HUSUF - KÜSUF
Küsûf: Lügatta, kararma,
siyahlaşma; Husuf da: Gitme eksilme manalarına gelir.
Bu kelimelerin terim
olarak her ikisinin de hem güneş, hem de ay tutulması için kullanıldığını
söyleyen âlimler varsa da meşhur manasıyla; Küsûf, Güneş tutulmasına, Husuf da;
ay tutulmasına denir. Bu ıstılahların lügat manaları ile alâkası, güneş
tutulduğu zaman yüzeyinin kararması, ay tutulduğunda da ışığının eksilip
gitmesi yönünden olmalıdır.
Bilindiği gibi, güneş
tutulmasına sebeb tabii dönüşleri esnasında ayın dünya ile güneş arasına girib
güneşi gölgelemesi, ay tutulmasının sebebi de dünyanın güneş ile ay arasına
girmesidir.
Bu astronomik hâdiseler
esnasında namaz kılmak, sünnet ve icmâ' ile meşrudur. Allah Teala'nın kudretine
delâlet eden böyle büyük bir olay karşısında mü'minin secdeye kapanıp Rabbinin
gücünü hatırlaması ve o büyük güce duâ etmesi kadar tabii bir şey yoktur.
Mahir: Güneş
tutulmasının en net izlendiği yörelerde izleyen günlerde deprem yada büyük
felaketlerin meydana gelmesi meşhurdur. Sözüm ona bilim adamları ise bunun
güneş tutulması ile alakası olmadığını en son 11 Ağustos 1999 da ki güneş
tutulmasında iddia etmişler, günlerce tv lerde boy göstermişlerdi. Ta ki altı
gün sonra 17 Ağustos depremi olana kadar.
HUSUF VE KÜSUF NAMAZI:
Güneş tutulduğunda en az
iki rek'at olarak cemaatle kılınan namaz.
Kılınışı farklıdır, her
rek'atte en az iki kıyam iki rüku verdır.
BURAYA GENİŞ BİLGİ
EKLENECEK İNŞAALLAH!!!