ANA SAYFA

 

ÜMMÎD (Ümîd):

 

Ummak, arzu, istek. Sebeblere yapıştıktan sonra iyi netice beklemek. (Bkz. Havf ve Reca)

Kur'an-ı kerîmde mealen buyruldu ki:

 

Ey günahı çok olan kullarım! Allahü tealanın rahmetinden ümîdinizi kesmeyiniz. Allah günahların hepsini affeder. O, sonsuz mağfiret ve nihayetsiz merhamet sahibidir. (Zümer suresi: 53)

Akıllı kendini murakabe (kontrol) edip ölüm sonrası için çalışan kimsedir. Ahmak da nefsinin arzuları peşinden koşup, Allahü tealaya ümid bağlayan kimsedir. (Hadîs-i şerîf-Tirmizî, İbn-i Mace)

Allahü tealadan korkmalı, O'nun rahmetinden ümidi kesmemelidir. Ümid, korkudan çok olmalıdır. Böyle olanın ibadetleri zevkli olur. Gençlerde korkunun, ihtiyarlarda ve hastalarda ümîdin fazla olması lazımdır denildi. Korkusuz ümid, ümidsiz korku caiz değildir. (Hadimî)

 

 

Ümmîd ve Korku:

 

Allahu tealanın rahmetini ummak ve azabından korkmak. (Bkz. Havf ve Reca)