Sahih

İbn Hibban

 

SİYER

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Bab: Fidye ve Esiri Kurtarma

 

Uygun Olduğunda Siyasi Liderin Müslümanlar ile Düşmanlar Arasında Fidye ile Esir Kurtarmasının Müstehaplığı

 

4859- imran b. Husayn anlatıyor: Sakif kabilesi Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) shabından iki adamı esir alınca, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabı da Amir b. Sa'sa'a oğullarından bir adamı esir aldılar. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), bu bağlı adamın yanına uğradığında, adam: "Ey Muhammed! Ey Muhammed" diye seslendi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona yöneldi. Adam: "Beni neden hapsettin?" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Müttefiklerinizin cinayetinden dolayı" buyurdu ve oradan ayrıldı.

 

Adam tekrar Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çağırdı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona dönünce esir: "Ben müslümanım" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Eğer bunu serbestken söylemiş olsaydın, tam anlamıyla kurtulmuş olurdun" buyurdu ve oradan ayrıldı.

 

Adam tekrar onu çağırdığında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gelince esir: ''Açım, bana yemek ver" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "işte ihtiyacın olan şeyler (al!)" buyurdu. Sonra adam, fidye olarak verilip ashabdan Sakif'in esir aldığı o iki adam alındı. 

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 4/430, 4/433, 4/434; Müslim 1641; Ebu Davud 3316.

 

 

Ebu Hatim der ki: Esirin "Ben Müslümamm" demesine Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) itibar etmemesi, Yüce Allah tarafından adamın bu sözünde yalancı olduğunun bildirilmesinden dolayıdır. Bundan dolayı esir haliyle bu iddiasını kabul etmemiştir. Oysa esir olmayan başka birinin böylesi bir sözü söylemesine itibar eder ve onu Müslüman olarak kabul ederdi. Zamanımızda ise vahi" kesilmiştir. Bundan dolayı harbi olan biri Müslüman olduğunu söylediğinde bu sözü kabul edilir. Esir de olsa, harbi de olsa artık öldürülmez.

 

 

 

Kişinin İmkan Bulduğunda Müşriklerin Elinde Esir Olan Müslümanları Kurtarmasının Müstehaplığı

 

4860- iyas b. Seleme, babasından bildiriyor: Fezare kabilesiyle savaşmak üzere Ebu Bekr'le birlikte (bir sefere) çıktık. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu bizım başımıza komutan tayin etmişti. Suya yaklaşınca Ebu Bekr, konaklamamızı emretti. Sabah namazını kıldıktan sonra düşmana her taraftan saldırdık. Suyun başında öldürdüğümüz kişileri öldürdük. Sonra baktım ki insanlardan aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu bir grup dağa doğru koşuyor. Ben de peşlerine düştüm. Benden önce dağa ulaşmalarından korktum. Onlara ok attım. Attığım oklar onlarla dağın arasına düştü. Onları önüme katıp Ebu Bekr'in yanına, su başına getirdim. Aralarında Fezarelilerden bir kadın vardı. Üzerinde deriden mamul eski bir kürk vardı. Yanında da, Arapların en güzellerinden olan bir kızı vardı ki Ebu Bekr, onun kızını bana ganimet olarak verdi. Ben de Medine'ye gelinceye kadar onun peçesini açmadım. Yine giysisini açmadan geceledim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) benimle karşılaştı ve: "Ey Seleme! Kadını bana hibe et" dedi. Ben de: "Allah'a yemin ederim ki ey Allah'ın Resulü! Onu çok beğendim. Ama üzerinden hiçbir giysisini indirmedim" karşılığını verdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sustu ve beni bıraktı.

 

Ertesi gün yine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), pazarda benimle karşılaştı ve: "Ey Seleme! Baban hakkı için o kadını bana hibe et" dedi. Ben de: "Ey Allah'ın Resulü! Allah'a yemin ederim ki, ben onun giysisini henüz açmış değilim. O senin olsun" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Mekkelilerin elinde olan esir Müslümanları kurtarmak için fidye olarak bu kadını onlara gönderdi.

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen (Sahih Ebu Davud 2416); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 4/46, 4/51; Müslim 1755; Ebu Davud 2697; İbn Mace 2846.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Bab: Hicret