ANA SAYFA

 

ÜMMET:

 

Topluluk, cemaat. Bir peygambere inanan tabi olan insanlar. Bir dîne bağlı topluluğun tamamı.

Allahü teala Kur'an-ı kerîmde mealen buyurdu ki:

 

(İbrahim aleyhisselamı dünyada hayırlı, ahirette salihlerden) kıldığımız gibi, ey müslümanlar sizi (de) seçkin ve hayırlı bir ümmet kıldık ki, kıyamet gününde peygamberlerin ümmetlerine vahyi tebliğ ettiklerine şahidler olasınız, Peygamber de sizin adaletiniz üzerine şahid ola. (Bekara suresi: 143)

 

Siz ümmetlerin en iyisi oldunuz. İnsanların iyiliği için yaratıldınız. İyilik yapılmasını emreder, kötülükten nehyedersiniz. (al-i İmran suresi: 110)

 

Ümmetimin alimleri İsrailoğullarının peygamberi gibidir. (Hadîs-i şerîf-Mektubat-ı Rabbanî)

Ümmetimden büyük günah işleyenlere şefaat edeceğim. (Hadîs-i şerîf-Müsned-i ibni Hanbel

Ümmetimden Ehl-i beytimi sevenlere şefaat edeceğim. (Hadîs-i şerîf-Hatîb-i Bağdadî)

Peygamberler (aleyhimüsselam) ümmetlerini Allahü tealaya çağırmak, azgın, yanlış yoldan, doğru seadet yoluna çekmek için gönderilmişlerdir. (Seyyid Abdühakîm Arvasî)

ahirette azablardan kurtulmak, ancak Muhammed aleyhisselama tabi olmaya bağlıdır. O'nun ümmeti olan müslümanlar, O'na tabi oldukları için bütün insanların hayırlısı ve en iyileri oldu. Cennet'e gireceklerin çoğu bunlar oldu ve Cennet'e herkesten önce gireceklerdir. (İmam-ı Rabbanî)

 

Oğlum! Şimdi o zamandayız ki, geçmiş ümmetlerde böyle çok karanlık zaman gelince, büyük bir peygamber gönderilerek yeni bir din kurulurdu. Bu ümmet, ümmetlerin en iyisi olduğu için ve bu ümmetin Peygamberi, peygamberlerin sonuncusu olduğu için bunlar ın alimlerine, İsrailoğullarının peygamberlerinin mertebesi verilmiştir. Peygamberlerin vazîfeleri bu alimlere yaptırılmaktadır. (İmam-ı Rabbanî) Niçin kılmazsın farz u sünneti, Değil misin Muhammed'in ümmeti Anmaz mısın, Cehennem'i, Cennet'i Îman sahibi kul böyle mi olur?

(M. Sıddîk Gümüş)

 

 

Ümmet-i Davet:

 

Kendilerine gönderilen peygambere inanmaya davet edilip de îman etmeyen kimseler.

Şimdi yeryüzünde müslümanlardan başka bütün insanlar ümmet-i davettirler. (Kadızade Ahmed Efendi)

 

 

Ümmet-i İcabet:

 

Kendilerine gönderilen peygamberin davetini kabul edip, ona inanan ve tabi olan kimseler.

Muhammed aleyhisselamın ümmeti, son sınıf talebesi gibi olduğundan, insanları dünyada ve ahirette kurtuluşa götüren sırların toplandığı Kur'an-ı kerîm ile muhatab oldular. Kur'an-ı kerîmin indirilmesinden sonra yeryüzündeki insanların hepsinin Muhamm ed aleyhisselama tabi olmaları emredildi. O'nun davetini kabul edenler ümmet-i icabet, kabul etmeyenler ümmet-i davettirler. (Muhyiddîn-i Arabî)