Sahih

İbn Hibban

 

SALAT

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Bab: Cuma Namazı

 

Günlerin En Faziletlisinin Cuma Günü Olması

 

2770- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadır: "Güneş, Cuma gününden daha faziletli bir gün üzerinde doğmaz ve batmaz. Şu iki ağırlık; cinler ve insanlardan başka bütün canlılar Cuma gününden korkaflar."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (et-Ta'liku'r-rağib 1/279); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 2/457.

 

 

 

Kişinin Cuma Günü Yaptığında Cennet Ehlinden Olacağı Hasletler

 

2771- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken işitmiştir: "Beş şey vardır ki, kim onları bir günde işlerse Allah o kimseyi cennetliklerden yazar: Kim bir hastayı ziyaret ederse, bir cenazeye katılırsa, bir gün oruç tutarsa, cumaya giderse ve bir köleyi hürriyetine kavuşturursa."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 1023); Şuayb: İsnadı kavidir.

 

 

 

Cuma Gününde Var Olan ve Her Dua Edenin Duasının Karşılık Bulacağı Saat

 

2772- Ebu Hureyre anlatıyor: Ben, (bir gün) Tur dağına çıktım. Ka'bu'l-Ahbar ile karşılaştım. Derken onunla birlikte oturdum. Bana Tevrat'tan nakilde bulundu, ben de ona Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den nakilde bulundum. Ona nakilde bulunduğum şeyler içerisinde şu da vardı: Ben: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘içerisinde güneşin doğduğu en hayırlı gün, Cuma günüdür. O günde; Hz. Adem yaratıldı, (yeryüzüne) indirildi, o gün tövbesi kabul edildi, o gün öldü ve o gün kıyamet kopacaktır. insanlar ile cinlerden başka bütün hayvanlar Cuma günü sabahından güneşin doğuşuna kadar kıyametin kopacağından korktukları için kıyameti görmezler. Yine Cuma gününde öyle bir saat vardır ki, Müslüman bir kul namaz kılarken Allah'tan bir şey ister de istediği şey o saate rastlarsa Allah muhakkak o şeyi o kimseye verir!’‘ buyurdu" dedim.

 

Ka'b: "O, her senede bir gün müdür?" diye sordu. Ben de: "Bilakis o, her Cumada (bir saattir)!" dedim. Bunun üzerine Ka'b, Tevrat'ı okudu ve: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) doğru söylemiştir. (O saat her Cumadadir)!" dedi.

 

 

 

2772/a- Ebu Hureyre devamla der ki: Derken Basra b. Ebı Basra el-Cıfarı ile karşılaştım. O, (bana): "Nereden gelmektesin?" diye sordu. Ben de: "Tur (dağın)dan!" dedim. O tekrar: "Eğer sen oraya çıkmadan önce sana yetişmiş olsaydım, sen oraya çıkmazdın. Çünkü ben, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i: ‘‘Üç mescid dışında ziyaret için adım atılmaz: (Mekke'deki) Mescid-i Haram, (Medine'deki) benim bu mescidim ve (Kudüs'teki) Mescid-i İlya -veya Mescid-i Aksa!’‘ buyurduğunu işittim" dedi. -Ravi burada Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in; Mescid-i ilya mı, yoksa Mescid-i Aksa mı dediğinde şüpheye düştü.- 

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Sahın Ebi Davud 962; Ahkamu'l-cenaiz 287); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 1/108; Ahmed 1/486, 1046; Tirmizi 491; Darimi 1/368.

 

 

 

2772/b- Ebu Hureyre devamla der ki: Sonra Abdullah b. Selam ile karşılaştım. Ona, (Tur Dağı'nda) Ka'bu'I-Ahbar'la birlikte oturduğumu ve onunla Cuma günü ile ilgili konuştuklarımdan bahsettim. Ona: "Ka'b: ‘‘O, her senede bir gündür!’‘ dedi" dedim. Abdullah b. Selam: "Ka'bu'I-Ahbar, doğru söylememiş!" dedi, Ona: "Fakat Ka'b el-Ahbar, (bu hususta) Tevrat'ı okudu ve (Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i doğrulayarak): ‘‘Bilakis o saat, her Cumada imiş’‘ dedi" dediğimde, Abdullah b. Selam: "Ka'b doğru söylemiş!" dedi.

 

Abdullah b, Selam devamla: "Ben, o saatin hangi saat olduğunu biliyorum!"

deyince, ona: "O zaman onun, hangi saat olduğunu bana bildir!" dedim. Abdullah b. Selam: "O, Cuma gününün güneş batmadan önceki son saatidiri" karşılığını verdi. Ona: "O, Cuma gününün güneş batmadan önceki son saati nasıl olur? Çünkü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘Müslüman kul namaz kılarken!’‘ buyuruyor. Oysa o saatte namaz kılınmaz!" dediğimde, Abdullah b. Selam: ''Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘Kim namaz kılar da kıldığı yerden ayrılmadan oturduğu yerde diğer namazı beklerse o kimse namazda imiş gibi sayılır!’‘ buyurmadı mı?" dedi. Ona: "Evet, (buyurdu)!" dediğimde, Abdullah b. Selam: ''İşte o saat, (benim dediğim) bu saattir!" karşılığını verdi.

 

 

 

 

Cumada Bulunan Bu Saatte Şer için Değil Hayır için Yapılan Duaya Yüce Allah'ın icabet Etmesi

 

2773- Ebu Hureyre der ki: Ebu'I-Kasım (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Cuma gününde öyle bir an vardır ki müslüman kişi namazını bu ana denk getirdiği zaman Allah'tan hayır namına ne istese kendisine verilir" buyurdu. 

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 1/108; Ahmed 2/230; Buhari 6400; Müslim 852; Nesai 3/110; İbn Mace 1137.

 

 

 

insanların Cumaya Gelmelerindeki Farka Göre Sevap Almaları

 

2774- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "(Cuma gününde) mescidin her bir kapısında iki melek durur ve gelenleri sırasıyla yazarlar. (Cuma namazına) ilk gelen kişi deve kesmiş gibi, ondan sonra gelen sığır kesmiş gibi, ondan sonra gelen koyun kesmiş gibi, ondan sonra gelen kuş kesmiş gibi, ondan sonra gelen de sadaka olarak yumurta vermiş gibi sevap kazanır. imam minbere oturduğu zaman da yazdıkları sahifeler dürülür.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (et-Ta'liku'r-rağib 1/253); Şuayb: Ravileri Sahih ricalidir. Ahmed 2/259; Buhari 929; Müslim 850/24; Nesai 2/116; İbn Mace 1092; Darimi 1/363.

 

 

 

Bu Faziletin, Cumaya Cünüplükten Gusül Gibi Bir Yıkanmayla Gelen Kimse Hakkında Olması

 

2775- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Cuma günü cünüplükten yıkanarak erkenden namaza gelen kişi, deve kesmiş gibi sevap kazanır. ikinci saatte gelen kişi, sığır kesmiş gibi sevap kazanır. Üçüncü saatte gelen kişi, büyük bir koç kesmiş gibi sevap kazanır. Dördüncü saatte gelen kişi, tavuk kesmiş gibi sevap kazanır. Beşinci saatte gelen kişi de, sadaka olarak yumurta vermiş gibi sevap kazanır. imam yanlarına çıktığı zaman da melekler zikri / hutbeyi dinlemek üzere hazır bulunurlar."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 378). Muvatta 1/101; Ahmed 2/460; Buhari 881; Müslim 850/10; Ebu Davud 531; Tirmizi 499; Nesai 3/99.

 

 

Ebu Hatim der ki: Bu hadis, "tI3)" ifadesinin, sadece zevalden sonrası için kullanıldığını söyleyenlerin aksine gündüzün her saati için kullanıldığını açık bir şekilde göstermektedir.

 

 

 

Şartlarına Uygun Olarak Cumaya Gelen Kimseye Yüce Allah'ın Diğer Cumaya Kadar Mağfiret Etmesi

 

2776- Selman'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kişi cuma günü yıkanıp elinden geldiğince temizlenir, yağından sürünür, evindeki kokudan kokulanıp cumaya gelir, iki kişiyi ayırıp aralarında oturmadan kılabildiğince nafile namaz kılar, imam hutbeye çıkıp konuştuğu zaman susup dinlerse diğer cumaya kadar işleyeceği günahları bağışlanır.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari'nin şartınca sahihtir. Ahmed 5/438; Buhari 883; İbn Mace 1097; Darimi 1/362.

 

 

 

Maddi imkanı Olan Kişiye iki Temiz Giysi Edinmesi ve Bunları Sadece Cuma Namazı için Giymesinin Emredilmesi

 

2777- Aişe ve Yahya b. Said yoluyla biri anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Cuma günü hutbe verdi. Derken onların üzerinde (bedevilerin giydiği çizgili hırka türünden) kaplan (renginde) giysiler gördü. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her hangi biriniz -maddi imkan bulursa- iş elbiselerinden başka Cuma günü için iki giysi edinmesinde hiç bir sakınca yoktur" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 989-990); Şuayb: Hadis şahitleriyle hasendir. İbn Mace 1096.

 

 

 

Misvak Kullanmak ile Kişinin En Güzel Giysilerini Giymesinin iki Cuma Arasındaki Günahların Bağışlanmasına Vesile Olan Cumanın Şartlarından Olmaları

 

2778- Ebu Hureyre ile Ebu Said el-Hudri anlatıyor: Biz, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken işittik: "Kim Cuma günü boy abdesti alır, dişlerini misvaklar, yanında varsa (güzel) koku sürünür, en güzel elbisesini giyer, sonra da mescide varıp insanların boyunlarını aralayarak ilerlemez ve Allah'ın kendisine takdir ettiği rükuya varır; imam (hutbe için minbere) çıktığı zaman namazını bitirinceye kadar (konuşmayıp) susarsa, (onun bu durumu) bu cuma ile geçmiş cuma arasındaki (günah)lar için kefarettir."

 

[Tahric:]  Elbani': Sahih (Sahih Ebu Davud 371); Şuayb: İsnadı kavi'dir. Ahmed 3/81; Ebu Davud 343.

 

 

 

Bu Lütfun Cumaya Gelmek için Gusül Almasa Bile Bu Vasıflarla Abdestli Gelen Kimseyi de Kapsaması

 

2779- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadır: "Kim (Cuma günü) abdest alır ve abdestini (kurallarına göre) en güzel şekilde yapar, sonra Cuma namazına gider, (imamın minberde verdiği hutbeyi) dinler ve (hiçbir şey konuşmadan) susarsa, bu cuma ile geçmiş cuma arasında ve (buna ilave olarak) üç gün ziyadesiyle (günahları) bağışlanır. Kim de (hutbe sırasında) küçük çakıl taşıyla dokunu(p oyna)rsa boşa emek çekmiş olur."

 

[Tahric:]  Elbani': Sahih (Sahih Ebu Davud 371); Şuayb: İsnadı Buhari"nin şartınca sahihtir. Ahmed 2/424; Müslim 857; Tirmizi' 498; İbn Mace 1090.

 

 

Ebu Hatim der ki: Hadis ilminde derinliği olmayan kişi Cumadan Cumaya sekiz gün olduğunu düşünebilir. Oysa öyle değildir. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) burada "Cumadan diğer Cumaya kadar" dememiştir. Cuma namazının vakti güneşin tepe noktasını aşmasıyla başlar. Cuma günü güneşin tepe noktasını aşmasından diğer Cuma güneşin tepe noktasını aşmasına kadar arada yedi gün vardır. Zikredilen üç gün ilave ile de sayı on güne çıkmaktadır. Yüce Allah: "Kim bir iyilik yaparsa ona on katı verilir" (En'am 160) buyurur. Bu da kitaplarımızda her zaman dediğimiz gibi kişi, bir laatte bulunduğu zaman Yüce Allah buna karşılık o kişinin henüz yapmamış olduğu günahları bile bağışlar.

 

 

 

2780- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadir: "Kim Cuma günü boy abdesti alır ve boy abdestini de (kurallarına göre) en güzel şekilde yapar, giysilerinin en uygun olanını giyer, evinin kokusundan veya (saçlara kokulu) yağından sürerse bu, cuma ile geçmiş cuma arasında ve (buna ilave olarak) üç gün ziyadesiyle (günahları) bağışlanır."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Müslim 857

 

 

 

Yüce Allah'ın Malum Vasıflarla Cumaya Gelen Kimseye Her Adımına Bir Senelik ibadet Sevabı Verme Lütfunda Bulunması

 

2781- Evs b. Evs anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken işittim: "Her kim Cuma günü erkenden yıkar, yıkanır, erkenden yola düşüp yürüyerek gider, (imama) yakın bir yerde oturup gereksiz şeyler konuşmadan sessizce hutbeyi dinlerse, Yüce Allah attığı her adıma karşılık gündüzleri oruçla geceleri de ibadetle geçirilmiş bir senelik amel sevabı yazar.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 373). Ahmed 4/104; Ebu Davud 345; Tirmizi 496; Nesai 3/95; İbn Mace 1087; Darimi 1/363.

 

 

Ebu Hatim der ki: "....." ifadesinden kasıt başı yıkamaktır. "...." ifadesinden kasıt kişinin kendi kendine yıkanmasıdır, Zira o zaman insanlarının saç örgüleri bulunuyordu ve sık sık onları yıkamaları gerekiyordu, "...." ifadesinden kasıt erkenden yıkanmadır. "....." ifadesinden kasıt ise erkenden cumaya gitmektir.

 

 

 

"Yıkar" ve "Yıkanır" ifadelerine Yönelik Yaptığımız levilin Doğruluğuna Delalet Eden Haber

 

2782- Tavus el-Yemanı bildiriyor: ibn Abbas'a: "Bazıları Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘Cuma günü cünüp olmasanız dahi yıkanın, başınızı yıkayın ve kokular sürün’‘ buyurduğunu söylüyorlar" dediğimde, ibn Abbas: "Koku için böyle buyurduğunu bilmiyorum, ama yıkanma konusunda evet, öyle buyurdu" karşılığını verdi.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Sahihu't-Terğib 692); Şuayb: İsnadı kavidir. Ahmed 1/265; Buhari884; Müslim 848.

 

 

Ebu Hatim der ki: "Cünüp olmasanız dahi" sözü, Cuma günü güneş çıktıktan sonra cenabetten yıkanmanın Cuma günü yıkanmasının yerine geçebileceğini göstermektedir. Hadis ayrıca Cuma günü yıkanmanın farz olmadığının delilidir. Zira farz olsaydı cünüplükten yıkanma Cuma günü için yıkanmanın yerini tutmazdı.

 

 

 

Cuma Namazının Gerçekte iki Değil, Dört Rekat Olduğunu iddia Edenin Kavlini çürüten Haber

 

2783- Ömer b. el-Hattab anlatıyor: Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in diliyle sabit olduğu üzere yolcu namazı, Ramazan bayramı namazı, kurban bayramı namazı ve Cuma namazı iki rekattır. Bu, tamamdir. Kısaltma şeklinde değildir.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (el-İrva' 638); Şuayb: Ravileri güvenilir kimselerdir. Ahmed 1/37; Nesai 3/183; İbn Mace 1063.

 

 

 

Bizden Önce Kendilerine Cuma Farz Kılınanların ihtilafı

 

2784- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Biz zaman olarak diğer ümmetlerden sonra geldik, ama kıyamet gününde diğer tüm ümmetlerden önde olacağız. Bizden önceki ümmetlerden her birine kitap verildi, ancak son (ve diğerlerini nesheden) Kitap bize indirildi. Allah bizden önceki ümmetlere bu günün (cuma gününün) namazını farz kıldı, ancak onlar bu gün konusunda ihtilafa düştüler. Diğer insanlar gün konusunda bizden sonra gelirler. Yarın (cumartesi) Yahudilerin, diğer gün de (pazar) Hıristiyanların mübarek günüdür."

 

Musa b. Muhammed ez-Zühli'yi Antakya'da işittim. Dedi ki: el-Müzeni: "Hadis metninde geçen ‘‘beyde’‘ ama anlamına gelmektedir" dediğini işittim.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 2/274; Buhari 6624; Müslim 855; Nesai 3/85; İbn Mace 1083.

 

 

 

Kişiye Gafillerden Yazılma Korkusuyla Cuma Namazlarına Devam Etmenin Emredilmesi

 

2785- Abdullah b. Ömer ile Abdullah b. Abbas anlatıyor: ikisi de, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in minberde şöyle buyurduğuna şahitlik etmişlerdir: "Bazı kimseler, ya Cuma namazını terk etmekten kesinlikle vazgeçerler ya da Allah onların kalplerine kesinlikle mühür vurur. Ozaman onlar, kesinlikle gafillerden olurlar."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 2967); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 1/239; Müslim 865; Nesai 3/88.

 

 

 

Yüce Allah'ın Üç Kez (Peşpeşe) Cuma Namazını ihmal Ederek Terkeden Kimsenin Kalbini Mühürlemesi

 

2786- (Sahabeden olan) Ebu'I-Ca'd ed-Damrı'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim ilgisizlik göstererek / kayıtsız kalarak Cuma namazını üç defa terk ederse Allah onun kalbini mühürler."

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen sahih (Mişkat 1371; et-Ta'liku'r-rağib 1/259); Sahih Ebu Davud 365); Şuayb: İsnadı hasendir. Ahmed 3/424; Ebu Davud 1052; Tirmizi 500; Nesai 3/88; Darimi 1/369.

 

 

 

Vasfedilen Şekilde Cumayı Terkeden Kişinin Kalbini Yüce Allah'ın Mühürlemesi

 

2787- Ebu Hureyre, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildirir: "insanoğlu bir hata (günah) işlediği zaman kalbine siyah bir nokta düşer. Eğer bu günahı terk edip istiğfar ve tövbe ederse kalbi temizlenir. O günahını tekrar ederek çoğaltırsa siyah nokta bütün kalbini kaplar. O da Allah'ın zikretmiş olduğu: ‘‘Hayır! Bilakis onların işlemekte oldukları (kötülükler) kalplerini kirletmiştir’‘ (Mutaffifin 14) ayetinde olduğu gibi kirlenenlerdir.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı kavidir. Ahmed 2/297; Tirmizi 3334; İbn Mace 4244.

 

 

 

2788- Semure (b. Cundub)'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim Cuma namazını kaçırırsa bir dinar altın sadaka versin. Eğer bir dinar altın bulamıyorsa o zaman yarım dinar altın sadaka versin."

 

[Tahric:]  Elbani: Zayıf (Daif Ebi Davud 195); Şuayb: İsnadı zayıfhr. Ahmed 5/14; Ebu Davud 1053; Nesai 3/98; Bak hadis no: 2789.

 

 

 

Mendub Olarak Gelen Bu Emrin Mazereti Olanlar için Değil Mazereti Olmadığı Halde Cumayı Terkedenlere Yönelik Olması

 

2789- Semure (b. Cundub)'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim özürsüz olarak Cuma namazını terk ederse bir dinar altın sadaka versin. Eğer bir dinar altın bulamıyorsa o zaman yarım dinar altın sadaka versin."

 

[Tahric:]  Elbani: Zayıf; Şuayb: İsnadı zayıflır. Bak hadis no: 2788.

 

 

 

Kişiye, Namaz Kılmak Kasdıyla Cuma Günü insanların Boyunlarından Aşmasının Yasaklanışı

 

2790- Abdullah b. Büsr der ki: Ben Cuma günü minberin yanında oturmaktaydım. Derken bir adam, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i cemaate hutbe verdiği sırada insanların boyunlarını yararak ilerlemeye çalıştı. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ona: "Otur, hem rahatsız ettin, hem de geciktin" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1025); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca Sahih. Ahmed 4/188; Ebu Davud 118; Nesai 3/103.

 

 

 

Bayramlarda ve Cumalarda Namazın Uzatılıp Hutbenin Kısa Tutulmasının Emredilmesi

 

2791- Ebu Vail der ki: Ammar b. Yasir bizlere kısa ve öz bir hutbe verdi. İndikten sonra ona: ''Ey Ebu'I-Yakzan! Kısa ve öz bir hutbe verdin. Biraz daha uzatsaydın ya" dediğimizde Ammar şu karşılığı verdi: ''Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘Kişinin namazının uzun, hutbesinin ise kısa olması onun anlayış sahibi olduğunun göstergesidir. Bundan dolayı namazı uzun, hutbeyi kısa tutun. Zira bazı sözlerin büyüleyici bir tesiri vardır’‘ buyurduğunu işittim.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (el-İrva' 618); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 4/263; Müslim 869; Ebu Davud 1106; Darimi 1/365.

 

 

 

Cuma Günü Mescidde Uyuklayan Kimseye Bulunduğu Yerden Başka Yere Gitmesinin Emredilmesi

 

2792- Abdullah b. Ömer'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadır: "Sizden biri, Cuma günü (mescidde) (oturduğu yerde) uyuklarsa bulunduğu yerden başka bir yere gitsin (yerini değiştirsin).''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1025); Şuayb: İsnadı kavldir. Ahmed 2/22; Ebu Davud 119; Tirmizi 526.

 

 

 

Cuma Günü imam Hutbe Verirken Boş Konuşmaktan Kaçınılması

 

2793- Ebu Hureyre bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Cuma günü imam hutbe okurken arkadaşına ‘‘Sus’‘ dediğinde boş konuşmuş olursun" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1018); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Muvatta 1/103; Ahmed 2/518; Buhari 934; Müslim 851; Tirmizi 512; Nesili 3/103; Darimi 1/364; Bak hadis no: 2795.

 

 

 

Hutbe Sırasında Boş Konuşan Kimsenin Cumaya Katılmamış Sayılması

 

2794- Cabir b. Abdillah anlatıyor: Abdullah b. Mes'ud, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hutbe verdiği sırada Mescid'e gelip Ubey b. Ka'b'ın yanına oturdu ve ona bir şey sordu veya onunla bir şey konuştu. Ubey b. Ka'b ona hiç cevap vermedi. Abdullah b. Mes'ud söylediği şeyin onu öfkelendirecek bir şey olduğunu sandı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını bitirince, Abdullah b. Mes'ud: "Ey Ubey! Bana cevap vermekten seni alıkoyan şey nedir?" diye sordu. Ubey: "Sen (konuşmak suretiyle,) bizimle birlikte Cumaya gelme (sevabından mahrum kalmış ol)dun" dedi. Abdullah b. Mes'ud: "Niçin?" diye sordu. Ubey: ''Çünkü sen, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hutbe verirken konuştun" dedi. Bunun üzerine Abdullah b. Mes'ud, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına girip O'na bu durumu anlattı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ubey doğru söylemiş. Ubey'in sözünü dinle" dedi. -Hadisin lafzı, Abdul-A'la'ya aittir-

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen sahih (et-Ta'liku'r-rağib 1/257; es-Silsiletu's-sahiha 2251); Şuayb: İsnadı zayıfhr.

 

 

 

Cuma Günü imam Hutbede iken Kişiye (Din) Kardeşine "Sus" Demesinin Yasaklanışı

 

2795- Said b. el-Müseyyeb vasıtasıyla Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi cuma günü imam hutbeyi verirken yanındakine ‘‘sus!’‘ demesi halinde cumasını heba etmiş olur" buyurmuştur.

 

Bu hadis ibrahım b. Abdillah b. Kariz'in Ebu Hureyre'den rivayetiyle de aktarılmıştır.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 2/485; Müslim 851; EbU Davud 1112; Nesai 3/104; Darimi 1/464; Bak hadis no: 2793.

 

 

 

Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) içinde Teşehhüd Okunmayan Hutbeyi Çolak Ele Benzetmesi

 

2796- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadır: "içerisinde teşehhüd (Kelime-i şahadet) olmayan her hutbe, kesik / çolak el gibidir."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 169); Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 2/302; Ebu Davud 4841; Tirmizill06.

 

 

 

Hutbe Veren Kişiye Hutbesinde Teşehhüdü Terketmesinin Yasaklanışı

 

2797- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadır: "içerisinde teşehhüd (Kelime-i şahadet) olmayan her hutbe, kesik el gibidir."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir.

 

 

 

2798- Adiy b. Hatim bildiriyor: Adamın biri Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) huzurunda bir konuşma yaptı. Konuşmasında: "Allah ve Resulüne itaat eden doğru yolu bulmuş, o ikisine karşı gelen ise sapmış olur" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ne kötü bir konuşmacısın! (O ikisine karşı gelen değil) ‘‘Allah'a ve Resulüne karşı gelen’‘ de" buyurdu.4

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1007); Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 4/256; Müslim 870; Ebu Davud 1099; Nesai 6/90.

 

 

 

Hatibin Hutbesinde Secde Ayetini Okuduğunda Tilavet Secdesi Yapmayıp Hutbesinde Kaldığı Yere Geri Dönmesinin Mubahlığı

 

2799- Ebu Said el-Hudri der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir gün bize hutbe verdi. Bu sırada Sad Suresini okudu. (Sad Suresindeki) secde ayetine gelince, inip secde etti. Biz de O'nunla birlikte secde ettik. O sureyi başka bir defa yine okudu. Secde ayetine gelince biz de secde etmeye hazırlandık. Bizi(m bu halimizi) görünce: "Bu, ancak bir peygamberin tövbe (secde)sidir. Oysa ben, sizin secdeye hazırlandığınızı görüyorum" buyurup indi. Bunun üzerine inip secde etti, biz de O'nunla birlikte secde ettik.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Bak hadis no: 2765.

 

 

Ebu Hatim der ki: Doğru olanı, "hazırlık yaptığınızı" şeklindedir.

 

 

 

Hatibin Hutbe Sırasında ihtiyaç Ortaya Çıktığında Sevdiği Biriyle Konuşmasının Mubahlığı

 

2800- Kays b. Ebı Hazım, babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hutbe verirken babam geldi ve güneşte durdu. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emri üzerine de gölgeye çekildi.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 833); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/426; Ebu Davud 4822.

 

 

 

ihtiyaç Duyulduğunda Verilecek Hutbenin Vasfı

 

2801- Simak b. Harb der ki: Cabir b. Semure'ye: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) nasıl hutbe verirdi?" diye sorduğumda: "HutbeYi ayakta verirdi. Birinci hutbeden sonra oturur, sonra diğer hutbeye kalkardı" dedi.

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen (Sahih Ebu Davud 1003); Şuayb: İsnadı hasendir. Ahmed 5/87; Müslim 862; Ebu Davud 1095; Nesai3/110; İbn Mace 1105.

 

 

 

Hutbenin Ne Uzun Ne de Kısa Olması Gerekir

 

2802- Cabir b. Semure der ki: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) birlikte namaz kılardım. Onun namazı da, hutbesi de normal uzunlukta idi.''

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen (Sahih Ebu Davud 1009); Şuayb: İsnadı hasendir. Müslim 866; Tirmizi 507; Nesai3/191; Darimi 1/365; Bak hadis no: 2803.

 

 

 

Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki Hutbe Arasında Oturduğunda Söyledikleri

 

2803- Cabir b. Semure der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) minber üzerinde hutbeyi verir, sonra oturur, sonra kalkıp hutbe verir, iki hutbe arasında oturur, Allah'ın Kitab'ından ayetler okuyup cemaate hatırlatmalarda bulunurdu."

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen (Sahih Ebu Davud 1004); Şuayb: İsnadı hasendir. Ahmed 5/87; Müslim 862; Ebu Davud 1101; Nesai3/110; İbn Mace 1106; Darimi 1/366; Bak hadis no: 2802.

 

 

 

Kişinin Vaaz Anında Sıkıntısını Yüzüne Yansıtabileceğinin Beyanı

 

2804- Adiy b. Hatim dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ayağa kalkara ''Cehennemden korunun!" deyip yüzünü geri çekti ve sakındı. Sonra yine ''Cehennemden korunun!" buyurdu. Sonra yine, yüzünü çekti ve sakındı. Hatta biz, sanki Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cehenneme bakıyor zannettik. Sonra: ''Sizler tek hurmanın yarısı ile, bunu da bulamayan güzel bir sözle de olsa cehennemden korunun!" buyurdu.2

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Muşkiletu'l-fakr 115; et- Ta'lik ala İbn Huzeyme 2428); Şuayb: İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Buhari 6540; Müslim 1016/68; Tirmizi 2415; Nesai 5/75; İbn Mace 185; Darimi 1/390; Bak hadis no: 473.

 

 

 

Kişinin Minberden Namaz Kılmak İçin İndiğinde Tebasından Biriyle Onun Bir İhtiyacı İçin Meşgul Olduktan Sonra Namaz Kıldırmasının Mubahlığı

 

2805- Enes der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bazen minberden iner, namaz için kamet getirilir; ancak bir adam kendisine bir mesele arz eder, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de onun ihtiyacını giderinceye kadar onunla ayakta konuşurdu. Daha sonra öne yere geçer ve namazı kıldırırdı.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih liğayrihi (Sahih Ebu Davud 198); Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 3/119; Ebu Davud 1120; Tirmizi517; Nesai 3/110; İbn Mace 1117.

 

 

 

Kişinin Cuma Namazında Yapacağı Kıraat

 

2806- Ubeydullah b. Ebı Rafi' der ki: Ebu Hureyre'ye Hz. Ali'nin Irak'ta Cuma namazında Cuma ile Münafikun surelerini okuduğunu söylediğimde Ebu Hureyre: "Resulullah da (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu iki sureyi okurdu" karşılığını verdi.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 2/429; Müslim 877; Ebu Davud 1124; Tirmizl519; İbn Mace 1118.

 

 

 

Kişinin Cuma Namazında ikinci Rekatta Gaşiye Süresini Okumasının Mubahlığı

 

2807- Ubeydullah b. Abdillah b. Utbe bildiriyor: Dahhak b. Kays, Nu'man b. Beşır'e: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cuma günü (namazda) Cuma Suresi'nin peşinden başka hangi sureyi okurdu?" diye sorunca, Nu'man: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Gaşiye Suresi'ni okurdu" dedi.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1028); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Muvatta 1/111; Ahmed 4/270; Müslim 878; Ebu Davud 1123; Nesai 3/112; İbn Mace 1119; Darimi 1/367.

 

 

 

Kişinin Cuma Namazında Birinci Rekatta A'la Süresini Okumasının Mubahlığı

 

2808- Semure bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cuma namazlarında A'la ile Gaşiye surelerini okurdu."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1030); Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 6/13; Ebu Davud 1125; Nesai 3/111.

 

 

 

Cuma Namazından Dönen Kimsenin Öğle Uykusu Uyumasının Mubahlığı

 

2809- Enes b. Malik der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte cuma namazını kıldıktan sonra dönüp öğle istirahatımızı yapardık.''

 

[Tahric:]  Elbani: Hasen sahih (Sahih Ebu Davud 997); Şuayb: İsnadı kavidir. Buhari 905; İbn Mace 1102.

 

 

 

Zikredilen Hususun Doğruluğunu Bildiren ikinci Haber

 

2810- Enes b. Malik der ki: "Cuma namazını kıldıktan sonra öğle istirahatımızı yapardık.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Bab: Bayramlar