LUKATA / KAYIP / YİTİK
EŞYA
Lukata: (Lâm'ın ötresi, kâfin üstünü veya sükûnuyla) yerden alınıp
kaldırılan mala verilen isimdir.[Davudoğlu, Ahmed, İbn Âbidin Terceme ve şerhi,
IX-120-121.]
Bu kelime şer'iat dilinde, kendi gücüyle kendini koruyamayan ve
muhafaza altında bulunamayan, başkasının hakkı olarak bulunan ve sahibi belli
olmayan yitik maldır. Bu malı almada emânet, velayet ve iktisab manaları
vardır. Çünkü bu malı emânet olarak almıştır. Şeriat veliyi çocuğunun malını
korumaya görevlendirdiği gibi, bu malı bulup alan kimseyi de onu korumakla
görevlendirmiştir. Ayrıca belli bir süre onu ilan ettikten sonra bu, malı alan
kimseye ona sahip olma hakkını da vermiştir.[Şarkavî, Fethül-mübdt bi şerhi
Muhtasarri'z-Zebîdî, II, 623.] Söz konusu kelime şeriat lisanında para ve eşya
gibi şeyler hakkında kullanılır. Sokakta bulunan çocuğa, lakît, hayvana ise
dâlle denir.
Bir malın Iûkata sayılması için mutlaka sahibinin bilinmemesi ve
mubah olması lâzım değildir. Bilinen bir kimsenin kaybettiği bir mal da
lukata sayılır. Ancak bunun için tarif ve ilâna lüzum yoktur. Bu bir
emanettir. Bunu mümkünse hemen sahibine vermek lâzım gelir. Kırlarda tarlalarda
bahçelerde bırakılmış sâhibleri tarafından aranılmayan meyvelere, çekirdeklere
şeriat ve lügat cihetinden lukata denirse de bunlar mubah olduğu için ilân
edilmeleri ve sahiplerine verilmeleri vâcib değildir.[Davudoğlu, İbn Âbidin
Terceme ve Şerhi, IX, 121.]
Lukata Kitab ve Sünnet ile sabittir. Kitaptan delili, "iyilik
etmek ve fenalıktan sakınmak hususunda yardımlasın"[Mâide 2.] âyetidir.
Sünnetten delili ise, "kul din kardeşinin yardımında oldukça Allah da
kulun yardımın-dadır."[Müslim, zikr] mealindeki hadistir.
Lukata'nın (bir süre) ilan edilmesi gereklidir.