MUĞNİ’L-MUHTAC

NİKAH RÜKÜNLERİ / VELAYET

 

AKDİN İKİ TARAFINI AYNI VELİNİN TEMSİL ETMESİ

 

Nevevi, daha sonra dedenin babadan farklı olduğu "akdin iki tarafını da bir velinin

üstlenmesi" meselesini ele alarak şöyle demiştir:

 

Kişi oğlunun kızıyla diğer bir oğlunun oğlunu evlendirme konusunda akdin iki tarafını üstlense, daha doğru görüşe göre bu akit sahih olur.

 

278. Bir dede, oğlunun kızı ile diğer bir oğlunun oğlunu evle ndirme işini üstlense, daha doğru görüşe göre bu akit sahih olur; çünkü -tıpkı satım konusunda olduğu gibi- onun velayeti güçlüdür. Diğer görüşe göre ise bu sahih değildir; çünkü insanın kendisine hitapta bulunarak akit yapması düşünülecek bir şey değildir. Ayrıca Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Dört kişinin bulunmadığı her nikah zinadır. "(Darekutni, Nikah, 3, 225. Bu hadisi aynca Beyhaki de rivayet etmiştir)

 

Not:  Nevevi'nin Nüketü't-Tenbıh adlı eserinde belirttiği üzere bu meselenin bazı şartları vardır. Bu şartlar şunlardır:

 

ı. çocuğun babasının velayete ehil olmaması,

2. Oğlun oğlunun tasarruftarının kısıtlanmış olması,

3. Oğlun kızının bakire veya deli olması.

 

Üçüncü şarttan anlaşıldığına göre dedenin, zorlama yetkisine sahip olması da şarttır.

Maverdi ve başka Iraklılar bunu ifade etmişlerdir. Buna göre kişi, oğlunun yetişkin, aklı başında dul kızını evlendiremez. Bu durum, Nevevi'nin mutlak ifadesine bir itiraz noktası teşkil eder.

 

Burada da tıpkı satımda olduğu gibi hatta ondan daha da öte icap ve kabul gerekir. Zayıf bir görüşe göre icap yeterlidir.

 

el-İstiksa adlı eserin yazarı ve et-Tenkıb adlı eserinde İbn Mein'in belirttiğine göre, dedenin "ve onun nikahını kabul ettim" şeklinde "ve" bağlacıyla söylemesi şarttır. Dede bunu söylemezse, nikah sahih olmaz. Zerkeşi, "bunun satım vb. konularda da uygulanması gerekir" demiştir.

 

Hocam Remli'nin de belirttiği üzere bu, tercih edilmeyen görüştür.

 

Hakimden başka velisi olmayan bir kızı hakim, akıl hastası bir erkekle evlendirse ve onun adına kabulde bulunup onu evlendirecek birini tayin etse, ya da bunun tersi olsa, nikah sahih olur. Bunu Zerkeşi belirtmiştir.

 

el-Bahr adlı eserde belirtildiğine göre hakim, akıl hastası bir kadını akıl hastası bir erkekle evlendirmek istese [bunu yapıp yapamayacağı konusunda] İmam Şafiı' den nakledilmiş bir hüküm yoktur. Kıyasa göre bu durumda hakim, akdin iki tarafını üstlenemez. Mezhepte bunun dışında bir görüş ihtimal dahilinde değildir.

 

Amca, erkek kardeşinin kızını, kendi yetişkin oğlu ile evlendirebilir. Amcaoğlu, amcasının kızını kendi yetişkin oğlu ile evlendirebilir. Bu ikisi, mezhepte esas alınan görüştür. Çünkü burada akdin iki tarafını üstlenme söz konusu değildir. Bu ikisinden biri kızı, kendi küçük oğlu ile evlendirse akit sahih olmaz; çünkü bu, dört kişinin hazır bulunmadığı bir nikahtır. Onda, dedelik gücü de yoktur. Bulkini buna dayanarak şöyle demiştir: "Burada akla en yakın olan, çocuğun buluğa erip de kabulde bulunmasına kadar beklemenin gerekli olmamasıdır. Aksine burada babası kabulde bulunur, hakim de, tıpkı velayeti altındaki kızla evlenmek isteyen velinin durumunda olduğu gibi o kızı onunla evlendirir.

 

Kişi, kölesini cariyesi ile evlendirme konusunda akdin iki tarafını temsil etse, "efendinin zorla evlendirme yetkisi vardır" görüşü kabul edilirse akit sahih olur, aksi takdirde sahih olmaz. Daha doğru görüşe göre efendinin böyle bir yetkisi yoktur.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

KIZIN VELİSİ OLAN AMCAOĞLUNUN KIZLA EVLENMESİ