KULLETEYN:
Eni boyu ve derinliği
altmışar santim veya çap’ı 48, derinliği 96 santim olan bir küp veya silindir
şeklindeki havuz veya 500 ritl yani 220 kilo su.
Hanefî mezhebinde akar suya
ve büyük havuza, Şafiî mezhebinde kulleteyn miktarı olan suya, Malikî
mezhebinde herhangi miktardaki bir suya pislik düşerse, pisliğin üç eserinden
biri, yani rengi, kokusu veya tadı belli olmayan her tarafından abdest ve gusl
(boy abdesti) caiz olur (alınır). (İbn-i Abidîn)
Hanefî mezhebinde küçük
havuza, Şafiî'de ise kulleteynden az olan suya, az necaset (pislik) düşerse üç
sıfatı (özelliği) yani rengi, tadı, kokusu değişmese de necs (pis) olur. İnsan
içmez ve temizlikte kullanılmaz. (Alaüddîn-i Haskefî)
KUNUT DUASI: İtaat etme,
ibadet. Hanefî mezhebinde, vitir namazının üçüncü rek'atinde zamm-ı sure
okunduktan sonra; Şafiî mezhebinde, sabah namazının farzının ikinci rek'atinde
rükudan kalktıktan sonra ve Ramazan-ı şerîf ayının yarısından sonra vitir
namazının son rek'atinde rükudan kalktıktan sonra okunan dua. (Bir rek'at ise o
rek'atte üç ise üçüncü, beş ise beşinci rek'atta.) Resulullah efendimiz
zamanında Bi'r-i Maune vak'asında, Sahabe-i kiramdan (Peygamberimizin
sohbetinde yetişen mübarek arkadaşlarından) yetmiş kurra (hafız),
Amiroğullarının reîsi Ebu Bera Amir bin Malik'in yeğeni Amir bin Tufeyl ve
adamları tarafından şehîd edilmişlerdi. Peygamber efendimiz bu hadiseye çok
üzüldüler. Bu elîm hadiseyi yapan kabîlelere, bela için bir ay sabah namazında
o müşrikler aleyhine dua buyurdu. İşte kunut duasının başlangıcı budur. Ondan
evvel kunut okunmazdı. (İmam-ı Buharî)