Müverrik b. Müşemric - El-icli :
Tâbiînin büyüklerinden bir
hadîs âlimi. Künyesi Ebû Mu’temir’dir. 105 (m. 723) târihinde Irak’da vefât
etti. Basralı veya Kûfeli
olduğu söylenir. Çok ibâdet eden mübârek bir zât idi. Hadîs ilminde sika
(güvenilir)
bir âlimdir. Eshâb-ı
kirâmdan ba’zıları ile görüşme se’âdetine kavuştu. Hz. Ömer, Selmân-ı Fârisî,
Ebû Zer, Ebûd-derdâ, İbn-i
Abbâs, İbn-i Ömer, Cündep bin Abdullah el-Beclî, Abdullah bin Ca’fer,
Enes bin Mâlik gibi Eshâb-ı
kirâmdan (r.anhüm ecmaîn) hadîs-i şerîf rivâyet etmiştir. Ondan da, Katâde,
Âsım el-Ahvel, Hamîd
et-Tavîl, Mücâhid, İsmâîl bin Ebî Hâlid gibi Tâbiînin ileri gelenleri, hadîs-i
şerîf
bildirmişlerdir. Nesâî ve
İbn-i Sa’d onun hadîs ilminde sika (güvenilir) bir âlim olduğunu,
söylemişlerdir.
Rivâyet ettiği bir hadîs-i
şerîf şöyledir:
Eb’ul-Ahves’den rivâyet
etti. Resûlullah efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki: “Cemâatle kılınan namaz,
yalnız olarak kılınan
namazdan yirmibeş derece (Bir rivâyette ise yirmi yedi derece) daha
üstündür.”
Kıymetli sözlerinden
ba’zıları; Buyurdular ki:
“Susmayı yirmi senede
öğrendim. Kızdığım zaman, bu hâlim geçtikten sonra, pişman olacağım bir
şeyi söylemedim.”
O, yanındakilere; “Allahü
teâlâya, bir dileğim için yirmi sene yalvardım. Fakat, bu dileğime kavuşamadım.
Ancak ümidimi de kesmedim.
Orada bulunanlar, “Senin dileğin ne idi?” diye sorunca, “Mâlâya’nî
(Boş ve lüzumsuz) sözü
söylemekten beni muhafaza buyurması için yalvarmıştım” cevâbını verdi.
Kaynaklar:
---------------------
1) Hilyet-ül-evliyâ cild-2,
sh-234
2) Tehzîb-üt-tehzîb
cild-10, sh-331