MUSAFAHA
Mufâ'ale babından masdar
olup iki kişinin el sıkışması manasına gelir. Hadis usulünde uluvvu nisbinin
bedel ve musavvattan sonra gelen üçüncü şeklidir.
İbnu's-Salah'a göre musafaha,
bir ravinin söz gelişi Müslimin Sahihinde bulunan bir hadisi Müslim'in
şeyhine-onunla Nebi arasındaki ravi sayısından az olmayan raviden meydana gelen
âli bir isnadla-ulaşarak rivayet etmesine denir. İbn Hacer'e göre ise bir
musannifin talebesine, isnad bakımından onunla Nebi arasındaki ravi sayısına
eşit sayıda raviden oluşan âli isnadla ulaşarak rivayete denir. Bir başka
deyişle bir musannifin talebesine ulaşmada isnad itibariyle müsavatın hasıl
olmasıdır. Açıklamak gerekirse, Meselâ en-Nesei, kendisi ile Nebi (s.a.s)
arasında on bir ravi olan isnadla bir hadis rivayet etmiştir. Eğer bir başka
ravi aynı hadisi Nesei'nin isnadından ayrı bir isnadla ve Nebi (s.a.s)'le
arasında onbir ravi olarak rivayet ederse- iki isnad müsavi olduğundan- buna musâvât
adı verilir. (Bk. Musâvât). Şayet aynı musâvât Nesei'den hadis rivayet eden bir
talebesine ulaşmakta olursa buna da musafaha denir. Böyle müsavata musafaha
denilmesi karşılaşan iki kişi arasında çok kere el sıkışmanın adet oluşu
dolayısıyledir.
Bu iki tarif arasında
önemli bir fark yoktur; zira müsavatın bir ravinin şeyhi ile herhangi bir
musannif veya musannifin talebesi arasında olması aynıdır. Söz gelişi bir
ravinin şeyhi ile bir musannif arasında musâfahanın olması onun musannıfa
mülaki olmasiyle birdir.
Burada şu hususu önemle
belirtmek gerekir ki bir hadisin isnadının, güvenilir kitaplardan birinde
yeralan isnadına nisbetle âli sayılabilmesi için kitap müellifi ile musafaha
hasıl olan ravi arasında uzun sayılan bir zamanın geçmiş olması gerekir.
864Aynı asırda yaşamış muhaddisler arasında uluv olabilirse de musafaha söz
konusu olmaz. Meselâ es-Suyûti üç hadiste kendisi ile Nebi arasında on ravi
bulunduğunu söyler. Nesei'de “Kul huva'llahu ahad (ihlas suresi) Kur’ân-i
Kerim'in üçte birine denktir” hadisini altısı tabiinden olmak üzere on kişinin
bulunduğu bir isnadla rivayet etmiş ve “bundan daha uzun bir isnad bilmiyorum”
demiştir. 865es-Suyûti ile Nese'i arasında vefat tarihleri itibariyle altı
asırlık bir zaman farkı vardır, es-Suyûti'nin üç hadiste, Nese'i gibi
kendisiyle Nebi arasında on ravi olması uluvda müsavattır. Şayet musâvât Nese'i
den hadis almış bir kimse ile es-Suyûti arasında veya es-Suyûti'nin hadis
aldığı şeyhi ile Nesei arasında olsaydı musafaha hasıl olurdu.