CENAZE NAMAZI |
1. CENAZE NAMAZININ
RÜKÜNLERİ
Cenaze namazının bir
takım rükünleri vardır. [Bu rükünler şunlardır]:
1. Niyet etmek: Niyetin
vakti diğer namazlarda olduğu gibidir.
"Farza" niyet etmek
yeterlidir. Bir görüşe göre "farz-ı kifaye'ye" niyet etmek gerekir.
Niyet ederken
["falanca ölünün namazına" diyerek] ölüyü belirtmek gerekmez. Kişi
niyet ederken ölüyü belirtir de bunda yanılırsa namazı batıl olur. Şayet birden
fazla ölü var ise kişi [bunların sayısını bilmese bile] onlar için namaza niyet
eder.
2. Dört tekbir: Kişi beş
tekbir alarak bu namazı kılarsa; daha doğru görüşe göre namazı bozulmaz.
İmam beş tekbir alırsa;
daha doğru görüşe göre kişi imamına uymaz, selam verir veya imamla birlikte
selam vermek üzere imamı bekler.
3. -Diğer namazlarda
olduğu gibi- selam vermek.
4. Birinci tekbirden
sonra Fatiha suresini okumak.
Ben [NevevI] derim ki:
İlk tekbir dışındaki bir tekbirden sonra Fatiha okuması halinde bu da yeterli olur.
Allah daha iyi bilir.
5. İkinci tekbirden
sonra Resulullah (s.a.v.)'a salavat okumak. Doğru görüşe göre Nebi (s.a.v.)'in
aile halkına salavat okumak farz değildir.
6. Üçüncü tekbirden
sonra ölü için dua etmek.
7. Mezhepte temel kabul
edilen görüşe göre -şayet gücü yetiyorsa- ayakta durmak.
A. NİYET ETMEK
B. DÖRT DEFA TEKBİR
GETİRMEK
C. SELAM VERMEK
D. FATİHA SÜRESİNİ
OKUMAK
E. RESÜLULLAH
(s.a.v.)'E SALAVAT OKUMAK
F. ÖLÜ İçİN DUA ETMEK
G. AYAKTA DURMAK
A. NİYET ETMEK
Niyetin vakti diğer
namazlarda olduğu gibidir. "Farza" niyet etmek yeterlidir. Bir görüşe
göre "farz-ı kifaye'ye" niyet etmek gerekir.
Niyet ederken
["falanca ölünün namazına" diyerek] ölüyü belirtmek gerekmez. Kişi
niyet ederken ölüyü belirtir de bunda yanılırsa namazı batıl olur. Şayet birden
fazla ölü var ise kişi [bunların sayısını bilmese bile] onlar için namaza niyet
eder.
Cenaze namazının
rükünlerinin birincisi -diğer namazlarda olduğu gibi- niyet etmektir. Bu konuda
bilgi "namazın kılınışı" bölümünde geçmişti.
1. Niyetin vakti diğer
namazlardaki gibidir. Yani diğer namazlarda niyet başlama tekbirine bitişik
olması gerektiği gibi cenaze namazında da böyledir.
2. Cenaze namazında
"kifaye"ye niyet etmeksizin mutlak olarak "farza" niyet
etmek yeterlidir. Nitekim beş vakit farz namazda da "farz-ı ayn"
şeklinde niyet etmeyip yalnızca "farza" niyet etmek yeterlidir.
[Zayıf] bir görüşe göre
ise cenaze namazının farz-ı ayndan ayırt edilmesi için farz-ı kifayeye niyet
etmek gerekir.
Gerekçeden anlaşıldığına
göre bu ikinci görüş, cenaze namazının kendisi hakkında farz-ı ayn haline
gelmediği kişi içindir.
3. Nevevl'nin
ifadesinden cenaze namazında -tıpkı beş vakit namazda olduğu gibi- farza niyet
etmenin şart olduğu anlaşılmaktadır. Cenaze namazını Allah'a izafe etmenin
["Allah rızası için" diye niyet etmenin] gerekli olup olmadığı
konusunda "namazın kılınışı" konusundaki görüş aynlığı aynen
geçerlidir.
4. el-Muharrer'de
belirtildiği üzere cenaze namazı kılmaya niyet ederken hazır olan cenazenin
"Zeyd" veya "Amr" diye ismini belirtmeye gerek olmadığı
gibi bunu bilmek de gerekli değildir.
5. "Ben bu
cenazenin / hazır olan cenazenin namazını kılıyorum" vb. ifadelerle mevcut
cenazeyi diğerlerinden ayırt etmeye gelince bu şarttır.
Gıyabı cenaze namazında
ise -İbn Adı el-Yemeni'nin belirttiğine göre ve el-Basft'e nisbet edildiğine
göre- bu şekilde belirleme yapmak şarttır.
6. Kişi mevcut olan veya
gaip olan cenazenin adını zikrederek niyet etse ve yanılsa; örneğin
"Zeyd'in" veya "büyüğün" veya "evlatlarından erkek
olanın" namazını kılmaya niyet etse, cenazenin "Amr" ,
"küçük" veya "kadın" olduğu anlaşılsa -tayin ettiği
cenazeye işarette bulunmamışsa- namaz batıl olur, yani sahih olmaz. Şayet
işaret ederse -Ziyadetü'r-Ravda'da yer aldığı üzere-; daha doğru görüşe göre
işaret etmesi hatalı olarak söylemesinden daha önde tutulduğundan namaz sahih
olur.
7. Birden fazla cenaze
bulunursa kişi onların sayısını bilmese bile onlar için namaz kılmaya niyet
eder.
Ruyanl şöyle demiştir:
Kişi cenazelerin bir kısmının namazını kılmakla birlikte hangisinin namazını
kıldığını belirlemese, daha sonra kalanların namazmı kılsa sahih olmaz.
Kişi cenazelerin
sayısının on olduğunu zannetse cenazelerin onbir olduğu anlaşılsa bütün
cenazeler için kıldığı namazı iade eder. Çünkü içlerinden namazı kılınmamış
olanlar vardır ve bunların kim olduğu bilinmemektedir.
Kişi cenazelerin
sayısının onbir olduğuna inanarak namaz kılsa, sayılarının on olduğu anlaşılsa;
daha güçlü görüşe göre namaz sahih olur.
8. Nevevi el-Mecmu'da
şunu söylemiştir: İmam bir cenaze namazı için tekbir getirdikten sonra namaz
esnasında başka bir cenaze getirilse, imam namazı bitirince ye kadar cenaze
[namazı kılmmaksızın] bırakılır, sonra ikinci cenazenin namazı kılmır. Çünkü
imam ilk olarak niyet ederken ikinci cenazeye niyet etmemiştir.
9. Kişi hayatta olan ve
ölmüş olan bir kişi için cenaze namazı kılmış olsa, durumu bilmediğinden namazı
bu şekilde kılmışsa ölü için kıldığı namaz sahih olur, aksi takdirde sahih
olmaz.
10. İmama uyan kişinin
imama uymaya niyet etmesi gerekir. -İleride geleceği üzere- imamın ve imama
uyan kişinin niyetinin farklı olmasının bir zararı yoktur.
B. DÖRT DEFA TEKBİR
GETİRMEK
Kişi beş tekbir alarak
bu namazı kılarsa; daha doğru görüşe göre namazı bozulmaz.
İmam beş tekbir alırsa;
daha doğru görüşe göre kişi imamına uymaz, selam verir veya imam la birlikte
selam vermek üzere imamı bekler.
1. Cenaze namazının
rükünlerinin ikincisi, başlama tekbiri ile birlikte dört tekbir getirmektir.
[*] - Bunun delili Buhari
ve Müslim'in rivayet ettiği hadislerdir. (Buhari, Cenaiz, 1245; Müslim, Cenaiz,
2201. )
Ayrıca -el-Mecmu'da
belirtildiğine göre- bu konuda icma bulunmaktadır.
2. Kişi kasten beş
tekbir getirirse [namazı bozulur mu? Bu konuda mezhep içinde iki görüş vardır]:
[Birinci görüş]
Daha doğru görüşe göre
kişi kasten beş tekbir getirirse cenaze namazı bozulmaz. [Bunun iki sebebi
vardır]
[1] - Müslim'in
sahihinde böyle bir rivayet bulunmaktadır.(Müslim, Cenaiz, 2213)
Ancak dört tekbirle
kılınması daha iyidir; çünkü gerek Nebi {s.a.v.}'in gerekse sahabenin
uygulaması bu şekilde yerleşmiştir.
[2] - Ayrıca tekbir bir
zikirdir, fazladan zikir yapmanın namaza zararı yoktur.
[İkinci görüş]
Diğer namazlara fazladan
bir tekbir veya rükün ekleme durumunda namaz bozulduğu gibi cenaze namazı da
kasten fazladan tekbir almakla bozulur.
Bir grup alim buradaki
görüş ayrılığının dörtten fazla olan tekbir konusunda olduğunu söylemişlerdir.
Daha doğru görüşe göre -yukarıda geçen gerekçeler sebebiyle- bununla namaz
bozulmaz.
[Cenaze namazındaki]
tekbirin [diğer namazlardaki] tekbire benzetilmesi yalnızca kişinin cenaze
namazını imama uyarak kılması durumunda söz konusudur; çünkü imama uyma
durumunda namaz kesinleşmiştir.
Kişi dörtten fazla
tekbir alması halinde namazın bozulacağını bilerek kasten dörtten fazla tekbir
alırsa -Ezrai'nin belirttiği üzere- namazı batılolur.
Kişi yanılarak dörtten
fazla tekbir alırsa namazı bozulmaz. Bu konuda görüş ayrılığı yoktur. Sehiv
secdesi de yoktur; çünkü cenaze namazında sehiv secdesi yapılacak bir yer
yoktur.
3. Kişi cenaze namazında
bir imama uysa, imam beş tekbir getirse, "beş tekbir ile namaz
bozulmaz" görüşünü benimsediğimizde [imama uyan kişi ne yapar? Bu konuda
mezhep içinde iki farklı görüş vardır]
[Birinci görüş]
Daha doğru görüşe göre
imamın arkasında namaz kılan kişi imama uymaz. Yani fazla olan tekbirde imama
uyması sünnet olmaz.
Nevevi er-Ravda'da bunu
"daha güçlü görüş" olarak belirtmiştir.
El-Mecmu'da ise
"mezhepte kabul edilen görüş" olarak belirtmiştir.
Bu görüşün gerekçesi
"fazla tekbiri getirmenin imam için sünnet olmamasıdır" .
Bu durumda imama uyan
kişi ya selam verir veya imamla birlikte Ö selam vermek üzere imamı bekler.
İmamı beklemesi daha iyidir; çünkü imama uyma gerçekleşince mütabaat
pekişmiştir.
[İkinci görüş]
Belirtilen gerekçe
sebebiyle kişi imama tabi olur.
Beşinci tekbirle namazın
batıl olacağı görüşünü kabul edersek imama uyan kişi imama uymayı bırakır. Bu
konuda görüş ayrılığı yoktur.
Nevevi'nin ifadelerini açıklamak
üzere kullandığım ifadeler Subkl'nin kabul ettiği görüş olup zahirdir. İsnevi
ise şöyle demiştir: Zahir olan odur ki görüş ayrılığı yalnızca -imama uyma
sebebiyle- imama uymayı terk etmenin gerekli olup olmadığı konusundadır. Görüş
ayrılığının bunun müshetap olup olmaması konusunda olması da mümkündür.
Zerkeşi "doğru olan
görüş ayrılığının bunun caiz olup olmadığı konusunda olmasıdır". Hocamız
Zekeriya el-Ensari bunun doğru olmadığını söylemiştir.
C. SELAM VERMEK
[Cenaze namazının üçüncü
rüknü] -diğer namazlarda olduğu gibi- selam vermektir.
Cenaze namazının üçüncü
rüknü tekbirlerden sonra selam vermektir.
Bu selam gerek sayı
gerek yapılış şekli bakımından diğer namazlarda olduğu gibidir. [Bu ifadeden şu
iki şeyanlaşılmaktadır]:
> Bazıları selam
verirken "ve bereks.tühü" ifadesini eklemenin sünnet olduğunu
söylemişse de yukarıdaki ifadeden bunun sünnet olmadığı anlaşılmaktadır ki
doğru olan budur.
> Yine el-Mecmu.' da
kişinin [sağa veya sola değil] yüzünün önüne doğru tek bir selam vermekle
yetinmesi hakkında "meşhur görüş" denilmişse de yukarıdaki ifadeden
tek bir selamla yetinilmeyeceğini ve selam verirken sağa-sola dönüleceğini
göstermektedir.
D. FATİHA SÜRESİNİ
OKUMAK
[Cenaze namazının
dördüncü rüknü] birinci tekbirden sonra Fatiha suresini okumaktır.
Ben [NevevI] derim ki:
İlk tekbir dışındaki bir tekbirden sonra Fatiha okuması halinde bu da yeterli
olur. Allah daha iyi bilir.
Cenaze namazının
dördüncü rüknü diğer namazlarda olduğu gibi Fatiha suresini okumaktır.
[*] -Nebi {s.a.v.} şöyle
buyurmuştur: Fatiha okumayanın namazı yoktur. (Buhari, Ezan, 756; Müslim,
Salat, 872; Ebu Davud, Salat, 822; Tirmizi, Salat, 247; Nesai, İftitah, 910;
İbn Mace, İkametü's-salat, 837)
[*] - Ayrıca Buharl'nin
rivayet ettiğine göre İbn Abbas cenaze namazında Fatiha suresini okumuş ve
"bunun sünnet olduğunu öğrenesiniz diye böyle yaptım" demiştir.
(Buhari, Cenaiz, 1335)
[*] - Diğer bir
rivayette yer aldığına göre İbn Abbas Fatiha suresini sesli olarak okumuş ve
"Fatiha okumanın sünnet olduğunu öğrenesiniz diye sesli okudum"
demiştir. (Buhari, Cenaiz, 1335)
Fatiha birinci tekbirden
sonra ikinci tekbirden önce okunur. Bu konuda Beyhaki'nin rivayet ettiği bir
rivayet bulunmaktadır. (Beyhaki, Cenaiz, 4, 39)
Nevevi ise ilk tekbirden
sonra; ikinci, üçüncü ve dördüncü tekbirden sonra Fatiha okumanın da yeterli
olacağını söylemiştir. Bunu, Nevevi el-Mecmu'da tek görüş olarak aktarmıştır.
İtimad edilecek olan görüş de budur. Nevevi el-Mecmu'da şunu da söylemiştir:
İkinci tekbirden sonra Fatiha ve Nebi (s.a.v.)'e salavat okumayı birleştirmek
caizdir. Üçüncü tekbirden sonra da Fatiha'yı ve ölü için dua etmeyi
birleştirmek caizdir. Birinci tekbirden sonra Fatiha okumamak da caizdir.
Fatiha ile Fatiha'nın
okunduğu rükün arasında tertibe riayet etmek şart değildir.
EI-Mecmu'daki ifadeden
anlaşıldığına göre "Fatiha suresinin bir kısmını bir tekbirden sonra kalan
kısmını da diğer tekbirden sonra okumak caiz değildir". Çünkü bu şekildeki
uygulama rivayetlerde sabit değildir. Fatiha'yı okuyamayan kimse için onun
yerine okuduğu şey de bu konuda Fatiha ile aynı hükme tabidir.
E. RESÜLULLAH
(s.a.v.)'E SALAVAT OKUMAK
[Cenaze namazının
beşinci rüknü] ikinci tekbirden sonra Resulullah (s.a.v.)'e salavat okumaktır.
Doğru görüşe göre Nebi (s.a.v.)'in aile halkına salavat okumak farz değildir.
1. Cenaze namazının
beşinci rüknü Resulullah (s.a.v.)'e salavat okumaktır.
[*] - Bu konuda Hakimin
rivayet ettiği -ve Buhari ile Müslim'in şartlarına göre sahih saydığı- bir
hadis bulunmaktadır. (Müstedrek, Cenaiz, 1, 360)
2. Bunun yapılacağı
zaman ikinci tekbirden sonra üçüncü tekbirden öncedir. Nevevi el-Mecmu'da bunu
Serahsi'nin "önceki ve sonrakilerin bunu yaptığı" şeklindeki açık
ifadesine dayanarak açık bir şekilde ifade etmiştir.
"Fatiha suresini mutlaka
ilk tekbirden sonra okumak gerekmez" görüşünü benimsemiş olsak bile
salavatın bunun dışındaki bir yerde okunması yeterli değildir.
3. Salavatın en azı
"Allahümme salli ala Muhammed" demektir.
4. Cenaze namazında Nebi
(s.a.v.)'in aile halkına salavat getirmek [farz mıdır? Bu konuda mezhep içinde
iki görüş vardır]
[Birinci görüş]
Doğru olan görüşe göre
-ki bu, el-Mecmu'da tek görüş olarak belirtilmiştir- Diğer namazlarda olduğu
gibi cenaze namazında da Nebi {s.a.v.}'in aile halkına salavat okumak farz
değildir. Hatta cenaze namazı hafif bir şekilde kılınan bir namaz olduğu için
bu namazda bunun okunmaması [diğer namazlara göre] daha önceliklidir.
[Bu farz olmamakla
birlikte] salavattan sonra diğer mümin erkek ve kadınlara dua etmek, salavattan
önce Allah'a hamd etmek sünnet olduğu gibi Nebi {s.a.v.)'in aile halkına
salavat okumak da sünnettir.
Dua, salavat ve Allah'a
hamd etme arasında tertibe riayet etmek farz olmamakla birlikte -Ziyadetü'r-Ravda'da
yer aldığı üzere- bu tertibe riayet etmek daha iyidir.
[İkinci görüş]
[Nebi {s.a.v.)'in aile
halkına salavat okumak farzdır].
Bu görüş kitapta yer almamakla birlikte
siyaktan anlaşıldığı için anlamın tam olarak belirmesi için tarafımızdan
eklenmiştir. (çev.)
F. ÖLÜ İçİN DUA ETMEK
[Cenaze namazının
rükünlerinin altıncısı] üçüncü tekbirden sonra ölü için dua etmektir.
1. [Cenaze namazında ölü
için dua etmenin hükmü konusunda üç görüş bulunmaktadır]
[Birinci görüş]
Cenaze' namazının
rükünlerinin altıncısı, üçüncü tekbirden sonra özelolarak ölü için dua
etmektir. Çünkü cenaze namazının en büyük amacı ölüye dua etmektir, bundan
önceki bölümlerde okunanlar buna hazırlık içindir.
[*] - Ayrıca Ebu Davud,
İbn Hibban ve İbn Mace'nin rivayet ettiği hadise göre Nebi {s.a.v.} şöyle
buyurmuştur: Cenaze namazı kıldığınızda yalnızca onun için dua edin. (Ebu
Davud, Cenaiz, 3199; İbn Mace. Cenaiz, 1497; ibn Hibban, Cenaiz,
3076)
Buna göre mümin erkek ve
kadınlar için genelolarak dua etmek yetmez.
[İkinci görüş]
[Zayıf] bir görüşe göre
müminler için yapılan genel dua yeterlidir, cenaze de bu duanın kapsamına
girer.
[Üçüncü görüş]
[Zayıf] bir başka görüşe
göre ise dua etmek farz değildir.
İlk görüşe göre, dua adı
verilebilecek kadar dua etmek, örneğin "Allahümmerhamhu" [Allah'ım
ona merhamet et] ve "Allahümmeğfir leh" [Allah'ım onu bağışla] diye
dua etmek yeterlidir. Bu duanın en kamil şekli birazdan gelecektir.
Ezrai'nin "Mükellef
olmayan bir kimse öldüğünde, o yükümlü olmadığı için dua edilmez" görüşü
hakkında Gazzi "batıl bir görüştür" demiştir.
2. Duanın üçüncü
tekbirden sonra dördüncü tekbirden önce olması gerekir. Bunun dışında bir yerde
okunması yeterli olmaz. Bu konuda görüş ayrılığı yoktur.
Nevevi el-Mecmu'da şöyle
demiştir: Duanın buraya tahsis edilmesi konusunda rivayet dışında bir delil
yoktur.
Alimlerin sözünden
anlaşılacağı üzere dördüncü tekbirden sonra herhangi bir zikir okunması farz
değildir. Ancak -ileride geleceği üzere- menduptur.
G. AYAKTA DURMAK
[Cenaze namazının
yedinci rüknü] mezhepte temel kabul edilen görüşe göre -şayet gücü yetiyorsa-
ayakta durmaktır.
Diğer farz namazlarda
olduğu gibi cenaze namazında da kişi ayakta durmaya güç yetirebiliyorsa ayakta
durması farzdır.
[Zayıf] bir görüşe göre
-nafile namazlarda olduğu gibi- ayakta durmaya gücü yetse bile oturması
caizdir. Çünkü cenaze namazı farz-ı ayn namazlardan değildir.
[Zayıf] bir başka görüşe
göre cenaze namazı [başka kılacak kişi olmadığından] kişi üzerine farz-ı ayn
olmuşsa ayakta durması farzdır, aksi takdirde farz değildir.
BİR SONRAKİ SAYFA İÇİN
AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN
2. CENAZE
NAMAZININ SÜNNETLERİ