Sahih İbn Hibban |
HAC |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Bab: Kıran (Haccı)
Bazı imamlarımızın
Umrenin Hacca Katılması Olan Temettünün Müstehaplığı Konusunda Huccet
Saydıkları Haber
3910- Subay b. Ma'bed hac
ile umreye birlikte niyetlendi. Durumu haber verdiğinde Ömer ona:
"Peygamberinin (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sünnetine uygun
davranmışsın" dedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1578); Şuayb:
İsnadı sahihtir. Bak hadis no: 3911.
Subay b. Ma'bed'in
Getirdiği Telbiye
3911- Ebu Vail ŞakTk b.
Seleme anlatıyor: Ben ve Mesruk, çok kere gidip Subay b. Ma'bed'e bu (hac ile
umreyi birleştirme) olayını soruyorduk. Ben, Hırlıristiyan bir adamdım. Sonra
müslüman oldum. Hac ile umre (yani kıran haccı) niyetiyle ihrama girdim. Sonra
Selman b. Rabia ile Zeyd b. Suhan, Kadisiyye'de benim hac ve umrenin her ikisi
için telbiye getirdiğimi işittiler. Bunun üzerine bu iki kişi (bana işaret
ederek): "Şu adam, ailesinin devesinden daha idraksizdir!" dediler.
Onlar bu sözleriyle bana sanki bir dağ yüklediler. Sonra (halife) Ömer b.
el-Hattab'ın yanına vardım. Bu sırada Ömer b. el-Hattab Mina'da idi. Ona, olup
biteni anlattım. Bunun üzerine Ömer, o iki kimseye yöneldi ve onları
(yaptıkları bu davranıştan ve sözlerden dolayı) kınadı. Sonra bana dönüp iki
defa: "Sen, Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sünnetine
uymuşsun!" dedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1578); Şuayb:
İsnadı sahihtir. Ahmed 1/25; Ebu Davud 1799; Nesai5/146; İbn Mace 2970; Bak
hadis no: 3910.
Kurbanlık Sevkedene Hac
ile Umre için Birlikte Telbiye Getirmesinin Emredilmesi
3912- Hz. Aişe
anlatıyor: Veda haccında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber çıktık
ve umre için ihrama girdik. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Yanında kurbanlığı olanlar umre ile birlikte hacca da niyetlenerek ihrama
girsinler ve ikisini bitirmeden de ihramdan çıkmasınlar" buyurdu. Umreye
niyet edenler Kabe'yi tavaf edip Safa ile Merve arasında sa'yettiler, sonra
ihramdan çıktılar, Mina'dan döndükten sonra hac için bir tavaf daha yaptılar.
Hac ve umreyi bir arada (kıran haccı) yapanlar ise bir defa tavaf yaptılar.
Fakat Mekke'ye girmeden önce hayız oldum ve ne Kabe'yi tavaf edebildim, ne de
Safa ile Merve arasında sa'y edebildim. Bu durumdan Resulullah'a (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şikayette bulunduğumda: "Saçlarını çöz ve tara. Sonra da
hac için İhrama girip umreyi bırak" buyurdu. Dediği gibi yaptım ve haccı
bitirdiğimizde beni Abdurrahman b. Ebı Bekr ile beraber Ten'ım'e gönderdi ve
umre yaptım. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: "Bu da
bozduğun umrenin yerine geçsin" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1560); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre Sahihtir. Buhari 1556; Müslim 1211; Ebu
Davud 1781; Bak hadis no: 3792, 3917, 3926.
Umreyi Haccın içine
Katarak Temettü Yapanın Hem Umresi, Hem de Haccı için Tek Tavaf ile Tek Sa'y
Yapmasının Yeterli Olması
3913- Abdullah b. Ömer bildiriyor:
Abdullah b. Ömer, hac ile umreyi birleştirdi. ikisi için yedi tavaf yaptı. Safa
ile Merve arasında yedi defa say yaptı ve: "Ben, Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'i işte böyle yaparken gördüm!" dedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Müslim'in şartınca
sahih. Buhari 1640; Müslim 1230/181; Nesai 5/226; İbn Mace 2974; Bak hadis no:
3915, 3916.
Haccıyla Umresini
Birleştirerek Kıran Haccı Yapanın Tavafı
3914- Gibir der ki: Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) haccı ve umresi için bir defa tavaf,
bir defa da Safa ile Merve arasında sa'y yaptı.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Müslim'in şartınca
sahih. Bak hadis no: 3819.
Kıran Haccı Yapanın iki
Tavaf Yapacağını iddia Edenin Kavlini çürüten Haber
3915- ibn Ömer'in bildirdiğine
göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hac ve umreyi bir arada
yapanın bir tavaf yapması yeterlidir. Hem haccını da bitirmeden ihramdan
çıkamaz" buyurdu.
[Tahric:] Elbani Sahih; Şuayb: İsnadı zayıftır Bak
hadis no: 3913.
Kıran Haccı Yapanın iki
Tavaf ile iki Sa'y Yapacağını iddia Edenin Kavlini çürüten Haber
3916- Abdullah b.
Ömer'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmaktadır: "Kim hac ve umre (yani kıran haccı) niyetiyle ihrama
girerse hac ve umresi için bir tavaf kifayet eder ve o kimse kurban bayramı(nın
birinci günü) oluncaya kadar ihramdan çıkamaz. Sonra hac ve umrenin her
ikisinden beraber ihramdan çıkar.''
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 33); Şuayb: İsnadı
zayıftır. Bak hadis no: 3913, 3915.
Krran Haccı Yapanın iki
Tavaf ile iki Sa'y Yapacağını iddia Edenin Kavlini çürüten Haber
3917- Hz. Aişe der ki:
Veda haccını yaptığı yıl Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile yola
çıktık ve umre için ihrama girdik. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Yanında kurbanlığı olanlar umre ile birlikte hacca da
niyetlenerek ihrama girsinler ve ikisini bitirmeden de ihramdan çıkmasınlar''
buyurdu. fakat Mekke'ye girmeden önce hayız oldum ve bundan dolayı ne Kabe'yi
tavaf, ne de Safa ile Merve arasında sa'y edebildim. Durumumdan Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yakındığımda: "Umrenden vazgeç, saçlarını
çöz ve tara. Sonra da hac için ihrama gir" buyurdu. Dediği gibi yaptım.
Haccımı bitirdikten sonra da Abdurrahman b. Ebı Bekr ile birlikte beni Ten'ım'e
gönderdi. Oradan umre yaptım. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Bu da bozduğum umrenin yerine geçsin" buyurdu.
Umre için ihrama
girenler Kabe'yi tavaf edip Safa ile Merve arasında sa'y yaptılar. Mina'dan
döndükten sonra da hac için bir daha tavaf yaptılar. Ancak umre ile birlikte
hac için de ihrama girenler sadece bir defa tavaf yaptılar.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Buhari ve Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Bak hadis no: 3912, 3792.
Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Umre Niyetiyle ihrama Giren Ashabına Söz Konusu
Emri Verdiği Yer
3918- Hz. Aişe
anlatıyor: Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beraber hac ayları
içindeki hac gecelerinde, hac niyetiyle yola çıktık. Serif'te konakladığımızda
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabının yanına çıktı ve:
"Yanında kurbanlığı bulunmayanlardan haccını umreye çevirmek isteyenler
çevirsin. Yanında kurbanlığı olanlar ise bunu yapmasın" buyurdu. Sahabeden
bazıları Hz. Peygamber'in bu sözü üzerine umreye niyet ederken, bazıları hac
için olan niyetine devam etti. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ve
ashabından maddi durumu iyi olanlardan kurbanlığı olanlar hac için olan
niyetini değiştirmedi. (Hz. Aişe devamla) şöyle der: Bir ara Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanıma girdiğinde ben ağlıyordum. "Neden
ağlıyorsun?" diye sorunca: "Ashabına umre konusunda soylediğin şeyi
işittim, umreden mahrum oldum" cevabını verdim. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Neyin var ki?" diye sorduğunda ise: "(Hayız
olduğum için) Namaz kılamayacağım" dedim. Bunun üzerine: "Bunun sana
zararı yok, sen haccına bak. Zira sen de Adem'in kızlarından bir kızsın. Yüce
Allah onlara takdir ettiğini sana'da takdir etti. Umulur ki Yüce Allah sana
umreyi de nasip eder" buyurdu. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) son grupla birlikte yola çıkıp Muhassab'da konaklayınca biz de onunla
konakladık. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Abdurrahman b. Ebı Bekr'i
çağırdı ve: "Kız kardeşini Harem bölgesinden çıkart da umre için ihrama
girsin. Sonra Kabe'de tavatını yapsın. Umreyi bitirdiğinde ise buraya gelin.
Siz gelene kadar ben sizi bekleyeceğim" buyurdu. Yola çıkıp umreyi yaptım
ve Kabe'yi tavaf ettim. Seher vakti geldiğimizde Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Bitirdiniz mi?" diye sorunca: "Evet!" cevabını
verdim. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ashabına yola
çıkma emri verdi ve halk Medine'ye doğru yola çıktı.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Buhari ve Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Bak hadis no: 3792, 3795.
Resulullah'ın(Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Serif'te Verdiği Söz Konusu Emri Mekke'ye Girmeden Önce
ikinci Kez Vermesi
3919- Cabir b. Abdillah anlatıyor:
Kadınlarımızı ve çocuklarımızı da yanımıza alıp Resulullah'la (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) birlikte hac niyetiyle yola çıktık. Mekke'ye geldiğimizde
Kabe'yi tavaf edip, Safa ile Merve arasında sa'y yaptık. Daha sonra Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yanında kurbanlık getirmeyenler
ihramdan çıksın" buyurdu. Biz: "Nasıl bir ihramdan çıkışı
kastediyorsun?': diye sorduğumuzda: "Tamamen ihramdan çıkın!"
buyurdu. Terviye gününde de yeniden hac için ihrama girdik. Ayrıca Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kurbanlıklar konusunda her yedi kişi bir
deve veya bir sığıra ortak olsun" buyurdu. Suraka b. Malik b. Cu'şum geldi
ve: "Ey Allah'ın Resulü! Bu umremiz sadece bu yıl için mi geçerli, yoksa
sonsuza kadar böyle mi olacak?" diye sordu. Allah Resulü (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Bu, sonsuza kadar öyledir!" buyurdu. Suraka:
"Ey Allah'ın Resulü! Sanki yeni doğmuşuz gibi bize açıklama yap. Şu an ne
diye amel ediyoruz? Yazılıp biten ve takdir edilen bir son için mi yoksa henüz
ilerde ortaya çıkacak olan bir şey için mi?" diye sorunca, Allah Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Yazılıp biten ve
takdir edilen bir son için" karşılığını verdi. Suraka: "(Sonuç
belliyse) o zaman neden amel edelim?" diye sordu. Allah Resulü (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Amellerinizi yapın! Amelle herkese kendisi için takdir
olan şey kolaylaştırılır" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Hadis sahihtir. Ahmed
3/292, 3/293; Müslim 1318/351; Bak hadis no: 3791, 3912, 3917, 3795, 3918,
3921, 3924.
Ebu Hatim der ki:
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ifrad, kıran ve temettü haccı
yaptığını söyleyen bu rivayetler Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
günümüze dek alimlerin çekişmesine neden olan rivayetlerdendir. Aynı şekilde
Muattıla mezhebinden olanlar ile bidatçilerin: "Tek bir fiil, tek bir adam
ve tek bir durum konusunda birbiriyle çelişen üç tane rivayette bulundunuz ve
nakil bakımından her üç rivayetin de sahih olduğunu iddia ediyorsunuz. Oysa
akıl bu dediğinizi reddetmektedir. Zira Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Veda Hccında hem ifrad, hem kıran, hem de temettü. yapması mümkün
değildir.
Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) tek bir hacda hem ifrad, hem kıran, hem de
temettü yapmış olması mümkün değilse o zaman rivayetler içinden akla uygun
olanın kabul edilmesi gerekmektedir. Bu üç rivayette olduğu gibi sahih olan bir
haberi nasıl reddedebiliyor ya da başkasını ona tercih edebiliyor ve onunla am
el etmiyorsanız o zaman hasmınızın da sizin reddettiğiniz bir habere itibar
etme ya da sizin itibar ettiğiniz bir haberi reddetme hakkı oluyor"
diyerek hocalarımızı tenkit etmesine sebep olmuşlardır. Oysa bunu diyen bir
kişi yalnızken Rabbine dua etse, rivayetleri uzlaştırıp aradaki çelişkileri
gidermede hakkı ve doğruyu isabet ettirmek için O'dan muvaffakiyet dilese
Allah'ın da muvaffakiyetiyle nakil bakımından sıhhatli olan hadisler arasında
herhangi bir çelişki ve tutarsızlığın bulunmayacağını, bu haberlerin birbirini
yalanlamayacağını bilirdi. Zira bu ilimde uzman olanlar, ResUlullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) isnad edilebilecek yalanları, sünnete yönelik
yapılan tenkitleri gidermeye çalışanlar ve hadislerden sahih olanlarını
Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sonra gelenlerin sözlerine tercih
edenler bunu bilmektedirler.
Bu üç haberi
uzlaştırmaya ve bir arada düşünmeye çalışırsak diyebiliriz ki Malik'in
"Zühd - Urve" kanalıyla Aişe'den yaptığı rivayete göre Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihrama girince umreye niyetlenerek girmişti.
Sadece umre niyetiyle yola çıkıp bu şekilde Serife kadar ulaştı. Serifte Eflah
b. Humeyd'in rivayetinde zikredildiği gibi ashabına söz konusu emri verdi. Bu
emir üzerine ashab'dan bazıları sadece hacca (ifrad haccına) niyetlenirken, bir
kısmı umre niyetini devam ettirip umre ihramından çıkmadı. Resulullah da
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) orada hem hac, hem de umreye (kıran haccına)
niyetlendi ve bu şekilde Mekke'ye girdi. Ashabından yanında kurbanlık
getirenler de hacla birlikte umreye niyetlenmişlerdi. Bu hacda ResUlullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) kıran yaptığına yönelik gelen haberlerin tümü bu
anlamdadır ve Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hem umre, hem. de hac
için telbiye getirdiğini görenler tarafından nakledilmişlerdir. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), Mekke'ye girip tavafını ve sa'yını yaptıktan
sonra yanında kurbanlık getirmeyip umre niyetiyle ihrama girenlerin temettü
yapıp ihramdan çıkmalarını emretti. Kendisi de yanında kurbanlık getirmeseydi
aynısını yapacağını bildirdi. Hatta ashabından yanında kurbanlık
getirmeyenlerden bazıları ResUlullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) umre
sonrası ihramdan çıkmadığını gördüklerinde onlar da ihramdan çıkmak istememiş,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) söz konusu emri vermesine ve Aişe'nin
yanına öfkelenmiş bir şekilde girmesine sebep olmuşlardır. Terviye günü
umreciler de ihrama girdiğinde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sadece
hac için telbiye getirerek Mina'ya gitti. Zira başlarda niyetlendiği umresi
Mekke'ye girdikten ve Kabe'yi tavaf edip Safa ile Merve arasında sa'yettikten
sonra tamamlanmıştı. İbn Ömer ve Aişe, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) ifrad haccı yaptığını anlatırken Mekke'den Mina'ya giderken yaptığını
söylemişlerdir. Dolayısıyla bu haberler arasında herhangi bir çelişki ve
tutarsızlık bulunmamaktadır.
Yüce Allah kendisine
yaklaştıracak amellerde bulunmada bizleri muvaffak kılsın. Bizleri sahih
sünnetlere yönelik boyun eğmeye ve onları kabul etmeye yaklaştırsın.
Hakikatlerini anlamaya muvaffak olamadığımız durumlarda değersiz görüşlere ve
ters yüz edilmiş kıyaslamalara dayanarak onları tenkit edip kusurlu bulmak
yerine kusuru kendi nefislerinde görenlerden eylesin. Kendisinden bir seyler
isteneceklerin en hayırlısı O'dur.
Sonraki
sayfa için aşağıdaki link’i kullan: