ZEBUR:
Dört büyük kitabdan biri. Davûd aleyhisselama indirilen mukaddes
kitab.
Allahu teala Kur'an-ı kerîmde mealen buyurdu ki:
Davûd'a (aleyhisselam) Zebûr'u verdiğimiz gibi, (Habîbim) şüphesiz
sana da vahy ettik. (Nisa sûresi: 163)
Tevrat'tan sonra Zebûr'da da yazmışızdır ki, arza (Cennet'e
ancak) salih kullarım mîrasçı olur. (Enbiya sûresi: 105)
Allahu tealanın peygamberleri vasıtasıyla kullarına gönderdiği
dört büyük kitabdan biri olan Zebûr, manzûm (şiir halinde) olup, İbranî dili
üzere idi. Tevrat'tan sonra indirilmiştir. Vaz ve nasîhat şeklinde olup,
Tevrat'ı kuvvetlendirir ve açıklar. Z ebûr, Tevrat'ın hükmünü nesh etmemiş
(kaldırmamış)tır. İçinde haram ve helale dair hükümler yoktur. (Ahmed Nişapûrî)
Allahu teala Davûd aleyhisselama güzel ve gür bir ses ihsan
etmişti. O, Zebûr'u okurken bütün vahşî hayvanlar boyunlarını eğerek etrafında
toplanırlardı. Pek yanık ve tatlı sesiyle Zebûr'u okurken; insanlar, cinler,
vahşî hayvanlar etrafında halka ol ur, dinlerlerdi. Zebûr'u Davûd
aleyhisselamdan dinleyenler hayran, şaşkın kalıp pekçok kimse kendinden geçip
düşerdi. (Kadı Beydavî)
Allahu tealanın kitabları vardır. Kur'an-ı kerîmde bildirilen,
yüz dört kitabdır. Yüzü küçük kitabdır. Bunlara suhuf denir. Dördü büyük
kitabdır. Tevrat Mûsa aleyhisselama, Zebûr Davûd aleyhisselama, İncîl Îsa
aleyhisselama, Kur'an-ı kerîm bizim peyg amberimiz Muhammed aleyhisselama nazil
olmuştur. (Kutbüddîn İznikî)