Sahih İbn Hibban |
NİKAH |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Bab: Mehir
4091- Enes'in
bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Safiyye'yi azad
etmiş ve azad edilmesini mehri saymıştır.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 1825); Şuayb: Buhari
ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/165; Müslim 1365/85; EbU Davud
2054; Tirmizi 1115; Nesai 6/114; Darimi 2/154; Bak hadis no: 4063.
4092- Ukbe b. Amir
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yerine getirilmeye
en layık olan şart, cinsel organları helal kılmak üzere kabul ettiğiniz
şartlardır" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1856); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 4/150; Buhari 5151; Müslim
1418; Ebu Davud 2139; Tirmizi 1127; Nesai 6/92,2/93; İbn Mace 1954; Darİmi
2/143.
Ebu Hatim der ki:
"Ebu'l-Hayr, Mersed b. AbdiHalı el-Yezeni'dir."
Kadınlara Verilecek
Mehrin Ondan Aşağı Olmaması
4093- Sehl b. Said anlatıyor:
Kadının biri Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve: "Ey
Allah'ın Res0lü! Ben kendimi sana hibe ettim" dedi ve uzun bir müddet
ayakta bekledi. Adamın biri kalkıp: "Ey Allah'ın Resulü! Eğer senin ona
ihtiyacın yoksa onu benimle evlendir" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem), adama:
''Yanında (mehir
verecek) bir şey var mı?" diye sordu. Adam: "Yanımda bu izarımdan
başka bir şey yok" deyince. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Eğer ona izarını verecek olursan sen de izarsız oturup kalırsın.
Verebileceğin başka bir şeyin var mı bir bak" buyurdu. Adam: "Bir şey
bulamadım" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Demirden de olsa bir yüzük bulmaya bak" buyurdu: Adam arayıp bir şey
bulamayınca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kur'an'dan
ezberinde bir şey var mı?" diye sordu. Adam surelerin isimlerini
söyleyerek: "Evet, filan sure ve filan sure var" dedi. Bunun üzerine
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kur'an'dan ezber bildiğine
karşılık seni onunla evlendirdim" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1838; el-İrva'
6/345/1245); Şuayb: Buhari ve Müslim'İn şartlarına göre sahihtir. Muvatta
2/526; Ahmed 5/336; Buhari 2310; Ebu Davud 2111; Tirmizi 1114; Nesai 6/113; İbn
Mace 1889.
Erkekle Karısı
Arasındaki Mehrin Miktarını Artırmanın Mekruhluğu
4094- Ebu Hureyre
bildiriyor: Bir adam, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelerek:
"Ben bir kadınla evlendim" dedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Kadına ne kadar mehir verdin?" diye sordu. Adam: "Dört
ukiyye verdim!'' dedi. Bunun üzerine Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Dört ukiyye mi? Sanki şu dağın yamacında gümüş yontuyorsunuz?!"
buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Müşkiletu'l-fakr 48/85);
Şuayb: Müslim'İn şartınca sahih. Müslim 1424/75.
işin Kolaylığı ile
Mehrin Azlığının Kadının Uğurundan Sayılması
4095- Hz. Aişe der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), bana: "Durumunu kolaylaştırması
ve mehrinin az olması, kadının bereketindendir!" buyurdu.
(Hadisin ravisi) Urve
der ki: Ben, kendi kendime diyorum ki: "Durumunun zorlaşması ve mehrinin
çok olması, kadının uğursuzluğundandır."
[Tahric:] Elbani: Hasen (el-İrva' 6/350); Şuayb: İsnadı
hasendir. Ahmed 6/77, 6/91.
Kişinin Karısına Mehir
Olarak Altın Vermesinin Mubahlığı
4096- Enes der ki:
Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), üzerinde safran kokusu olan
Abdurrahman b. Avf ile karşılaşınca: "Hayırdır! Neler oldu Ey
Abdurrahman?" diye sordu. Abdurrahman: "Ensar'dan bir kadınla
evlendim" cevabını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Ona ne kadar mehir verdin?" diye sorunca ise Abdurrahman: "Bir
nevat altın!" cevabını verdi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Bir oğlakla bile olsa ziyafet ver" buyurdu. Enes der ki:
"Abdurrahman'ın, vefatından sonra hanımlarından her birine yüz bin dirhem düştüğünü gördüm.''
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1836); Şuayb:
Buhari'nin şartınca sahihtir. Ahmed 3/165,3/227; Buhari 5155; Müslim 1427/79;
Ebu Davud 2109; Tirmizi 1094; İbn Mace 1907; Darimi 2/143; Bak hadis no: 4060.
Kişinin Karısına Dört
Yüz Dirhem Mehir Vermesinin Mubahlığı
4097- Ebu Hureyre der
ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) içimizde olduğu halde (kadınlara
verdiğimiz) mehrimiz, on ukiyye idi."
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Müslim'in şartınca
Sahih. Nesai 6/117.
Nikah Akdinde Mehri
Belirlenmeyen ve Kendisiyle Gerdeğe Girilmemiş Kocası Ölen Kadının Hükmü
4098- Abdullah b.
Mes'ud, hiçbir mehir tayin etmeden evlenen, ancak onunla gerdeğe girmeyen bir
adam hakkında şöyle demiştir: "O kadının tam mehir alma hakkı vardır,
iddet beklemesi gerekir. Miras alma hakkı vardır.''
Ma'kil b. Sinan dedi ki:
Ben Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i Berva' binti Vaşik hakkında
böyle hüküm verirken işittim.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1839; Mişkat
3207); Şuayb: Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ebu Davud 2114;
Nesai 6/122; İbn Mace 1891.
4099- Bu hadis başka bir
kanalla da Alkame'nin Abdullah (b. Mes'ud)'dan rivayetiyle de aktarılmıştır.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1839; Mişkat
3207); Şuayb: Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/480; Ebu
Davud 2115; Tirmizi 1145; Nesai 6/122; İbn Mace 1891; Bak hadis no: 4098; Bak
hadis no: 4100, 4101.
Bu Sünnetin Nakil
Yönünden Sahih Olmadığını iddia Edenin Kavlini çürüten Haber
4100- Alkame der ki: Bir
adam Abdullah (b. Mes'ud)'a gelerek bir kadınla mehir belirmeden evlenen, kadınla
ilişkiye girmeden de ölen kişi konusunda sordu. Ona bir şey söylemedi ve bir ay
boyunca bu yöndeki fetvaları geri çevirdi. Sonra Abdullah (b. Mes'ud) sonunda
onlara: "Bu konuda kendi görüşüme göre fetva vereceğim. Doğru ise bu, Yüce
Allah'tandır. Vereceğim fetva yanlış ise bendedir. Bana göre kadına ne az, ne
de fazla olmamak kaydıyla benzeri kadınların mehri kadarı verilir. Bunun
yanında iddet bekler ve kocasına da varis olur" dedi. Bunun üzerine Fulan
el-Eşcai kalkıp dedi ki: ''Resulullah da (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Berva'
binti Vaşık konusunda bu şekilde hüküm verdi" deyince Abdullah bu duruma
çok sevindi ve tekbir getirdi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1841); Şuayb:
Müslim'in şartınca sahih. Nesai 6/121; Bak hadis no: 4098.
Her Bir Yöneticinin
Müslümanların Öğrenmesi Gereken Bir Konuyu Bilmesi Gerektiğini iddia Edenin
Kavlini çürüten Haber
4101- Alkame anlatıyor:
Bir topluluk, Abdullah b. Mes'ud'a gelerek: "Biz sana; bir mehir tespit
etmeden evlenen ve Allah o ikisine gerdeğe girme imkan tanımadan vefat eden
bizden bir adamın durumunu sormaya geldik!" dediler. Abdullah b. Mes'ud:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den ayrıldığımdan beri bana
bundan daha zor bir soru sorulmadı. Benden başkasına gidin!" dedi.
Fakat o insanlar bir ay
boyunca (bu meseleyi sormak için) Abdullah b. Mes'ud'un yanına gelip gittiler.
Bunun sonunda ona: "Sen bu memlekette yaşayan Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in ashabının en büyüklerindensin. Sana sormazsak kime
soralım? Senden başkasını bulamıyoruz!" dediler. O zaman Abdullah b.
Mes'ud: "Bu konuda kendi görüşümü söyleyeceğim. Eğer isabet edersem ve
doğruyu söylemişsem bu, hiçbir ortağı olmayan Allah'tandır. Hata etmiş isem bu
hata, benimdir ve. şeytandandır. Allah ve Resulü, bu hatadan uzaktır. Bu konuda
görüşüm şudur: Kadına kendi kavmindeki kadınlara verilen kadar bir mehir
verilmeli, ne az ve ne de çok olmalı. Kadın kocasının mirasından almalı ve dört
ay on gün iddet beklemelidir!" dedi.
(Hadisin ravisi der ki:)
Bu konuşma Eşca' kabilesinden bir grup insanın yanında yapılmıştı. Bunun
üzerine Ma'kil b. Sinan el-Eşcai adında bir adam ayağa kalkıp: "Ben,
senin; bizden Berva binti Vaşık adındaki bir kadın hakkında da Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hükmettiği gibi hüküm verdiğine şahitlik
ederim!" dedi.
Abdullah b. Mes'ud'un
(kendi görüşünün isabetli oluşuna) islam'a girdiği sıradaki sevinmesi hariç o
günkü kadar sevindiği asla görülmedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 6/358). Nesai 6/122,
6/123; Bak hadis no: 4098.
Sonraki
sayfa için aşağıdaki link’i kullan:
Bab: Nesebin
Tesbiti ve Kaif Hakkında