Sahih

İbn Hibban

 

TARİH

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Bab: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Risaleti Tebliğ Etmesi ve Kavminden Maruz Kaldıkları

 

6548- Hz. Aişe der ki: "Öncelikle en yakın akrabalarını uyar" (Şuara 214) ayeti nazil olunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kalkıp şöyle buyurdu: "Ey Muhammed'in kızı Fatıma! Ey Muttalib'in kızı Safiye! Ey Abdulmuttalib oğulları! Allah'ın azabı karşısında benim size hiçbir faydam olmayacaktır. Bunun dışında malımdan dilediğinizi isteyin."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 3177); Şuayb: İsnadı Buhari'nin şartınca sahihtir. Ahmed 6/187; Müslim 205; Tirmizi3184; Nesai 6/250.

 

 

 

6549- Ebu Hureyre der ki: ''(Önce) en yakın akrabam uyar" (Şuara 214) ayeti nazil olduğunda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ey Kureyş topluluğu! (Cehennem azabına karşı) kendinizi Allah'tan satın ahn. Zira Yüce Allah'a karşı benim size herhangi bir faydam dokunmaz. Ey Abdulmuttalib oğulları! Yüce Allah'a karşı benim size herhangi bir faydam dokunmaz! Ey Abbas b. Abdilmuttalib! Yüce Allah'a karşı benim sana herhangi bir faydam dokunmaz! Ey Resulullah'ın halası Safiyye! Yüce Allah'a karşı benim sana herhangi bir faydam dokunmaz! Ey Muhammed'in kızı Fatıma! Şimdi benden dilediğini isteyebilirsin. Zira (ahirette) Yüce Allah'a karşı benim sana da herhangi bir faydam dokunmaz!"

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Tahricu Fıkhi's-sire 97); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Bak hadis no: 646.

 

 

 

Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kavmini Uyarmak için Yaptığı Benzetme

 

6550- ibn Abbas der ki: ''Öncelikle en yakın akrabalanm uyar" (Şuara 214) ihlasa erdirilmiş taraftarlarını da" -ki bu bölüm Abdullah (b. Mes'ud)'un kıraatinde vardır- ayeti nazil olduğu zaman, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Safa tepesine çıkarak: "Baskın var" diye bağırdı. Bunun üzerine herkes oraya toplanmaya başladı. Kimisi bizzat kendisi gitti, kimisi de bir elçisini gönderdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Abdulmuttalib oğulları! Ey Fihr oğulları! Ey falan oğulları! Şu dağın eteğinde atlıların size saldırmak üzere olduğunu söylesem inanır mısınız?" Oradakiler: "Evet" cevabını verince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "O halde ben, şiddetli bir azabdan önce sizi uyarıyorum" dedi. Ebu Leheb: "Bu günün geri kalan saatlerinde sana yazıklar olsun! Bizi bunun için mi topladan?" diyerek kalktı. Bunun üzerine ''İki eli kurusun Ebu Leheb'in ve yok olsun" ayeti (Mesed 1) indi. Onlar: "Daha önce yalan söylediğini hiç görmedik" dediler.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Tahricu Fıkhi's-sire 96; es-Silsiletu's-sahiha 3177); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 1/281, 1/307; Buhari 4971; Müslim 208; Tirmizi3363.

 

 

 

Üstte Geçen Durumda Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Parmaklarını Kulaklarına Sokması ve Sesini Yükseltmesi

 

6551- (Ebu Musa) el-Eş'arı der ki: Peygamberimize (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''(Önce) en yakın akrabam uyar''[Şuara, 14] ayeti indiğinde, iki parmağını kulaklarına koydu ve yüksek bir sesle şöyle seslendi: "Ey Abdi Menaf oğulları ... " Sonrasında ravi hadisin devamını zikreder.

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen sahih. Tirmizi 3186.

 

 

 

Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Risaleti ile Hak ile Batılı Birbirinden Ayırması

 

6552- Abdurrahman b. Cubeyr b. Nufeyr, babasından nakleder: Bir gün Mikdad b. el-Esved'in yanında otururken yanına bir adam geldi ve: "Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gören bu gözlere ne mutlu. Vallahi! Senin gördüğünü görmek, şahit olduğuna da şahit olmak isterdim" dedi Bunun üzerine Mikdad hiddetlendi, ben de olanlara şaşırıp kaldım. Çünkü adam kötü bir şey söylememişti. Sonra Mikdad adama dönüp: "Kişi Allah'ın kendisine göstermediği, şahit olduğu takdirde kişinin nasıl davranacağını bilmediği yerde olmayı neden temenni eder! Vallahi! Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gören o kadar kavimler vardı ki O'nun (Sallallahu aleyhi ve Sellem) davetine icabet edip ona inanmadıkları için Allah onları burunları üstü Cehenneme attı. Yüce Allah sizleri Rabbinizi bilen, Peygamberinizin getirdiklerine inanan kişiler olarak yarattığı için Allah'a hamd etmez misiniz? Belalar sizden başka kavimlerle defedildi. Vallahi! Allah, Peygamberimizi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), öbür peygamberlere göre en şiddetli dönem ve Cahiliye zamanında gönderdi. insanlar, putlara tapmaktan daha üstün bir din kabul etmiyorlardı. Furkanla gelip hak ile batılı, baba ile oğlu birbirinden ayıran Furkan'ı getirdi. Hatta kişi oğlunu veya babasını ya da kardeşini kafir olarak görüyordu. Allah (kişinin) kalbinin kilidini imana açtı, (iman etmeden) helak olacak olursa ateşe gireceğini bilir. Sevdiği kişinin cehennemlik olduğunu bildiği için gözüne uyku girmez. ''Onlar derler ki: ''Rabbimiz! Bize eşlerimizden ve çocuklarımızdan gözümüzün aydınlığı olacak insanlar ihsan et...''(Furkan 74) ayetiyle de anlatılmak istenen budur.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 2823) Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 6/2, 6/3.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Bab: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Mektupları (ve Sıkıntıları)