MUĞNİ’L-MUHTAC

ZEKAT – ÖNCEDEN VERMEK

 

5. ÖNCEDEN VERİLEN ZEKATIN YETERLİ OLMASININ ŞARTLARI

 

Önceden verilen zekatın yeterli olmasının şartı;

 

a) Mal sahibinin sene sonuna kadar zekatın farz olmasına ehil olarak kalması,

 

b) ve zekatı alan kişinin sene sonunda zekat almaya hak kazanan kimselerden olmasıdır.

 

[Zayıf] bir görüşe göre zekatı alan kişi sene içinde zekatta hak sahibi olan kimseler sınıfından çıkarsa önceden verilen zekat yeterli olmaz.

 

A. MAL SAHİBİNİN YIL SONUNA KADAR ZEKATIN FARZ OLMASINA EHİL OLMASI

B. ZEKATI ALAN KİŞİNİN YIL SONU İTİBARİYLA ZEKAlTA HAK SAHİBİ OLANLARDAN OLMASI

C. ZEKATIN ERKEN ÖDENMESİ DURUMUNDA ZEKAT SAYESİNDE ZENGİN OLAN KİŞİNİN DURUMU

 

A. MAL SAHİBİNİN YIL SONUNA KADAR ZEKATIN FARZ OLMASINA EHİL OLMASI

 

Önceden verilen zekatın geçerli olması için mal sahibinin yıl sonuna kadar zekatın kendisi üzerine farz olmasına ehil olması ve malın da yıl sonuna kadar varlığını devam ettirmesi şarttır. Kişi sene içinde ölürse veya mal telef olursa yahutta -ticaret malı dışında- malını satarsa önceden verilen zekat yeterli olmaz.

 

Not:  Mal ve mal sahibinin ehliyeti sene boyunca varlığını koruduğu halde farz olan zekatın niteliği yıl içinde değişikliğe uğrayabilir. Örneğin yirmibeş devesi olan bir kişi sene dolmadan bir tane iki yaşına basmış bir dişi deve verir, develer yıl dolmadan doğum yapar ve sayıları otuz altıya ulaşırsa -daha doğru olan görüşe göre- zekat olarak verilen deve, verilen şahsın elinde üç yaşına basmış olsa bile önceden verilen zekat yeterli olmaz. Bu durumda mal sahibi bu deveyi geri alıp daha sonra tekrar verir veya başka bir deve verir. Çünkü şartın gerçekleşmesi şart kılındığı şeyin de gerçekleşmesini gerekmez.

 

Nevevl'nin ibaresi ile kastedilen mal sahibinin zekatın farz olmasına ehil olma niteliğidir. Çünkü zekata ehil olma zaten müslüman ve hür olmakla sabit olmuştur. Kişinin zekata ehil olması, zekatın farz olmasına ehil olmakla nitelendirilmesini gerektirmez.

 

 

B. ZEKATI ALAN KİŞİNİN YIL SONU İTİBARİYLA ZEKAlTA HAK SAHİBİ OLANLARDAN OLMASI

 

[Önceden ödenen zekatın yeterli olmasının ikinci şartı] zekatı alan kişinin yılsonu itibarıyla zekatta hak sahibi olanlardan olmasıdır. Şayet ölüm, irtidat etme gibi bir sebeple hak sahibi olmaktan çıkarsa ona verilen şey zekat olarak hesap edilmez; çünkü zekatın farz olması anında zekatı almaya ehil olanlar grubunun dışına çıkmıştır. Daha önce gerçekleşen teslim alma yılsonundaki vakit yerine geçerlidir.

 

[Önceden ödenen zekatın yeterli olması için zekat alan kişinin yıl boyunca zekatta hakkı olan kimselerden olması şart mıdır? Bu konuda iki görüş vardır:]

 

[Birinci görüş]

 

Zayıf bir görüşe göre sene içinde kişi "zekatta hak sahibi olma" özelliğini kaybederse, örneğin irtidat edip yeniden din e dönerse mal sahibinin vaktinden önce ödediği zekat yeterli olmaz. Bu, zekatı verme esnasında zekata ehil olmadığı halde yılsonunda zekat almaya ehil olan kimseye verilen zekata benzer.

 

[Ikinci görüş]

 

Daha doğru görüşe göre "zekatın farz olduğu" ve "eda edildiği" esnada zekat alan kişinin ehil olmasıyla yetinilerek bu zekat yeterli görülür.

 

Nevevl'nin ifadesinden ilk anda şöyle bir anlam anlaşılabilir:

 

Zekatı alan kişinin yılsonunda zekat almayı hak ettiğinin kesin olarak bilinmesi gerekir. Kişi yıl içinde ortadan kaybolsa ve yaşayıp yaşamadığı bilinmese yahut da muhtaç olup olmadığı bilinmese ona verilen zekat yeterli olmaz.

 

[Böyle bir anlam akla gelse bile] Hanatl'nin fetvalarında "zahir olan, bunun yeterli olmasıdır. El-Bahr' da konuyla ilgili zikredilen iki görüşten doğruya daha yakın olanı budur" denilmiştir. İtimad edilen görüş budur. Nevevi ve Rafii bu meseleyi açık olarak zikretmemiştir.

 

Şu mesele de böyledir: Mal, zekatı alan kişinin yaşadığı bölgeden başka bir yerde meydana gelse verilen mal zekat yerine geçer. Hacam Remli bu görüşü esas almıştır. Çünkü -bazı son dönem alimlerinin görüşünün aksine- zekatı alan kişinin, malın olduğu bölgede bulunmaması ile zekatın, onu alan kişinin yaşadığı bölgedeki maldan verilmesi arasında bir fark yoktur.

 

EI-Bahr' da şöyle denilmiştir: Zekatı alan kişinin sene içinde mi yoksa sene bittikten sonra mı öldüğü konusunda şüphe edilse, doğruya daha yakın olan görüşe göre ona verilen mal zekat yerine geçer.

 

Nevevi'nin ifadelerinden şöyle bir şeyanlaşılmaktadır: Zekatı alan kişi yıl içinde fakir olarak ölse mal sahibinin zekatı tekrar hak sahiplerine ödemesi gerekir.

 

Bu böyledir. Nevevi el-Mecmu'da "alimlerin çoğunluğunun ifadeleri bunu gerektirmektedir" demiştir.

 

 

C. ZEKATIN ERKEN ÖDENMESİ DURUMUNDA ZEKAT SAYESİNDE ZENGİN OLAN KİŞİNİN DURUMU

 

Zekatı alan kişinin, erken ödenen zekat sebebiyle zengin olmasının bir zararı yoktur.

 

1. Zekatı alan kişinin, erken ödenen zekatın çok olması, üremesi, ürünlerinin olması, malla ticaret yapması vb. sebeplerle zengin olmasının bir zararı yoktur. Çünkü zekat, kişi başkasına muhtaç olmasın diye verilir, öyleyse zekattan amaçlanan şeyin gerçekleşmesi, zekatın yeterli olmasını engellemez. Ayrıca zekatı ondan geri alırsak kişi fakir düşer ve tekrar ona zekat vermek durumunda kalırız. Malın geri alınmasını kabul etmek bu geri almanın ortadan kalkması ile sonuçlanmaktadır.

 

2. Zekatı alan kişinin -verilen zekat dışında- başka bir yolla zenginleşmesinin, örneğin kendisine verilen [vakti gelmiş] farz bir zekat veya vaktinden önce ödenmiş başka bir zekat sebebiyle zenginleşerek muhtaç olma halinin sona ermesinin zararı olur.

 

Subki bu hükmün şu durumda bir problem teşkil ettiğini söylemiştir: "Bir şahsa verilen her iki zekat da vaktinden önce verilmiş ve bunların zekat yılı da birbiriyle ittifak etmiş olursa [şahıs bu zekatlardan biri sebebiyle zengin olduğunda]" zekatlardan birini geri almak diğerinden daha öncelikli değildir. Subki daha sonra şöyle demiştir: "İkinci olarak verilen zekatın geri alınması daha uygundur". FarıKı'nin sözlerinden birinci olarak verilen zekatı geri almanın daha uygun olduğu anlaşılmaktadır. Önceki görüş [SubKı'nin görüşü] daha uygundur.

 

İkinci zekatın vakti gelmişse ilkinin geri alınması daha uygundur, şayet bunun aksi söz konusu ise aksinin yapılması daha uygundur. [Yani ilk zekatın vakti gelmişse ikincinin geri alınması daha uygundur.] Çünkü ödenmesi farz hale gelmiş zekatın, hak sahibi tarafından teslim alınmasından sonra zekat almaya engel bir durumun meydana gelmesi dikkate alınmaz.

 

Şayet kişi her iki zekatı birlikte almışsa geriye herhangi bir şey vermez.

 

3. Kişi zekat ve zekatın dışında bir şeyle muhtaç halden çıksa - Cürcani'nin Şafi adlı eserinde "zararı olur" şeklindeki görüşünün aksine Nevevi'nin gerek buradaki ifadesinden gerekse er-Ravda ve aslında tek görüş olarak ifade edildiğine göre- bunun bir zararı olmaz; çünkü kişi kişi bu zekat olmadan zengin olmamaktadır.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

6. VAKTİNDEN ÖNCE VERİLEN ANCAK GEÇERLİ OLMAYAN ZEKATIN GERİ ALINMASI