FERD-İ MUTLAK -
GARİBU’L-MUTLAK
''Mutlak Fert'' manasına
isnadın herhangi bir yerinde Ravisi tek olan Ferd Hadis in kısımlarından
biridir.
Ferd maddesinde de söz konusu edildiği gibi isnadınının
herhangi bir yerinde Ravisi tek olan Ferd Hadis iki kısma ayrılır. Birincisi
Ferd-i Mutlak; ikincisi Ferd-i Nisbi dir. Ferd-i Mutlak ki Ferd de denir
teferrüt denilen rivayet de tek kalma senedin başında olan Hadistir. Başka bir
ifadeyle senedin baş tarafındaki Sahabi yada Tabiinin tek başına rivayette
bulunduğu Hadisler Ferd-i Mutlaktır. Buna göre infirad, teferrüt veya garabet
denilen rivayet te tek başına kalma senedin aslı, evveli, menşei gibi
tabirlerle belirlenen Sahabinin veya Tabiinin bulunduğu baş tarafta olursa
böyle rivayet edilen Hadisler Ferd veya Ferd-i Mutlak itibar edilirler. Şu
halde Ferd-i Mutlak da teferrüt senedin herhangibir yerinde değil özellikle
Hadis i Hz. Nebi s.a.v. den rivayet eden Sahabi veya Sahabiden rivayette bulunan
Tabiindedir.
Ferd-i Mutlak a vela hakkının satışını veya
hibe edilmesini yasaklayan Hadis misal verilebilir.
''Abdullah b. Dinar, İbn-i Ömer isnadıyla
rivayet edildiğine göre Hz. Nebi s.a.v. Azadlı kölenin miras hakkının
satılmasınıda hibe edilmesinide yasakladı.''
(Buhari,3/120; Müslim, itk,3)
Bu Hadis i Sahabi İbn-i
Ömer den bir tek Abdullah b. Dinar nakletmiştir. Bu başka değişle İbn-i Ömer
den rivayette Abdullah b. Dinar tek kalmıştır.
Nitekim Müslim, Hadis i sevkettikten sonra ''Bu Hadis için bütün
insanlar Abdullah b. Dinar'a muhtaçtırlar'' diyerek onun Sahabe den rivayet
eden tek ravi olduğuna işaret etmiştir.
Bu duruma göre teferrüt senedin aslında yani baş kısmındadır. Dolayısı
ile Hadis Ferd-i Mutlaktır.
Bazen Hadis i tek başına rivayet eden Raviden
rivayette bulunan kimse de tek bir şahıs olabilir. Hatta bu hal birkaç Ravide
peşpeşe devam edebilir. İman hasletleri konusundaki Ebu Hureyre'den rivayet
edilen şu Hadis in Sahabi veya Tabii ravisi tektir:
''İman yetmiş şu kadar şu'bedir. En üstünü
''La ilahe İllallah'' sözüdür. En alt derecesi ise insanların geçeceği
yollardan onlara eziyet verecek (taş, diken ve vb.) şeyleri kaldırmaktır. Haya
da iman'ın bir bölümüdür.'' (Müslim, iman 12).
Bu Hadis i Hz. Nebi s.a.v. den sadece Sahabi
Ebu Hureyre; Ebu Hureyre den sadece Tabii Ebu Salih, Ebu Salihden de bir tek
Abdullah b. Dinar rivayet etmiştir.
Ferd-i Mutlak'ın hükmüne gelince, şayet
rivayetinde teferrüt eden Ravi Sika ise ve Zabt'ı tamsa yalnız başına rivayet
ettiği Ferd Hadis Sahih kabul edilir ve dini meselelerde delil olarak
kullanılır. Şayet Zabt'ı tam değilse Hasendir. Bu takdirde de dini konularda
delil olacak niteliktedir. rivayet de teferrüt etmiş olan ravisi Sika ve Zabit
değilse Hadis i zayıftır. O takdirde ise zayıf Hadis'in hükmüne girer.