DEVAM: 9- Enfal
suresinden tefsiri yapılan ayetler.
حدثنا هناد
حدثنا أبو
معاوية عن
الأعمش عن عمرو
بن مرة عن أبي
عبيدة بن عبد
الله عن عبد
الله بن مسعود
قال لما كان
يوم بدر وجئ
بالأسارى قال
لرسول الله
صلى الله عليه
وسلم ما
تقولون في
هؤلاء الأسارى
فذكر في
الحديث قصة
فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم لا
ينفلتن منهم
أحد إلا بفداء
أو ضرب عنق
قال عبد الله
بن مسعود فقلت
يا رسول الله
إلا سهيل بن
بيضاء فإني قد
سمعته يذكر
الإسلام قال
فسكت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم قال
فما رأيتني في
يوم أخوف أن
تقع علي حجارة
من السماء مني
في ذلك اليوم
قال حتى قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم إلا سهيل
بن بيضاء قال
ونزل القرآن
بقول عمر { ما
كان لنبي أن
يكون له أسرى
حتى يثخن في
الأرض }
إلى آخر
الآيات
قال أبو عيسى
هذا حديث حسن
وأبو عبيدة لم
يسمع من أبيه
Abdullah b. Mes’ûd
(r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Bedir savaşı bitip esirler
getirilince Rasûlullah (s.a.v.): “Bu esirler hakkında ne diyorsunuz” dedi.
-Bu hadis biraz
uzuncadır-
Sonra Rasûlullah
(s.a.v.); “Onlardan her biri ya fidye verecektir veya boynu vurulacaktır”
buyurdu. Abdullah b. Mes’ûd diyor ki: Ey Allah’ın Rasûlü! Süheyl b. Beyda
bundan müstesna olsun, O’nun İslam’dan bahsettiğini işittim. Bunun üzerine
Rasûlullah (s.a.v.) sustu o gün üzerime gökten taş yağmasından korktuğum kadar
hiçbir gün korkmamıştım. Sonunda Rasûlullah (s.a.v.): “Süheyl b. Beyda
müstesnadır.” buyurdu. Sonra ayet Ömer’in görüşüne uygun olarak indi: Enfal
sûresi 67. ayet: “Yeryüzünde küfrün
belini kırıp, tam hakimiyet sağlamadıkça hiçbir Nebiye esir almak yakışık
almaz. Siz bu dünyanın geçici kazançlarını istiyorsunuz. Ama Allah, sizin için
ahiretteki Cenneti elde etmenizi istiyor. Çünkü Allah en yüce iktidar sahibi
olup, yaptığı herşeyi yerli yerince yapandır.”
Diğer tahric: Müsned:
13452
Tirmizî: Bu hadis
hasendir. Ebû Ubeyde babasından hadis işitmemiştir.