31- UHUD ŞEHİDLERİ VE
HAMZANIN DEFNEDİLMESİ
حدثنا قتيبة
حدثنا أبو
صفوان عن
أسامة بن زيد عن
بن شهاب عن
أنس بن مالك
قال أتى رسول
الله صلى الله
عليه وسلم على
حمزة يوم أحد
فوقف عليه
فرآه قد مثل
به فقال لولا
أن تجد صفية
في نفسها
لتركته حتى
تأكله
العافية حتى
يحشر يوم
القيامة من
بطونها قال ثم
دعا بنمرة
فكفنه فيها
فكانت إذا مدت
على رأسه بدت
رجلاه وإذا
مدت على رجليه
بدا رأسه قال
فكثر القتلى
وقلت الثياب
قال فكفن
الرجل
والرجلان
والثلاثة في
الثوب الواحد
ثم يدفنون في
قبر واحد فجعل
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يسأل
عنهم أيهم
أكثر قرآنا
فيقدمه إلى
القبلة قال
فدفنهم رسول
الله صلى الله
عليه وسلم ولم
يصل عليهم
Enes b. Mâlik (r.a.)’den
rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (s.a.v.), Uhud günü Hamza’nın
cesedinin yanına geldi ve durakladı, cesed üzerinde musle (gözü oyulmuş kulağı
burnu kesilmiş) yapıldığını gördü ve şöyle buyurdu. Halam ve Hamza’nın kız
kardeşi Safiyye’yi sıkıntıya sokacak olmasaydım. Hamza’nın cesedini böylece
bırakır vahşî hayvanların yemesine terk eder kıyamette de onların karınlarından
haşredilmesini isterdim.”
Enes diyor ki: “Sonra
Rasûlullah (s.a.v.), çizgili kumaştan yapılmış bir elbise istedi onunla
kefenledi. Bu kumaş başı tarafına çekildiğinde ayakları, ayaklarına doğru
çekildiğinde ise başı açık kalıyordu.”
Enes diyor ki: “Şehîdler
çok fakat kefen yapılacak malzeme çok azdı.” Enes şöyle devam etti: Tek kişi
veya iki kişi veya üç kişi bir kefene sarılıyor ve bir kabre defnediliyordu.
Defnederken Rasûlullah (s.a.v.) Kur'ânî bilgisi hangisinin çoktur diye soruyor
ve onu kıbleye doğru öne geçiriyordu. Enes diyor ki: Böylece tüm Uhud
şehîdlerini defnetti ve onlara cenaze namazı kılmadı.
Diğer tahric: Buhârî,
Cenaiz
قال أبو عيسى
حديث أنس حديث
حسن غريب لا
نعرفه من حديث
أنس إلا من
هذا الوجه
النمرة
الكساء الخلق
وقد خولف
أسامة بن زيد
في رواية هذا
الحديث فروى
الليث بن سعد
عن بن شهاب عن
عبد الرحمن بن
كعب بن مالك
عن جابر بن
عبد الله بن
زيد وروى معمر
عن الزهري عن
عبد الله بن
ثعلبة عن جابر
ولا نعلم أحدا
ذكره عن
الزهري عن أنس
إلا أسامة بن
زيد وسألت
محمدا عن هذا
الحديث فقال
حديث الليث عن
بن شهاب عن عبد
الرحمن بن كعب
بن مالك عن
جابر أصح
Tirmîzî: Enes hadisi
hasen garib olup sadece bu şekliyle biliyoruz.
Nemire (Eskimiş
elbise) demektir.
Bu hadisin rivâyetinde
Üsâme b. Zeyd’e muhalefet edilmiştir. Leys b. Sa’d, İbn Şihâb’tan, Abdurrahman
b. Ka’b b. Mâlik’den, Câbir b. Abdullah b. Zeyd’den bu hadisi rivâyet etmiştir.
Ma’mer ise yine bu hadisi; Zührî’den, Abdullah b. Sa’lebe’den, Câbir’den
rivâyet etmiştir.
Enes ve Zührî’den bu
hadisi rivâyet eden Üsâme b. Zeyd’den başka bir kimse bilmiyoruz. Muhammed’e bu
hadis hakkında sordum şöyle dedi: Leys’in, İbn Sihab’tan, Abdurrahman b. Ka’b
b. Mâlik’den ve Câbir’den rivâyet edileni daha sahihtir.