BEYHAKİ KÜLLİYATI |
DUALAR |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Yağmur Duası
546- Enes'in
bildirdiğine göre Darü'l-Kaza tarafındaki bir kapıdan Mescid'e bir adam girdi.
Bu sırada Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ayaktaydı ve hutbe veriyordu.
Adam, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) karşısında durup: "Ey
Allah'ın Resulü Mallar helak oldu. Yollar kesildi. Dua et te Allah bize yağmur
göndersin" dedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ellerini
kaldırıp üç defa: "Allahım! Bize yağmur ver! Bize yağmur ver! Bize yağmur
ver!" diye dua etti. Vallahi gökyüzünde ne bir bulut görüyorduk; ne de bir
bulut parçası. Bizimle Sel' dağı arasında hiç bir ev ve bina da yok tu. Sel'
dağının arasından kalkan büyüklüğünde bir bulut belirdi. Bu bulut semanın
ortasına gelince yayıldı. Sonra yağmur yağdı. Vallahi bir hafta güneşi
göremedik. Diğer cuma Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hutbe verirken
aynı kapıdan bir adam girip karşısında durdu ve "Ey Allah'ın Resulü!
Mallar helak oldu ve yollar kesildi. Allah'a dua et te yağmur dinsin"
dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ellerini
kaldırıp: "Allahım! Üzerimize değil etrafa yağdır. Allahım! Dağlara,
tepelere, vadi içlerine ve ormanlara yağdır" diye dua etti. Bunun üzerine
yağmur dindi ve çıkıp güneşin altında yürüdük.
Şerik der ki: Enes'e:
"Sonra gelen adam ilk gelen miydi?" diye sorduğumda:
"Bilmiyorum" cevabını verdi.
Muhammed b. Cafer ve
Enes b. İyad da bunu Şerik b. Abdillah b. Ebi Nemir'den: "Allahım! Bize
yağmur yağdır" yerine: "Allahım! (Bizi içir" şeklinde rivayet
etmiştir.
[T] Buhari 2/507-508) ve
Müslim (2/612-614).
547- Cabir b. Abdillah
der ki: Hevazin kabilesi Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi. Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allahım! Bize yardım eden,
bereketli, otu bol, vadeli değil acele, zararlı değil yararlı yağmur ihsan
et" diye dua etti. Akabinde gök yüzü bulutlarla doldu.
Ebu Abdillah rivayetinde
"Ağlayan kadınlar Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
geldiler" ibaresi geçmiştir.
[T] Ebu Davud (1169).
Ebu Süleyman el-Hattabi
ise bunu: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dua ederken
ellerini kaldırdığını gördüm" şeklinde okutur ve metinde geçen
"Tevaka" ifadesini "Dua ederken ellerin kaldırılıp
uzatılması" şeklinde açıklardı.
548- Ka'b b. Murre'ye
veya Murre b. Ka'b der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mudar
kabilesi için beddua etti. Bunun üzerine Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) gidip: "Ey Allah'ın Resulü! Allah sana yardım etti, sana
istediğini verdi ve duanı kabul buyurdu. Kavmin helak olmaktadır. Onlar için
Allah'a dua et" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) benden yüz
çevirdi. Bir daha: "Ey Allah'ın Resulü! Allah sana yardım etti, sana
istediğini verdi ve duanı kabul buyurdu. Kavmin helak olmaktadır. Onlar için
Allah'a dua et" dedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Allahım! Bizi doyurucu, bolca, kolayca hazmedilen, fayda
sağlayan ve zarar vermeyen bir yağmur ile sula" diye dua etti. Henüz bir
Cuma (hafta) veya buna yakın bir zaman geçmemişti ki yağmur yağdı.
[T] İbn Mace (1269).
Bir rivayete göre bunu
şikayette bulunan Ebü Süfyan' dır. Hadisin bir bölümü Şu'be tarafından Habib b.
Ebi Sabit'ten rivayet olunmuştur.
549- Hz. Aişe anlatıyor:
İnsanlar yağmurun yağmamasından dolayı Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şikayette bulundurlar. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) emretti; bir minber getirilip namazgaha konuldu ve duaya çıkmak için
insanlarla bir gün için sözleştİ. (O günde) Güneşin ilk ışıkları görününce
minbere oturdu, tekbir getirdi ve Yüce Allah'a hamdü sena ettikten sonra şöyle
buyurdu: "Memleketinizin kuraklığından ve yağmurun zamanın da yağmadığından
şikayet ettiniz. Halbuki Yüce Allah size, kendisine dua etmenizi emretti ve
duanızı kabul edeceğini vaat etti" Sonra da şöyle devam etti: "Hamd
alemlerin Rabbi, Rahim ve Rahman, kıyamet gününün tek hakimi olan Allah'a
mahsustur. Allah'tan başka ilah yoktur. O dilediğini yapar. Allahım! Sen
Allah'sın, senden başka ilah yok. Sen zengin sin, biz ise muhtacız, bize yağmur
indir. İndirdiğini bize kuvvet ve bir zamana (ya da hayra) ulaştıracak azık
kıL." Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ellerini kaldırdı, bu
kaldırışa koltukları nın beyazı görününceye kadar devam etti. Sonra sırtını
cemaate döndü ve cübbesini ters çevirdi. Bunları yaparken elleri hala kalkıktı.
Daha sonra insanlara doğru döndü, minberden inip iki rekat namaz kıldırdı.
Hemen akabinde Yüce Allah bir bulut meydana getirdi; bunun peşinden gök
gürledi, şimşek çaktı, sonra Yüce Allah'ın izni ile yağmur yağdı. Hatta Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (yollardan) seller akıncaya kadar
Mescid'ine gelemedi. İnsanların (yağmurdan korunmak için) kuytulara koştuğunu
görünce azı dişleri görünceye kadar güldü ve şöyle buyurdu: "Şahadet
ederim ki Yüce Allah, her şeye kadirdir, ben de Allah'ın kulu ve
Resulüyüm."
[T] İsnadı hasendir. Ebu
Davud (1173).
550- Amr b. Şuayb'ın,
babası kanalıyla de desin den bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) yağmur duası yapacağı zaman namaz kılar ve şöyle derdi:
"Allahım! Kullarına ve hayvanlarına yağmur gönder. Rahmetini yay ve ölü
memleketi dirilt."
[T] Ebu Davud (1176).
551- Muttalib b.
Hantab'ın bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yağmur
(çok) yağınca şöyle derdi: "Allahım! Bu yağmur azab, bela, yıkım ve
boğulmaya sebep olan değil, rahmet yağmuru olsun. Allahım! Tepelere, ormanlara
yağsın. Allahım! Üzerimize değil, etrafımıza yağsın."
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Ay Tutulunca
Tekbir Getirip Dua Etmek