MUĞNİ’L-MUHTAC

HAC-UMRE / İHRAM

 

2. İHRAMIN MUTLAK OLARAK GERÇEKLEŞMESİ

 

İhram mutlak olarak da gerçekleşebilir.

Bu da [şu iki şekilde olabilir:]

 

[a] - Kişinin ihram dışında başka bir şeye niyet etmemesiyle yani her üç tür ibadete [yalnızca hacca, yalnızca umreye, hac ve umre birlikte] uygun düşecek bir ihrama girmeye niyet etmesiyle olur.

 

[b] - Yahut da yalnızca "ihrama girdim" demesiyle olur.

 

[*] - İmam Şafii (r.a.) şunu rivayet etmiştir: Resulullah (s.a.v.) ashabı ile birlikte ihrama girerek yola çıktılar. Onlar vahyin gelmesini bekliyorlardı. Hz. Peygamber (s.a.v.) yanında hedy kurbanı bulunmayanlara ihramlarını umre ihramına dönüştürmelerini, yanında hedy kurbanı bulunanların ise hac kurbanına dönüştürmelerini emretti. (Müsnedü'ş-Şafİİ, hadis no: 373)

 

Namaza mutlak niyetle başlamak caiz olmadığı halde hac-umreye mutlak niyetle başlamanın caiz olması arasında şu fark vardır: Hacumrenin başlamış olması için belirleme yapmak şart değildir. Bu yüzdendir ki kişinin üzerinde farz hac-umre yükümlülüğü varken kişi nafile hac-umre için ihrama girse, bu ihram farza dönüşür. Kişi ihramını "birgün", "iki gün" veya daha fazla süreyle sınırlasa -tıpkı boşama konusunda olduğu gibi- mutlak olarak ihram gerçekleşir. İtimad edilecek olan görüş budur. Oysa Nevevi el-Mecmu'da şöyle demiştir:

 

Bu meselede ve yarım ihrama niyet etme durumunda ihramın gerçekleşmemiş olması gerekir. Çünkü bunlar ibadetle ilgili konulardır. İbadetlerde de kesin niyet şarttır. Talak konusu ise bundan farklıdır; çünkü talakta "galip [baskın] olan durumun dikkate alınması" ve "var olan durumun başkasına sirayet etmesi" gibi özellikler vardır. Bu sebepledir ki talak ihtimale açık şeylere dayandınlabilir, başka bir şeyin gerçekleşmesine bağlanabilir. (62)

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

3. İHRAM NİYETİNE İLİŞKİN BAZI MESELELER