ANA SAYFA

 

KEFFARET:

 

Örtmek. Allahu tealanın bazı hususlarda kullarının kusur ve günahlarını affetmek ve örtmek için vesîle yaptığı şeylerden her biri. Çoğulu keffarattır. Keffaretler, bir bakımdan ibadet, bir bakımdan ceza durumundadır. Keffaret, katl (insan öldürme), z ıhar, yemîn, oruç ve hac keffareti olmak üzere beş kısımdır.

 

Büyük günahlardan kaçınmak şartıyla, beş vakit namaz ve Cumalar, aralarındaki küçük günahlara keffarettirler. (Hadîs-i şerîf-İhya-u Ulûmiddîn)

 

Günahın keffareti pişmanlıktır. (Hadîs-i şerîf-İhya-u Ulûmiddîn)

 

Devamlı hasta veya çok yaşlı olup, altmış gün keffaret orucunu tutamaz ise, altmış fakîri, bir gün sabah-akşam olmak üzere iki defa, yahut bir fakîri sabah-akşam altmış gün doyurur. (Tahtavî, Mehmed Zihnî)

 

Keffaret-i Yemîn: Bir işi yapmak veya yapmamak husûsunda Allahü tealanın ismini söyleyerek yemîn eden kimsenin yemînini bozunca ceza olarak yapması gerekli olan şey. (Bkz. Yemin)

 

Keffaret-i Zıhar: Bir erkeğin, hanımını veya onun yüz, baş, ferc gibi bir uzvunu, kendisine nikahı ebedî haram olan bir kadına veya onun bakılması haram olan yerine benzetmesi yani "Sen anam gibisin" veya "Senin sırtın anamın sırtı gibidir" demesinin affı ve onunla te krar münasebet kurabilmesi için olan çare. (Bkz. Zıhar)