8- Namazın önemi ve
değeri
حدثنا بن أبي
عمر حدثنا عبد
الله بن معاذ
الصنعاني عن
معمر عن عاصم
بن أبي النجود
عن أبي وائل
عن معاذ بن
جبل قال كنت
مع النبي صلى
الله عليه
وسلم في سفر
فأصبحت يوما
قريبا منه
ونحن نسير
فقلت يا رسول
الله أخبرني
بعمل يدخلني
الجنة
ويباعدني من
النار قال لقد
سألتني عن
عظيم وإنه
ليسير على من
يسره الله
عليه تعبد
الله ولا تشرك
به شيئا وتقيم
الصلاة وتؤتي
الزكاة وتصوم
رمضان وتحج
البيت ثم قال
ألا أدلك على
أبواب الخير
الصوم جنة
والصدقة تطفئ
الخطيئة كما
يطفئ الماء
النار وصلاة
الرجل من جوف
الليل قال ثم
تلا { تتجافى
جنوبهم عن
المضاجع } حتى بلغ {
يعملون } ثم
قال ألا أخبرك
برأس الأمر
كله وعموده
وذروة سنامه
قلت بلى يا
رسول الله قال
رأس الأمر
الإسلام وعموده
الصلاة وذروة
سنامه الجهاد
ثم قال ألا
أخبرك بملاك
ذلك كله قلت
بلى يا نبي
الله فأخذ
بلسانه قال كف
عليك هذا فقلت
يا نبي الله وإنا
المؤاخذون
بما نتكلم به
فقال ثكلتك
أمك يا معاذ
وهل يكب الناس
في النار على
وجوههم أو على
مناخرهم إلا
حصائد
ألسنتهم
قال أبو عيسى
هذا حديث حسن
صحيح
Muâz b. Cebel (r.a.)’den
rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) ile bir yolculukta
beraberdim yolda yürürken yanına yakın oldum: Ey Allah’ın Rasûlü! Dedim; “Bana
öyle bir amel öğret ki beni Cehennem’den uzaklaştırıp Cennete koysun!” Bunun
üzerine Rasûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Bana çok büyük bir soru sordun ama
bu mesele Allah’ın kolaylaştırdığı kimseler için çok kolaydır. Şöyle ki: Her
konuda ve her zaman kulluğu Allah’a yapar o'na hiçbir şeyi ortak koşmazsın,
namazını devamlı ve düzgün kılarsın, zekatını verir, Ramazan orucunu tutar,
haccedersin...”
Sonra şöyle devam etti:
“Sana hayır yollarını göstereceğim oruç kalkandır. Sadaka; suyun ateşi
söndürdüğü gibi günahları siler süpürür. Kişinin gece kıldığı namazda yine
hataları siler süpürür.”
Muâz dedi ki: Sonra,
Rasûlullah (s.a.v.), Secde sûresi: 16-17. ayetini: “Onlar yataklarından geceleri kalkarak korku ve ümid
içerisinde Rablerine yalvaranlardır ve kendilerine geçimlik verdiğimiz
şeylerden başkalarına harcayandır. Böyle davranan mü’minlere gelince
yaptıklarından dolayı mükafat olarak öteki dünyada onlara şimdiye kadar gizli
kalan göz aydınlığı olarak onlar için nelerin saklanıp bekletildiğini hiç kimse
bilip hayal edemez” okudu ve şöyle buyurdu:
“Size bütün işlerin başını, direğini ve en üst noktasını bildireyim mi? Bende,
Evet, Ey Allah’ın Rasûlü! Dedim. Şöyle buyurdu: “Her işin başı İslam, yani
iradeyi Allah’a teslim etmek demektir. Direği namaz, zirvesi ve üst noktası da
cihâd tır.”
Sonra şöyle devam etti:
“Sana tüm bunların can damarını bildireyim mi?” Bende, Evet Ey Allah’ın
Peygamberi dedim.
“Rasûlullah (s.a.v.)
dilini tuttu ve kendi rahatlığın için şunu tut buyurdular.” Ben de, Ey Allah’ın
Rasûlü!: Bizler konuşmalarımız yüzünden sorguya çekilecek miyiz? Dedim. Şöyle
dedi: “Anan hasretine yansın Ey Muâz! İnsanları yüzü koyun ve burunları yerde
süründürerek Cehennem'e dolduran dillerin kazandığından başkası değildir.”
Diğer tahric: Müslim,
İman; Buhârî, İman
Tirmizî: Bu hadis
hasen sahihtir.