ANA SAYFA

 

HUKEMA:

 

Din bilgilerini, fen bilgileri ile isbat eden mu'minler.

 

Mutezile bu tür ıspatlar için güçlü alimler tetiştirmiştir. Hatta Bid'atin bazısını gerekli sayanlarca İslami meseleleri fen ile açıklamak delillendirmek bid'ati hasenedendir.

 

Ben diyorum ki: O gün fen günümüzdeki kadar fitne yayan bir ilim değil idi, mikro dalga, kızıl ötesi, ultra viyole, x ve radyasyon gibi ışınlar insanların kafasını epeyce karıştırmakta. Bu ışınlar kullanılarak uydu, yada karasal bir çok iletişim ve kontrol sistemi birbiriyle koordinasyon içinde çalışabilmekte ve insan gözünün göremediği kulağının işitemediği yer form ve frekanstaki veri nesne yada yerlerin günümüzde kolayca bulunabilmesi insanları haddi olmayan şeyleri düşünmeye cesaretli kılıyor.

 

Geçmişte anlatılan bir çok doğa üstü olay şimdilerde bu tür teknolojilerle ve sözüm ona uzaylılarla açıklanmaktadır. Hicri 1400. asırdayız firne asrı  bir kaç gerçek teknolojik gelişmeye yüz tane de yalan eşlik ediyor. Şeytan'ın bir çok metodunu bu gün bunlar üstlenmiş gibidir. Şeytan bir yalanı o kadar çok tekrarlar ki başta inanmayan kişi bir süre sonra acaba demeye başlar. Zaman ve mekanla ilgili safsataların modası geçmek üzere iken geçmiş ümmetlere uzaylı müdahelesi yalanı çıktı.

 

Tıbdaki basit gelişmeler yüzlerce kat abartılarak büyük keşifler gibi gösterilmektedir.

 

Lazer: Eski değişle dağlama. Farklar: Dağlamada ateşte kızdırılmış demir v.b. ile yara yada doku yakılır Lazer de ise güçlü ışık kaynağı özel bir tür elmastan geçirilerek keskinleştirilip yoğunluğu arttırılmış yönlendirilebilen ısıdır. Bu şekilde daha küçük hedefler daha isabetli şekilde yakılabilmekte yada buharlaştırılabilmektedir. Güneş altında mercek yada buz ile güneş ışığını yoğunlaştırıp kağıtta delik açmak yada yakmak gibi.

 

Buna benzer çok örnek var ancak bu sayfa için fazla gelir.

 

Fenni verilerle Allah Teala ıspatlanır mı? dersen. Evet ıspatlanır derim zira Allah Celle ve Ala zahir dir. Tüm kainat ALLAH TEBAREK VE TEALA’NIN mevcudiyetini haykırır. Düzen mükemmel incelik o denli büyük bir ilim sahibini işaret ederki o ilmin ulaşılmaz ve anlaşılmaz olduğu sadece kalbinde Allah'ın hidayeti olan kimseler tarafından fark edilebilir.

 

Fen yeter mi ? dersen. Hayır derim zira Allah batindir onun varlığına dair delilleri ancak mu'minler keşfederler. Diğerlerinin keşifleri ise geçicidir. Onlar karanlık bir gecede şimşeğin çakıp etrafı bir an aydınlatması gibi bir süre bazı şeylerin farkına varıp sonra tekrar karanlığa gömülürler

 

Bakara suresi 17,18,19 ve 20. ayetlerde Sübhanehu ve Teala şöyle buyurmaktadır:

 

17- Onların durumu, bir ateş yakanın durumu gibidir. (Ateş) çevresini aydınlatır aydınlatmaz Allah onların (gözlerinin) nurlarını giderdi ve onları karanlıklar içinde bıraktı, artık görmezler.

 

18- (Onlar) sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Artık (hakka) dönmezler.

 

19- Yahut (onların durumu), gökten boşanan, içinde karanlıklar, gök gürlemesi ve şimşek(ler) bulunan bir yağmur(a tutulmuşun hali) gibidir. Yıldırımlardan ölmek korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Oysa Allah, inkarcıları tamamen kuşatmıştır.

 

20- O şimşek nerdeyse gözlerini (n nurunu) kapıverecek. Önlerini aydınlattımı ışığında yürürler, karanlık üzerlerine çöktümü de dikilip kalırlar. Allah dilemiş olsaydı işitmelerini, görmelerini de alıverirdi. Şüphesiz Allah her şeye kadirdir.

-----------

 

Bu ayetlerden sonra fazla sözün anlamı yoktur, bununla beraber şunu düşünün: Gök bilimciler uzay kuramcıları gezegenlerin nasıl olupta birbirine çarpmadan bu şekilde düzenli ve devamlı harewket ettiklerini neden açıklayamadıkları ve buna kaynağını anlamadıkları için kara güç dediklerini, açıklamaya keplerin sözüm ona kanunlarının yetmediğini de bildikleri Aynştayn'ın uzay'ı kumaş gibi tasvirinin de komikliğini bildikleri halde needen iman etmiyorlar.