Müsned-i HARİS |
İyilik ve Akraba ile İlişkiler |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Akraba’ya, İnsanlara Ve
Hayvanlara İyi Davranmaya Dair Farklı Haberler
***************
Anne-Babaya İyi
Davranmak
***************
852- Hasan'ın rivayet
ettiğine göre bir adam: "Ey Allah'ın Resulü, kime iyilik yapayım?"
diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Annene"
cevabını verdi. Adam: "Sonra kime?" diye sordu. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Annene" buyurdu. Adam: "Sonra
kime?" diye sorunca, "Sonra babana" buyurdu. Adam tekrar:
"Sonra kime?" diye sorunca: "Sonra en yakınına ve en
yakınına" buyurdu.
853- Münir bin Zübeyr'in
rivayet ettiğine göre Mekhul şöyle derdi: "Anne-babaya iyi davranmak,
kişinin büyük günahlarına kefaret olur. Kişi, ailesinde kendisinden daha büyük
biri bulunduğu sürece de, ona karşı bu şekilde iyi davranma imkanına sahip
olur."
854- Hişam bin Hassan'ın
şöyle dediği rivayet edilmiştir: el-Huzeyl bin Hafsa yazın odun toplar,
kabuklarını sayar, kamışları alıp onları keser ve dilimlerdi. Hafsa der ki:
Üşüdüğümde mangalı getirir, sırt tarafıma koyar, ben namaz kılarken soyduğu ve
kırdığı odun ve kamışları içine atıp yakar ve beni ısıtırdı. Mangal'ın dumanı
da beni rahatsız etmezdi.
Bazen ona dönüp:
"Oğulcuğum! Evine git artık" derdim. Ancak sonra bana yapmak istediği
iyiliği ve hizmeti hatırlar, onu kendi haline bırakırdım. Kendisi zaman zaman
cihada ve hacca giderdi. Bir ara, hac mevsiminin geldiği bir zamanda sıtmaya
yakalanmıştı. İyileşir iyileşmez, ben farketmeden hacca niyetlenmişti. Ona:
"Oğulcuğum! "Sanki seni engelleyeceğimi zannettin, oysa bunu yapacak
değilim" dedim. Sağmal bir devesi vardı, sabah erkenden bana sütünü
gönderirdi. Ben:
"Oğulcuğum!
Biliyorsun ki ben oruçlu iken bu sütü içemiyorum" deyince şöyle derdi:
"Ey Ümmü'l-Huzeyl! Sütün en lezzetlisi devenin memesinde geceleyenidir,
dilediğine içir."
O vefat edince, Allah
Teala bana tarif edemeyeceğim bir sabır ihsan etti. Ancak bir ara üzerimden
gitmeyen içimde bir keder ve hüzün hissettim. Bir gece namaz kılarken Nahl
Suresinin: "Allah'a verdiğiniz sözü az bir paraya satmayın. Zira
bilirsiniz Allah'ın yanında olan, sizin için daha hayırlıdır. Sizin yanınızda
bulunan tükenir, Allah'ın yanında bulunan ise bakıdiL Biz sabredenlerin
karşılığını, yaptıklarının en güzeliyle vereceğiz" ayetine (Nahl, 95-96)
gelince onu tekrar okudum. Yüce Allah, benden o kederi bu sayede giderdi."
***************
Sıla-i Rahim
***************
855- Abdurrahman bin Ebu
Aklı'in rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Ömrünün uzun ve rızkının bololmasını isteyen kişi, akrabalık
bağlarını gözetsin."
***************
Evlatlar
***************
856- Aişe'nin şöyle
dediği rivayet edilmiştir: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
yanında bir bedevi otururken çocuklarından bazılarını öptü. Bunun üzerine
bedevı: "Çocuklarımdan hiçbirini şu ana kadar öpmedim" deyince,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah, senden merhametini çekip
almışsa ben sana ne yapabilirim ki!" buyurdu.
***************
Kız Çocukları
***************
857- Avf bin Malik'in
rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Üç kızı
olup da yetişene veya kendisi ölene kadar onlara bakan müslüman kula, bu kızlar
cehennem ateşine karşı bir perde olurlar" buyurdu. Bunun üzerine kadının
biri, ona: "Ey Allah'ın Rasulü! Peki ya iki kızı olursa? deyince,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): '''İki kız olursa da öyledir"
buyurdu.
858- İbn Abbas'ın rivayet
ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Her
kim, müslüman bir ailenin yetimini alıp da kendine yetecek hale gelinceye kadar
onu kendi yiyecek ve içeceğine ortak ederse, bağışlanmayacak (büyük) bir günah
işlemedikçe Allah ona cenneti vacip kılar. Kim de iki kenmesini kaybederse,
onun sevabı benim yanımda cennettir." "Kişinin kenmeleri nedir?"
diye sorulunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Gözleridir. Her
kim üç kız çocuğuna bakar, merhamet eder, onlar için harcamada bulunur ve
onlara güzel bir edep verirse cennete girer.'' Bir bedevi: "Ey Allah'ın
Rasulü, peki ya iki kızı varsa?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "İki kız da aynıdır" buyurdu. İbn Abbas dedi ki:
"Vallahi bu hadis, en değerli ve güzel hadislerdendir."
***************
Yetimler
***************
859- Ümmü Said binti
Merra el-Pihriyye, babasından rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim kendisine (yahut başkasına ait bir
yetimi himaye ederse ben ve kendisi cennette şöyle beraber olacağız." Bunu
rivayet eden Humeydi, baş ve orta parmağına işaret etti.
860- Abdullah bin Ebu
Evfa'nın şöyle dediği rivayet edilmiştir: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) yanında oturuyorduk. Yanında yetim kız kardeşi ile birlikte bir
delikanlı geldi ve: "Ey Allah'ın Rasulü! Allah'ın sana yedirdiği şeyden
bize yedir. Allah, sen razı oluncaya kadar katından sana bol bol ihsan
eylesin" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Ey delikanlı, ne kadar da güzel söyledin!" buyurdu. Sonra: "Ey
Bilal! Evimize git, yemek türünden ne varsa bulduğunu getir!" diye
seslendi.
Bilal gidip evden yirmi
bir tane hurma getirdi. Onu Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) avucuna
koydu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onları ağzına doğru götürdü ve
bereket bulmaları için dua etti. Ardından şöyle buyurdu: "Ey delikanlı!
Bunların yedisi sana, yedisi annene, yedisi de kız kardeşine. Bir hurmayla
kahvahını, bir taneyle de akşam yemeğini yap." Delikanlı kalkıp gitti.
Muaz hemen peşinden
gitti, elini başına koyup onu okşadı ve: "Ey delikanlı! Allah sana
yetimlik sefaleti yaşatmasın ve seninle babanın yerini doldursun" diye dua
etti. Delikanlı, muhacirlerden birinin çocuğuydu. Bunu duyan Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Muaz! Senin ne yaptığını gördüm"
buyurdu. Muaz da: "Ey Allah'ın Rasulü! Ona şefkatimden böyle
davrandım" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu:
"Canım elinde olan
Allah'a yemin olsun ki, kim bir yetimi bağrına basar, onu iyi bir şekilde
himaye eder, sonra da elini başına koyup okşarsa, elinin üzerinden geçtiği her
saç tanesi için Allah ona bir sevap yazar, her bir saç tanesi için de bir
günahını affeder ve her saç tanesi için onu bir derece yükseltir."
861- Zeyd bin Eslem'in
rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) işaret parmağı
ve orta parmağını işaret ederek şöyle buyurdu: "Ben ve yetimi himaye eden,
cennette bu iki parmak gibi bir arada olacağız."
862- (Ebu Musa)
el-Eş'arı'nin rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: "Bir yetim, bir topluluğun yemek kabına oturup (yemek
yese), o kaba şeytan yaklaşmaz."
***************
Komşuluk
***************
863- Irak bin Malik'in
şöyle dediği rivayet edilmiştir: Bir adam Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) gelerek: "Ey Allah'ın Rasulü! Falan kimse benim komşumdur ve bana
eziyet etmektedir" diye yakındı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Sen ona eziyet etme ve verdiği eziyete sabret!" buyurdu. Sonra çok
geçmeden yine geldi ve: "Ey Allah'ın Rasulü, bana eziyet eden komşum öldü'
dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Nasihatçi
olarak zaman yeter. Ayrılık (ayırıcı) olarak da ölüm yeter" buyurdu.
***************
Müslümanın, Din Kardeşi
Üzerindeki Hakkı
***************
864- Ebu Hureyre'nin
rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Üç şey vardır ki, bunlar her müslümanın üzerine haktır: Hasta ziyareti,
cenazede bulunmak ve aksıran kimsenin Allah'ı hamd etmesi halinde ona
(Yerhamukallah diyerek) teşmitte bulunmak."
865- Abdurrahman bin
Ziyad bin En'am'ın şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Muaviye zamanında
denizde savaşa çıkmışuk. Bizim gemimiz, Ebu Eyyub el-Ensari'nin gemisine
katıldı. Bizim sabah yemek vaktimiz gelince, Ebu Eyyub'a (yemeğe) davetçi
gönderdik. O da bize gelip dedi ki: "Siz beni davet ettiniz; halbuki ben
oruçluyum. Size icabet etmekten uzak durmaya karşı mazeretim kalmadı. Çünkü
ben, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim:
"Müslümanın,
kardeşi üzerinde vacip olan altı hakkı vardır. Eğer bunlardan birini
terkederse, kardeşinin bir hakkını terketmiş demektir: Kendisini davet ettiği
zaman kardeşine icabet eder. Kardeşiyle karşılaşınca ona selam verir. Aksırdığı
zaman ona (Yerhamukallah diyerek) teşmit eder. Kardeşi, kendisinden nasihat
isteyince ona nasihat eder. Hastalanınca onu ziyaret eder ve öldüğü zaman
cenazesinde bulunur."
(Ziyad) şunu anlattı:
Beraberimizde şakacı bir adam vardı, yemeğimizde bulunan bir adama sürekli
olarak: "Allah sana iyilik ve hayır versin" diyordu. Bu sözü çok
söyleyince, adam ona kızdı. Bunun üzerine şakacı olan, Ebu Eyyub'a dedi ki:
"Bir adama, 'Allah sana iyilik ve hayır versin' dediğim zaman bana sövüp
kızmışsa, onun hakkında fikrin nedir?" Ebu Eyyub: "Biz derdik ki,
hayır kimi ıslah edip düzeltmezse, onu kötülük düzeltir" dedi ve o adama
döndü. Sonra adam bu şakacıya geldiği zaman ona: "Allah sana kötülük ve
kusur versin" deyince, adam güldü ve razı oldu. "Şakanı
bırakmıyorsun" dedi. Adam: "Allah, Ebu Eyyub el-Ensari'ye hayır
versin" dedi.
***************
İnsanların İhtiyaçlarını
Karşılamak
***************
866- Enes'in rivayet
ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Bütün mahlukat Allah'ın yakınlarıdır. İçlerinde Allah katında en üstün
olanları ise, O'nun yarattıklarına en yararlı olanlardır."
867- Cabir bin
Abdullah'ın rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: "Müslüman kardeşini sevindirmen, açlığını ve sıkıntısını
gidermen, bağışlanmanı sağlayan şeylerdendir."
***************
İyiliğe Karşılık Vermek
***************
868- Cabir bin
Abdullah'ın rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: "Kim bir ihsan elde ederse, elinde imkan olması durumunda
onu verene mukabelede bulunsun. Eğer imkan bulamazsa, diliyle ona övgüde
bulunsun. Eğer bunu yapmazsa nankörlük yapmış olur. Kim de kendisine verilmeyen
şeyle süslenmeye kalkarsa başkasına ait iki elbise giyen biri gibi olur."
869- Ebu Hureyre'nin
rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Bir kimse, (din) kardeşine: 'Allah seni dünya ve ahirette hayırla
mükafatlandırsın' derse, şüphesiz en güzel övgüyü yapmış olur."
***************
Sevgi
***************
870- Ebu Humeyd
es-Saidı'nin şöyle dediği rivayet edilmiştir: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Sana sevgi gösterene sen de sevgini
göster. Çünkü böyle yapman, dostluğu daha da perçinler."
***************
Sözleşmeler
***************
871- Amr bin Şuayb,
babası yoluyla dedesinden rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Müttefiklerinize karşı, yeminlerinizle sağlamlaştırdığınız
akİtleri yerine getirin" buyurdu. Ashab: "Ey Allah'ın Resulü! Onların
akİtleri nedir?" diye sordular. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Diyetlerini ödemek ve yardım etmektir" buyurdu.
872- İbn Abbas'ın
rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"İslam, cahiliyeden kalma eski anlaşmaları (feshetmemiş) ancak
sağlamlaştırıp güçlendirmiştir."
***************
Kardeşlik
***************
873- Kasım'ın şöyle
dediği rivayet edilmiştir: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
Abdullah bin Mes'ud ile Zübeyr'i birbirine kardeş kılmıştı. Onlar, miras
ayetinden önce birbirlerini mirasçı kabul etmişlerdi." Abdullah, Zübeyr'i
varis kılmıştı.
***************
Meclislerde Oturma
***************
874- İbn Şeybe'nin
rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Sizden biri, bir topluluğun arasına girdiğinde kendisine yer açılusa
otursun. Çünkü bu, Allah'ın bir lütfu olup onu kendisine müslüman kardeşi ikram
etmiştir. Eğer kendisine bir yer açılmazsa, en geniş mekanı araştırıp oraya
otursun."
***************
Ziyaret
***************
875- Ebu Hureyre'nin
rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Ziyaretini aralıkhiseyrek tut ki, daha çok sevilesin."
876- Muhammed bin
Feda'nın şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Rüyamda Resulullah'ı
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) gördüm. Onun: "İbn Avn'ı ziyaret edin. Çünkü
Allah onu sever, o da Allah'ı sever" buyurduğunu işittim."
***************
Misafirlik
***************
877- Ebu Said
el-Hudri'nin rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: "Misafirlik üç gündür. Bundan fazlası, (ev sahibinin misafire)
sadakasıdır."
878- Ebu'l-Ezher'in
rivayet ettiğine göre bir adam, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile
birlikte bulunduğu bir sırada, babaları tepelerinde uçup duran iki kuş
yavrusuna rastladı (ve aldı). Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Babaları tepelerinde uçup dururken sen bu yavruların ikisini de
aldın. Birini bıraksaydın da, babası onunla huzur bulsaydı" buyurdu.
************************
Hayvanlara Merhamet
Etmek
************************
879- Ebu Amr eş-Şeybani,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından birinin şöyle dediğini
rivayet etmiştir: "Bir yolculukta Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ile birlikteydik. Bazılarımız serçe yavrularına rastlayıp aldı. Derken (baba)
serçe, konak yerlerinin tepesinde uçmaya başladı. Bunu gören Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) hemen yavrularım ona iade etmelerini söyledi.
Sonra: "Allah kullarına, bu serçenin yavrularına olan merhametinden daha
merhametlidir" buyurdu.
880- Abdulaziz bin Said
el-Ensarı'nin babasından rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurdu: "Kuşkusuz Allah kıyamet günü mümin kuluna, serçeye
merhamet ettiği gibi merhamet eder."
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: