DEVAM: 53- ALDIĞI
KÖLEDE, KULLANDIKTAN SONRA AYIBINI GÖREN KİMSENİN NE YAPACAĞI
حدثنا أبو
سلمة يحيى بن
خلف أخبرنا
عمر بن علي
المقدمي عن
هشام بن عروة
عن أبيه عن
عائشة أن النبي
صلى الله عليه
وسلم قضى أن
الخراج بالضمان
Yine Âişe (r.anha)’dan
rivâyete göre, Nebi (s.a.v.) şöyle hüküm vermişti: “Satın alınan maldan elde
edilen menfaat ve gelir sorumluluk ve risk çeken kimseye aittir.”
Diğer tahric: İbn
Mâce, Ticarat; Ebû Dâvûd, Buyu
قال هذا حديث
حسن غريب من
حديث هشام بن
عروة قال أبو
عيسى وقد روى
مسلم بن خالد الزنجي
هذا الحديث عن
هشام بن عروة
ورواه جرير عن
هشام أيضا
وحديث جرير
يقال تدليس
دلس فيه جرير
لم يسمعه من
هشام بن عروة
وتفسير
الخراج
بالضمان هو
الرجل يشتري
العبد
فيستغله ثم يجد
به عيبا فيرده
على البائع
فالغلة للمشتري
لأن العبد لو
هلك هلك مال
المشتري ونحو
هذا من
المسائل يكون
فيه الخراج
بالضمان قال أبو
عيسى استغرب
محمد بن
إسماعيل هذا
الحديث من
حديث عمر بن
علي تراه
تدليسا قال
Tirmîzî: Bu hadis
Hişâm b. Urve’nin rivâyeti olarak hasen sahih garibtir.
Tirmîzî: Müslim b.
Hâlid ez Zencî bu hadisi Hişâm b. Urve’den rivâyet etmiştir. Cerir de aynı
şekilde Hişam’dan rivâyet etmiştir. Cerir hadisinde gizli bir kusur (Tedlis)
vardır. Cerir bu hadiste tedlis yapmıştır, çünkü kendisi Hişâm b. Urve’den
hadis işitmemiştir. Hadiste geçen “el Harâcu biz Zaman” cümlesinin manası şöyle
açıklanabilir: Köleyi satın alan kimse bir süre köleyi kullanır ve köle
vasıtasıyla bazı kazançlar da elde edebilir sonra kölede bir kusur bulup onu
aldığı kimseye iade eder. Bu durumda elde ettiği kazanç köleyi satın alan
müşteriye aittir. Çünkü köle müşterinin elinde iken yok olsa, ölse müşterinin
nesabından yok olacaktı. Buna benzer tüm konularda da bu kaide geçerlidir yani
“Satın alınan maldan elde edilen gelir sorumluluk kendisine ait olan kimseye
aittir.”
Tirmîzî: Muhammed b.
İsmail bu hadisi Ömer b. Ali rivâyeti olarak garib bulmuştur. Ben de kendisine
sordum acaba gizli bir kusur (tedlis) mi var diye. “Hayır” dedi.