve sonunda şehid edildi. Cesedinde kılıç ok ve mızrak yarası olarak seksenden fazla yara bulundu, Amcamın kız kardeşi olan halam: "Kardeşimi sadece parmak uçlarından tanıyabildim" demiştir. "Müminler içinde Allah'a verdikleri sözde duran nice erler var. İşte onlardan kimi sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir; kimi de (şehitliği) beklemektedir. Onlar hiçbir şekilde (sözlerini) değiştirmemişlerdir" ayeti (Ahzab 23) bu sırada nazil oldu. 

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/253; Buhari 2805; Müslim 1903; Tirmizi 3200.

 

 

 

Amr b. el-Cemuh

 

7024- Cabir der ki: Uhud savaşı sırasında Amr b. el-Cemuh, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına geldi ve: "Ey Allah'ın Resulü! Bugün öldürülenler cennete mi girecek?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet!" karşılığını verdi. Amr: "Canım elinde olana yemin olsun ki cennete girmeden ailemin yanına gitmeyeceğim!" deyince, Ömer b. el-Hattab ona: "Ey Amr! Allah adına yemin etme!" diye çıkıştı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ömer'e: "Sakin ol ey Ömer! Öyle kişiler vardır ki Allah adına yemin etseler bu yeminleri boşa çıkmaz! Bunlardan biri de Amr b. el-Cemuh'tur ve aksak ayağıyla cennete girecektir" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen; Şuayb: İsnadı ceyyiddir.

 

 

.

Meleklerin Yıkadığı Hanzale b. Ebi Amir

 

7025- Abdullah b. ez-Zübeyr der ki: Müslümanlar, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çevresinden kaçıştıklarında bazıları Medine'nin bir kenarında bulunan dağın eteklerine kadar ulaştı. Sonra dönüp Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında toplandılar. Bu sırada Hanzal b. Amir es-Sekafl, Ebu Süfyan b. Harb ile çarpışıyordu. Hanzala, Ebu Süfyan'ın üzerine çıkınca Şeddad b. el-Esved onları gördü ve kılıcını çekip Hanzala'yı öldürdü. Az kalsın Hanzala, Ebu Süfyan'ı öldürüyordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Arkadaşınız Hanzala'yı melekler yıkıyor. Durumunu karısına sorun" buyurdu. Ashab durumunu sorunca, karısı: ''Savaş çağrısını duyduğu zaman cünüptü ve yıkanamadan hemen çıktı" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Melekler bundan dolayı onu yıkıyordu" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen (Ahkamu'l-cenaiz 74; es-Silsiletu's-sahiha 326); Şuayb: Hadis sahihtir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Sa'd b. Muaz, Hubeyb b. Adiy, Ebu Seleme b. Abdi'I-Esed