BEYHAKİ

KÜLLİYATI

DUALAR

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Zikir, Tesbih, Tekbir, Tehlil, Tahmid ve İstiğfara Teşvik Etmek

 

130- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Baki kalacak salih ameli çokça yapınız" buyurunca, sahabe: "Ey Allah'ın Resulü! O nedir?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(İslam) milleti" cevabını verince, sahabe: "Ey Allah'ın Resulü! O nedir?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yine: "(İslam) milleti" cevabını verince, sahabe bir daha: "Ey Allah'ın Resulü! O nedir?" diye sordu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Tekbir (Allahu ekber), tehlil (= La ilahe illallah), tesbih (= Sübhanallah), tahmid (= Elhamdu lillah) ve La havle ve la kuvvete illa billah, sözleridir" buyurdu.

 

[T] Hakim (1/512), Beyhaki, Şuab (2/498), İbn Hibban (840), Taberani, Dua (1696, 1697), Ahmed (11713)

 

 

 

131- Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kendinizi koruyun!" buyurdu. Biz: "Üzerimize gelen bir düşmandan mı?" diye sorduğumuzda, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır! Cehennem ateşinden" buyurdu ve şöyle devam etti: "Sübhanallah, Elhamdülillah, La ilahe illallah ve Allahu Ekber, deyin. Bu sözler, kıyamet gününde kişiyi cehennemden uzaklaştırır ve peşinden ayrılmazlar. Bunlar kişinin baki kalan salih amelleridir."

 

[T] Hakim (1/541), Taberani, M. el-Evsat (4039), M. es-Sağır (407), Beyhakl, Şuab (2/499) ve Heysemı, Mecma (10/89).

 

 

 

132- Nu'man b. Beşır der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Allah'ın celalinden zikrettiğiniz tesbih (Sübhanallah), tehlil (La ilahe illallah) ve tahmid (Elhamdülillah) cümleleri, Arş'ın etrafında dönüp dururlar. Onlar tıpkı arı oğulu uğultusu gibi uğultu çıkararak sahiplerini andırırlar. Sizden biri, Arş'ın civarında kendisini andırtan birisinin olmasından hoşlanmaz mı?" Başkası bunu Musa'dan "tekbir" ilavesiyle rivayet etti.

 

[T] İbn Mace (3809).

 

 

 

133- Semure, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder. "En üstün sözler şunlardır: "Sübhanallah, Elhamdülillah, La ilahe illallah, Allahu Ekber. Hangisiyle başladığının da bir önemi yoktur."

 

[T] İbn Mace (3811)

 

 

 

134- Semure b. Cundub'un bildirdiğine göre Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Benden bir şey naklettiğin zaman ona bir şey ekleme. Kur'an dışında sözlerin -veya amellerin- en hayırlısı, La ilahe illallah, Elhamdulillah, Sübhanallah ve Allahu ekber sözleridir."

 

Mansür bunu Hilal kanalıyla Rabi b. Umeyle' den, o da Semure b. Cundub'den aynı hadisi: "Bunların herhangi biriyle başlamanın sana bir zararı yoktur" ibaresiyle nakletmiştir.  [T] Müslim (3/1685, 1686).

 

 

 

135- İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kıyamet gününde Cennete girmeleri için ilk çağrılacak kişiler, iyi günde, kötü günde Allah'a hamd eden kişiler olacaktır" buyurmuştur.

 

[T] Taberani, M. es-Sağir (288), el-Evsat (3057) ve el-Kebir (12/19, 12345), ve Beyhaki, Şuab 8 (329/4064).

 

 

 

 

136- Aynı hadis başka kanalla "Kıyamet gününde" ibaresi olmaksızın rivayet olundu.

 

[T] Beyhaki, Şuab 8 (328/4063), Bezzar (5028) ve İbnu'l-Mübarek, Zühd (206).

 

 

 

137- Cabir b. Abdillah der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "En üstün zikir ''La ilahe illallah'', en üstün dua da ''Elhamdülillah'' tır."

 

[T] Tirmizi (3383) ve İbn Mace (3800).

 

 

 

138- Ebu Eyyub el- Ensari der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "On kere La ilahe illallahu vahdehu la şerike leh. Lehu'l-mülkü ve-lehu'l-hamdu ve-huve ala külli şey'in kadir (= Allah'tan başka hiç bir ilah yoktur. O, birdir ve hiç bir ortağı yoktur. Mülk Onundur ve hamd Onadır)'' diyen hiç kimse erkek ya da dişi on köle azat etmek gibidir."

 

[T] Müslim (4/2071-2072).

 

 

 

139- Ebu Hureyre bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim günde yüz defa: ''La ilahe illallahu vahdehu la şerike leh. Lehulmülkü ve lehul-hamdu ve huve ala külli şey'in kadir (= Allah'tan başka ilah yoktur. O, tektir ve ortağı yoktur. Mülk, onundur ve hamd onadır. O, her şeye gücü yetendir)'' derse on köleyi azat etmiş gibi sevap alır. Ona yüz sevap yazılır ve yüz günahı silinir. O gün akşama kadar onu ateşten korur. Onun okuduğundan daha fazlasını okuyan kimse dışında hiç kimse onun amelinden daha üstün bir amelle gelemez. Kim de yüz defa: ''Sübhanallahi ve-bi-hamdihi (= Allah'ı hamd ile tesbih ederim)'' derse günahları denizin köpükleri kadar olsa bile artık bağışlanır."

 

Bir köle azad etmenin karşılığıyla ilgili rivayet şu şekildedir:

 

[T] Müslim (4/2071) ve Buhari (11/201).

 

 

 

140- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Her kim mümin bir köleyi az at ederse Yüce Allah az at ettiği kölenin her bir uzvu karşılığında onun bir uzvunu cehennem ateşinden azat eder. Öyle ki Yüce Allah kölenin eli karşılığında onun elini, kölenin ayağı karşılığında onun ayağını ve kölenin tenasül uzvu karşılığında onun tenasül uzvunu ateşten azat eder."

 

Ravi der ki: Ali b. Hüseyn, Said b. Mercane'ye: "Sen bunu bizzat Ebu Hureyre'den mi işittin?" deyince, Said b. Mercane: "Evet" karşılığını verdi. Bunun üzerine Ali b. Hüseyn: "Bana Mutarrifi çağırın" dedi. O, en becerikli kölelerinden idi. (Mutarrif gelince de) Ali ona: "Sen Allah rızası için hürsün" dedi.

 

 

 

141- Abdullah b. Amr'ın bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Yeryüzünde: ''La ilahe illallahu vallahu ekber, vesübhanallahi vel-hamdu lillahi ve-la havle ve-la kuvvete illa billah (= Allah'tan başka hiç bir ilah yoktur. Allah en büyüktür. Allah'ı noksanlıklardan tenzih ederim. Allah'a hamd olsun. Gerçek güç ve kuvvet sahibi sadece Allah'tır)'' diyen hiç kimse yoktur ki, günahları denizlerdeki köpüklerden daha çok olsalar bile bağışlanmasınlar."

Lafız, Kureşi'ye aittir.

 

[T] Tirmizi (3460).

 

 

 

142- Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sübhanallahi velhamdulillahi vela ilahe illallahu vallahu ekber (= Allah'ı her türlü eksikliklerden tenzih ederim, hamd Allah'a mahsustur, Allah'tan başka ilah yoktur. Allah en büyüktür)" demem benim için üzerine Güneş doğan her şeyden daha sevimlidir" buyurdu. 

 

[T] Müslim (3/2072).

 

 

 

143- Ebu Said veya Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kişi, ''Sübhanallah'' derse, melek: ''Elhamdulillah'' der. Kişi: ''Sübhanallahi ve'l-Hamdulillah'' derse, melek: ''La ilahe illallah'' der. Kişi: ''Sübhanallahi ve'l-Hamdulillah ve la ilahe illallahi'' derse, melek: ''Allahu ekber'' der. Kişi: ''Sübhanallahi ve'l-Hamdulillahi vela ilahe illallahi vallahu ekber'' derse, melek: ''Yerhamukellah (= Allah sana merhamet etsin)'' der."

 

[T] İbn Mace (3794), Tirmizi (3430) ve Nesai (31, 32).

 

 

 

144- Ebu Said el-Hudri ile Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Allah, sözlerden dört tanesini seçti. Sübhanallah, Elhamdülillah, La ilahe illallah ve Allahu ekber sözleri. Kim, ''Sübhanallah'' derse, ona yirmi sevap yazılır veya yirmi günahı siHnir. ''Allahu ekber'' diyen de böyledir. ''La ilahe illallah'' diyen de bunun gibidir. ''Elhamdu lillahi rabbi'l-alemin'' diyene otuz sevap yazılır veya kendisinden otuz günah silinir."

 

[T] Nesai (840).

 

 

 

145- Ebü Malik el-Eş'ari'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle derdi: "Temizlik imanın yarısıdır. Elhamdülillah demek Mizan'ı doldurur. Sübhanallahi Vallahu Ekber demek, göklerle yer arasını doldurur. Namaz bir nurdur, sadaka bir burhandır, sabır bir aydınlıktır, Kur'an senin lehine ya da aleyhine bir hüccettir. Bütün insanlar sabahleyin çıkarlar. Kimisi nefsini helake sürükler, kimisi de satın alarak azad eder."

 

[T] Müslim (1/203).

 

 

 

146- Ebü Hureyre der ki: Resulullah {Sallallahu aleyhi ve Selleml şöyle buyurdu: "Dilde hafif olan terazide ağır basan ve Rahman'ın katında sevgili olan iki kelime vardır. Bunlar: ''Sübhanallahi ve-bi-hamdihi (= Allah'ı hamd ile tesbih ederim), Sübhanallahi'l-azim (= Azametli Allah'ı hamd ile tesbih ederim)'' kelimeleridir"

 

[T] Buhari (11/206, 566, 13/537) ve Müslim (4/2072).

 

 

 

147- Cabir, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şu sözünü bildiriyor: "Her kim: ''Sübhanallahi'l-Azim'' derse, kendisi adına Cennette bir hurma ağacı dikilir."

 

[T] Tirmizi (3464) ve Nesai (827).

 

 

 

148- Ebu Zer, Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Allah'ın Resulü! Annem babam sana feda olsun. Allah katında en üstün sözler hangi sözlerdir?" diye sorunca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah'ın melekleri için seçtiği: ''Sübhane Rabbi ve-bihamdihi, Sübhane Rabbi ve-bihamdihi (= Rabbime hamd ederek O'nu tüm noksanlıklardan tenzih ederim)'' sözleridir" buyurdu.

 

[T] Müslim (3/2093, 2094).

 

 

 

149- Mus' ab b. Sa'd, babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında oturanlara: "Sizden biri günde bin sevap kazanmaktan aciz midir?" buyurunca, orada oturanlardan bir adam: "Bizden biri nasıl bin sevap kazansın ki?" diye sordu. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yüz defa tesbih etsin. Böylece kendisine bin sevap yazılır ve bin günahı silinir" buyurdu.

 

[T]  Müslim (4/2073).

 

 

 

150- Abdullah b. Amr der ki: Bir adam: "İlminin kapsadığı kadar Allah'a hamd olsun" deyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Meleklerin bunu yazmak için birbirleriyle yarıştıklarını gördüm. Melekler: ''Ey Rabbimiz! Bunu nasıl yazacağız?'' diye sorunca Yüce Allah: ''Kulumun söylediği şekilde yazınız'' buyurdu."

 

 

 

151- Ebu Umame der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanıma gelip dudaklarımı oynattığımı görünce: "Ey Ebu Umame! Ne yapıyorsun?" diye sordu. Ben: "Rabbimi zikrediyorum" cevabını verince: "Gece ve gündüz yaptığın zikirden daha üstün olan şeyi sana bildireyim mi?" diye sordu. Ben: "Olur, bildir" karşılığını verince ise şöyle buyurdu: "Şöyle de: "Yarattıkları sayısınca Sübhanallah. Yarattıklarının dolusunca Sübhanallah. Gökyüzü ve yeryüzünde bulunanlar sayısınca Sübhanallah. Gökyüzü ve yeryüzünde bulunanlar dolusunca Sübhanallah. Kitabında bulunanlar sayısınca Sübhanallah. Kitabında bulunanlar dolusunca Sübhanallah. Her şeyin sayısınca Sübhanallah. Her şeyin sayısınca Elhamdulillah." Her şeyin dolusunca Elhamdulillah. Gökyüzü ve yeryüzünde bulunanlar sayısınca Elhamdulillah. Yeryüzü ve gökyüzü dolusunca Allah'a hamd ederim. Kitab'ının içindekiler sayısınca Elhamdulillah. Kitabının içindekiler dolusunca Elhamdulillah. Her şeyin sayısınca Elhamdulillah. Her şeyin dolusunca Elhamdulillah. Allah'ın yarattıkları sayısınca Allahu ekber, Allah'ın yarattıkları dolusunca Allahu ekber. Gökyüzü ve yeryüzünde bulunanlar sayısınca Allahu ekber, gökyüzü ve yeryüzünde bulunanlar dolusunca Allahu ekber. Kitab'ında bulunanlar sayısınca Allahu ekber. Kitab'ında bulunanlar dolusunca Allahu ekber. Her şeyin sayısınca Allahu ekber. Her şeyin dolusunca Allahu ekber. Yarattıkları sayısınca La ilahe illallah. Yarattıklarının dolusunca La ilahe illallah. Gökyüzü ve yeryüzünde bulunanlar sayısınca La ilahe illallah, gökyüzü ve yeryüzünde bulunanlar dolusunca La ilahe illallah. Kitab'ında bulunanlar sayısınca La ilahe illallah. Her şeyin sayısınca La ilahe illallah. Her şeyin dolusunca La ilahe illallah. Yarattıkları sayısınca La ilahe illallah. Yarattıklarının dolusunca La ilahe illallah." Ey Ebu Umame bunları söyle ve senden sonrakilere öğret. Çünkü bunlar gece gündüz yaptığın zikrinden daha faziletlidir."

 

[T] Taberani, M. el-Kebir 8 (284/7930), Dua (1744), Heysemi, Mecma (10/93) ve İbnu'l-Münzir, et-Terğib (2332).

 

 

 

152- Ebu Umame'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim: ''Allah'ın yarattıklarının sayısınca Allah'a hamd olsun. Yarattıklarının dolusunca Allah'a hamd olsun. Gökyüzü ve yeryüzünde bulunanlar sayısınca Allah'a hamd olsun. Yeryüzü ve gökyüzü dolusunca Allah'a hamd olsun. Kitab'ının içindekiler sayısınca Allah'a hamd olsun. Kitab'ının içindekiler dolusunca Allah'a hamd olsun. Her şeyin sayısınca Allah'a hamd olsun. Her şeyin dolusunca Allah'a hamd olsun'' derse ve hamd yerine de ''Sübhanallah'' diyerek aynı şeyi söylerse, en büyük sevabı almış olur." Böylece Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), sevabı daha da büyüttü.

 

[T] Hakim (1/513), Ahmed (22144) ve Heysemi, Mecma (10/93).

 

 

 

153- Ubade b. es-Samit, Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Her kim, Allah'tan başka ilah olmadığına, tek ve ortaksız olduğuna, Muhammed'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun kulu ve elçisi olduğuna, Hz. İsa'nın da Yüce Allah'ın elçisi, Meryem'e ilka ettiği kelimesi ve Yüce Allah'ın ruhundan olduğuna, cennet ve cehennemin hak olduğuna şahadet ederse, sekiz kapısından hangisinden girmek isterse Allah onu cennete koyar."

 

[T] Müslim (1/57).

 

 

 

154- Ebü Müsa der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber bir yolculuktayken bir vadiye indik ve halk yüksek sesle tekbir getirdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey insanlar! Nefislerinize yumuşak davranın (seslerinizi çok yükseltmeyin). Siz, sağıra veya bir gaibe seslenmiyorsunuz. Duyan ve size yakın birine sesleniyorsunuz" buyurduktan sonra: "Ey Abdullah b. Kays! Sana Cennet hazinelerinden olan bir sözü bildireyim mi?" buyurdu. Ben: "Evet" karşılığını verince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): " Bu söz, La havle ve la kuvvet illa billah, sözüdür" buyurdu.

 

[T] Müslim (4/2076- 2077) ve Buhari (7/470).

 

 

 

155- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Sana Arş'ın altında, cennet hazinelerinden olan bir kelimeyi öğreteyim mi -veya bildireyim mi- bu söz ''La. havle ve la kuvvete illa billah'' sözüdür. Allah bu sözü söyleyen için: ''Kulum Müslüman oldu ve teslim oldu'' buyurur."

 

[T] Ahmed (7966, 8753, 9233), Bezzar (9607, 9608), Hakim (1/21), Taberani, Dua (1633) ve Beyhaki, Şuab (511-512).

 

 

 

156- Abdullah (b. Mes'tid) der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Selleml şöyle buyurdu: "Allah katında sözlerin en sevimlisi: ''Sübhaneke allahümme ve bi-hamdik ve tebarakesmük ve teala cedduk ve la ilahe gayruk (= Allahım! Seni hamd ile her eksiklikten tenzih ederim. Senin adın mübarektir. Varlığın her şeyden üstündür. Senden başka ilah yoktur)'' sözleridir. En fazla sevmediği sözler de kişinin birine: ''Allah'tan kork'' demesi halinde muhatabın: ''Sen kendine bak'' demesidir."

 

[T] Beyhaki, Şuab (2/532-533) Nesai, Amelu'l- Yevmi ve'l-Leyle (849).

 

 

 

157- Ebü Hureyre, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Günde yüz defa Yüce Allah'a istiğfar edip tövbe ediyorum."

 

[T] Tirmizi (3259) ve İbn Mace (3815).

 

 

 

158- Ebü Burde der ki: Cuheyne kabilesinden Ağarr adında bir adam, İbn Ömer'e şöyle dedi: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey insanlar! Rabbinize tövbe ediniz. Ben ona günde yüz defa tövbe ediyorum" buyurduğunu duydum. 

 

[T] Müslim (4/2076) .

 

 

 

159- Ebu Musa, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işitmiştir: "Allahım! Yaptığım ve yapacağım, gizlediğim ve açığa vurduğum şeyler için sana istiğfar ediyorum. Öne geçiren de, geriye bırakan da Sensin. Senin gücün her şeye yeter!"

 

[T] Hakim (1/511), Ahmed (19389) ve Heysemı, Mecma (10/209).

 

 

 

160- Şeddad b. Evs'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Seyyidu'l-istiğfar, kulun şöyle demesidir: Allahım! Benim Rabbim Sensin, Senden başka ilah yoktur. Beni Sen yarattın ve ben Senin kulunum. Gücüm yettiğince Sana olan ahdim Sana olan vaadim üzereyim. Üzerimdekini metlerini itiraf ederim. Günahlarımı itiraf ederim. Beni bağışla. Şüphesiz günahları Senden başka mağfiret edecek yoktur." (Devamla) buyurdu ki: "Her kim sabahlayınca bunu söyler de o gün ölürse cennete girer. Her kim bunu geceleyin söyler de o gece ölürse cennete girer."

 

[T] Buhari (11/97-98, 130)

 

 

 

161- İbn Mes'üd'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Her kim üç defa ''Kendisinden başka ilah olmayan, her zaman diri olan ve her şeyi ayakta tutan Yüce Allah'tan mağfiret diler ve O'na tövbe ederim'' derse, savaştan kaçmış olsa dahi günahları bağışlanır."

 

[T] Ebu Davud (2157) ve Tirmizi (3577).

 

 

 

162- İbn Abbas bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah çokça istiğfar eden kimsenin her kederine bir ferahlık ve her sıkıntısı için bir çıkış yolu sağlar. Onu hiç beklemediği bir yerden rızıklandırır" buyurdu.

 

[T] Ebu Davud (1518) ve İbn Mace (3819).

 

 

 

163- Ebü Bekr, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şu sözünü bildiriyor: "Kişi istiğfar da (Estağfirullah) bulunduktan sonra bir günahı günde yetmiş defa tekrar etse bile bu günah ta ısrar etmiş sayılmaz."

 

[T] Ebu Davud (1514) ve Tirmizi (3559).

 

 

 

164- İbn Ömer der ki: Tek bir oturmada dahi Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yüz defa: "Rabbim! Ben bağışla ve tövbemi kabul et. Tövbeleri kabul edip merhamet eden ancak sensin" şeklinde dua ettiği sayılabilirdi. 

 

[T] Ebu Davud (1516) ve İbn Mace (3814).

 

 

 

165- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ölmeden önce "Sübhanallah vebi-hamdihi, estağfirullah ve etubu ileyh (= Ben Allah'ı O'na yakışmayan sıfatlardan tenzih eder ve O'na hamd ederim. O'ndan mağfiret dileyip tövbe ederim)" sözlerini sık sık söyler olmuştu. Hz. Aişe diyor ki: "Ey Allah'ın Resulü! Görüyorum ki bazı (yeni) sözleri söylemeye başladın?" dedim. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bana ümmetim içinde bir alamet kılındı. Onu gördüğümden bunu ''Allah'ın yardımı ulaşıp fetih gerçekleşince ve insanların grup grup Allah'ın dinine girdiklerini gördüğünde Rabbini hamd ile tesbih et ve O'ndan mağfiret dile. Çünkü Allah tövbeleri çok çok kabul edendir'' (mealindeki Nasr) süresinde gördüm" buyurdu.

 

[T] Müslim (1/351).

 

 

 

166- Huzeyfe der ki: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dilimden çıkan kötü sözlerden şikayette bulununca: "Neden istiğfar etmiyorsun. Ben bir gün ve gecede Allah'a yüz defa istiğfar ediyorum" buyurdu.

 

[T] Nesai (450, 453) ve İbn Mace (3817).

 

 

 

167- Huzeyfe der ki: Ben aileme karşı sivri dilli biriydim. "Ey Allah'ın Resulü! Dilimin beni cehenneme sokmasından korkuyorum" dediğimde Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sen istiğfardan yana neredesin? Ben günde yüz defa Allah'a istiğfar ederim" buyurdu.

 

[T] İbn Mace (3817).

 

 

 

168- Enes b. Malik der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte yürüyorduk. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İstiğfar edin" buyurunca istiğfar ettik. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunu yetmiş defa tekrarlayın" buyurunca, biz de bunu yetmiş defa tekrarladık. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Herhangi bir kimse, kadın olsun, erkek olsun bir günde yetmiş defa Yüce Allah'tan istiğfarda bulunursa mutlaka Allah o kimsenin yedi yüz günahını bağışlar" buyurdu.

 

[T] Beyhaki, Şuab (2/551-552)

 

 

 

169- Hz. Ali der ki: Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir hadis işittiğim zaman Yüce Allah bu hadisten beni faydalandırırdI. Ashabından biri bana bir hadis aktardığı zaman da doğru söylediğine dair yemin etmesini ister, yemin etmesi halinde de ona inanırdım. Ebu Bekr'in bana. bildirdiğine göre -ki Ebu Bekr doğruyu söyler- Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

 

"Kul bir günah işlediği zaman güzelce abdest alıp iki re kat namaz kılar ve o günahı için bağışlanma dilerse Allah mutlaka o günahını bağışlar" buyurmuş ve: "Onlar çirkin bir iş yaptıklarında veya kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı anarlar, günahlarının bağışlanmasını dilerler. Günahları Allah'tan başka bağışlayan kim vardır? Onlar, yaptıklarında bile bile ısrar etmezler"[Al-i İmran 135] ayetini okumuştur.

 

[T] Ebu Davud (1521) ve Tirmizi (406, 3006).

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Resulullalıla (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Salavat Getirmenin Fazileti