Sahih İbn Hibban |
CENAZELER |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Fasıl: Ölünün
Mezardaki Ahvali
Müslüman ve Kafirin Daha
Mezara Sokulmadan Önce Sevap ya da Ceza Olarak Neyle Karşılaşacağını Bildiğine
Delalet Eden Haber
3111- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine
göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadır:
"(Müslüman) bir kul tabuta konulduğunda: ‘‘Beni (gideceğim yere) acele
ulaştırın, beni (gideceğim yere) acele ulaştırın" der. Kafir bir kimse de,
tabuta konulduğunda: ‘‘Eyvah! Beni nereye götürüyorsunuz?’‘ diye bağırır."
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 444);
Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 2/474; Nesai 4/40; Bak hadis no:
3038, 3039.
Ebu Hatim der ki: Bu
hadisi, Said el-Makburl, babası kanalıyla Ebu Said el-Hudri'den ve Abdurrahman
b. Mihran kanalıyla Ebu Hureyre'den rivayet etti. İki kanal da mahfüzdur. Ebu
Said'in metni Ebu Hureyre'nin metninden daha detaylıdır. Ebu Said hadisini bu
babın başında zikrettik.
Bu Ümmetten Kimsenin
Kabrin Sıkıştırmasından Kurtulamayacağı Hakkında -ki Yüce Allah'tan Bundan Bizi
Selamette Kılmasını Dileriz-
3112- Hz. Aişe
bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kabrin öyle bir
sıkıştırması vardır ki eğer ondan kurtulabilen olsaydı Sa'd b. Muaz urtulurdu"
buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 1695);
Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 6/55.
Ölünün Mezara
Konulduktan Sonra Çürüyene Kadar Hiçbir Şeyinin Hareket Etmeyeceğini İddia
Edenin Kavlini Çürüten Haber
3113- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadır:
"Ölü kabrine konulduğu zaman (kendisini defnedenler) dönüp giderlerken
onların ayak seslerini muhakkak duyar. (Ölen kişi) eğer mümin bir kimse ise (kıldığı)
namaz, baş tarafında; (tuttuğu) oruç, sağ tarafında: (verdiği) zekat, sol
tarafında; sadaka, sıla-i rahim, iyiliği emretme, insanlara iyilikte bulunma
ile ilgili yaptığı hayır işleri ise ayakları tarafında (durur). Derken (ona)
baş tarafından gelinir. Bu durumda namaz: ‘‘Benim tarafımdan giriş yoktur’‘
der. Sonra (ona) sağ tarafından gelinir. Bu durumda oruç: ‘‘Benim tarafımdan
giriş yoktur’‘ der. Sonra (ona) sol tarafından gelinir. Bu durumda zekat:
‘‘Benim tarafımdan giriş yoktur’‘ der. Sonra (ona) ayakları tarafından gelinir.
Bu durumda sadaka, sıla-i rahim, iyiliği emretme, insanlara iyilikte bulunma
ile ilgili yaptığı hayır işleri: ‘‘Benim tarafımdan giriş yoktur’‘ der. Bunun
üzerine ona: ‘‘Otur!’‘ de(nili)r. O da oturur.
Derken ona, batmaya
yaklaşmış vaziyette ki güneş gösterilir. Ona: ‘‘Sizin aranızda olan hani şu
adam var ya, onun hakkında ne dersin?’‘ denilir. O da: ''Beni serbest bırakın
da namaz kılayım’‘ der. (Ona): ‘‘Doğrusu sen, muhakkak (istediğin şeyi)
yapacaksın. Sen bize soracağımız şeyleri haber ver: Hakkında söz söylediğin
içinizdeki şu adam ile ilgili görüşün nedir? O'nunla ilgili nasıl şahitlik
edersin?’‘ derler. O da: ‘‘(O,) Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'dir.
O'nun, Allah'ın Resulü olduğuna ve (bize) Allah katından hak (dini) getirdiğine
şahitlik ederim’‘ der. Bunun üzerine ona: ‘‘Sen bu (ikrar) üzere yaşadın, bu
(ikrar) üzere öldün ve Allah dilerse bu (ikrar) üzere diriltileceksin’‘
denilir. Sonra ona, cennet kapılarından bir kapı açılır. Ona: ‘‘işte şurası,
cennette senin yerindir. (Orasını) Allah senin için cennette hazırlamıştır’‘
denilir. Bunun üzerine o kimsenin gıptası ve sevinci artar. Sonra ona, cehennem
kapılarından bir kapı açılır. Ona: ‘‘işte şurası, (cehennemdeki) senin
yerindir.
Eğer Allah'a isyan etmiş
olsaydın, Allah cehennemde orasını senin için hazırlamış olacaktı’‘ denilir.
Bunun üzerine o kimsenin gıptası ve sevinci artar. Sonra kabri o kimse için
yetmiş arşın genişletilir ve orası onun için aydınlık hale getirilir. Cesedi,
başlangıçta olduğu gibi toprağa iade edilir. Sonra ruhu, temiz ruhlar içerisine
konulur. Artık o, cennette bir ağaca asılmış yeşil bir kuştur. işte bu, Yüce
Allah'ın ‘‘Allah sağlam sözle iman edenleri hem dünya hayatında, hem de
ahirette sapasağlam tutar’‘ (ibrahim 27) sözüdür.
Kafire ise baş
tarafından gelinir, fakat (kendisine fayda sağlayacak) hiçbir şey bulunmaz.
Sonra sağ tarafından gelinir, fakat (kendisine fayda sağlayacak) hiçbir
bulunmaz. Sonra sol tarafından gelinir, fakat (kendisine fayda sağlayacak)
hiçbir şey bulunmaz. Sonra ayakları tarafından gelinir, fakat (kendisine fayda
sağlayacak) hiçbir şey bulunmaz. Ona: ‘‘Otur!’‘ denilir. Bunun üzerine o,
ürkmüş ve korkmuş vaziyette oturur. Ona: ‘‘Sizin aranızdan olan hani şu adam
var ya, onun hakkında ne dersin?’‘ denilir. O da: ‘‘Hangi adam?’‘ der. Ona:
‘‘içinizdeki adam’‘ denilir ve kendisine "Muhammed" diye adı
söylenene kadar doğru cevabı bulamaz. O: ‘‘Bilmiyorum, insanların (O'nunla
ilgili) bir söz söylediklerini işittim, dolayısıyla ben de (sadece) insanların
söylediğini dedim’‘ der. Ona: ‘‘Sen bu (ikrarla) yaşadın, bu ikrar üzere öldün
ve Allah dilerse (kıyamet günü) bu (ikrar) üzere diriltileceksin’‘ denilir.
Sonra ona, cehennem kapılarından bir kapı açılır. Ona: ‘‘işte burası, senin
cehennemdeki yerindir. Allah orasını cehennemde senin için hazırlamıştır’‘
denilir. Bunun üzerine onun hüsranı ve dövünmesi artar. Sonra ona, cennet
kapılarından bir kapı açılır. Ona: ‘‘işte burası, senin cennetteki yerindir.
Eğer sen Allah'a itaat etmiş olsaydın Allah (cennette) arasını senin için
hazırlamış olacaktı’‘ denilir. Bunun üzerine onun hüsranı ve dövünmesi artar.
Kabri onu; kaburga kemiklerini yerlerinden oynatırcasına sıkıştırır. İşte bu,
Yüce Allah'ın ‘‘Şüphesiz kafirin (kabir aleminde) sıkıntılı bir hayatı olacak
ve biz onu, kıyamet günü kör olarak haşr edeceğiz’‘ (Taha, 124) şeklinde
buyurduğu (kabirdeki) sıkıntılı hayattır."
[Tahric:] Elbani: Sahih (et-Ta'liku'r-rağib 4/188;
Ahkamu'l-cenaiz 198-202); Şuayb: İsnadı hasendir.
Müslüman Olsun Kafir
Olsun Kişinin Mezarında Sorguya Çekilmesi
3114- Esma binti Ebı
Bekr anlatıyor: Bir güneş tutulmasında Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) hanımı Aişe'nin yanına geldim. insanlar namaza durmuştu. Aişe de namaz
kılıyordu. Ona: "insanlara ne oluyor?" diye sorduğumda eliyle gökyüzüne
işaret etti ve: "Sübhanallah!" dedi. Ona: "Bu bir ayet (doğal
afeti mi ?" diye sorduğumda evet anlamında işaret etti. Bunun üzerine ben
de namaza durdum. Üzerime baygınlık gelince başıma su dökmeye başladım.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) namazı bitirince Yüce Allah'a hamd ve sena edip şöyle
buyurdu: "Daha önce bana gösterilmemiş her şey, hatta cennet ve cehennem
bile burada bana gösterildi. Bana vahy edildiğine göre kabrinizde Mesih Deccal
fitnesine benzer veya yakın -Esma'nın bu iki sözden hangisini söylediğini
bilmiyorum- bir şekilde imtihan edileceksiniz. Kişiye: ‘‘Bu adam hakkında ne
biliyorsun?’‘ diye sorulacak. Mümin veya mukin -Esma'nın bu iki sözden
hangisini söylediğini bilmiyorum- olan kişi: ‘‘O Allah'ın Resulü Muhammed'dir!
Bize apaçık delillerle ve hidayetle geldi. Biz de icabet edip ona iman ettik ve
tabi olduk’‘ karşılığını verecek. Bunun üzerine ona: ‘‘Rahat bir şekilde uyu!
Biz ona kesin bir şekilde inandığını bildik’‘ denilecek. Münafık veya şüphede
-Esma'nın bu iki sözden hangisini söylediğini bilmiyorum- olan kişiye aynısı
sorulunca: ‘‘Bilmiyorum! insanların bir şeyler dediğini duydum, ben de aynısını
söyledim’‘ karşılığını verecek."
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 1/188, 1/189; Buhari 184; Müslim
905.
Kişilerin Mezarda
Sorguya Çekilirken Akıllarının Başlarında Olacağını Bildirilmesi
3115- Abdullah b. Amr
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), (bir gün) kabrin fitnelerinden
bahsetti. Bunun üzerine Ömer b. el-Hattab: "Akıllarımız bize geri
verilecek mi, ey Allah'ın Resulü!?" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Evet, sizin bugünkü durumunuz gibi olacaksınız" buyurdu. Ömer
ise: ''O zaman (Ömer'in) ağzına taş dolsun" dedi.
[Tahric:] Elbani: Hasen (et-Ta'liku'r-rağib 4/183);
Şuayb: İsnadı hasendir. Ahmed 2/172.
Kabrinde Sorguya
Çekilecek Olan Müslümana Günün Güneş Batarkenki Haliyle Gösterilmesi
3116- Cabir'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadır:
"Ölü kabre girdiği zaman, ona, batışı anındaki güneş gösterilir. Bunun
üzerine ölü: ‘‘Beni serbest bırakın da namaz kılayım’‘ der."
[Tahric:] Elbani: Sahih (Zilalu'l-cenne 867); Şuayb:
İsnadı hasendir. İbn Mace 4272.
İnsanları Kabirlerinde
Sorguya Çekecek Olan İki Meleğin İsmi -ki Yüce Allah Bizi Onların Sorgusu
Esnasında İhsanıyla Başarılı Kılsın-
3117- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadır:
"Ölü -veya insan- kabre konulduğunda simsiyah mavi gözlü iki melek ona
gelir. O meleklerden birine, Münker ve diğerine de Nekır denilir. O iki melek,
ona: ‘‘Bu Muhammed (denilen) adam hakkında ne dersin?’‘ diye sorarlar. O kimse,
eğer mümin bir kimse ise (dünyada iken) söylediğini (aynen tekrar ederek): ‘‘O;
Allah'ın kulu ve Resulü'dür. Şahadet ederim ki Allah'tan başka hiçbir ilah
yoktur. Ve yine şahadet ederim ki, Muhammed, Allah'ın kulu ve Resulü'dür’‘ der.
O iki melek, ona: ‘‘Doğrusu biz, senin bunu söyleyeceğini muhakkak biliyorduk’‘
derler. Sonra kabri o kimse için yetmiş arşın, yetmiş arşın olmak üzere
genişletilir ve orası onun için aydınlık hale getirilir. Ona: ‘‘(Rahat bir
şekilde) uyu’‘ denilir. Bunun üzerine o kimse, ailesinden en çok sevdiği kimsenin
uyandırdığı gelininlgüveyin uyuması gibi -Allah'ın onu bu yattığı yerde yeniden
diriltmesine kadar- uyur.
(Kabre konulan kimse)
eğer münafık bir kimse ise (Muhammed hakkında sorulan soruya): ‘‘Bilmiyorum,
ben insanların (O'nunla ilgili) bir şeyler söylediklerini işitirdim. Ben de
(aynen) onu söylerdim’‘ der. Bunun üzerine o iki melek, ona: ‘‘Doğrusu biz,
senin bunu söyleyeceğini muhakkak biliyorduk’‘ derler. Sonra yere: ‘‘Onu
sıkıştır!’‘ denilir. Bunun üzerine yer, (onu kabirde) Kaburga kemiklerini yerlerinden
oynatırcasına sıkıştırır. Böylelikle o kimse; Allah'ın, onu, (mahşer günü)
yeniden diriltmesine kadar azaba uğramaya devam eder."
[Tahric:] Elbani: Hasen sahih (es-Silsiletu's-sahiha
1391); Şuayb: İsnadı kavıdir. Ahmed 4/287; Ebu Davud 4753; Tirmizi 1071.
Ebu Hatim der ki:
A'meş'in Minhal b. Amr kanalıyla Zadan'dan, onun da Bera'dan olan hadisini
A'meş, Hasan b. Umare'den, o da Minhal b. Amr'dan işitmiştir. Zadan ise bunu
Bera'dan işitmemiştir ki bu nedenle bunu burada tahric etmedim.
Münkerin Sorgusu
Sırasında Ölünün Mezardan Ayrılanların Ayak Seslerini işitmesi -ki Yüce
Allah'tan Bu Anda Sebat Vermesini Dileriz-
3118- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadır:
"Ölü (kendisini defnedenler) dönüp giderlerken onların ayak seslerini
muhakkak duyar.''
[Tahric:] Elbani: Sahih (et-Ta'liku'r-rağib 4/188-9);
Şuayb: İsnadı zayıftır.
Kabir Azabını inkar
Edenin Kavlini çürüten Haber
3119- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onun dar
bir geçimi olur ve kıyamet günü de onu kör olarak haşr ederiz''(Taha 124) ayeti
hakkında: "Bu, kabir azabıdır" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Hasen (Sahihu'l-Mevarid 1751); Şuayb:
İsnadı hasendir.
Münker ve Nekir'in
Suallerine icabet Ettikten Sonra Müslüman ile Kafirin Karşılaşacağı Durum
3120- Enes b. Malik'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Kul mezarına konulduğu ve sahipleri geri dönüp gittikleri zaman ölü daha
onların ayakkabılarının sesini işitirken ona iki melek gelir. Onu oturturlar
ve: ‘‘Şu Muhammed denilen adam hakkında ne derdin?’‘ diye sorarlar. Mümin
kimse: ‘‘Onun Allah'ın kulu ve Resulü olduğuna şahadet ederim’‘ der. Bunun
üzerine ona: ‘‘Cehennemdeki yerine bak. Allah bu yerini senin için cennetten
bir yerle değiştirdi’‘ denilir." -Katade bize bu müminin mezarının yetmiş
arşın genişletileceğinden, kıyamete dek yeşilliklerle dolu kalacağından
bahsetti ve yine Enes hadisine dönerek şöyle devam etti ''Fakat kafir ve
münafığa: ‘‘Bu adam hakkında ne derdin?’‘ diye sorulunca:
''Bilmiyorum, ben de
insanların dedikleri gibi diyordum’‘ der. Bunun üzerine kendisine: ‘‘Hay sen
bilemeyesin ve okuyamayasın'' denilir. Sonra ona demirden bir topuzla bir darbe
vurulur. Bu kişi öyle bir feryat eder ki bu feryadını insanlar ve cinler
dışında yakınında bulunan her şey işitir."
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsilehı's-sahiha 1344);
Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/126; Buhari
1338; Müslim 2870/71; Ebu DavUd 3231; Nesai 4/97,4/98.
3121- Ebu Said
el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmaktadır: "Kafire kabrinde doksan dokuz tane Tinnın musallat edilir
ve kıyamet kopuncaya kadar onu sokup parçalar. Eğer bir Tinnin yeryüzüne
üflemiş olsa bir tane yeşillik bile bitmezdi."
[Tahric:] Elbani: Zayıf (et-Ta'liku'r-rağib 4/182);
Şuayb: İsnadı zayıftır. Ahmed 3/38; Darimi 2/331.
Kabrinde Kafire Musallat
Edilen Tinnin'in Vasfı
3122- Ebu Hureyre bildiriyor:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Mümin kimse kabrinde yeşil bir
bahçe içerisindedir. Kabir onun için yetmiş arşın genişletilir ve kabri, onun
için Ay'ın ondördündeki Ay gibi aydınlatılır. Şu ‘‘Şüphesiz kafirin (kabir
aleminde) sıkıntılı bir hayatı olacak ve biz onu, kıyamet günü kör olarak haşr
edeceğiz’‘ (Taha 124) ayetinin ne hakkında indirildiğini biliyor musunuz?
Sıkıntılı hayatın ne olduğunu biliyor musunuz?" diye söyledi. Sahabiler:
"Allah ve Resulü daha iyi bilir?" dediler.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Sıkıntılı hayat; kafirin, kabrindeki azabıdır.
Canım elinde olan
Allah'a yemin ederim ki, ona doksan dokuz tane Tinnin musallat edilir.
Tinnın'in ne olduğunu biliyor musunuz? O, doksan dokuz yılandır. Her yılanın yedi
başı vardır. Bu yılan, o kafiri sokar ve dirileceği güne kadar onu
parçalar" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Hasen (et-Ta'liku'r-rağib 4/182);
Şuayb: İsnadı hasendir.
Dünyada Ağıt Yakılarak
Kendisine Ağlandığı İçin Yüce Allah'ın Kahr Ölüye Azap Etmesi
3123- Amre binti
Abdirrahman bildiriyor: Hz. Aişe'ye Abdullah b. Ömer'in: ''Ölü, dirilerin
kendisi için ağlamasından dolayı azab çeker" dediği söylenince, Aişe şu
karşılığı verdi: "Allah, Ebu Abdirrahman'ı bağışlasın, o, yalan söylemez,
ancak unutmuş veya yanılmış olmalı. Zira Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) kendisi için ağlanan Yahudi bir kadının (mezarı) yanından geçerken:
‘‘Bunlar kendisi için ağlarken o da mezarında azab çekmektedir’‘ buyurdu.''
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 1/234; Ahmed 6/107; Buhari 1289;
Müslim 932/27; Tirmizi 1006; Nesai 4/17; İbn Mace 1595; Bak hadis no: 3137.
Mustafa'ya (Sallallahu
aleyhi ve Sellem), Kabirlerinde Azap Gören Kafirlerin Seslerinin işittirilmesi
3124- Ebu Eyyub
el-Ensari'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) güneş
batarken bir ses işitmiş ve: "Bu, Yahudilerin sesidir. Kabirlerinde azap
görüyorlar" buyurmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Buhari 1375; Müslim 2869; Nesai 4/102.
insanlardan Kabirlerinde
Azap Görenlerin Seslerini Yerdeki Hayvanların işitmesi
3125- Ümmü Mübeşşir anlatıyor:
Ben Neccar oğulları bahçelerinden birinde olduğum sırada Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) (bir gün) yanıma girdi. Orada Neccar oğullarına ait mezarlar
vardı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kabir azabından Allah'a
sığınınız" buyurdu. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Kabir için azab var
mıdır?" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet,
(vardır). Doğrusu onlar kabirlerinde azaba uğratılmaktadırlar. Bunu, hayvanlar
işitir" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 1445;
Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 6/362.
insanların Kabir Azabını
işitememe Nedeni
3126- Enes b. Malik
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Neccar oğulları
bahçelerinden birine girdi. Derken (orada bulunan) bir ses işitti. Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu kabrin sahibi ne zaman
defnolundu?" diye sordu. Sahabiler: "Cahiliye döneminde"
dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buna sevindi ve: "Eğer
(korkup ta) gömmeyeceğinize dair endişem olmasaydı, kabir azabını size de
işittirmesi için mutlaka Allah'a dua ederdim" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 158);
Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 3/103; Nesai 4/102; Bak hadis no:
3131.
idrardan Kaçınmamaktan
Dolayı Kabir Azabının Olduğuna Delalet Eden Haber
3127- Abdurrahman b.
Hasene anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), (bir defasında)
elinde bir (içinde odun parçası, ağaç dalı gibi hiç bir şey bulunmayan sığır
derisinden yapılma bir kalkan olan) "daraka" bulunduğu halde yanımıza
çıkageldi. Derken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), onu (kendisine
siper yaparak) yere koydu ve ona (doğru dönüp) küçük abdestini yaptı. Bunun
üzerine (orada bulunan) topluluktan biri: "O'na bakınız, kadın gibi küçük
abdestini yapıyor" dedi.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onu(n bu sözünü) duydu. Bunun üzerine Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yazıklar olsan sana! israil oğullarından
bir kimsenin başına geleni bilmedin mi? Onlara idrardan bir şey sıçradığı /
bulaştığı zaman, sidiğin dokunduğu yeri makaslarla keserlerdi. (Çünkü onların
şeriatları bunu gerektiriyordu). Sonra israil oğullarından bu kişi, onlara,
(sidiğin değdiği yeri) kesme işini yasakladı. Bunun üzerine o zat, kabrinde azaba
uğratıldılı buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 16); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 4/196; İbn Mace 346;
Nesai 1/26.
Koğuculuğun da Kabir
Azabına Neden Olduğuna Delalet Eden Haber
3128- ibn Abbas
anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki mezarın yanından
geçerken şöyle buyurdu: "Hiç şüphesiz şu ikisine azab ediliyor, Büyük bir
günahtan sebep azab edilmiyorlar. Biri idrarından sakınmaz, diğeri söz
taşırdı." Daha sonra yaş bir hurma dalı alarak onu iki parçaya ayırdı.
Sonrasında her birini bir mezara dikti. "Ya Resulallah! Bunu niçin
yaptınız?" diye sordular. Şöyle buyurdu: "Umulur ki bu ikisi
kurumadığı sürece kabir azapları hafifletilir."
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 178, 283); Sahih Ebu
Davud 15); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed
1/225; Buhari 1378; İbn Mace 347; Darimi 1/188.
Kişinin Ahiretteki Kabir
Azabından Korunması için Sakınması Gereken Şeyler
3129- ibn Abbas bildiriyor:
Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki mezarın yanından geçerken:
"Bunlar, büyük olmayan günahtan dolayı azab görüyorlar. Bunlardan birisi
dedikodu, diğeri ise idrar dolayısıyla azap görüyor" buyurdu. Sonra
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yaş bir hurma dalı isteyip ikiye
böldükten sonra her parçasını bir mezara sapladı. Sonra: "Umulur ki,
bunlar yaş kaldığı müddetçe azaplarını hafifletir" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 178, 283); Sahih Ebu
Davud 15); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed
1/225; Buhari6055.
Ebu Hatim der ki: Bu
hadisi Mücahid, doğrudan İbn Abbas'tan ve ayrıca Tavus kanalıyla İbn Abbas'dan
işitmiştir. Her iki kanal da mahfuzdur.
Kabir Ahalisine Günde
iki Kere (Cennet ya da Cehennemde) Kalacağı Yerin Gösterilmesi
3130- ibn Ömer der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Sizden biri
öldüğünde, kendisine sabah akşam, eğer Cennetlik ise Cennetteki yeri,
cehennemlik ise Cehennemdeki yeri gösterilir ve: ‘‘işte burası kıyamet koptuğu
zaman Allah'ın seni göndereceği yerdir’‘ denilir."
[Tahric:] Elbani: Sahih (er-Ravdu'n-nadır 495); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 1/239; Ahmed
2/113; Buhari 1379; Müslim 2866/65.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Ümmetine Kabir Azabını işittirmesi için Yüce Allah'a Dua
Etmek istemesi
3131- Enes b. Malik'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şayet
birbirinizi artık defnetmezsiniz diye endişe duymasaydım, kabir azabı seslerini
size de duyurması için Allah'a dua ederdim" buyurmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/176,3/273; Müslim 2868; Bak hadis
no; 3126.
Dinleyenlerden Bazılarına
Üzerine Ağıt Yakılan Kimsenin Öldükten Sonra Azap Göreceği izlenimi Veren Haber
3132- Enes b. Malik
bildiriyor: Ömer b. el-Hattab (hançerle) yaralandığında, (kızı) Hafsa onun için
hıçkıra hıçkıra ağladı. Bunun üzerine Ömer b. el-Hattab, (kızı) Hafsa'ya:
"Ey (kızım) Hafsa! Sen, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i:
‘‘Yüksek sesle üzerine ağlanılan kimse, azaba uğratılır’‘ diye buyurduğunu
işitmedin mi?" diye sordu. Hafsa da: "Evet (işittim)" dedi.
[Tahric:] Elbani: Hasen sahih (Ahkamu'l-cenaiz 40);
Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 1/39; Buhari 1292; Müslim 927/21;
Tirmİzi 1002; Nesai 4/16, 4/17; İbn Mace 1593.
Bu Hadisin Muhatabının
Müslümanlar Değil Kafirler Olması
3133- Hz. Aişe der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah, ailesinin kendisine
ağlaması sebebiyle kafirin azabını artırır" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Nesai 4/18; Bak hadis no: 3136.
3134- Muhammed b. Sırın
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ölü, dirinin
ağlaması sebebiyle azaba uğratılır" buyurdu.
(Hadisin ravisi Abdullah
b. Subayh der ki:) Ben, Muhammed b. Sirin'e: "Bu hadisi (sana) kim
söyledi?" diye sordum. O da: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den
İmran b. Husayn" diye cevap verdi.
[Tahric:] Elbani: Hasen sahih (Ahkamu'l-cenaiz 40);
Şuayb: Ravileri güvenilir kimselerdir. Ahmed 2/134.
İlimde Derinliği Olmayan
Kişilerin Yorumlamada Hata Ettikleri Mutlak Haber
3135- Abdullah b. Ömer
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ölü ailesinin üzerine
ağlamasıyla azap çeker" buyurmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 40); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 2/31.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in, Üstteki Hadisin Muhatabı Olarak Üzerine Ağlanılan
Müslümanı Değil, Ağıt Yakınılan Kafiri Murad Etmesi
3136- ibn Ebi Muleyke
der ki: Eban b. Osman'ın cenazesinde bulundum.
Cenazeye ibn Ömer geldi
ve oturdu. ibn Abbas da geldi ve oturdu. Abdullah b. Ömer, (Amr b. Osman'a):
"insanların ağlamasına engel olmayacak mısin? çünkü Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ‘‘Ölü ailesinin üzerine ağlamasıyla azap çeker''
buyurmuştur" dedi.
ibn Abbas ona:
"Ömer de buna benzer bir şey söylerdi" karşılığını verdi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Nesai 1753); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir.
3136- Ömer'le birlikte
Mekke'den geri dönmekteydim. Beyda denilen yere geldiğimiz zaman Ömer bir ağacın
gölgesi altında bir kervan gördü. Bana: "Ey Abdullah b. Abbas! Git bak
bakalım bu kervan kimlermiş? dedi. Ben de gidip baktığımda yanında ailesiyle
Suheyb olduğunu gördüm. Ömer: "Onu bana çağır" dedi. Onunla Medine'ye
girene dek sohbet etti.
Daha sonraları Ömer
suikasde uğrayınca Suheyb ağlayıp: "Vah kardeşim! Vah arkadaşım!"
diyerek yanıma girdi. Ömer: "Ey Suheyb, ağlama! Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ‘‘Ölü, ailesinin üzerine ağlamasıyla azap çeker’‘ buyurdu''
dedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Nesai 1753); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 1286; Müslim 928/22,
929/22; Nesai 4/18.
3136- Ömer vefat ettiği
zaman bunu Hz. Aişe'ye zikretti. Bunun üzerine Hz. Aişe dedi ki: "Vallahi
bana yalan söylemeyen ve yalancılıkla itham edilmeyen iki kişiden haber
veriyorsunuz. Ama Kur'an size yeter. Allah:
''Herkes günahı yalnız
kendi aleyhine kazanır. Hiçbir günahkar başka bir günahkarın günah yükünü
yüklenmez’‘ (En'am 164) buyurmaktadır. Lakin Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ‘‘Allah, ailesinin ağlamasından dolayı kafirin azabını artırır''
buyurmuştur."
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Nesai 1753); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir.
Bu ifadenin Muhatabının Müslümanlar
Değil Kahrler Olduğunu Belirten ikinci Haber
3137- Abdullah b. Ebı
Bekr'in babasından bildirdiğine göre Rafi b. Hadic vefat edince Abdullah b.
Ömer onlara: "Ona ağlamayın. Dirinin ağlaması ölü için azaptır" dedi.
Amre dedi ki: Bu durumu
Hz. Aişe'ye sorduğumda dedi ki: "Allah ona merhamet etsin. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu sözü; ölen yahudi bir kadının ailesi için
söyleyerek: "Bunlar ölü için ağlıyorlar, ancak o mezarında azab
çekmektedir" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih İbn Mace 1595); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 6/39; Tirmizi 1004;
İbn Mace 1595; Bak hadis no: 3123.
İnsanların Kabirlerinde
Kuyruk Sokumları Dışında çürüyecekleri Hakkında
3138- Ebu Hureyre
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruu:
"Yeryüzü insanoğlunun bütün bedenini yer. Ancak kuyruk sokumu kemiği bunun
dışındadır. Zira insan ondan yaratıldı ve (kıyamet günü) ondan bitip
çıkacaktır."
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih İbn Mace 4266); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 1/239; Ahmed
2/322; Buhari 4814; Müslim 2955; Ebu Davud 4743; Nesai 4/111; İbn Mace 4266.
Ölen insanın Her Şeyinin
çürüyeceğini iddia Edenin Kavlini çürüten Haber
3139- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kuşkusuz insanda şöyle bir
kemik vardır ki, toprak onu asla yiyemez. Kıyamet gününde insan o kemikten
oluşturulacaktır" buyurdu. Ashab: "Hangi kemiktir o? Ey Allah'ın
Resulü!" diye sorduklarında ise; "Kuyruk sokumu kemiği" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Hadis sahihtir.
Yerin insanoğlundan
çürütemeyeceği Kuyruk Sokumunun Miktarı
3140- Ebu Said el-Hudri
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kuyruk sokumu dışında toprak
insanın her şeyini yer bitirir" buyurdu. Ashab: "Ey Allah'ın Resulü!
O ne gibidir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Hardal tanesi gibidir ve sizler ondan türeyeceksiniz" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Zayıf (et-Ta'liku'r-rağib 4/192);
Şuayb: İsnadı zayıflır. Ahmed 3/28.
Sonraki
sayfa için aşağıdaki link’i kullan: