İLA |
GİRİŞ
"İla" sözlükte
yemin etmek demektir. Nitekim şair şöyle demiştir:
Ebu'l-Müsenna'nm en
yalancı olduğu durum,
Karısmı boşadığına dair
yemin ettiği durumdur.
52. İla cahiliye döneminde
boşama sayılıyordu. İslam'ın ilk yıllarında uygulamada olmadığı halde din,
[cahiliyeden kalan] bu uygulamanın hükmünü değiştirdi. Onu ya zaman sınırı
olmaksızın veya dört aydan fazla süreyle kişinin karısıyla ilişkide bulunmaktan
kaçınma konusunda yemin etmesine özgü kıldı.
53. Bu konuda temel
delil şu ayettir:
> Karılarına
yaklaşmayacaklarına dair yemin edenler için dört aya kadar bekleme süresi
vardır. Eğer yeminlerinden dönerlerse Şüphesiz ki Allah bağışlayıcı ve
merhametlidir. Eğer boşama konusunda kesin kararlılarsa [şunu bilin ki] Allah
[sözlerinizi] işiten, [işlerinizi] bilendir. " [Bakara, 226-227]
İla sözcüğü aslında
mef'ulünü ala harf-i cerinden sonra aldığı halde bu ayette "min"
harfi ile almıştır; çünkü burada uzaklaştırma anlamı bulunmaktadır. Burada
adeta "kendilerini kadınlarından uzaklaştırarak yemin edenler"
denilmiştir.
54. İla'da kadına
sıkıntı vermek söz konusu olduğundan haramdır. Hz. Peygamber (s.a.v.)'in
hicretin dokuzuncu yılı eşlerine bir ay yaklaşmamaya yemin etmesi bu kapsamda
değerlendirilemez.
55. Rafii ve Nevevi'nin
belirttiğine göre ıla'nın rükünleri dörttür:
a. [Karısına
yaklaşmayacağına dair] yemin eden kişi,
b. [Yaklaşmama yeminine
konu olan] süre,
c. Üzerine yemin edilen
şey,
d. Yeminin konusu.
El-En var adlı eserde
"sözlü ifade" ve "zevce" de bu rükünlere eklenmiştir.
BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN
AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN