BEYHAKİ

KÜLLİYATI

DUALAR

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Hastaya Rukye Yapmak

 

576- Abdulaziz anlatıyor: Ben Sabit el-Bunani ile beraber Enes b. Malik'in yanına girdim. Sabit: "Ey Ebu Hamza! Ben hastalandım" deyince Enes: "Ben seni Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in rukyesi ile rukye yapayım mı?" dedi. Sabit de: "Olur" dedi. Bunun üzerine Enes şu duayı okudu: "Ey insanların, ıstırapları gideren Rabbi, Allahım! Senden başka şifa verecek yoktur. Buna, hiçbir iz bırakmayacak şekilde şifa ver; şifa veren ancak sensin."

 

[T] Buhari (10/206)

 

 

 

577- Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastayı ziyaret ettiği zaman yüzünü ve göğsünü -veya göğsünü- sıvazlar ve şöyle derdi: "Ey insanların Rabbi! Hastalığı gider, şifa ver! Şafi sensin! Senin şifandan başka şifa yoktur. Hastalık bırakmayan şifa ver." Hz. Aişe der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefatından önceki hastalığında ben göğsüne koymak ve bu duayı yapmak için elini tutunca elini benden çekti ve: "Allahım! Beni Refik-i Nla ile beraber kıl" dedi.

 

[T] Müslim (4/1722) ve Buhari (10/131).

 

Bu hadisi Gundar, Şu'be'den "Eliyle onu sıvazlardı"; Huşeym A'meş'ten: "Elini ağrıyan yere koyardı"; Sevrl ise Nmeş'ten "sağ eliyle sıvazlardı" şeklinde rivayet etti.

 

 

 

578- Hz. Aişe der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (hastalara):

"İnsanların Rabbi! Sıkıntıyı yok et! Şifa senin elindedir. Sıkıntısını da ancak sen giderirsin" diye dua ederdi. 

 

[T] Buhari (10/206) ve Müslim (4/1723).

 

 

 

579- Muhammed b. Yüsuf b. Sabit b. Kays b. Şemmas, babasındail., o da dedesinden bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Sabit b. Kays'ın yanına girdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "İnsanların Rabbi! Sabit b. Kays b. Şemmas'ın sıkıntısını gider!" diye dua etti. Sonra Bathan vadisinden biraz toprak alıp su dolu bir bardağa koydu ve onu Sabit'in üzerine serpti.

 

[T] Taberani, M. el-Kebir (1323) ve Dua (1110)

 

 

 

580- Bu hadis başka bir kanalla "Üzerine de okuyup az bir su da katarak Sabit'in üzerine serpti" ibaresiyle geçmektedir. 

 

[T] Ebu Davud (3885).

 

 

 

581- Hz. Aişe der ki: Bir kişi rahatsızlandığı veya kendisinde çıban ve yara gibi şeyler hasıl olduğunda Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) parmağıyla şu şekilde yapar -Ravi Ebü Bekr bunu göstermek için işaret parmağını yere koydu ve sonra kaldırdı- ve şu duayı ederdi: "Allah'ın adıyla, Şu, bazımızın tükürüğü ile karışık yurdumuzun toprağıdır. Rabbimizin izni ile hastalanmıza şifa verir" diye dua ederdi.

 

Bu, Humeydi'nin lafzıdır. Ahmesi'nin rivayeti ise "yurdumuzun toprağı" ibaresinden itibarendir.

 

[T] Buhari (10/206) ve Müslim (4/1724).

 

 

 

582- Ebü Said bildiriyor: Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına Cibril geldi ve: "Hasta mısın?" diye sordu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet!" karşılığını verince Cibril ona şöyle dua etti: "Sana eziyet veren her şeyden, tüm kötü nefislerden ve hasetçi gözlerden Allah'ın adıyla korunmam dilerim. Allah'ın adıyla korunmam ve Yüce Allah'ın sana şifa vermesini dilerim."

 

[T] Müslim (4/1718-1719).

 

 

 

583- Ubade b. es-Samit bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rahatsız olduğu sırada O'na Cebrail okuma tedavisi yapıp: "Allah'ın adıyla, sana eziyet veren her türlü hastalığa, haset ettiğinde her hasetçiye, her türlü göz değmesi ve zehire karşı sana okuma tedavisi yapıyorum. Allah sana şifa verecektir!" dedi.

 

 

 

584- Osman b. Ebi'ı-As bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldim. Benim o anda çok sıkıntılı bir ağrım vardı. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Sağ elini ağrıyan yerine koy ve yedi kez: ''Bendeki duyduğum sancının şerrinden Allah'ın gücüne ve kuvvetine sığınırım'' de."

 

[T] Ahmed (22760), İbn Hibban (953, 2968) ve Ahmed (22761).

 

Osman diyor ki: Ben de, Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in buyurduğunu aynen yaptım. Allah ta bendeki ağrıyı giderdi; şimdi ben herkese bu duayı tavsiye ediyorum. [T] Ebu Davud (3891), Tirmizi (2080), İbn Mace (3522) ve Nesai7(76/7504).

 

 

 

585- Osman b. Ebi'ı-As es-Sekafi, Müslüman olduğu günden beri vücudunda hissettiği bir ağrıdan dolayı gelip Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şikayette bulundu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona buyurdu ki: "Elini vücudundaki ağrıyan yerin üzerine koy ve üç defa ''Bismillah'', yedi defa da ''Karşılaştığım ve sakınmak istediğim ağrının şerrinden Yüce Allah'a ve kudretine sığınırım!'' de." 

 

[T] Müslim (4/1728).

 

 

 

586- Ebu'd-Derda der ki: Resulullah'ın Sallallahu aleyhi ve Sellem şöyle buyurduğunu işittim: "Biriniz bir yerinden rahatsızlandığı zaman veya bir kardeşi herhangi bir rahatsızlıktan dolayı ona başvurduğu zaman şu duayı okursa iyileşir: "Ey ismi göklerde kutsanan, buyrukları hem gök, hem de yerde hakim olan Rabbimiz! - Gökleri kuşatan rahmetini yeryüzüne de ihsan et. Günahlarımızı ve kusurlarımızı bağışla! Sen ki iyilerin Rabbisin! Bu hastalığımıza rahmetinden bir rahmet, şifandan bir şifa indir!"

 

[T] Ebu Davud (3892).

 

 

 

587- Fadile b. Ubeyd bildiriyor: İki adam babalarındaki bir rahatsızlık konusunda şifa aramak için çıkmışlardı. Yamma geldiklerinde onları Ebu'd-Derda'ya götürdüm. Babalarındaki rahatsızlığı ona anlattıklarında şöyle dedi: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Rabbimiz!. .. " -Devamı yukarıdaki gibidir- Sonu ise şöyledir: Bunu dediği zaman inşaallah iyileşecektir.

 

[T] Hakim 1272

 

 

 

588- Ebü Said el-Hudr'i anlatıyor: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından bir grup uğradıkları Arap kabilelerinden birinde misafir olmak istediler, ancak kabile onları ağırlamayı kabul etmedi. Bir ara bu kabileden olanlar müslümanlara: "İçinizde rukye yapabilecek biri var mı? Zira kabilemizin reisi zehirli hayvan tarafından sokuldu (veya yaralandı)" dediklerinde, müslümanlardan biri kalktı ve: "Evet, var" karşılığını verdi. Müslümanlardan olan bu kişi kabile reisine Fatiha Süresi'ni okuyunca reis iyileşti, Buna karşılık ona bir koyun sürüsü vermek istediler, ama almayı kabul etmedi ve: "Resulullah'a sormadan almam" dedi. Adam bu olayı Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) anlattı ve:

"Ey Allah'ın Resulü! rukye olarak sadece Fatiha Süresi'ni okudum" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu sürenin rukye olarak okunacağını nereden biliyorsun? Koyunları alabilirsiniz, fakat paylaştırırken bana da bir hisse ayırın" buyurdu.

 

[T] Müslim (4/1727).

 

 

 

589- Başka bir kanalla bunu Şu'be Ebü Bişr' den: "Bunun üzerine müslüman, reise Fatiha Süresi'ni okumaya, okudukça tükürüğünü biriktirip ona tüflemeye başladı. Bu şekilde reis iyileşti" eklemesiyle rivayet etti. 

 

[T] Buhari (10/198) ve Müslim (4/1727).

 

 

 

590- Harice b. es-Salt bildiriyor: Amcam bir toplulukla karşılaşınca ona: "Şu adamın (Resulullah'ın) yanından bazı haberlerle geldin. Bizim şu adama rukye yap!" dediler ve zincirlerle bağladıkları bir adam getirdiler. Amcam adama üç gün boyunca Fatiha Süresi'ni okudu. Süreyi her bitirişinde ağzında biriktirdiği tükürüğünü adama doğru tüflüyordu. Nihayetinde adam bağlarından kurtulmuş gibi canlandı ve kendine geldi. Buna karşılık amcama (maddi) bir şeyler verdiler. Amcam Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip verdikleri şeyi zikredince: "Onu yiyebilirsin! Ömrüme andolsun ki kişi batıl bir şeyokuma karşılığında aldığı ücreti yiyemez. Ama sen hak olan bir şeyi okuyarak aldığın ücreti yiyorsun" buyurdu. 

 

[T] Ebu Davud (3896, 3897, 39012), 3420) ve Nesai 7(71/7492).

 

 

 

591- Hz. Aişe der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ruhunun kabzolunduğu hastalığı sırasında Muavizzat (Felak ve Nas) sürelerini okuyarak kendisi üzerine üflerdi. Ma'mer dedi ki: Ben Zühri'ye: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) nasıl nefes üflerdi?" diye sorunca: "Elleri üzerine üfler, sonra da bunlarla yüzüne meshederdi" karşılığını verdi. Aişe ekledi: Hastalığı ağırlaşınca, bu süreleri kendisine ben okuyup üfler ve elinin bereketinden dolayı kendi eliyle O'na mesh ettirirdim.

 

[T] Buhari (10/195, 210) ve Müslim (4/1723-1724).

 

 

 

592- Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), rahatsızlandığı zaman Muavvizat surelerini okuyup kendi ellerine üfleyip bunlarla vücudunu sıvazlardI. Ölümüne neden olan hastalığa yakalandığı zaman Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in üflemiş olduğu Muavvizat sureleriyle ben de eline üfleyip kendi eliyle vücuduna meshetmeye başladım.

 

[T] Buhari (10/209, 8/131) ve Müslim (4/1723-1724).

 

 

 

593- Osman b. Affan der ki: Bir hastalığımda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana rukye yapıyordu. Bir gün yine bana rukye yapıp şöyle dedi: "Bismillahirrahmanirrahim. Seni, uğradığın bu hastalıktan; tek ve hiçbir şeye muhtaç olmayan, her şeyin ona muhtaç olduğu, doğurmayan, doğrulmayan, hiçbir dengi olmayana sığındırınm." İyileştiğim zaman Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: "Ey Osman! Bunlarla Allah'a sığın. Bunlar gibisiyle Allah'a sığınacağınız başka bir şey yoktur" buyurdu.

 

[T] Heysemı, Mecma (5/110) ve Taberani, Dua (1122).

 

 

 

594- Haneş b. Abdillah'ın bildirdiğine göre Abdullah (b. Mes'tid), kendisine getirilen hasta olan birinin kulağına okuyunca hasta ayıldı. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Onun kulağına ne okudun?" buyurdu. Abdullah şöyle cevap verdi: "''Bizim, sizi boş bir amaç uğruna yarattığımızı ve gerçekten bize döndürülüp getirilmeyeceğinizi mi sanmıştınız?''[Müminun 115] ayetinden, surenin sonuna kadar okudum." Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Şayet yakinen inanan bir adam bu ayetleri bir dağa okursa, dağ yok olur."

 

[T] Ebu Ya'la (5045), İbnu's-Sünni (631), Taberani, Dua (1081), Ebu Nuaym, Hilye (1/7) ve Heysemı, Mecma (5/115).

 

 

 

595- Ubey b. Ka'b anlatıyor: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanındayken bir bedevi gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Kardeşim hasta" dedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hastalığı nedir?" diye sorunca, bedevi: "Onu cin çarpmış" cevabını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onu bana getir" deyip hasta gelince onu önünde durdurdu ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona Fatiha Suresi, Bakara Süresinin başından dört ayet ve "Tanrınız bir tek Tanrıdır"[Bakara, 163] ayetiyle Ayetu'l-Kürsi'yi, Bakara Süresinin sonundan iki ayet, Al-i İmran Süresinden: "Allah, melekler ve adaleti yerine getiren ilim sahipleri, O'ndan başka tanrı olmadığına şahitlik etmişlerdir''[Al-i İmran 18] ayetini, A'raf Süresinden "Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yarattı ... ''[A'raf 54] ayetini, Müminün Süresinin sonundan, "Gerçek hükümdar olan Allah yücedir"[Müminun 116] ayetini, Cin Süresinden "Doğrusu Rabbimizin yüceliği her yücelikten üstündür"[Cin 3] ayetini, Saffat Süresinden on ayet, Haşr Süresinin sonundan üç ayet, İhlas ve Muavvizeteyn Sürelerini okudu. Bunun üzerine adam sanki daha önce hiç hastalanmamış gibi kalktı. 

 

[T] Hakim (4/412- 413), İbnu'l-Cevzi, el-İlel (1477) ve Heysemı, Mecma (5/115).

 

 

 

596- İbn Abbas bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) torunları Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin'e: "Her türlü Şeytan ve dertten, sizleri kınayan her türlü gözden Allah'ın tam ve eksiksiz olan kelimelerine sizleri sığındırırım" sözleriyle istiaze yapar ve: "Hz. İbrahim de oğulları İsmail ile İshak'a bu sözlerle istiaze yapardı" buyururdu.

 

[T] Buhari (6/408).

 

 

 

597- Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e akrep tarafından sokulmuş bir adam getirildi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Eğer bu kimse, ''Yarattığı şeylerin şerrinden Allah'ın tam olan kelimelerine sığınırım'' diye dua etseydi sokulmaz ve kendisine hiçbir şey zarar veremezdi" buyurdu.

Bu hadisin lafzı Ytinus'a aittir. Zühri'nin yeğeni de bunu aynı manada rivayet etti.

 

[T] Müslim (4/2081).

 

 

 

598- Amr b. Şuayb, babasından, o da dedesinden bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uyurken korkmamamız için söyleyeceğimiz duayı bize öğretirdi. Bu dua şu şekildedir: "Bismillah! Öfkesinden, cezasından, kullarının şerrinden, şeytanların vesvesesinden ve yanımda hazır bulunmalarından, Allah'ın eksiksiz kelimelerine sığınırım." Abdullah b. Amr bu sözleri çocuklarından aklı eren kimselere öğretir, aklı ermeyenlere de yazıp üzerine asardı.

 

 

 

599- Ebu't-Teyyah bildiriyor: Bir adam, Abdurrahman b. Hanbeş et-Temimi'ye: "Şeytanlar Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kötülük yapmak istediği gece, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ne yaptı?" diye sorduğunda, Abdurrahman şöyle anlattı: Şeytanlar o gece vadilerden ve dağlardan Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hücum ettiler. Onların içinde elinde bir ateş parçası bulunan bir şeytan da vardı. O ateşle Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yüzünü yakmak istiyordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) korktu. -Cafer der ki: Zannedersem "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geriye doğru çekilmeye başladı" dedi- Cibril, Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip: "Ey Muhammed! Oku!" dedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ne okuyayım?" diye sorunca, Cibril: "Allah'ın yarattığı bütün şeylerin şerrinden, yerde biten ve yerden çıkan şeylerin şerrinden, gökten inen ve göklere yükselen her şeyin şerrinden, yeryüzünde yarattığı şerden, yerin altından çıkan şerden, gece ve gündüz fitnelerinin şerrinden, hayırla gelenler hariç, meydana gelen hadiselerin şerrinden; iyilerin ve kötülerin, onlar konusunda haddi aşamayacağı; Allah'ın mükemmel ve eksiksiz olan kelimelerine sığınıyorum. Ey büyük merhamet sahibi olan Allahım" demesini söyledi. Bunun üzerine şeytanların ateşleri söndü ve Allah onları yenilgiye uğrattı." 

 

[T] Beyhaki, Delail (7/95), Ahmed (15461), Ebu Ya'la (6844) ve İbnu's-Sünnı (637).

 

 

 

600- İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Hasta olan Müslüman kardeşini ziyaret edip başucunda oturarak yedi defa: ''Yüce Arş'ın Rabbi olan yüce Allah'tan sana şifa vermesini dilerim'' derse, eğer o kişinin eceli gelmemişse iyileşir."

 

[T] Tirmizi (2083) ve Ebu Davud (3106).

 

 

 

601- Abdullah b. Amr der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kişi hasta ziyaretinde bulunduğunda ona: ''Allahım! (Bu) kuluna şifa ver ki o bu sayede senin (rızan) için düşman(ların)la savaşsın ve namaz kılmaya yürüyerek gitsin'' diye dua etsin."

 

[T] Ebu Davud (3107).

 

 

 

602- Selman bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (ben hasta iken) ziyaretime geldi ve dedi ki: "Allah şifa versin, günahlarını bağışlasın, ecelin gelinceye kadar dininde ve bedeninde seni sağlıklı kılsın."

 

[T] İbnu's-Sünni (548), Hakim (1/549), Taberani, M. el-Kebır (6106) ve Heysemi, Mecma (2/299).

 

 

 

603- İbn Abbas şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize ağrılara karşı şunu okumamızı öğretirdi: "Bismillah'il-kebır, inleten her hastalıktan ve ateşin şerrinden Azım olan Allah'a sığınırım."

 

[T] Tirmizi, (2075) ve İbn Mace (3526).

 

 

 

604- Kesir Ebu'l-Fadl der ki: Zübeyr ailesinden Kureyşli bir adam bana şunu anlattı: Esma binti Ebi Bekr'in başında ve yüzünde şişlik oldu. Kardeşi Aişe binti Ebi Bekr'e: "Hastalığımı Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bildir, belki Yüce Allah bana şifa verir" şeklinde haber yolladı. Aişe, Esma'nın hastalığını Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bildirince kalkıp yanına gitti. Elini bir giysi üzerinden başına ve yüzüne koyup: "BismiHalı! Katında temiz, mübarek ve değerli olan Peygamberinin duasıyla bu hastalığının kötülüğü ile eziyetini gider. Bismillah!" diye dua etti ve bunu üç defa tekrarladı. Sonra Esma'ya bu duayı okumasını söyledi. Esma bu duayı üç gün boyunca yapınca şişliği gitti.

 

Kesir der ki: "Kişi bu duayı farz namazların ardından üçer defa okur."

 

 

 

605- Müsa b. Ali, babasından şöyle nakletmiştir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir hastalığından dolayı Sa'd'ın yanına ziyarete gitti ve ona şöyle dua etti: "Allahım! İnsanların Rabbi, insanların Melik'i! Ondan sıkıntısını gider. Şifa veren sensin. Senden başka şifa verecek yoktur. Rabbim seni, sana gelecek her şeyden, her türlü hasetten ve gözden korusun. Allahım! Kalbini ve bedenini iyileştir, hastalığını gider ve duasını kabul et."

Mürsel bir rivayettir.

 

[T] Buhari (10/120) ve Müslim (3/1253).

 

 

 

606- Yahya b. Said'in, İbn Mesüd'un oğullarından birinden naklettiğine göre İbn Mesüd, siyatik hastalığına şu şekilde okurdu: "Ey her şeyin Rabbi, her şeyin ilahı, her şeyin maliki ve her şeyin yaratıcısı, Allahım! Beni ve siyatik hastalığını sen yarattın. Ne beni ona, ne de onu bana musallat etme. Ey Rabbim! Şifa ver. Şifa veren sensin ve senden başka şifa verecek yoktur."

Hadis mevkuftur.

 

[T] Hadis sahihtir.

 

 

 

607- Süleyman b. Bureyde, babasından bildiriyor: Halid b. el-Velld elMahzümi, Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Allah'ın Resulü! Geceleri uykum kaçıyar ve hiç uyuyamıyorum" diyerek uykusuzluğundan yakındı. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Selleml ona buyurdu ki:

"Yatağına girdiğin zaman şöyle dua et: Allahım! Ey yedi kat göğün ve bunların altında olanların Rabbi! Ey yerlerin ve yer üstünde olanların Rabbi! Ey şeytanların ve onların saptırmalarına maruz kalanların Rabbi! Tüm mahlükatından gelecek herhangi bir kötülüğe karşı, onlardan birinin bana saldırması veya bana karşı bir tecavüzde bulunmasına karş: beni sen koru. Zira senin himayende olan aziz olur. Senin övgün pek yücedir ve senden başka da ilah yoktur. İlah olarak ancak sen varsın."

Mürsel bir rivayettir.

 

[T] Tirmizi (3523).

 

 

 

608- İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Dişinden rahatsız olan parmağını ona koyup: ''De ki: "Sizi yaratan sizin için kulaklar, gözler ve kalpler var eden O'dur. Ne az şükrediyorsunuz''[Mülk 28] ayetini okusun."

Hadisin senedinde rivayeten durumu meçhulolan vardır.

 

 

 

609- Nuh b. Zekvan der ki: Bir adam Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) diş ağrısından şikayet edince Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Sakinleş eyağrı! Göklerde ve yerde olanların kendisine teslim olan Allah adına sakinleş. O, her şeyi işitip bilendir, de" buyurdu.

 

 

 

610- Nuh b. Zekvan bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Abdullah b. Revaha'yı Cafer ile birlikte Mute'ye gönderirken Abdullah: "Ey Allah'ın Resulü! Azı dişim o kadar çok ağrıyar ki dayanılacak gibi değil" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yaklaş! Beni hakla gönderene yemin olsun öyle bir dua edeceğim ki sıkıntısı olan her bir mümin bu duayı ettiği zaman Yüce Allah sıkıntısını giderecektir" buyurdu. Sonra elini dişin bulunduğu tarafın yanağına koydu ve yedi defa: "Allahım! Katında mübarek ve değerli olan Peygamberinin duasıyla bu ağrısının kötülüğü ile eziyetini gider!" dedi. Abdullah henüz oradan ayrılmadan da Yüce Allah ağrısını giderdi.

Ben hadisi böyle yazmadım. Her iki rivayet te munkatıdır. -Allah doğrusunu bilir-

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Vesveseden Kurtulmak İçin Okunan Dua