İKRA’    اقْرَأْ

 

İlk inen ayet olduğu görüşü ağırlıklıdır. Cebrail (A.S.) Nebi (s.a.v.)’i sıkıp ‘Oku!’ dedi. Nebi (s.a.v.) ‘Okuma bilmem!’ dedi Cebrail bunu tekrarladı Nebi (s.a.v.) üçüncüde ‘Ne okuyayım?’ dedi. Bunun ardından Ayetler indi ve Nebi (s.a.v.) o Ayetleri insanlara okuyup açıkladı.

 

‘Yaratan Rabbinin Adı ile Oku!’ ayeti sebebi ile her ayet’in başına ‘Bismillahirrahmanirrahim’ lafzı eklendi.

 

Günümüzde ‘oku’ emri başka kitapları okuma teşviki olarak sunulmaktadır. Bu vahim bir hatadır. Zira Oku emri sonrasında gelen ayetleri öncüsüdür. Yani sonra gelen Ayetler bu emrin haberidir. Cahiller Kur’anı bilmezler, Kur’anın her şeyi içerdiğini anlamazlar. Felsefeyi bir şey sanırlar. Hadisler Kur’anı açıklar, tefsir ise hadislerin Kur’anı açıklamasını tasnif edilmiş şekilde sunan eserlerdir.

 

Allah’ın isim ve sıfatları vardır, Ayetleri okur iken Allah’ın isimlerini bilerek okuyan, bu ayetleri Allah’ın adları ile düşünen kişi Kur’anı anlamaya daha çok yaklaşır. Bu ayetler numaralandırılmış bölümlerin içerisinde bazen birden fazladır. Yani Bakara suresinin ilk ayeti olan ‘Elif Lam Mim’ bile en az üç ayettir.

 

Allah’ın nasib ettiği kişi Kur’an’da Bilinen ve bilinmeyen tüm bilim dallarını, önceyi ve sonrayı, gizliyi ve açığı, güzeli ve çirkini .... bulabilir.

 

ALLAHU A’LEM 

 

ALAK SURSİNİN İLK AYETİNİN KURTUBİ TEFSİRİ AŞAĞIDA:

 

 

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِ اقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِي خَلَقَ

1. Yaratan Rabbinin adıyla oku!

 

Bu süre, müfessirlerin çoğunun görüşüne göre Kur'an-ı Kerim'in inen ilk süresidir Cebrail bunu Peygamber (s.a.v.)'e Hira dağında ayakta iken indirmiştir. Ona bu surenin ilk beş ayetini öğretmiştir İlk inen buyruğun: "Ey örtünüp, bürünen ... " (el-Müddessir, 1) olduğu da söylenmiştir Bu görüş Cabir b. Abdullah'a aittir Daha önceden (belirtilen ayetin tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır.

 

İlk inen sürenin Fatiha olduğu da söylenmiştir. Bu da Ebu Meysere el-Hemdani'nin görüşüdür. Ali b. Ebi Talib (r.a.) ise şöyle demiştir: Kur'an'dan ilk nazil olan: "De ki: Gelin, Rabbinizin size neleri haram kıldığını okuyayım ... " (el-En'am, 151) buyruklarıdır. Ancak sahih olan birincisidir Aişe dedi ki: Rasülullah (s.a.v.)'a (vahiy) ilk olarak sadık rüya gelmeye başladı. (Sonra) melek ona gelip: "Yaratan Rabbinin adıyla oku! O insanı bir kan pıhtısından yarattı. Oku Rabbin en kerim olandır" dedi. Bu hadisi Buhari rivayet etmiştir.

 

Buhari ve Müslim'de Aişe'den şöyle dediği rivayet edilmiştir: Resulullah (s.a.v.)'e ilk olarak gelen vahiy, uykuda gelen sadık rüyalardı O, bir rüya gördü mü, mutlaka sabahın aydınlığı gibi gerçekleşirdi. Daha sonra yalnız başına kalması ona sevdirildi. O bakımdan Hira dağında yalnız başına inzivaya çekiliyordu. Ailesinin yanına dönmeksizin bir kaç gece orada tek başına ibadet ederdi. (Önceden) bu maksatla da azıklarını hazırlardı Sonra yine Hatice'nin yanına geri döner ve yine benzer süre (ve maksat) için azık hazırlardı Ta ki o Hira mağarasında iken, ansızın hak ile karşılaşıncaya kadar. Melek ona gelip: "Oku!" dedi. "Ben okuma bilmem" dedi. Melek beni aldı ve adeta takatim kesilinceye kadar sıkı sıkıya bağrına bastı, sonra bıraktı ve "oku" dedi. Ben "okuma bilmem" dedim. Nihayet üçüncü defa takatim kesilinceye kadar beni yine sıkı sıkıya bağrına bastı, sonra serbest bıraktı ve: "Yaratan Rabbinin adıyla oku. O insanı bir kan pıhtısından yarattı. Oku! Rabbin en kerim olandır. O, kalemle öğretendir. İnsana bilmediğini öğretti." dedi. (Daha sonra Hz. Aişe) hadisin tamamını nakletti.

 

Ebu Reca el-Utaridi dedi ki: Ebu Musa el-Eşari, bu Basra mescidinde bizleri dolaşır, bizleri halkalar halinde oturtur, bize Kur'an okuturdu. İki beyaz elbise arasında hala onu görür gibiyim. Ben şu: "Yaratan Rabbinin adıyla oku" süresini ondan öğrendim. Allah'ın Muhammed (s.a.v.)'e indirdiği ilk süre budur.

 

Aişe (r.anha)'nın rivayet ettiğine göre, Rasülullah (s.a.v.)'a indirilen ilk süre budur. Bundan sonra; "Nun (Kaleme ... andolsun ki)"  Süresi; daha sonra; "Ey örtünüp, bürünen" (el-Müddessir, 1) buyruğu; daha sonra da: "Andolsun kuşluk vaktine" (ed-Duha, 1) Süresi nazil oldu. Bunu el-Maverdi zikretmiştir.

 

ez-Zühri'den rivayete göre de ilk nazil olan "Yaratan Rabbinin adıyla oku ... İnsana bilmediğini öğretti" buyruklarıdır. Rasülullah (s.a.v.) bundan dolayı kederlendi. Dağların tepelerine çıkmaya başladı Cebrail ona gelerek: "Sen Allah'ın peygamberisin" dedi. Hatice'nin yanına dönerek: "Beni sıkı sıkıya örtünüz ve üzerime soğuk su dökünüz" dedi. Bunun üzerine "ey örtünüp, bürünen" (el-Müddessir, 1) buyrukları nazil oldu.

"Yaratan Rabbinin adıyla oku!" buyruğunun anlamı da şudur: Sen Rabbinin adı ile başlamak suretiyle Kur'an'dan sana indirilenleri oku! Bu da her sürenin başında besmeleyi zikretmek ile olur. Buna göre "Rabbinin adıyla" buyruğundaki "be"nin i'rabtaki mahalli, hal olarak nasbdır. Buradaki "be"nin: "üzerine, adına" anlamında olduğu da söylenmiştir ki; Rabbinin adına oku demektir. Nitekim: "Şu işi Allah adına yaptı, Allah'ın adı üzerine yaptı" denilir. Buna göre "okunan şey" hazfedilmiştir. Yani Kur'an oku ve onu okumaya Allah'ın adı ile başla!

 

Kimileri de şöyle demiştir Rabbinin adı Kur'an'ın kendisidir. O da: "Rabbinin adıyla oku" diye buyurmaktadır ki; bu da "Rabbinin adını ... (oku)" demektir ve "be" fazladan gelmiştir. Bu da (bu yönüyle) Yüce Allah'ın: "Yağ veren" (el-Mu'minün, 20) buyruğuna benzer Şairin şu mısraında da bu kabildendir: "Gözlerinin çevresi siyahtır onların, süreler okumazlar."

 

Şair burada "be"siz olarak; (...) demek istemiştir.

 

"Rabbinin adıyla oku" buyruğunun O'nun adını zikret, anlamında olduğu da söylenmiştir. Yüce Allah, kendisine "Allah'ın adı ile" okumaya başlamasını emretmiş bulunmaktadır.