MUĞNİ’L-MUHTAC

CENAZELER / DEFİN ÖNCESİ - KABİR

 

İ. KABİR ZİYARETİ

 

Kabir üzerine oturulmaz, basılmaz.

 

Saygı duyulması gereken [yani müslümana ait] bir kabir üzerine oturulmaz, yaslanılmaz, dayanılmaz. Bir zorunluluk olmadıkça üzerine basılmaz. Ancak kendi ölüsüne veya -Ezrai'nin çıkarımına göre- yabancı da olsa ziyaret edeceği kimseye geçmesi mümkün değilse veya kabir çukurunu kazması ancak [bir başka] kabre basmakla mümkün oluyorsa bu bir zaruret olur. Normal durumda bunun yasak olmasının sebebi konuyla ilgili sahih rivayetlerdir.

 

Meşhur olan görüşe göre kabire oturmak ve basmak mekruhtur.

Er-Ravda -ve aslında- bu tek görüş olarak belirtilmiştir.

 

[*] - Müslim, Ebu Hureyre aracılığıyla Nebi {s.a.v.)'den şunu rivayet etmiştir: Sizden birinin ateşten bir kor üzerine oturup da ateşin derisine ulaşması, kabir üzerine oturmasından daha iyidir. (Müslim, Cenaiz, 2245)

 

Bu hadis "tuvalet yapmak için oturmak" şeklinde yorumlanmıştır ki bu ittifakla haramdır.

 

Nevevi, Şerhu'l-Müslim ve Riyazü's-salihin adlı eserlerinde bu hadisin ilk anda gelen anlamını esas alarak bunun haram olduğu görüşünü kabul etmiştir.

 

İtimad edilecek olan görüş bunun mekruh olduğudur.

 

Saygı duyulması gerekmeyen; harbi, mürted ve zındıklara ait bir kabre gelince bunlara oturmak ve basmak mekruh değildir.

 

Kabirde ölüden herhangi bir parçanın kalmayacağı kesin olarak bilinen bir süre geçtikten sonra o kabrin bulunduğu yerden [başka şekillerde] yararlanmak dı.izdir.

 

Meşhur görüşe göre kabirler arasında ayakkabı ile dolaşmak mekruh değildir.

 

[*] - Çünkü Nebi (s.a.v.) "ölü, insanların ayakkabılarının hzşırtzsını işitir" buyurmuştur. (Buhari, Cenaiz, 1338; Müslim, el-Cennet, 7146)

 

[Bu, kabrin yanında ayakkabı ile dolaşılabileceğini göstermektedir.]

 

[*] - Ebu Davud ve Nesai, hasen bir senetle tabaklanmış akasya ile tabaklanmış deriden yapılan ayakkabının kabir yanında çıkarılması konusu emredilmiştir.(Ebu Davud, Cenaiz, 323; Nesai, Cenaiz, 2047)

 

Bu, "söz konusu ayakkabılar lükse düşkün kimselerin giydiği ayakkabılar" olduğu için veya üzerinde necaset bulunduğu için yasaklanmış olabilir.

 

Kabri ziyaret eden kişi ölüye hayatında iken yaklaştığı gibi yaklaşır.

 

Kabirdeki ölüyü ziyaret eden kişi, diri iken ona yakın olduğu gibi kabrine de yakın bir şekilde durur. Yani -er-Ravda ve Aslü'r-Ravda'da belirtildiği üzere- bunu ölüye duyulan saygı gereği yapması gerekir.

 

Kişi, dünyada iken insanlardan uzak durmayı [insanların kendisine yaklaşmamasını] adet edinen [devlet başkanı vb.] bir kimse ise ve ölmeden önce kendisinin kabri ziyaret edildiğinde yakın durulmasını vasiyet etmişse ona yakın durulur; çünkü bu -diri iken izin verme durumunda olduğu gibi- ölünün hakkıdır. Bunu Zerkeşi belirtmiştir.

 

Zalim valiler vb. gibi hayatında iken despotça davranışları sebebiyle kendisinden korkulan kimsenin "beni ziyaret eden kimse kabrimin yakınına gelsin" şeklindeki vasiyeti dikkate alınmaz.

 

BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

TAZİYE