14- Kur’an’ın değer ve
kıymeti.
حدثنا عبد بن
حميد حدثنا
حسين بن علي
الجعفي قال
سمعت حمزة
الزيات عن أبي
المختار
الطائي عن بن
أخي الحرث
الأعور عن
الحرث قال
مررت في المسجد
فإذا الناس
يخوضون في
الأحاديث فدخلت
على علي فقلت
يا أمير
المؤمنين ألا
ترى أن الناس
قد خاضوا في
الأحاديث قال
وقد فعلوها قلت
نعم قال أما
إني قد سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يقول ألا
إنها ستكون
فتنة فقلت ما
المخرج منها
يا رسول الله
قال كتاب الله
فيه نبأ ما
كان قبلكم
وخبر ما بعدكم
وحكم ما بينكم
وهو الفصل ليس
بالهزل من
تركه من جبار
قصمه الله ومن
ابتغى الهدى
في غيره أضله
الله وهو حبل
الله المتين
وهو الذكر
الحكيم وهو الصراط
المستقيم هو
الذي لا تزيغ
به الأهواء ولا
تلتبس به
الألسنة ولا
يشبع منه
العلماء ولا يخلق
على كثرة الرد
ولا تنقضي
عجائبه هو
الذي لم تنته
الجن إذ سمعته
حتى قالوا {
إنا سمعنا
قرآنا عجبا
يهدي إلى
الرشد }
من قال به
صدق ومن عمل
به أجر ومن
حكم به عدل
ومن دعا إليه
هدى إلى صراط
مستقيم خذها
إليك يا أعور
قال أبو عيسى
هذا حديث لا
نعرفه إلا من
هذا الوجه
وإسناده
مجهول وفي
الحرث مقال
Hâris (r.a.)’den
rivâyete göre, şöyle demiştir: Mescide uğradım cemaati bazı dedikodulara dalmış
buldum ve Ali’nin yanına girerek şöyle dedim: Ey Mü’minlerin emiri! İnsanların
lüzümsuz dedikodulara daldıklarını görmüyor musunuz? Bunun üzerine Ali gerçekten
böyle yapıyorlar mı? diye sordu; ben de: Evet dedim. Bunun üzerine Ali şöyle
dedi: Rasûlullah (s.a.v.)’den işittim şöyle buyurmuştu: Dikkat edin büyük bir
fitne olacaktır! Ben de: Bu fitneden kurtuluş nasıl olacaktır Ey Allah’ın
Rasûlü! dedim. Şöyle buyurdular: Allah’ın Kitab’ına sarılmakla çünkü onda
sizden öncekilerin haberi, sizden sonrakilerin haberi, aranızdaki meselelerin
hükmü ondadır. O hak ile batılı birbirinden ayıran kesin bir hüküm olup
saçmalama değildir. Her kim zorbalık yaparak ondan uzaklaşırsa Allah onun işini
bitirir. Her kim de doğru yolu o Kur’ân’dan başkasında ararsa Allah onu
sapıklığa düşürür. O, Allah’ın sağlam ipidir ve hikmet dolu sözleridir. O
Sırat-ı müstakîm’dir. O Kur’ân arzu ve isteklerin bozamadığı dillerin
karışıklığa düşüremediği, ilim adamlarının kendisinden doyamadığı fazla
tekrarlamakla eskimeyen ve bıkkınlık vermeyen hayranlık veren yönleri, bitip
tükenmeyen öyle bir kitaptır ki: Cinlerden bir gurup onu dinleyince şöyle demek
mecburiyetinde kalmışlardır: “Biz ne güzel bir
Kur’ân dinledik, doğruyu eğriden ayırt etme bilincine ulaştıran bir Kur’ân ve
böylece ona iman ettik artık bundan sonra Rabbimizden başkalarına ilahlık
yakıştırmayacağız.” (Cin süresi: 1-2)
Ona dayanarak konuşan
doğru söz söylemiştir. Onunla amel eden sevap kazanır onunla hükmeden adaletli
davranmış o'na davet eden doğru yola iletilmiş olur. Ey A’ver bu sözleri iyi
dinle!
Diğer tahric: Dârimî,
Fedail-ül Kur’ân
Tirmizî: Bu hadisi
sadece bu şekliyle bilmekteyiz. Senedi mechuldûr. Harîs’in rivâyeti hakkında
söylenti vardır.