ETBAU'T-TABİ’İN
TEBE’U’T-TABİ’İN:
Tebeu't-Tabiin veya
kısaca ''el-Etba'' da denir. Hepside mana olarak aynıdır ve Tabii lerden sonra
gelenler, Tabiine tabi olanlar, Tabiini takib edenler demektir.
Etbeu't-Tabiin, kısaca Tabiilerle görüşüp
onlardan Hadis rivayet edenler olarak tanınırlar. Hadis Tarihinde Hz. Nebi
s.a.v.'in Hadislerini nakleden üçüncü nesil olarak bilinirler.
Çoğu ya bir Sahabi torunu yada Tabii çocuğu
olan Etbeu't-Tabiin'i oluşturan nesil, tamemen Tabiilerin talebesidir. Onlardan
Sahabe'nin ilmini devşirmiş ve her biri bulunduğu bölgenin parmakla gösterilen
Alim'i olmuştur. Devirleri Hadis İlmi'nin geleceği bakımından en önemli devri
sayılır; çünkü bu devirde bir yandan Hadisler yazılı metinlere intikal etmiş,
bir yandan Hadis rivayet ilminin temelleri atılımıştır. rivayet bu temeller
üzere en mükemmel kaidelere bağlanmıştır. Tabiiler devrinde tedvin edilen
Hadislerin muntazam bir şekilde tasnifi Etbeu't-Tabiin devrinde de devam etmiştir.
Bu çalışmaların sonucu olarak
Ma'mer b. Raşid'in:
el-Camii, İmam Malik'in: el-Muvatta'ı gibi ilk Hadis eserleri ortaya çıkmıştır.
Etbeu't-Tabiin devrinde tasnif edilen eserlerin daha sonraki çalışmalara esas
teşkil ettiği düşünülürse bu neslin Hadis ilmine hizmetleri daha iyi anlaşılır.
Etbeu't-Tabiin arasında pek çok değerli Hadis
Alimi yetişmiştir. Malik b. Enes, Abdurrahman b. Amr el-Evzai, Sufyan b. Said
es-Sevri, Şu'be ibnu-l-Haccac, İbn Cureyc ve bunların talebelerinden Yahya b.
Said el-Kattan ve Abdulah ibnu'l-Mubarek içlerinde en tanınmış olanlarındandır.