DEVAM: 99- Tevbe ve
istiğfarın değeri ve ALLAH’ın kullarına rahmeti.
حدثنا عبد
الله بن إسحاق
الجوهري
البصري حدثنا
أبو عاصم
حدثنا كثير بن
فائد حدثنا
سعيد بن عبيد
قال سمعت بكر
بن عبد الله
المزني يقول حدثنا
أنس بن مالك
قال سمعت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
يقول قال الله
يا بن آدم إنك
ما دعوتني
ورجوتني غفرت
لك على ما كان
فيك ولا أبالي
يا بن آدم لو
بلغت ذنوبك
عنان السماء
ثم استغفرتني
غفرت لك ولا
أبالي يا بن
آدم إنك لو
أتيتني بقراب
الأرض خطايا
ثم لقيتني لا
تشرك بي شيئا
لأتيتك
بقرابها
مغفرة قال أبو
عيسى هذا حديث
غريب لا نعرفه
إلا من هذا
الوجه
Enes b. Mâlik (r.a.)’den
rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.)’den işittim şöyle buyurdu:
“Allah: Ey Ademoğlu! Sen
bana duâ ettiğin ve benden ümid ettiğin sürece senin hatalarını bağışlarım ve
hiç aldırış etmem. Ey Ademoğlu! Senin günahların göğün bulutlarına ulaşsa bile
sen de benden bağışlanma dilesen seni bağışlarım ve hiçbir şeye aldırış etmem.
Ey Ademoğlu! Sen bana dünya dolusu kadar hatalarla gelip bana hiçbir şeyi ortak
koşmamış olsan şüphesiz seni dünya dolusu bağışlanma ile karşılarım.”
İzah:
(Tirmizî rivâyet
etmiştir.)
Tirmizî: Bu hadis
garibtir. Ancak bu şekliyle bilmekteyiz.