FIKHU’R-RAVİ
Fıkıh, Fıkhu'l-Hadis maddesinde de söz konusu
edildiği gibi, sözlükte bir nesneyi zihinle gereği gibi anlayıp bilmek manasındadır.
Fıkhu'r-Ravi ise Hadis rivayetiyle meşgul olan kimsenin rivayetinin şartlarını,
hakikatini, çeşitlerini, hükümlerini, Ravilerin hallerini, rivayet edilen
Hadislerin sınıflarını gereği gibi bilmesi ve bu bilgiye dayanarak Sahih olan
Hadisleri zayıf olanlarından ve uydurmalardan ayırt edilebilmesidir. (Hadis
ıstılahları,111).
Hz. Nebi s.a.v.'in Hadisleri herşeyden önce
Kur'an-ı Kerim'in açıklaması ve tatbiki mahiyetinde İslam dininin ikinci
kaynağıdır. Hadislerde İslam'ın özü olan helal, haram, emir, yasak, tavsiye,
telkin, irşad, va'z ve nasihat, kısacası bir Müslüman'ın Dünya ve ahiret
saadeti için gerekli bütün değerler bol miktarda mevcuttur. Hadisleri rivayet
edenlerin ve Hadis İlmi ile meşgul olanların bunları bilmesi, herbirinin taşıdığı
hükümlere vakıf olması Fıkhu'r-Ravi ye dahildir.
Öte yandan Ravi Hadisleri etraflı bir şekilde
bilirse onları öğrenip hıfzetmesi önemli ölçüde kolaylaşır. Uygulamasını doğru
bir şekilde yapar. Böylece ''ALLAH'I (C.C.) ve ahiret gününü umarlar, ALLAH'I
çokça zikredenler için örnek'' olarak gösterdiği (Ahzab,21) Hz. Nebi s.a.v. in
yolundan gitmiş, aynı zamanda Hadislerin Zabtı kolaylaşmış olur.
Diğer taraftan İlmin her yönden faydalı
olduğu açıktır. Hadislerin ihtiva ettiği hükümler ve gerçekleri bilenler aynı
zamanda birer Fakih olarak din kardeşlerine faydalı bir fert haline gelirler.
Öğrendikleriyle amel ettikleri belkide kendilerinden daha anlayışlı birine
ulaştırarak ilmin yayılmasını ve naklettikleri Hadislerin daha iyi bir şekilde
istifade edilmesine zemin hazırlamış olurlar. Şu hale göre Hadis Ravisinin
rivayet ettiği Hadislerin taşıdığı hüküm ve değerleri bilmesi hem kendisinin
amel ederek üstün bir Müslüman olması, hem dininin emirlerine riayet etmek,
hemde Hadislerin iyice bellenmesini kolaylaştırmak yönlerinden son derece
önemlidir.