Sahih İbn Hibban |
SALAT |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Bab: Sehiv Secdesi
2654- imran b. Husayn
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ikindi namazını
kıldırırken üçüncü rekatta selam verdi. Bunun üzerine Hirbak adında bir adam:
"Ey Allah'ın Resulü! Unuttun mu, yoksa namaz mı kısalde" dedi. Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hirbak doğru mu söylüyor?"
diye sordu. Cemaat: "Evet!" karşılığını verince kalkıp geriye kalan
bir rekatı da kıldırdı ve sonra da iki sehiv secdesi yaptı ve selam verdi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 933); Şuayb:
İsnadı Müslim'in şartınca sahih Ahmed 4/427; Müslim 574; Ebu Davud 1018; Nesai
3/26; İbn Mace 1215; Bak hadis no: 2671,2673.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Sehiv Secdelerini "Burnu Yere Sürtücü" Olarak
isimlendirmesi
2655- ibn Abbas
bildiriyor: Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), iki yanılma secdesini
"burnu yere sürtücü" diye isimlendirmiştir.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı zayıftır. Ebu
Davud 1025; Bak hadis no: 2689.
2656- ibn Mes'ud) der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize kıldırdığı bir namazı fazla
veya eksik kılınca, namazı bitirdiğinde: "Ey Allah'ın Resulü! Namazda
(yeni / farklı) bir şey mi oldu?" diye sorduk. Hz. Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ayaklarını büküp kıbleye yönelerek iki secde yaptı. Sonra
şöyle buyurdu: "Namazda bir şeyolursa bunu size bildirirdim. Ben de
insanım, sızın unuttuğunuz gibi unuturum. Unuttuğum zaman bana hatırlatın.
Sizden biri namazında şüphe duyduğu bir şeyolursa doğru bildiğini araştırsın ve
namazını ona göre tamamlasın. Daha sonra iki sehiv secdesi yapsın."
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 935; el-İrva'
3/45); Şuayb: İsnadı Buhari'nin şartınca sahihtir. Ahmed 1/419; Buhari6671;
Müslim 572/90; İbn Mace 1211; Bak hadis no: 2657.
Zikredilen Hususun
Doğruluğunu Bildiren ikinci Haber
2657- ibn Mes'ud
anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize namaz kıldırdı. Namazı
fazla ya da eksik kılmıştı. (Selam verince) biz: "Ey Allah'ın Resulü!
Namazda bir şey mi oldu?" dedik. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Şayet namazda bir şey olsa, bunu size bildiririm. Ben sadece bir beşerim;
sizin unuttuğunuz gibi unuturum. Sizden biri namazda şüpheye düştüğünde doğru
bildiğini araştırıp ona göre namazını tamamlasın. Daha sonra iki secde
yapsın" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Hadis sahihtir. Müslim
572/90; Ebu Davud 1021; Tirmizi 393; Nesai3/33; İbn Mace 1212; Bak hadis no:
2656; Bak hadis no: 2660.
Ebu Hatim der ki:
İbrahim b. el-Muğire, İbnü'l-Mübarek'in kızından damadıdır ve güvenilir bir
ravidir.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Bu Namazda Sehiv Secdesini Selamdan Önce Değil Sonra Yapması
2658- Abdullah'ın
bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 934); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Buhari404; Müslim 572/91;
Ebu Davud 1019; Tirmizi 392; Nesai 3/31; İbn Mace 1205; Bak hadis no: 2681,
2682.
Namazznda Şüphesini
Gidermeye Çalışan Kişiye Emredilen Sehiv Secdesinin Selamdan Önce Değil,
Selamdan Sonra Yapılacağının Beyanı
2659- ibn Mes'ud'un bildirdiğine
göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sizden biri namazında
şüpheye düştüğünde (doğruyu) araştırsın ve selam verdikten sonra iki secde
yapsın" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Müslim'in şartınca
sahih. İbn Mace 1212.
Namazda Unutarak Doğruyu
Araştıran Kimsenin ilk Selamdan Sonra iki Secde Yapması
2660- ibn Mes'ud
anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz kıldı. Namazı eksik
ya da fazla kılmıştı. Ona: "Ey Allah'ın Resulü! Namazda bir şey mi
oldu?" dedik. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şayet
namazda bir şeyolsa bunu size bildiririm. Ben ancak bir beşerim; sizin
unuttuğunuz gibi unuturum. Sizden biri namazında (kaç rekat kıldığı hususunda)
şüpheye düşerse doğruya en layık olanı araştırsın ve namazını onun üzerine
tamamlasın. Daha sonra selam verip iki secde yapsın."
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Bak hadis no: 2657.
2661- ibrahım b. Süveyd
der ki: Alkame bize
Kendisine yanlış kıldığı
ibrahim hatırlatınca, ona: "Sende mi öyle diyorsun ey A'var (şaşı
gözlü)?" diye sordu. O: "Evet" cevabını verince, Alkame iki
secde yaptı. Sonra Alkame, Abdullah b. Mes'ud'dan, o da Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'den aynısını aktardı.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Müslim 572/92; Ebu Davud 1022; Nesai3/32, 3/33.
Namazda Şüphe Edip
Doğrusunu Yapmayı Araştıranın Selamdan Sonra iki Sehiv Secdesi Yapması
2662- Abdullah (b.
Mes'ud) der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz kıldırdı
-ibrahım(-i NehaI) der ki: "Fazla mı eksik mi kıldırdı bilmiyorum"-
Selam verince: "Ey Allah'ın Resulü! Namaz konusunda yeni bir emir mi
geldi?" diye soruldu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Hayır, neden?" buyurunca: "Namazda şöyle şöyle yaptın"
dediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki bacağını
büktü, kıbleye dönüp iki secde yaptı, sonra selam verdi. Selam verdikten sonra
yüzünü bize dönüp şöyle buyurdu: "Eğer namazla ilgili yeni bir durum
olsaydı size söylerdim. Fakat ben de sizin gibi bir insanım ve unuttuğunuz gibi
ben de unuturum. Unuttuğum zaman bana hatırlatın. Biriniz namazda şüpheye
düşerse, en doğru olarak düşündüğü şeye itibar edip namazı ona göre tamamlasın,
sonra da iki secde yapsın.''
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 1/379; Buhari401; Müslim 572/89; Ebu
Davud 1020.
Namazda Şüphe Edip
Zannında Daha Kısa Olana Göre Namazını Tamamlayanın Selamdan Önce Değil, Sonra
iki Sehiv Secdesi Yapması
2663- Ebu Said
el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "Biriniz namazında şüpheye düşüp üç rekat mı, dört rekat mı
kıldığını bilemezse en son kalkıp bir rekat daha kılsın ve oturmuşken selam
vermeden önce iki sehiv secdesi yapsın. Eğer üç rekat kılmış olursa, bu
secdeler namazını çift rekata çıkarır. Dört rekat kılmış olursa da sehiv
secdeleri şeytana rağmen yapılmış olur (ya da şeytanın zelil olmasına vesile
olur)."
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 942); Şuayb:
Ravileri güvenilir kimselerdir. Ahmed 3/72; Müslim 571; Ebu Davud 1026;
Nesai3/27; Darimi 1/3S1.
Ebu Hatim der ki: Bu
hadisi Ahmed b. Hanbel, Safvan b. Salih'ten rivayet etti.
Zikredilen Hususun
Doğruluğunu Bildiren ikinci Haber
2664- Ebu Said
el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmaktadır: "Sizden biri namazında (kaç rekat kıldığında) şüpheye
düşerse, şüphe bıraksın ve namazını kesin bildiğine (sonunda) göre tamamlasın.
Namazın tamam olduğuna kesin kanaati oluşunca da (sonunda) iki defa secde
yapsın. Eğer namazı zaten tamam olmuşsa, (ilave ettiği) rekat ve secdeler
nafile olur. Eğer namazı noksan idiyse, (ilave) rekat namazını tamamlamak için
yeterli olur. (Namaz sonunda yaptığı) iki secdenin ise şeytanın burnunu rezil
edici / toprağa sokucu işlevi vardır."
[Tahric:] Elbani: Hasen sahih (Sahih Ebu Davud 939);
Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ebu Davud 1024; Nesai 3/27; İbn Mace
1210.
Ebu Hatim der ki:
"Hadis ilminde derinliği olmayan ve sahih olanı diğerinden ayıramayan
kişiler bu hadisten, namazı taharri (baskın kanaat) üzerinden tamamlama ile
yakin (bilinen asgari rekat sayısı) üzerinden tamamlamanın aynı anlamda
olduğunu anlayabilir. Oysa öyle değildir. Taharri, kişinin namazında ne kadar
kıldığını bilememesi durumunda, baskın kanaatine göre namazını tamamlamasıdır.
Kişi kendisinde oluşan baskın kanaat üzerinden İbn Mes'ud'un rivayetine göre
selamdan sonra iki sehiv secdesi yapar. Yakin üzerinden namazı tamamlamaya
gelince, kişi iki rekat mı üç mü, üç rekat mı dört mü kıldığı konusunda şüpheye
düştüğü zaman asgari kaç rekat kıldığını netleştirir ve bunun üzerinden
Abdurrahman b. Avf ve Ebu Said el-Hudri'nin rivayetlerine göre selamdan önce
iki sehiv secdesi yaparak namazını tamamlar. Yani iki sünnet arasında herhangi
bir zıtlık bulunmamaktadır."
Sözlü Emredilen Ancak
Dille Değil, Kalben Yerine Getirilmesi Kastedilen Lafız
2665- Ebu Said el-Hudri
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Sizden biriniz namazda iken üç mü dört mü rekat kıldığını bilemezse
oturduğu yerde iki secde etsin. Birinize şeytan gelir de: ‘‘Abdestin bozuldu’‘
derse, o kişi: ‘‘Yalan söyledin’‘ desin. Ancak kulağıyla bir ses işitmesi veya
burnu ile bir koku duyması bunun dışındadır."
[Tahric:] Elbani: Zayıf (Daif Ebu Davud 187); Şuayb:
Ravileri güvenilir kimselerdir. Ebu Davud 1029; Tirmizi 396; Bak hadis no:
2666, 2667.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in "Yalan Söyledin, Desin" Sözüyle, Dille Değil
Kendi içinde Söylemeyi Kasdetmiş Olması
2666- Ebu Said
el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "Sizden birinize (namazda iken) şeytan kendisine gelip:
‘‘Abdestin bozuldu’‘ derse, o kişi içinden: ‘‘Yalan söyledin’‘ desin. Ancak
kulağıyla bir ses işitmesi veya burnu ile bir koku duyması bunun
dışındadır."
[Tahric:] Elbani: Zayıf; Şuayb: Ravileri İyad hariç
güvenilir kimselerdir. Bak hadis no: 2665.
Namazında Şüphe Edenin
Zannına Göre Tamamladığında Selamdan Sonra Değil, Önce iki Sehiv Secdesi
Yapması
2667- Ebu Said
el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmaktadır: "Sizden biri namazında (kaç rekat kıldığında) şüpheye
düşerse, şüpheyi bıraksın ve namazını kesin bildiğine göre tamamlasın. Namazın
tamam olduğuna kesin kanaati oluşunca da (sonunda) iki defa secde yapsın. Eğer
namazı zaten tamam olmuşsa, (ilave ettiği) rekat ve secdeler nafile olur. Eğer
namazı noksan idiyse, (ilave) rekat namazını tamamlamak için yeterli olur.
(Namaz sonunda yaptığı) iki secdenin ise şeytanın burnunu rezil edici / toprağa
sokucu işlevi vardır."
[Tahric:] Elbani: Hasen sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in
şartınca sahih. Bak hadis no: 2665,
"Namazını En Aza
Göre Tamamlayana Selamdan Sonra Değil Önce iki Sehiv Secdesi Yapması
Gerekir" Sözümüzün Doğruluğunu Belirten Haber
2668- ibn Abbas'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Sizden birisi kıldığı namazında şüpheye düşüp üç rekat mı, dört rekat mı
kıldığını bilemezse, kalkıp bir rekat daha kılarak oturduğu yerde selam
vermeden önce iki secde yapsın. Dört rekat kılmış olursa, sehiv secdeleri
Şeytanın zelil olmasına vesile olmuş olur. Eğer beş rekat kılmış olursa, bu
secdeler namazını çift rekata çıkarır."
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir,
Ebu Hatim der ki: Bu
hadisin isnadında Deraverdi yanılarak Ebu Said elHudri yerine "İbn
Abbas'tan" demiştir. İshak, çoğunlukla ezberinden hadis tahdis ederdi.
Muhtemelen bu da onun yanılgılarından biridir.
Namazında Şüphe Edenin
En Aza Göre Tamamlamak için Kıldığı Rekatın Rüku ve Secdelerini Güzel Yapması
2669- Ebu Said el-Hudri
dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Biriniz
namazında şüpheye düşüp de üç mü, yoksa dört rekat mı kıldığını bilmezse kalkıp
bir rekat daha kılmak suretiyle rüku ve secdelerini tamamlasın. Sonra selam
vermeden önce de iki defa secde etsin. Eğer beş rekat kılmışsa o iki secde onun
namazını çift (dört) yapar. Yok, eğer dört rekatı tam olarak kılmışsa bu iki
secde şeytanı zelil kılar."
[Tahric:] Elbani: Sahihi Şuayb: İsnadı Buhari'nin
şartınca sahihtir. Ahmed 3/831 Müslim 571/88.
Ebu Hatim der ki:
"İbn Mes'ud ile Ebu Said el-Hudri'den gelen rivayetler alimlerden birine
namazı taharri (baskın kanaat) üzerinden tamamlama ile yakin (bilinen asgari
rekat sayısı) üzerinden tamamlamanın aynı anlamda olduğu izlenimi verebilir.
Oysa hükümleri farklıdır. Çünkü İbn Mes'ud'un rivayetinde taharri üzerinden
tamamlama zikredilirken sehiv secdelerinin selamdan sonra yapılması
emredilmiştir. Ebu Said el-Hudri'nin rivayetinde ise yakin üzerinden namazı
tamamlama zikredilirken sehiv secdelerinin selamdan önce yapılması
emredilmiştir. Namazı taharri üzerinden tamamlama ile yakin üzerinden tamamlama
arasındaki farka gelince, namazı yakin üzerine tamamlamada kişi üç rekat mı
yoksa dört mü kıldığı konusunda şüpheye düşer. Böylesi bir şüpheye düştüğü
zaman asgari rekat sayısına itibar eder, yani üç rekat kıldığını sayar. Bunun
üzerinden namazı tamamlayıp selam vermeden önce iki sehtv secdesi ya par.
Namazı taharri üzerinden tamamlamaya gelince, burada da kişi namazdayken din ya
da dünya işlerinden biri aklına düşer ve kaç rekat kıldığını bilemez hale
gelir. Burada kişinin kaç rekat kıldığı konusunda hiçbir fikri olmaz. Kişi böylesi
bir durumda baskın kanaatine göre hareket edip buna göre namazını tamamlar ve
selam verdikten sonra iki sehiv secdesi yapar. Bu şekilde de bu yönde gelen her
iki rivayete göre hareket etmiş olur!'
Selamdan Sonra Sehiv
Secdesi Yapanın Teşehhüd Yapıp Sonra Bir Daha Selam Vermesi
2670- imran b. Husayn
bildiriyor: "Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), cemaate namaz
kıldırdı. (ikindi namazının üçüncü rekatında selam verdiği için) iki sehiv
secdesi yaptı, sonra teşehhüd okuduktan sonra da selam verdi.''
[Tahric:] Elbani: Teşehhüdün zikredilmesi şazdır (Daif
Ebu Davud 193; el-İrva' 403); Şuayb: İsnadı kavıdir. Ebu Davud 1039;
Tirmizi395; Nesai3/26; Bak hadis no: 2672.
Bunu rivayette el-Ensari
tek kalmıştır. İbn Sirin, Halid'den bundan başka hadis Rivayet etmemiştir.
Halid, İbn Sirin'in öğrencisiydi.
2671- imran b. Husayn
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ikindi namazını
kıldırırken üçüncü rekatta selam verdi. Bunun üzerine Hirbak adında bir adam:
"Ey Allah'ın Resulü! Unuttun mu, yoksa namaz mı kısaldı?" dedi. Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hirbak doğru mu söylüyor?"
diye sordu. Cemaat: "Evet!" karşılığını verince kalkıp geriye kalan
bir rekatı da kıldırdı ve sonra da iki sehiv secdesi yaptı ve selam verdi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 933); Şuayb:
İsnadı Müslim'in şartınca Sahih. Bak hadis no: 2654.
Zikrettiğimiz Durumda
Selamdan Sonra Sehiv Secdesi Yapan Kişinin Secdeler Sonrası Teşehhüd Ettikten
Sonra Selam Vermesinin Gerekliliği
2672- imran b. Husayn
bildiriyor: "Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), cemaate namaz
kıldırdı. (ikindi namazının üçüncü rekatında selam verdiği için) iki sehiv
secdesi yaptı, sonra teşehhüd okuduktan sonra da selam verdi."
[Tahric:] Elbani: Şazdır; Şuayb: İsnadı kavıdir. Bak
hadis no: 2670,
Sehiv Secdelerinin Her
Durumda Selamdan Önce Yapılması Gerektiğini iddia Edenin Kavlini çürüten Haber
2673- imran b. Husayn
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 933; el-İrva'
2/126/400); Şuayb: İsnadı sahihtir. Bak hadis no: 2654.
Hadis ilminde Derinliği
Olmayana Zikredilen imran b. Husayn Hadisine Aykırı Olduğu izlenimi Veren Haber
2674- Muaviye b. Hudeye
anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'le birlikte
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 938); Şuayb:
İsnadı kavıdir. Ahmed 6/401; Ebu Davud 1023; Nesai 2/18.
ilimde Derinliği
Olmayana, Zikredilen imran b. Husayn ile Muaviye b.
Hudeye Hadislerine
Aykırı Olduğu izlenimi Veren Haber
2675- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize aşiyy namazları olan
Cemaatin içinde Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Zu'l-Yedeyn adıyla çağırdığı bir adam da vardı
-ki ona bu lakabı ya elleri kısa ya da uzun olduğu için söylüyorlardı-. Bu adam
kalkıp: "Ey Allah'ın Resulü! Unuttun mu, yoksa namaz mı kısaldı?"
diye sorunca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ne unuttum, ne
de namaz kısaldı" karşılığını verdi. Zu'I-Yedeyn: "Ey Allah'ın
Resulü! Aksine unuttun" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
cemaate dönüp: "Zu'I-Yedeyn doğru mu söylüyor?" diye sordu. Cemaat
"Evet" deyince de Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize iki
rekatı kıldırıp selam verdi. Sonra tekbir getirip normal secdeleri gibi veya
biraz daha uzun olacak şekilde bir secde yaptı. Sonra başını kaldırıp tekbir
getirdi. Sonra bir daha tekbir getirip secdeye gitti. Normal secdeleri gibi
veya biraz daha uzun olacak şekilde bir secde daha yaptıktan sonra başını
kaldırıp tekbir getirdi. Bana imran b. Husayn'dan "Sonra da selam
verdi" dediği nakledildi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 923); Şuayb:
İsnadı Buhari' ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Bak hadis no: 2263.
Ebu Hatim der ki:
"Bu üç haber, ilmi derinliğe sahip olmayan kişiye birbiriyle çelişkili
izlenimi verebilir. Çünkü Ebu Hureyre'nin rivayetine göre Resulullah'a (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) bunu söyleyen kişi Zu'l-Yedeyn'dir. İmran b. Husayn'ın
rivayetinde ise bunu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) söyleyen kişi
Hirbak olarak zikredilmiştir. Muaviye b. Hudeye'in rivayetine göre ise bunu
diyen kişi Talha b. Ubeydillah'tır. Ancak bu üç rivayet arasında herhangi bir
çelişki ve tutarsızlık bulunmamaktadır. Zira Zu'l-Yedeyn haberine göre
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ikinci Rekatta Oturmayıp
Unutarak Kalkan Kimsenin Yapacağı Sehiv Secdesi
2676- Abdullah b. Malik
b. Buhayne der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Buhari 830; Bak hadis no: 1937.
ikinci Rekatta Oturmayı
Unutarak Kalkan Kimsenin Namazını Tamamlaması ve Selamdan Sonra Değil Önce
Sehiv Secdesi Yapması
2677- ibn Buhayne
bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (namazı kıldırırken)
ikinci rekatta oturması gerekirken oturmadan kalktı. Onunla birlikte cemaat de
oturmadan kalktı. Dördüncü rekatta oturunca insanlar O'nun selam vermesini
beklerken oturduğu yerde tekbir getirip secde yaptı, sonra yine tekbir getirip
secde yaptı; ardından selam verdi."
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 946); Şuayb:
İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Nesai 3/34; Bak hadis no: 1935, 1936, 1937,
1938.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in Üstte Geçtiği Şekliyle Selamdan Önce Sehiv Secdesi Yaptığı
Namazın Vasfı
2678- Abdulmuttalib
oğullarının anlaşmalısı olan Abdullah b. Buhayne el-Esedi bildiriyor:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
Bak hadis no: 1935.
Namazın ikinci Rekatında
Oturmayı Unutarak Kalkan Kimseye Sehiv Secdesi Dışında Bir Şeyin Gerekmemesi
2679- Abdullah b. Buhayne'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 946); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahih. Bak hadis no: 1935.
Bu Sünneti Rivayette
Abdurrahman el-A'rec'in Tek Kaldığını iddia Edenin Kavlini çürüten Haber
2680- ibn Buhayne'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz kılarken
oturması gerektiği halde ikinci rekatta ayağa kalktı. Biz Sübhanallah dedik.
Ancak o namaza devam etti. Namazın sonuna gelince oturduğu yerde iki sehiv
secdesi yaptı ve ardından selam verdi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 2457);
Şuayb: İsnadı Buhari'nin şartınca sahihtir. Bak hadis no: 1935.
Namazda Unutan ve Sonra
Doğrusunu Araştıran Kimse Ne Yapar?
2681- Abdullah (b.
Mes'ud)'un bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara
namazı beş rekat kıldırınca, kendisine bu durum söylendi. Bunun üzerine
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kıbleye dönüp oturduğu yerde iki secde
yaptı.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtİ!. Bak
hadis no: 2658.
Üstte Zeyd b. Ebi Uneyse
Rivayetinde Geçen "Onlara Beş Rekat Kıldırdı" Sözüyle Öğlenin Beş
Rekat Kılınmasının Kasteditmesi
2682- Abdullah (b.
Mes'ud)'un bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
"Beş rekat
kıldırdın" dediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
selam verdikten sonra iki secde yaptı.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Bak hadis no: 2658.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Daha Önce Zikredilen Fiilleri ile Açıklanan Mücmel Emir
2683- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim:
"Biriniz namaza durduğu zaman şeytan gelip aklını karıştırır ve sonunda
kaç rekat kıldığını bilemez hale gelir. Kişi böylesi bir duruma düştüğü zaman
(namazın sonunda) oturmuşken iki sehiv secdesi yapsın.''
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 943); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 1/100; Buhari
1232; Müslim 389/82; Ebu Davud 1030; Nesai3/31.
2684- Ebu Hureyre
anlatıyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in
şartınca sahih. Bak hadis no: 2252.
Yunus el-Eyli'nin
Rivayetinde Zikredilen Namazı Tamamlama
2685- Ebu Hureyre
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
Zührı der ki: Bu olay
Bedir'den önce olmuştur. Daha sonra namazda konuşmamakla ilgili hüküm
konulmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Bak hadis no: 2252.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Vasfedildiği Gibi Selamdan Sonra iki Sehiv Secdesiyle Namazını
Tamamlaması
2686- Ebu Hureyre
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (dört rekatlı bir namazda)
iki rekatta selam verince Zu'I-Yedeyn: "Ey Allah'ın Resulü! Namaz mı
kısaldı, yoksa sen mi unuttunı" dedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) cemaate: "Zu'I-Yedeyn doğru mu söylüyor?" diye sordu. Cemaat:
"Evet!" deyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kalktı, iki
rekat daha kıldırıp selam verdi. Sonra tekbir getirip normal secdeleri gibi
veya biraz daha uzun olacak şekilde bir secde yaptı. Sonra başını kaldırdı.
Sonra bir daha tekbir getirip secdeye gitti. Normal secdeleri gibi veya biraz
daha uzun olacak şekilde bir secde daha yaptıktan sonra başını kaldırdı.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 924); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 1/93; Buhari 714;
Ebu Davud 1009; Tirmizi 399; Nesai 3/22; Bak hadis no: 2255.
Ebu Hureyre'nin Mustafa
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile Bu Namazda Bulunmadığını iddia Edenin Kavlini
çürüten Haber
2687- Ebu Hureyre
anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize
Bunun üzerine Huzaa
kabilesinden Zü'I-Yedeyn isimli bir adam: "Ey Allah'ın Resulü! Namaz mı
kısaltıldı yoksa unuttun mu?" diye sordu. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Bunlardan hiçbiri olmadı" cevabını verdi. Zü'I-Yedeyn:
"Ey Allah'ın Resulü! Bize iki rekat kıldırdın" deyince Allah Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) cemaate dönerek: "Zü'I-Yedeyn doğru mu
söylüyor?" diye sordu. insanlar: "Ey Allah'ın Resulü! Bize sadece iki
rekat kıldırdın" deyince Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
kalkıp kıbleye dönerek namazın geri kalan iki rekatı kıldırdı. Ardından
oturduğu yerden selam verdikten sonra iki kere sehiv secdesi yaptı.
[Tahric:] Ebu Hureyre (Sahih Ebu Davud 931); Şuayb:
İsnadı kavıdir. Ebu Davud 1016; Nesai 3/66.
Ebu Hureyre'nin
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile Bu Namazda Bulunduğunu Belirten
ikinci Haber
2688- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize aşiyy namazlarından olan
Zu'l-Yedeyn adlı bir
adam: "Ey Allah'ın Resulü! Namaz mı kısaldı, yoksa unuttun mu?"
deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ne namaz kısaldı, ne
de ben unuttum" buyurdu. Zu'I-Yedeyn: "Bilakis unuttun, ey Allah'ın
Resulü!" deyince Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cemaate:
"Böyle mi oldu?" diye sordu. Cemaat: "Evet" deyince
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yerine dönüp bize iki rekat daha
kıldırıp selam verdi. Sonra önceki secdesi gibi aynı uzunlukta iki secde yaptı.
Sonra başını kaldırıp önceki secdesi ile aynı uzunlukta ikinci secdesini yaptı.
Sonra başını kaldırdı.
Muhammed (b. Sırın)'e:
"Sonra selam verdi mi?" diye sorulunca: "Bunu Ebu Hureyre'den
ezberlemedim. Ancak bana ulaştığına göre imran b. Husayn ‘‘sonra selam verdi’‘
demiştir" dedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Müslim 573/98; Ebu Davud 1008; Bak hadis
no: 2256.
Ebu Hatim der ki: Zu'l-
Yedeyn konusunda gelen haberlerin anlamı şudur:
Resulullah. (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) namazı tamamladığını, sorumlu olduğu farzı yerine getirdiğini
düşünerek konuşmuştur. Zu'l-Yeden de bu durum karşısında namazın farz kılındığı
ilk haline, yani iki rekata tekrar döndürüldüğünü zannetmiş, bu zannı üzerinden
namazın tamamlandığını ve namaz dışında olduğunu düşünerek Resulullah'la
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) muhatap olmuştur. Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem), Zu'l- Yedeyn'in söylediği durumu ashabına sorduğunda namazı
tamamladığını düşünüyor ve bu kanaati taşıyordu. Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) sorusuna karşılık cemaatin "Evet" demesine gelince,
namazda olsalar dahi ona cevap vermeleri gerektiği için sorusuna karşılık
vermişlerdir. Zira Yüce Allah: "Ey inananlar! Allah ve Peygamber, sizi,
hayat verecek şeye çağırdığı zaman icabet edin" (Enfal 24) buyurmaktadır.
Günümüze gelince, bugün
artık vahiy kesilmiş ve farzlar da net bir şekilde ortaya konulmuştur. Bu
bakımdan imam namazı bitirdiği kanaatini taşıyarak selam verdikten sonra
konuşursa namazı bozulmaz. Ancak cemaate soru sorar da cemaat sorusuna karşılık
verirse namazları bozulur. Cemaatten bazıları durumu imama soracak olsalar
imamın da namazı bozulur. Çünkü artık farzlar bellidir ve vahiy de kesilmiştir.
Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) bu şekilde dalıp da namazda yanılmasına gelince, Allah Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) sözlü ve fiili olarak ümmetine bir öğretmen
olarak gönderilmiştir. Bazı zamanlarda böylesi durumlara maruz kalsa da bunun
amacı kendisinden sonra böylesi durumlarda ümmetinin ne yapması gerektiğini
onlara öğretmektir.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) iki Sehiv Secdesini "Burnu Yerde Sürtücü" Şeklinde
isimlendirmesi
2689- Abdullah b. Abbas
bildiriyor: Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), iki yanılma secdesini;
"rezil edici / burnu yerde sürtücü" diye isimlendirmiştir.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 940). Bak
hadis no: 2655.
Sonraki
sayfa için aşağıdaki link’i kullan: