Sahih

İbn Hibban

 

CENAZELER

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Fasıl: Kabirlerin Ziyareti

 

Kabirler ile Ölüleri Ziyaretin Mubahlığı

 

3168- Bureyde der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ben size üç şeyi yasaklamıştım. Mezarları ziyaret etmenizi, kurban etlerini üç günden sonra yemenizi ve kaplar(da şıra yapmanız)ı yasaklamıştım. Ancak Muhammed'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) annesinin mezarını ziyaret etmesi için izin verilmiştir. Size kurban etlerini üç günden sonra yemenizi yasaklamam, varlıklı olanların kesemeyenlere vermesi içindi. Ben size kaplarda şıra yapmayı yasaklamıştım. Zira kaplar hiçbir şeyi haram veya helal kılmaz.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 228); Şuayb: İsnadı kavıdir. Ahmed 5/259; Müslim 977; Ebu Davud 3235; Tirmizi 1054; Nesai 4/89.

 

 

 

Ahireti Hatırlattığı için Kabirleri Ziyaretin Emredilmesi

 

3169- Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) annesinin mezarını ziyaret edince hem kendisi ağladı, hem çevresindekileri ağlattı, sonra şöyle buyurdu: "Rabbimden, mezarını ziyaret etmek için izin istedim, izin verdi. Onun için bağışlanma dilemem için izin istedim; ancak izin vermedi. Mezarları ziyaret edin. Çünkü (mezarlar) size ölümü hatırlatır.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 238); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca Sahih. Ahmed 2/441; Müslim 976; Ebu Davud 3234; Nesai 4/90; İbn Mace 1572.

 

 

 

Kabirlere Ayakkabılarla Girmenin Yasaklanışı

 

3170- Beşır b. el-Hasasiyye anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), (bir gün) Beşır b. el-Hasasiyye'ye: "Senin adın nedir?" diye sordu. O da: "Zahm (sıkıntı dert)" diye cevap verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sen, "Beşir (= müjdeleyici)sin" buyurdu. Böylelikle Beşır, onun adı oldu. Beşır b. el-Hasasiyye devamla der ki:

 

Ben (bir gün) Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'le birlikte yürürken, Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), (bana): "Ey ibnu'I-Hasasiyye! Hangi şey sebebiyle Allah'tan razı değilsin?" diye sordu. Ben de: "Ey Allah'ın Resulü! Allah'a karşı hiç bir razı olmadığım şey yok. Çünkü Allah, bana, her hayrı vermiştir" dedim. Derken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), (yolda yürürken) müşriklerin kabirlerine uğradı ve üç defa: "Doğrusu bunlar, daha önce çok hayır(lar)la karşılaştılar (da o hayırlardan yüz çevirdiler)" buyurdu. Sonra müslümanların kabirlerine vardı ve üç defa: "Bunlar da, çok hayırlara eriştiler" buyurdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yürürken, aniden kendisinden bir bakış (onlara doğru) bir müddet devam etti. Bir de baktık ki ayağında ayakkabılarıyla kabirler arasında gezinen -bir adam karşımıza çıkıverdi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ona: "Ey sibt (denilen tabaklanmış sığır köselesin)den yapılmış ayakkabı giyen kimse! Hemen sibtten yapılmış ayakkabını (ayağından çıkarıp) at" diye seslendi. Bunun üzerine adam baktı, adam Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i tanıyınca (hemen) ayakkabılarını çıkarıp attı.

 

Abdurrahman b. Mehdi ekledi: Ben, (bir gün) Abdullah b. Osman'la birlikte bir cenazede bulunuyordum. Kabristana varınca, bu hadisi ona naklettim. O da: "Bu, ceyyid bir hadistir. Ravisi, güvenilir kimsedir" dedi, sonra da ayakkabılarını çıkarttı ve kabirlerin arasında yürüdü.

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen (Ahkamu'l-cenaiz 172-3); Şuayb: İsnadı kavıdir. Ahmed 5/83, 5/'84; Ebu Davud 3230; Nesai4/96; İbn Mace 1568.

 

 

Ebu Hatim der ki: Muhtemeldir ki adamın giydiği ayakkabı (sibt) tabaklanmamış deriden yapılmıştı. Resulullah da (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tabaklanmamış ölü hayvan derisinden yapılmış ayakkabının giyilmesini kerih bulmuştur. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) "Ölü (kendisini defnedenleri dönüp giderlerken onların ayak seslerini muhakkak duyar" sözü de mezarlıklara ayakkabılarla girmenin caizliğine delildir.

 

 

 

Verilmeyeceğini Söyleyenlerin Aksine Mezarlığa Giren Kişinin Ölülere Selam Vermesinin Emredilmesi

 

3171- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mezarlığa çıkınca: "Selam size ey müminler diyarı! inşaallah biz de size katılacağız" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 240); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Muvatta 1/28, 1/30; Ahmed 2/375; Müslim 249; Ebu Davud 3237; Nesai 1/93; İbn Mace 4306.

 

 

 

Mezarlığa Girerken "es-Selamu Aleykum" Yerine "Aleykumu'sSelam" Denileceğini iddia Edenin Kavlini çürüten Haber

 

3172- Hz. Aişe der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sırası bende olduğu gece, gecenin sonlarında Bakı mezarlığına çıkar ve şöyle derdi: "Selam size  ey müminler diyarı! Size yarın verileceği vaad olunan şey verilmiştir. Sizler bekletilmektesiniz. inşaallah biz de size katılacağız. Allahım! Bakiu'l-Garkad'da yatanlara mağfiret et.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 239); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 6/180; Müslim 974; Nesai 4/93; İbn Mace 1546.

 

 

 

Mezarlığı Giren Kimseye, Allah'tan Kendisi ve Toprak Altında Olanlar için Afiyet Dilemesinin Emredilmesi

 

3173- Süleyman b. Bureyde'nin babasından bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendilerine mezarlığa çıkacakları zaman şöyle demelerini öğretirdi: "Selam sizlere ey bu diyarın mü min ve müslüman halkı! inşaallah biz de size katılacağız. Siz bizim öncülerimizsiniz, biz de sizin peşinizden geleceğiz. Allah'tan kendimize ve sizlere afiyet dileriz.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 240); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 5/353; Müslim 975; Nesai4/94; İbn Mace 1547.

 

 

 

İlimde Derinliği Olmayanların, Müslümanların Müşriklerin Mezarlarını Ziyaret Etmelerinin Caiz Olduğuna Delil Saydıkları Haber

 

3174- Cabir b. Abdillah bildiriyor: Abdullah b. Ubey b. Selul mezarına konulduktan sonra Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve emriyle onu mezarından çıkardılar. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu dizlerine koyup üzerine tükürerek üfledi ve gömleğini ona giydirdi."

 

[Tahric:]  Elham: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 203); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Buhari 1270; Müslim 2773; Nesai 4/37, 4/38.

 

 

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Bahsettiğimiz Fiili işleme Nedeni

 

3175- ibn Ömer der ki: Abdullah b. Ubey öldüğü zaman oğlu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve: "Ey Allah'ın Resulü! Babamı kefenlemem için bana gömleğini ver ve onun namazını kılıp ona bağışlanma dile" dedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona gömleğini verdi ve: "(Hazır olunca) bana haber ver de namazmı kılayım" buyurdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun namazını kılmak için gidince Hz. Ömer: "Allah, münafıkların cenaze namazını kılmanı yasakladı'' dedi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah bu konuda: ‘‘Onlar için ister bağışlanma dile, ister dileme. Onlar için yetmiş kez bağışlanma dilesn de, Allah onları asla affetmeyecektir’‘ (Tevbe 80) buyurarak beni muhayyer bıraktı" karşılığını verip namazını kıldı. Allah, ''Onlardan ölen hiçbirine asla namaz kılma ve kabrinin başında durma. Çünkü onlar Allah'ı ve Resulünü inkar ettiler ve fasık olarak öldüler" (Tevbe 84) ayetini indirince Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sonrasında onların namazını kıldırmaz oldu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz s. 121); Şuayb: İsnadı Buhari'nin şartınca sahihtir. Ahmed 2/18; Buhari 1269; Müslim 2774/4; Tirmizi 3098; İbn Mace 1523.

 

 

 

3176- Hz. Ömer anlatıyor: Abdullah b. Ubey öldüğü zaman oğlu Abdullah b. Abdillah b. Ubey b. Selul Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelerek: "Ey Allah'ın Resulü! işte Abdullah b. Ubey b. Selul onu namazını kıldırman için izin koyduk" dedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını kıldırmak üzere durduğunda, önünde durup: "Ey Allah'ın Peygamberi! Filan zamanda şöyle şöyle diyen, filan zamanda da böyle böyle diyen Allah düşmanı Abdullah b. Ubey'in mi namazını kıldıracaksın?" dedim ve Abdullah'ın pis günlerini saymaya başladım. Ben saydıkça Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Ömer! Geri çekil!" diyerek tebessüm ediyordu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu şekilde uzattığı mı görünce şöyle buyurdu: "Ey Ömer! Geri çekil! Bu konuda muhayyer bırakıldım. Zira bana:

 

''Onlar için ister bağışlanma dile, ister dileme. Onlar için yetmiş kez bağışlanma dilesen de, Allah onları asla affetmeyecektir’‘ (Tevbe 80) buyruldu. Şayet yetmişten daha fazla bağışlama dilemem halinde bağışlanacaklarını bilsem bunu yapardım."

 

Allah ve Resulü daha iyi bilmelerine rağmen benim Allah Resulü'ne karşı olan bu cüretime şaşırdım. O bunu söyleyince geri döndüm. Sonrasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını kıldırdı ve cenazenin ardında yürüdü. Kabrine kadar gitti ve gömülene kadar oradan ayrılmadı. Vallahi bu olayın ardından çok zaman geçmedi ki: ''Onlardan ölen hiçbirine asla namaz kılma ve kabrinin başında durma. Çünkü onlar Allah'ı ve Resulünü inkar ettiler ve fasık olarak öldüler" (Tevbe 84) ayeti nazil oldu. Sonrasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefat edene kadar hiçbir münafığın namazını kıldırmadı ve mezarı başında durmadı.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 121); Şuayb: İsnadı kavidir. Ahmed 1/16; Buhari 1366; Tirmizi3097; Nesai4/67, 4/68.

 

 

 

Faziletli Hayırlı Kimseler de Olsa Mezarları Ziyaret Eden Kadınların Cennete Giremeyecekleri Hakkında

 

3177- Abdullah b. Amr b. el-As anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte bir ölüyü mezara gömdük. Bu işi bitirince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) oradan ayrıldı. Biz de ayrıldık. Bir evin kapısı hizasına varınca orada yolun ortasında durdu, baktığımızda karşısında bir kadının olduğunu gördük. Yaklaştığında bir de baktık ki o Hz. Fatıma imiş. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Ey Fatıma! Seni evinden çıkaran sebep nedir?" diye sorunca o: ''Ey Allah'ın Resulü! Şu evin halkına geldim, onlara ölüleri için taziyede bulundum'' dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Herhalde onlarla birlikte mezarlığa da gittin" buyurunca Fatıma: "Allah korusun, senin bu konuda söylediklerini ben de işittim" karşılığını verdi. Buna karşılık Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Eğer onlarla birlikte mezara kadar gitmiş olsaydın babanın babası olan deden onu görene kadar cenneti göremezdin" dedi.

 

Ben Rabia'ya (metinde geçen) "kuda"yı sordum da "mezarlar" diye cevap verdi.

 

[Tahric:]  Elbani: Zayıf (Daif Ebi Davud 560); Şuayb: İsnadı zayıftır. Ahmed 2/169; Ebu Davud 3123; Nesai 4/27.

 

 

Ebu Hatim der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Fatıma'ya "Eğer onlarla birlikte mezara kadar gitmiş olsaydın babanın babası olan deden onu görene kadar cenneti göremezdin" derken, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yasakladığı şeyleri yapmayan kişilerin gireceği Cennet-i Ala'yı göremeyeceğini belirtmek istemiştir. Zira Fatıma daha öncesinde bunun yasaklandığını biliyordu. Cennet de tek bir cennetten değil çok sayıda cennetten oluşmaktadır. Müşrik derece olarak yüksekte ya da aşağıda ya da ikisi arasında olan hiçbir cennete giremeyecektir."

 

 

 

Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mezarları Ziyaret Eden Kadınları lanetlemesi

 

3178- Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) "Allah, mezarlıkları ziyaret eden kadınları lanetledi" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen liğayrihi (Ahkamu'l-cenaiz 235; Mişkat 1770); Şuayb: İsnadı hasendir. Ahmed 2/337; Tirmizil056; İbn Mace 1576.

 

 

 

Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mezarları Mescid Edinip Orada Kandil Yakan Kadınları lanetlemesi

 

3179- Abdullah b. Abbas der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kabirleri ziyaret eden kadınlara, mezarları mescidler edinen kadınlara ve oralarda kandil yakanlara lanet etti.''

 

[Tahric:]  Elbani: Zayıf (Ahkamu'l-cenaiz 236; es-Silsiletu'd-daife 225); Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 1/229; Ebu Davud 3236; Tirmizi 320; Nesai 4/94; İbn Mace 1575; Bak hadis no: 3180.

 

 

Ebu Hatim der ki: EbU Salih'in adı Mızan olup güvenilirdir; ismi Bazam olan ve Kelbi'nin arkadaşı olan Ebu Salih'ten de farklıdır.

 

 

 

Kadınlara Kabir Ziyaretinin, Orada Kandil Yakmanın ve Üzerlerine Mescid Bina Etmenin Yasaklanışı

 

3180- ibn Abbas der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kabirleri ziyaret eden kadınlara, mezarları mescidler edinen kadınlara ve oralarda kandil yakanlara lanet etti."

 

[Tahric:]  Elbani: Zayıf (Ahkamu'l-cenaiz 236; es-Silsiletu'd-daife 225); Şuayb: İsnadı sahihtir. Bak hadis no: 3179.

 

 

Ebu Hatim der ki: Buradaki EbU Salih'in adı, Mızan olup Basralı güvenilir bir ravidir ve Muhammed b. es-Saib el-Kelbi'nin arkadaşından başkasıdır.

 

 

 

Kabirleri Mescidlere Dönüştürmenin ve Oraya Resimler Yapmanın Caiz Olmadığına Delalet Eden Haber

 

3181- Hz. Aişe anlatıyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rahatsızlandığı zaman hanımlarından birisi ona Habeşistan'da bulunan Mariye adındaki bir kiliseden bahsetti. Üm mü Seleme ve Ümmü HabTbe, Habeşistan'a gittiklerinde O'nu görmüşlerdi. O ikisi Habeş topraklarında gördükleri Mariye isimli kilisenin güzelliğinden ve içindeki resimlerden bahsettiklerinde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) başını kaldırdı ve: "Onlar, aralarında iyi! salih olan birisi öldüğü zaman mezarına bir mescid (tapınak) bina eder, sonra da o tür resimleri yaparlardı. işte onlar Allah katında mahlukatın en şerlileridirler" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 278); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 6/121; Buhari 1341; Müslim 528; Nesai 2/40; Darimi 1/326.

 

 

 

Yüce Allah'ın, Peygamberlerinin Mezarlarını Tapınak Haline Getirenleri Lanetlemesi

 

3182- Hz. Aişe'nin nakledildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah, peygamberlerinin kabirlerini mescid (tapınak) haline getiren kavimlere lanet etmiştir" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 276); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 6/146; Nesai4/95.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Fasıl: Şehid